SAĞLIK - 23 Mayıs 2025 Cuma 12:49

Bakan Memişoğlu: "Ne yazık ki ülkemizde her 100 doğumun 61’i sezaryen"

A
A
A
Bakan Memişoğlu: "Ne yazık ki ülkemizde her 100 doğumun 61’i sezaryen"

Kocaeli’de 2. Uluslararası 15. Ulusal Ebelik Öğrencileri Kongresi’ne katılan Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, "Dünya Sağlık Örgütü normal doğum oranının en az yüzde 70 civarında olmasını öngörüyor. Aynı zamanda sezaryen doğum oranının da yüzde 10-15 arasında kalması gerektiğini ifade ediyor. Bu oranlar, anne ve bebek sağlığı açısından ideal kabul edilmektedir. Birçok gelişmiş ülkede bu hedeflere ulaşmak için çeşitli programlar yürütülmektedir. Ancak ne yazık ki ülkemizde her 100 doğumun 61’i sezaryen. Bu oran, dünya ortalamasının oldukça üzerindedir" dedi.


Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Kocaeli’de 2. Uluslararası 15. Ulusal Ebelik Öğrencileri Kongresi’ne katıldı. Kocaeli Kongre Merkezi’nde düzenlenen programda ebe adayları ile buluşan Bakan Memişoğlu, "Sağlıklı Türkiye Yüzyılı Programı kapsamında koruyan, geliştiren, üreten sağlık modeli mottosuyla, en iyi şekilde erişilebilir ve kaliteli sağlık hizmeti sunmayı amaçlıyoruz. Bugün sayıları 60 bin 756’yı bulan ebe arkadaşlarımız sağlık hizmeti sunumunda bizim için çok mühim bir yere sahip. Sizler bizim için gerçekten çok kıymetlisiniz. Çünkü gebelik sürecinde, o kutsal annelik yolculuğunda anne adaylarımızın yanlarında oluyor, onlara rehberlik ediyor, özellikle doğum öncesi son 3 ayda gebelerimizin doğumuna hazırlıyor, doğum esnasında annelerimize refakat ederek çok büyük bir görev ifa ediyorsunuz" dedi.



"Bilimsel araştırmalar, normal doğumun anneler açısından daha hızlı iyileşme süreci olduğunu gösteriyor"


Sağlık Bakanlığı olarak ebelik mesleğini güçlendirmeyi hedefleyerek önemli adımlar attıklarını belirten Bakan Memişoğlu, "Ebelerimizin görev, yetki ve sorumluluklarını güncel sağlık ihtiyaçlarına göre yeniden tanımlıyoruz. Ebelerimizin danışmanlık, eğitim ve mesleki yetkinliklerini daha görünür ve sistematik hale getiriyoruz. Bu sayede ebelik mesleğini sadece korumakla kalmıyor, aynı zamanda güçlendiriyor, geliştiriyor ve yarınlara taşıyacak yapıyı hep birlikte inşa ediyoruz. Bugün sizlere vatandaşlarımızın gündemini güçlü şekilde taşıyan Normal Doğum Eylem Planımızdan bahsetmek ve Sağlık Bakanlığı olarak hedeflerimizi paylaşmak istiyorum. Sağlık Bakanlığı olarak normal doğumu, anne ve evlatlarımızın sağlıklı geleceği açısından son derece önemli bir mesele olarak görüyoruz. Normal doğum, bir bebeğin anne rahmindeki gelişimini tamamladıktan sonra dünyaya gelme sürecidir. Bu süreç, hem anne hem de bebek sağlığını doğrudan etkileyen önemli bir yöntemdir. Sezaryen doğum ise, tıbbi bir gereklilik durumunda başvurulan cerrahi bir yöntemdir. Annenin karnına ve rahmine yapılan cerrahi bir kesiyle bebeğin alınması işlemidir. Bilimsel araştırmalar, normal doğumun anneler açısından daha hızlı iyileşme süreci, daha düşük enfeksiyon riski ve daha az doğum sonrası komplikasyon ile ilişkili olduğunu göstermektedir" şeklinde konuştu.



"Ne yazık ki ülkemizde her 100 doğumun 61’i sezaryen"


Kemal Memişoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:


"Normal doğum bebek için, anneyle erken ve güvenli temas, bağışıklık sisteminin güçlenmesi ve solunum problemlerinin daha az görülmesi gibi önemli avantajlar sağlar. Dünya Sağlık Örgütü normal doğum oranının en az yüzde 70 civarında olmasını öngörüyor. Aynı zamanda sezaryen doğum oranının da yüzde 10-15 arasında kalması gerektiğini ifade ediyor. Bu oranlar, anne ve bebek sağlığı açısından ideal kabul edilmektedir. Birçok gelişmiş ülkede bu hedeflere ulaşmak için çeşitli programlar yürütülmektedir. Ancak ne yazık ki ülkemizde her 100 doğumun 61’i sezaryen. Bu oran, dünya ortalamasının oldukça üzerindedir"



"İlk etapta sezaryen oranlarında yüzde 5 oranında bir azalma hedefledik"


Sağlık Bakanlığı olarak harekete geçtiklerini söyleyen Bakan Kemal Memişoğlu, "Emine Erdoğan himayelerinde, 3 Ekim 2024 tarihinde ’Doğal Olan: Normal Doğum’ farkındalık kampanyamızı başlattık. Bu süreci sadece tanıtım kampanyası olarak görmedik. Alanında yetkin hekim arkadaşlarımızın ve ebelik hocalarımızın da dahil olduğu kapsamlı bir eylem planı hazırladık. 4 Ekim 2024 tarihinde başlattığımız ve 40 hafta sürecek olan, 14 temel eylemden oluşan bir eylem planı oluşturduk. Bu planın temel amacı, tıbben gerekli olmayan sezaryen oranlarını azaltmak ve normal doğumu teşvik etmektir. İlk etapta sezaryen oranlarında yüzde 5 oranında bir azalma hedefledik" dedi.



"Bilimsel veriler doğrultusunda hareket ettik"


Norma doğum teşviki sonrası gelen eleştiriler hakkında da konuşan Memişoğlu, "Elbette bu süreçte bazı çevreler, ideolojik saiklerle, Sağlık Bakanlığı’nın kadınların doğum şekline yönlendirme ya da dayatma yaptığı şeklinde dezenformasyona başvurdu. Oysa biz Sağlık Bakanlığı olarak en başından beri tamamen bilimsel veriler doğrultusunda hareket ettik. Normal doğumun faydaları konusunda toplumsal farkındalık oluşturmaya çalıştık ve bu çabamızın karşılığını sahada gördük. Normal doğumu desteklemek adına ne gibi çalışmalar yaptık? 13 Aralık 2024’te gebe okulu zorunluluğu getiren düzenlemeyi Resmi Gazete’de yayınlandık. Bu doğrultuda kamu hastanelerimizde gebe okullarımızın sayısını 442’ye çıkarttık. Anne adaylarımızı, gebelik, doğum ve lohusa konusunda bilgilendirecek ’Annelik Yolculuğu’ kitabımızı yayımladık ve bu kapsamda eğitim videoları hazırladık. Annelik Yolculuğu mobil uygulamamızı Mayıs 2025’te aktif hale getirdik" diye konuştu.



"81 ilimizin tamamında toplam bin 593 koordinatör ebe belirledik"


Anne dostu hastane standartlarını tamamladıklarını ifade eden Memişoğlu, "Bu amaçla yönetmelik taslağı hazırladık. 154 kamu hastanesi ile 200 özel hastane bu statüye aldık. Ebelerimizin görev ve yetkilerini genişleten yönetmeliğimizi 3 Aralık 2024 tarihinde yayınladık. Doğumhane çalışanlarına maddi teşvik sağlamak amacıyla, 1 Ocak 2025 tarihi itibarıyla ek ödeme teşviklerimizi yürürlüğe koyduk. Sorumlu Ebe uygulamamızı, yeni yönetmelikle birlikte uygulamaya aldık. Bu kapsamda, 5 bin 600 ebe arkadaşımızı meslek içi eğitimlere dahil ettik ve bu eğitimleri 31 Ağustos 2025 tarihine kadar tamamlamayı hedefliyoruz. ’Her Ebeye Bir Ebe’ programı kapsamında 357 ebe polikliniğini hizmete sunduk. 81 ilimizin tamamında toplam bin 593 koordinatör ebe belirledik" ifadelerini kullandı.



"Nisan sonu itibariyle toplam sezaryen oranında yüzde 1.78 oranında düşüş sağladık"


Ebelik kongresi düzenleyerek eğitimler verdiklerini aktaran Bakan Kemal Memişoğlu, "Doğum sonrası süreçler için standartları belirlemek adına, doğum sonrası protokolümüzü yayınladık. Yine ebelerimiz için ’Doğum Yönetim Rehberi’ni hazırladık ve yayın aşamasına getirdik. Sezaryen oranlarının azaltılması amacıyla, 81 ilde özel hastanelere yönelik denetim sürecini başlattık. Ayrıca sağlık yöneticilerinin performans kriterlerinde yeni bir adım attık. Görev sistemimizde, primer sezaryen oranları artık yöneticilerimizin başarı değerlendirme kriterleri arasında yer almaktadır. İletişim çalışmalarımız kapsamında, vatandaşlarımızın farkındalığını artırmak amacıyla kamu spotları, radyo spotları, bilgilendirici broşürler aracılığıyla kapsamlı bir kampanya yürüttük. Normal Doğum Eylem Planımızda yer alan 14 eylemin 9’unu başarıyla tamamladık. Planımızı uygulamaya almadan önce verilerle kıyasladığımızda, nisan sonu itibariyle primer sezaryen oranında yüzde 1.74, toplam sezaryen oranında ise yüzde 1.78 oranında bir düşüş sağladık. Emine Erdoğan Hanımefendi’nin himayelerinde, 3 Ekim 2024 tarihinde başlattığımız ’Doğal Olan Normal Doğum’ farkındalık kampanyası ve eylem planımız ile ülkemizde normal doğum oranlarını sizlerle birlikte artıracağımıza yürekten inanıyoruz" dedi.



Bakan Memişoğlu: "Ne yazık ki ülkemizde her 100 doğumun 61’i sezaryen"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesinde karla mücadele için tedbirler alındı Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi yönetimi, kar ve buzlanmaya karşı kapsamlı bir hazırlık süreci yürüterek tedbirler aldı. Kentte yarın ve perşembe günü yaşanması öngörülen kar yağışına karşı ekiplerin hazır şekilde beklediği, bu gece de dâhil olmak üzere tuzlama ve buzlanmaya karşı önleyici çalışmaların planlı ve koordineli biçimde sürdürüldüğü bildirildi. Özellikle gece ve sabah saatlerinde oluşabilecek buzlanmalara karşı yol güvenliğinin sağlanması amacıyla sahada kesintisiz çalışmalar yapılacağı ifade edildi. Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Mustafa Fidan, OSB sınırları içerisinde bulunan yaklaşık 45 kilometrelik yol ağının tamamının açık ve güvenli tutulmasının öncelikleri olduğunu söyledi. Başkan Fidan, bu amaç doğrultusunda 15 araç ve 25 kişilik karla mücadele ekibiyle sahada teyakkuz hâlinde olduklarını, tüm hazırlıkların tamamlandığını vurguladı. Fidan, bu gece boyunca buzlanmaya karşı tuzlama ve önleyici çalışmaların aralıksız devam edeceğini, yarın ve perşembe günü beklenen kar yağışı süresince de ekiplerin sahada aktif görev yapmayı sürdüreceğini ifade etti. Karla mücadele sürecinde sanayicilerin, çalışanların ve OSB’yi kullanan tüm sürücülerin can ve mal güvenliğinin öncelikli olduğunu dile getiren Fidan, sürücülere de dikkatli ve tedbirli olmaları çağrısında bulundu.
İstanbul Cumhurbaşkanı Erdoğan: "İsrail’in Somaliland’i tanıma kararı gayrimeşrudur ve kabul edilemez" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Somali’nin birlik ve bütünlüğünün her şart altında muhafazası bizim için öncelikli meseledir. İsrail’in Somaliland’i tanıma kararı gayrimeşrudur ve kabul edilemez" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud ile Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde bir araya geldi. İki lider görüşme sonrası ortak basın toplantısı düzenledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Somali’yle her alanda gelişmeye devam eden ilişkilerimizin temelinde köklü, tarihi, beşeri ve kültürel bağlarımız vardır. 2026’da Somali ile diplomatik ilişkilerimizin tesisin 60’ıncı senesini idrak edeceğiz. Bu sağlam temel üzerinde ilişkilerimizi ilerletmeye ve Somali’nin güvenlik ve istikrarına destek vermeye devam edeceğiz. 2011 yılında Başbakanlığım döneminden kuraklık felaketiyle mücadele eden Somali ziyaretimin özellikle ardından kapsamlı bir insani yardım kampanyası başlatmıştık. Tüm dünyanın Somali’den ümidi kestiği bir dönemde Türkiye tarafından uzatılan dostluk eli iki ülke arasındaki kardeşlik duygularının pekişmesine vesile oldu. Aradan geçen süre zarfında Somali, eşine az rastlanır bir ilerleme kaydetti" diye konuştu. "Somali ile enerji alanındaki işbirliğimiz günden günde güçleniyor" "Somali’nin yeniden ayağa kalkmasını istemeyenlerin çeşitli sabotajlarına rağmen Somali’de güvenlik açısından ciddi bir iyileşme sağlandı. Bizler bu süreçte Somali’nin terörle mücadelesine kapsamlı desteğimizi sürdürdük sürdürüyoruz" ifadelerini kullanan Erdoğan, "Somali ulusal ordusuna verdiğimiz eğitimler ve ekipman desteğimizle teröre karşı Somali’nin yanında olduğumuzu gösterdik. Somali ordusunun terörle mücadelesinde son dönem de önemli başarılar elde ettiğini memnuniyetle müşhade ediyoruz. Güvenlik ortamındaki iyileşme Somali siyasetinde reform adımlarını beraberinde getirdi. 25 Aralık tarihinde başkent Mogadişu’nun da dahil olduğu Benadir idari bölgesinde uzun sürenin ardından yerel seçimler düzenlendi. Seçim sonuçlarının Somali halkı için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Somali ile enerji alanındaki işbirliğimiz günden günde güçleniyor. Oruç Reis Sismik Araştırma Gemimiz Somali deniz alanlarında 9 ay süren araştırma faaliyeti yürüttü. 4 bin 465 km karelik bir alanda yürütülen bu çalışmalar ile ülke tarihinde bir ilke imza atıldı. Gelinen noktada 2026 yılında sondaj faaliyetlerine başlamayı planlıyoruz. Bu faaliyetlerimiz Somali halkının refahına önemli katkılar yapacaktır" dedi. "Türkiye olarak filomuza 2 yeni derin deniz sondaj gemisi dahil etmiş bulunuyoruz" Türkiye’nin 4’üncü büyük filoya sahip olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Burada şu müjdeyi de sizlerle ve Somalili kardeşlerimle paylaşmak isterim. Türkiye olarak filomuza 2 yeni derin deniz sondaj gemisi dahil etmiş bulunuyoruz. İsimlerini Çağrı Bey ve Yıldırım olarak belirlediğimiz bu iki gemimizden ilki Somali açıklarında diğeri Karadeniz’de görev yapacak. Çağrı Bey ve Yıldırım’ın da eklenmesiyle bu alanda dünyanın 4’üncü büyük filosuna sahip olduk. Her iki güzel haberimizin de hayırlı uğurlu olmasın diliyorum. Diğer taraftan balıkçılık alanında Somali ile imzalanan anlaşma ile işbirliğimiz yeni bir boyut kazanmıştır. Bu anlaşma kapsamında Somali’nin teknik kapasitesinin geliştirilmesine destek olurken, kaçak avlanma ile mücadelesine de katkı sağlayacağız" diye konuştu. "Somali’de bir uzay limanı kurmayı ön görüyoruz" "Somali Cumhuriyeti ile tarihi nitelikte bir işbirliğini uzay alanında hayata geçiyoruz" diyen Erdoğan, "İmzaladığımız anlaşmalar çerçevesinde Somali’de bir uzay limanı kurmayı ön görüyoruz. 3 fazdan oluşan projenin ilk fazının projelendirilmesini tamamlayıp Türkiye Uzay Ajansı eliyle yapımına başladık. Projemizle uzay fırlatma ve uzay uydu teknolojileri alanında önemli bir alt yapı oluşturmayı hedefliyoruz. Tüm bu projeleri hayata geçirirken Türk Kızılay, TİKA ve AFAD başta olmak üzere ilgili kuruluşlarımızla Somali’ye destek olmayı sürdürüyoruz" ifadelerini kullandı. "Somali halkının yanında durmaya devam edeceğiz" Sözlerine devam eden Erdoğan, "Somali’nin birlik ve bütünlüğünün her şart altında muhafazası bizim için öncelikli meseledir. İsrail’in Somaliland’i tanıma kararı gayrimeşrudur ve kabul edilemez. Elinde 71 bin Filistinli kardeşimizin kanı olan Netanyahu hükümeti Gazze, Lübnan,Yemen, İran, Katar ve Suriye’ye yönelik saldırılarının ardından şimdi de şimdi de Afrika boynuzunu istikrara sürüklemektedir. Mısır ve Suudi Arabistan başta olmak üzere bölge ülkelerinin yanı sıra Avrupa Birliği İslam İşbirliği Teşkilatı, ve Arap ligi de İsrail’in kararını reddeden açıklamalar yaptı. Amerikan Başkanı Trump’ın konuya dair ilk beyanatı da gayet anlamlıydı. Kendisinin göreve geldiğinden itibaren ortaya koyduğu bizimde destekliğimiz küresel barış vizyonunu teyit eder nitelikteydi. Somali’nin toprak bütünlüğüne ve egemenliğine vurgu yapan bütün bu açıklamaları oldukça kıymetli buluyoruz. Bizim buradaki tavrımız tamamen ilkeseldir. Çözüme hizmet etmeyen her adım sorunu daha da büyütür derinleştirir. Somali Federal Cumhuriyeti ve Somaliland bölgesinin geleceğine ilişkin kararlar tüm Somalilerin iradesini yansıtacak şekilde alınmalıdır. Biz bu süreçte Somali’nin toprak bütünlüğünü ve siyasi birliğini kararlılıkla desteklemeye ve Somali halkının yanında durmaya devam edeceğiz. Somalili kardeşlerimizin de birlik, beraberlik ruhu içinde hareket edeceklerine yürekten inanıyoruz" dedi.