ASAYİŞ - 21 Mart 2018 Çarşamba 16:29

FETÖ’den kapatılan Melikşah Üniversitesi Davası’nda karar

A
A
A
FETÖ’den kapatılan Melikşah Üniversitesi Davası’nda karar

Kayseri’de 15 Temmuz sonrası FETÖ/PDY soruşturması kapsamında aralarında Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılan Melikşah Üniversitesi’nin rektörü, akademisyenleri ve personelinin bulunduğu 4’ü tutuklu 21 sanığın yargılandığı davada karar açıklandı.

Kayseri’de 15 Temmuz sonrası FETÖ/PDY soruşturması kapsamında aralarında Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılan Melikşah Üniversitesi’nin rektörü, akademisyenleri ve personelinin bulunduğu 4’ü tutuklu 21 sanığın yargılandığı davada karar açıklandı. Mahkeme, tutuksuz sanıklar eski Melikşah Üniversitesi rektörü Mahmut Dursun Mat’a 10 yıl, eski genel sekreter Veli Demirci’ye aynı suçtan 11 yıl 3 ay hapis cezası vererek tutuklanmalarına hükmetti.


Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde tek tek dosyalarda görülen davalarda tutuklu sanık Onur Genç, tutuksuz sanıklar eski rektör Mahmut Dursun Mat, üniversite genel sekreteri Veli Demirci, Emin Emirza, Hayrettin Eren, Mustafa Yüzkırmızı, Hasan Güngör, Sema Babayiğit, Bilal Vatansever, Metin Mete Özbilen, Hüseyin Kalyoncu, Ahmet Uyar, Mustafa Yılmaz, Nihat Köroğlu, Abdullah Yuvacı, Necati Vapur, Doğan Bulut, Mehmet Evren Soylu, Naciye Oral ve Yücel Ceviz ile avukatlar hazır bulunurken, tutuksuz sanık Umut Hazar duruşmaya gelmedi.


Sanık ve avukatlarının mütalaaya ilişkin savunmalarını yaptılar.


7 Ağustos 2016’da gözaltına alınan ve 15 Ağustos 2016’da tutuklanan 11 Ocak’taki son celsede tahliye olan eski Melikşah Üniversitesi rektörü Mahmut Dursun Mat, "2013 yılında üniversiteye rektör olarak atandım. Memduh Boydak çok iyi maaş teklif edince kabul ettim. Bilirkişi raporu açıklayıcı değil, 10 dakikada insan bin defa by lock programına nasıl girer? Eagle kalıntısı ile ilgili olarak aynı anda yüklenip, kaldırılmış. Daha sonra 15 Temmuz hain darbeden 15 gün sonra yine yüklenmiş görünüyor. Bunu yapacak insanın kafayı yemiş olması gerekir. Maaşlar Bank Asya’ya yatırılırdı, ben maaşımı çeker, bir kısmını başka bankaya transfer ederdim. Niğde Üniversitesi’nde kadrolaşma yaptığım iddiaları yalandır. Evde bulunan iki Arapça kitap, yaklaşık bin kitabın arasında çıktı. Yasak kitap olduğunu bilmiyordum. Hakkımdaki iddiaların hiçbirinin doğru olmadığı ortaya çıktı. 18 ay hapiste yattım, alnımıza çalınan kara lekeden kurtulmak istiyorum” diye konuştu.


Eski Melikşah Üniversitesi genel sekreteri Veli Demirci ise “Üniversitedeki toplantıların dışında hiçbir toplantıya katılmadım. Kullandığım telefonda by lock çıktığını yeni öğrendim. Cihazı ve hattı o zaman üniversitenin Bilgi İşlem Merkezi zimmetle verdi. Kurum içinde kullanmamı söylediler. 15 Temmuz’dan sonra by lock adlı programı duydum, ben kullanmadım” dedi.


Cumhuriyet Savcısı verdiği mütalaasında tutuksuz 3 sanığın beraatına, rektörün de aralarında olduğu diğer sanıkların ise ‘silahlı terör örgütü üyesi olma’ suçundan cezalandırılmasını talep etti.


ESKİ REKTÖR VE GENEL SEKRETER TEKRAR TUTUKLANDI


Mahkeme heyeti yapılan yargılama sonucu tutuksuz sanıklar eski Melikşah Üniversitesi rektörü Mahmut Dursun Mat’a ‘silahlı terör örgütü üyesi olma’ suçundan 10 yıl, eski Melikşah Üniversitesi genel sekreteri Veli Demirci’ye aynı suçtan 11 yıl 3 ay hapis cezası vererek tutuklanmalarına hükmetti. Tutuklu sanık Onur Genç’e 8 yıl 9 ay hapis cezası veren mahkeme sanığın tutukluluk halinin devamına hükmetti. Ayrıca mahkeme, tutuksuz sanıklardan Yücel Ceviz’e 7 yıl 6 ay, Emin Emirza, Bilal Vatansever, Doğan Bulut’a ayrı ayrı 6 yıl 10 ay 15 gün hapis, Necati Vapur, Naciye Oral, Umut Hazar, Hayrettin Eren, Mustafa Yüzükırmızı, Metin Mete Özbilen, Hüseyin Kalyoncu, Ahmet Uyar, Mustafa Yılmaz, Nihat Köroğlu’ya ise ayrı ayrı 6 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Tutuksuz sanıklar Sema Babyiğit, Abdullah Yuvacı ve Mehmet Evren Soylu’nun ise beraatına karar verildi.


11 Ocak’taki görülen celsede Mahmut Dursun Mat ve Veli Demirci tahliye olmuşlardı. Son verilen hapis cezaları ile iki sanık tekrar tutuklandılar.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kahramanmaraş Toz taşınımı Kahramanmaraş’ı etkisi altına aldı Kahramanmaraş’ta Kuzey Afrika’dan gelen toz taşınımı etkili oldu. Görüş mesafesinin düştüğü kentte, hava kalitesi de alarm verici seviyelere ulaştı. Afrika üzerinden gelen çöl tozu, Kahramanmaraş’ı etkisi altına aldı. Kentte toz taşınımı nedeniyle görüş mesafesinde düşme ve hava kalitesinde azalmaya neden oldu. Meteoroloji’nin uyarasının ardından kentin kuşbakışı görüldüğü alanlarda şehrin üzerinde toz bulutlarının etkili olduğu görüldü. Toz taşınımından etkilenen Kahramanmaraşlı esnaflar, görüş mesafesinin düşmesi ve hava kirliliği nedeniyle zor anlar yaşıyor. Galerici esnaflarından Mustafa Başkonuş, “Kahramanmaraş’ta son 2 gündür özellikle Kuzey Afrika’dan gelen toz bulutları etkili olmakta. Gördüğünüz gibi bizim araçlarımızın üstü tozdan geçilmiyor. Şu an yıkasam yarım saat sonra yine aynısı oluyor” dedi. Gıda işletmecisi Kemal Alagöz ise, “Gıdacı olarak bizleri çok etkiliyor, kapımızı açamıyoruz. Önlemimizi almak için kapımızı kapatıyoruz, ürünlerimizin üstünü kapatıyoruz. Her 15-20 dakikada bir elimizle sürekli temizliyoruz. Mesela benim çocuğun alerjisi var, okula bile gönderemiyoruz” diye konuştu. Bir diğer esnaf Kadir Gülcü, “Kapımızı kapatıyoruz, içeride klimamız çalışıyor ama yine kapı açılıp kapandıkça içeri toz oluyor” ifadelerini kullandı. (MTH-FKE-
Iğdır Iğdır’da hibe destekli sebze fidesi ve soya tohumu dağıtıldı Iğdır’da tarımsal arazilerin kullanımının etkinleştirilmesi çerçevesinde hazırlanan projeler ile hibe destekli sebze fidesi ve soya tohumu dağıtıldı. Iğdır İl Tarım ve Orman Müdürlüğünün hazırladığı ve Tarım ve Orman Bakanlığı ile Iğdır İl Özel İdaresinin destekleri ile şehirde tarımsal arazilerin kullanımının etkinleştirilmesi için çalışma başlatıldı. Yapılan çalışmalar çerçevesinde “Iğdır’da Sebze Yetiştiriciliğinin Geliştirmesi Projesi” çerçevesinde yüzde 50 sebze fidesi ve “Iğdır’da Soya Yetiştiriciliğin Geliştirmesi ve Yaygınlaştırılması” projeleri çerçevesinde de yüzde 75 hibe destekli soya tohumu dağıtımı gerçekleştirildi. Yeni projelerle çiftçilere hibeli desteklerin devam edeceğine belirten Iğdır Valisi Ercan Turan, “Üreten Iğdır bizim en büyük motorumuzdur. Sanayide, ticarette ve bir hasa tarımda günden güne daha da kendimizi geliştiriyoruz. Ülkemizin ticaret hayatına üretim hayatına çok değerli katkılar sunuyoruz. Tabi Iğdır bir tarım kenti ve ciddi bir tarımsal tecrübe sahiptir. Hayvancılık tarafında da aynı şekilde süt sağım alanında da çok iyi noktalara geldik gelmeye devam ediyoruz. Hayvancılığı destekleyeceğiz. Burada şimdi daha önceden de yaptığımız gibi yeni bir proje yaptık. Soya tohumu dağıtacağız. Ayrıca 250 bin fide dağıtacağız” dedi. Proje çerçevesinde domates, patlıcan ve biber fidesi olarak toplamda 691 bin 192 adet fide 258 çiftçiye dağıtılırken, 3 bin 850 kilogram soya tohumu da 14 çiftçiye dağıtıldı. (SY-AT)
Batman ’Zuzubak’ otunun fiyatını duyan dönüp bir daha bakıyor: Kilosu 5 bin liradan alıcı buluyor Batman’ın Sason ilçesinde yüksek dağlarda yetişen ve birçok hastalığa iyi geldiği düşünülen "zuzubak" otunun kilosu 5 bin liradan alıcı buluyor. Yemeklerde baharat olarak tüketilen, şifalı bir bitki olarak düşünülen zuzubak otu, ilçenin Mereto ve Zoveser dağlarının eteklerinde yetişiyor. Ot, köylerde yaşayan vatandaşlar için önemli bir geçim kaynağı oluşturuyor. Otun bölgede azalması nedeniyle bu yıl kilogramı 5 bin liradan alıcı buluyor. Yüksek kayalıklardan topladıkları zuzubak otunu tahtadan yapılan huninin içinde kaya tuzu ile birlikte taşla ezerek hazır hale getirdikten sonra kilosunu 2 bin 500 ile 5 bin lira arasında sattıklarını belirten Muharrem Algan, “Biz bunu toplayabilmek için saatlerce yol yürümek zorunda kalıyoruz. Çok yüksek kayalıklarda yetişiyor. Toplanması çok zordur. Toplarken düşme tehlikesi yaşıyoruz. Bu bölgede Mereto Dağı etraflarında yetişiyor. Topladığımız zuzubak otunu ufak ufak keserek ayıkladıktan sonra kaya tuzu ile birlikte huninin içinde ezerek toz haline getiriyoruz. Biz bunu yemeklerde baharat olarak kullanıyoruz. Bir çok hastalığa iyi geldiğini biliyoruz. Çok tercih edilen bir baharat otudur. Ben İstanbul’a ve buralarda talep edenlere gönderiyorum. Ayrana yoğurta, salatalık, domates ve benzeri bir çok yemeğin içine katarak tüketiyoruz. Bizim de tek gelirimiz budur” dedi. Zuzubak otunun çok şifalı olduğunu öne süren Sait Boğuş, otun kilosu şu anda 4 ile 5 bin lira arasında sattıklarını söyledi. Adet olarak da 100 liradan sattıklarını aktaran Boğuş, "Bu otu biz tuzla öğüterek baharat olarak kullanıyoruz. Özelikle kalp ve damar hastalıklarına iyi geliyor. Her kese şifalı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu. Hacı Aktaş ise, zuzubak otunun çok şifalı olduğu için fiyatının da yüksek olduğunu dile getirdi.
Antalya Akdeniz Üniversitesi’ne YÖKAK’tan 5 yıllık akreditasyon YÖKAK Kurumsal Akreditasyon Belgesi almaya hak kazanan ilk 6 devlet üniversitesinden biri olan Akdeniz Üniversitesi, 5 yıllık tam akreditasyon almaya hak kazandı. Akdeniz Üniversitesi, Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından “Kurumsal Akreditasyon Programı” kapsamında tam akreditasyon almaya hak kazandı. Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, 5 yıllık akreditasyon belgesini YÖKAK Uluslararası Kalite Güvencesi ve Akreditasyon Konferansı’nda Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ve YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Ümit Kocabıçak’tan aldı. Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Itri Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen törene Akdeniz Üniversitesi Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ayşe Gülbin Arıcı, Prof. Dr. Şükrü Özen ve Kurumsal Gelişim ve Kalite Koordinatörlüğü ekibi de katıldı. İlk 6 devlet üniversitesinden biri olmuştu Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan, Akdeniz Üniversitesi’nin YÖKAK Kurumsal Akreditasyon Belgesi almaya hak kazanan ilk 6 devlet üniversitesinden biri olduğunu hatırlatarak, “Akdeniz Üniversitesi olarak 2021 yılında 2 yıllık akreditasyonumuzu almıştık. Bugün de 5 yıllık akreditasyon belgesini almanın haklı gururunu yaşıyoruz. Üniversitemizin kalite çıtasını daha da yükseltmek için tüm ekip arkadaşlarımızla çok emek verdik ve bunu akreditasyon belgesi ile taçlandırdık. Katkı sağlayan tüm çalışanlarımıza teşekkür ediyorum” dedi. "Hedef, her zaman daha iyisi" Üniversitenin tüm birimlerinde eğitim ve araştırma altyapısında sürekli iyileştirme çalışmalarının devam ettiğini söyleyen Rektör Özkan, “Kalite bir süreçtir. Her daim daha iyisini, bir üst çıtayı hedefliyoruz. Akreditasyon hazırlığı da çalışmalarımızın niteliğini daha da artırmak adına bize büyük bir motivasyon kaynağı oldu. Yükseköğretim Kalite Kurulu da bu yolda bize önemli bir rehberlik yapıyor. Akdeniz Üniversitesi olarak bundan sonra da daha iyiye ulaşmayı hedefleyen anlayışla çalışmalarımızı yürütmeye devam edeceğiz” diye konuştu.
Antalya Antalya Büyükşehir’in örgü bebekleri dünya pazarında Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin örgü bebek atölyesinde eğitim alan kursiyerler katılım belgelerini aldı. Antalyalı kadınların ürettiği el emeği örgü bebekler dünyanın dört bir yanında pazarlanarak aile bütçelerine gelir sağlayacak. Antalya Büyükşehir Belediyesi Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi Başkanlığı ve Azemon Oyuncak iş birliği ile Oyuncak Müzesi’nde başlatılan örgü bebek atölyelerinde altı ay boyunca ücretsiz eğitim alan 23 kadın kursiyer kursu başarı ile tamamladı. Büyükşehir Belediyesi tarafından Yat limanı Oyuncak Müzesi atölyesinde eğitimlerini tamamlayan kursiyerlere katılım belgeleri verildi. Uzman eğitimciler tarafından verilen kurslarda kadınlar hobi edinmenin yanında evden çalışarak aile bütçelerine önemli bir gelir sağlıyor. Her biri el emeği örgü bebekler bir oyuncak firması aracılığı ile dünyanın dört bir yanında pazarlanarak kursiyerlere gelir imkânı sağlanıyor. Kadınların ürettikleri oyuncaklar birçok Avrupa şehrinde satılacak. "Tüm kadınlar kurslara katılabilir" Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi Başkan İsmail Oskay, Oyuncak Müzesi’nde gerçekleştirilen etkinlik ve eğitimlere önem verdiklerini belirterek, “Kadınlarımıza yönelik çocuklarıyla birlikte zaman geçirebilecekleri örgü bebek atölyemizde başarılı bir dönem geçirdik. Oyuncaklarımızın dünyanın dört bir yanına ulaşmasını sağlayan Azemon Oyuncak ile iş birliği içerisinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Türk kadınının emeğini dünyaya taşıyoruz. Dezavantajlı gruplar, şehit ve gazi aileleri, isteyen her vatandaşımız buraya gelerek bu el sanatını öğrenebilir. Özellikle ev hanımları için aile ekonomisine önemli bir katkı sunulması da önemli” diye konuştu.