GENEL - 17 Ağustos 2017 Perşembe 11:05

18 yıl geçmesine rağmen acılar hala ilk günkü gibi

A
A
A
18 yıl geçmesine rağmen acılar hala ilk günkü gibi

Marmara depreminin 18.

Marmara depreminin 18. yıl dönümünde, depremin merkez üssü olan Gölcük’te hayatını kaybedenler deprem şehitleri yakınları tarafından göz yaşları ile anıldı.


Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde 17 Ağustos 1999’da saat 03.02’de meydana gelen ve 45 saniye süren 7,4 büyüklüğündeki depremde yakınlarını kaybedenler, mezarlıklara akın etti.Gölcük Saraylı Mahallesi’ndeki 17 Ağustos Mezarlığı’na sabahın erken saatlerinde gelenler, 18 yıl önceki depremde kaybettikleri yakınlarının mezarlarına ziyarette bulundu. 18 yıl geçmesne rağmen hala acılar ilk günkü gibi taze.


Depremde yakınlarını kaybeden Salih Kasapoğlu, "Annemi kız kardeşimi, komşularımı kaybettim. Biz Derince’de oturuyorduk düğünümüz vardı. O gece oldu. Sabahına telefonlarda kesildi. O gün bu gündür yaralıyız. Ben ailemden 25 kişiyi kaybettim. Sanki daha yeni olmuş gibi içimiz yaralı" dedi.


Depremde eşi ile torununu kaybeden Sevim Köseoğlu, "3 gün sonra eşimi enkazdan çıkarttık. 3 gün ne yaşadığımı anlatamam. Bu günde aynı acıyı yaşıyorum. Allah bir daha göstermesin. Ölenlere rahmet eylesin. Allah burada yatanların ailelerine sabır versin" ifadelerini kullandı.


Deprem gecesi oğlunu ve eşini kaybeden Cemile Önder ise 27 yaşında öğretmen oğlumu kaybettim depremde. Beyimi kaybettim. Yaşıyorum mecbur. Hayat devam ediyor. Deprem gecesi oturduk saat bire kadar. Ben yattım. Yavrum yatmadı. Erzincan’a gidecekti. Orada yedek Astsubaylık yapıyordu. Anne oturalım dedi. Eşim yattı. O anda saat 3 ’de bir sallantı oldu ve kalktık. 5 gün sonra çocuğum 4 gün sonra beyim enkaz altından çıktı. Bir gece de ben kalmıştım" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adıyaman İsias Otel Davası’nda yeni bilirkişi raporu istenmesine karar verildi İsias Otel davasının 2. duruşmasın yeni bilirkişi raporu istenmesine karar verildi. Duruşma sırasında KKTC Başbakanı Ünal Üstel ile sanık avukatı arasında tartışma yaşanırken Üstel, bazı iddialarda bulunan sanık avukatına ‘yalan söylüyorsun’ diyerek tepki gösterdi. Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, saat 10.00’da başlayan ve saat 18.15’de sona eren duruşmada mahkeme heyetinin ara kararıyla, tutuklu sanıklar Ahmet Bozkurt, Mehmet Fatih Bozkurt ve Erdem Yıldız’ın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Tutuksuz sanıklar Efe B., Halil B., Hasan A., Mehmet G., Şule Ö. ve Ulviye B.’nin adli kontrollerin devam etmesine karar verildi. Mahkeme ayrıca, dosyayı yeniden bilir kişi heyetine tebliği edildi. Davanın bundan sonraki duruşmasının 12 Haziran 2024 tarihinde saat 09.00’da görülmesine karar verildi. KKTC Başbakanı Ünal Üstel, sanık avukatına ‘yalan söylüyorsun’ tepkisi 6 Şubat depreminde yıkılan ve 72 kişiye mezar olan İsias Otel davasıyla ilgili duruşmada, KKTC Başbakanı Ünal Üstel ve Sanık Avukatı Fuat Göktaş arasında gerginlik yaşandı. Sanık avukatları savunmasında, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Gazi Üniversitesi raporlarına itiraz ederek, usule uygun alınmadığı ve laboratuvarlarda testin düzgün yapılmadığını söyledi. Otel sahibi tutuklu sanık Ahmet Bozkurt’un Avukat Fuat Göktaş, Gazi Üniversitesi’ne gönderilen numunelerin gitmesinden iki gün sonra KKTC’de bulunan Doğu Akdeniz Üniversitesi’yle Gazi Üniversitesi’nin ‘kardeş üniversite’ olduğunu yönünde haberler çıktığını belirtti. Göktaş, bunun yanında Gazi Üniversitesi heyetinin Kıbrıs başbakanıyla görüştüğü yönünde haberlerin servis edildiğini ancak bu görüşmelerin rutin olabileceğini düşündüklerini söyledi. Bunun üzerine salonda bulunan KKTC Başbakanı Ünal Üstel, ziyareti yalanlayarak avukata hitaben, ‘Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al’ dedi. Başbakanın bu sözleri üzerine, avukat KKTC’de medyaya yansıyan ziyaret haberini gösterdi. Sanık Avukatı Fuat Göktaş son olarak, çıkan bu haberleri kendisine gösteren müvekkil yakınlarına, ‘Bu ziyaretlerle ilgili olumsuzluk düşünmeyin, bu rutin bir ziyaret olabilir. Bu tür haberlere itibar etmeyin’ dediğini söyledi. Mahkeme Başkanı, salonda yaşanan sözlü sataşma nedeniyle tarafları sakin olmaya davet ederek, mahkemenin düzenini bozdurmayacağını vurguladı. Mahkemede tutuklu sanık Ahmet Bozkurt savunmasında, “Otelimin statiği 14 kata göre yapılmıştır. Otelim 9 kat olarak yapılmıştır. Statiğinde, taşıyıcısında herhangi bir eksiklik olduğunu düşünmüyorum. Ben burayı yap-sat için yapmadım, burayı kendime yaptım. Malzemelerin en iyisini kullandım. Benim buraya yaptığım para ile aynı şekilde iki bina yapabilirdim. Ben malzemeden çalmadım. Adıyaman dördüncü derece deprem bölgesindeyken, ikinci derece deprem bölgesinin şartlarını karşılayacak şekilde otel yaptım. Ben suçsuzum. Suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi talep ediyorum” dedi. Tutuklu sanık Mehmet Fatih Bozkurt ise savunmasında, “Otelin yapıldığı yıllarda, 1993-1999 yılları arasında Kıbrıs’taydım. Benim mesleğim otomotiv sektörüdür. Ben suçlamaları kabul etmiyorum. Yüce mahkemenizden tahliyemi talep ediyorum” ifadelerini kullandı. Diğer tutuklu sanık Erdem Yıldız ise, “Ben sadece dekorasyon yaptım. Benden öncekini bilmem. Benden sonra yapılan şeylerle hiçbir ilgim yok. Benim yaptığım musluğun, asma tavanın binanın yıkımında etkisi yoktur” şeklinde konuştu.