TEKNOLOJİ - 07 Nisan 2024 Pazar 11:54

Kimi canavar savar yaptı, kimi de akıllı perde

A
A
A
Kimi canavar savar yaptı, kimi de akıllı perde

Kocaeli’de ilkokul öğrencileri günlük hayatta karşılaştıkları problemlerden esinlenerek maket projeler yaptı. Kimi annesinin sürekli "Perdeyi aç" demesinden yakındığı için akıllı perde, kimi derste kaldırdığı parmağı öğretmeninin zaman zaman fark edemediğinden şikayet ederek karton el, kimi ise gece korkarak uyanan çocuklar için dokunduklarında ses çıkaran "canavar savar" hayata geçirdi. Öğrencilerin birbirinden ilginç ve güzel projeleri, SEKA Kağıt Müzesi’nde sergilendi.


Körfezkent Emlak Konut İlkokulu 4-A sınıfı öğrencileri, Sosyal Bilgiler dersinde işledikleri "İcatlar ve Mucitler" konusunu, yaptıkları projeler ile pekiştirdi. 4-A sınıfının öğretmeni Bünyamin Küçük öğrencilerine bir ay süre tanıyarak, hayallerindeki projeleri yapmalarını istedi. Bu konuda hem öğretmenleri hem de aileleri ile fikir alışverişinde bulunan öğrenciler, bir ayın sonunda birbirinden ilginç projeler geliştirdi.


Kimi öğrenci felçli dedesi için ışıklı baston, kimi romatizma hastası annesinin ayakkabısını rahatlıkla bağlayabilmesi için bağcık bağlama aparatı, kimi ise annesinin sürekli "Perdeyi aç" demesinden yakındığı için akıllı perde yaptı. Bir öğrenci ekip otosundan kaçmaya teşebbüs eden suçluların yakalanması için cihaz tasarlarken, bir diğeri geçirdiği trafik kazası sonucu protez bacak kullanan akrabasının ayakkabısını rahatça giyip çıkarabilmesi için "005 ayakkabı" ismini verdiği akıllı sandalye oluşturdu. Derste kaldırdığı parmağı öğretmeninin zaman zaman fark edemediğinden yakınan bir kız öğrenci karton kullanarak bileğine takabileceği el, başka bir öğrenci ise hem sokak hayvanlarını korkmadan sevebilmek hem de sırtını kaşıyabilmek için robot el yaptı.


"Çocuklarınızın kabusu artık son buluyor"


Bir diğer öğrenci de gece korkarak uyanan çocuklar için dokunduklarında ses çıkaran ve ailelerinin hemen yanına gelmesini sağlayan cihaz hayal ederek, bunun tasarımını yaptı. Öğrenci, "Çocuklarınızın kabusu artık son buluyor" sloganıyla tanıttığı bu cihazına da "canavar savar" adını verdi.


Öğrencilerin projeleri müzede sergilendi


Yaşları 9-10 arasında değişen öğrencilerin günlük hayatta karşılaştıkları problemlerden esinlenerek geliştirdikleri hayal ürünü maket projeleri, SEKA Kağıt Müzesi’nde de sergilendi.


Öğretmen Bünyamin Küçük, öğrencilerin Sosyal Bilgiler dersinde icat yapmak istediklerini anlatarak, "Bende, ’Gerçek hayatta karşılaştığınız problemler ile ilgili bazı fikirler oluşturun. Bu fikirler ile ilgili icatlarınızı yapın ve sınıfta arkadaşlarınıza sunalım’ dedim. Öğrencilerim icatlarını yapıp, sınıfa getirdiler. Onlara 1 ay süre vermiştim. İcatlarını getirdiler ve birbirlerine gösterdiler. Daha sonra öğrencilerim, ’Öğretmenim, biz icatlarımızı başka kimlere gösterebiliriz?’ dedi. Bu okuldan bir meslektaşım, Kocaeli Büyükşehir Belediyesine bağlı Seka Kağıt Müzesindeki geçici sergi salonuna kullanmıştı. Benim de aklıma geldi ve Müzeler Daire Başkanlığına yazılarımızı yazdık. Bu isteğimiz kabul edildi ve projelerimizi orada sergiledik" dedi.


"Genç beyinlerin ne kadar güzel şeyler ortaya çıkarabileceğini görmüş olduk"


Öğrencilerin birbirinden ilginç ve güzel projeler geliştirdiklerini söyleyen Küçük, "Böylelikle genç beyinlerin ne kadar güzel şeyler ortaya çıkarabileceğini görmüş olduk. Örneğin çocuklardan bir tanesi sürekli parmak kaldırınca yorulduğundan şikayet etmiş ve el şeklinde karton kesmiş, bunu da bileğine takmış. Bu şekilde el kaldırırmış gibi bir görüntü oluşturmuş. Bir başka arkadaşım ailesinin sürekli ’Perdeleri aç ve kapat’ demesinden şikayet etmiş. Bununla ilgili tasarım oluşturmuş. Bir sensör fikri geliştirmiş. Bu sensor gündüz olduğunu algıladığında perdeyi yukarı doğru kaldırıyor, gece olduğunda perdeyi indiriyor. Farklı bir arkadaşım da felçli dedesi için ışıklı baston geliştirmiş. Bir arkadaşım ise protez bacağı bulunan akrabasının ayakkabı giymesinin zor olduğunu gözlemlemiş ve bununla ilgili tasarım yapmış. Bu tasarımda sandalye kullanmış. Sandalye önünde de ayakkabı çıkarıp giyme aparatı geliştirmiş. Öğrencilerim bu ürünleri tasarlarken tamamen geri dönüşüm malzemeleri kullandılar" şeklinde konuştu.


"Ben çocukların merak etmelerini istiyorum"


Çocukların üretken olabilmesi için çabaladığına dikkat çeken Bünyamin Küçük, "Milli Eğitim Bakanlığının bize sunduğu müfredatı uygulayıp, bütün dersleri işliyoruz. Bunun yanında ben çocukların merak etmelerini, bir şeyler ortaya koymalarını, bir şey ortaya koyduklarında haz almalarını istiyorum. Amacıma ulaşmak için elimden gelen her şeyi yapıyorum. Umarım onlar da mutlu oluyorlardır. İnşallah gelecekte de ülkemize, devletimize çok güzel katkılar bulunurlar" ifadelerini kullandı.


"Suçlular kapıyı kırdığında alarm devreye girecek"


Ekip otosundan kaçmaya çalışan suçlular için proje geliştiren Ömer Yıldız, "Polisler suçluları aracın içine koyuyor. Suçlular da kaçmaya çalışırken kapıyı kırabilirler. Kapıyı kırdıklarında alarm devreye girecek ve bu alarm da cama yansıyarak, aracı kullanan şoförün dikkatini çekecek. Bu şekilde şoför aracı durdurarak suçluları yakalayabilecek" dedi.


"Bu proje Suat abi için"


Protez bacağı bulunan akrabasına yardımcı olabilmek için "005 ayakkabı" ismini verdiği akıllı sandalye yapan Yusuf Yetişkin, "Annemin kuzeni birkaç yıl önce trafik kazası geçirdi ve ayağını kaybetti. O bize her geldiğinde ona sandalye getiriyorum ama bu kez de eğilmekte zorlanıyor. Bende ona üzüldüğüm için 005 ayakkabıyı yaptım. Artık Suat abi bize her geldiğinde ayağını oraya koyabilecek" diye konuştu.


"Annemim bana sürekli ’Perdeyi aç’ demesinden sıkıldım"


Akıllı perde geliştiren Ahmet Yasin Şahin de, "Annemim bana sürekli ’Perdeyi aç’ demesinden sıkıldım ve akıllı perde icat ettim. Bu proje sayesinde perde sabahları ışık görünce açılıyor, karanlık olduğunda da kapanıyor" ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu HUBİTEM Merkezi’nden sempozyum Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu Hukuk, Bilişim İnovasyon ve Teknoloji Merkezi’nin (HUBİTEM Merkezi) düzenlediği Hukuk Bilişim ve Teknoloji Sempozyumu’nda (HUBİTSEM) akademik dünya ile iş hayatı buluştu. Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu HUBİTEM Merkezi işbirliğiyle Atılım Üniversitesi Hukuk Fakültesi ev sahipliğinde akademik dünya ile iş hayatının bir araya geldiği sempozyumda atölye çalışmaları yapıldı. Dr. Pınar Yaşar Şatıroğlu, sempozyuma ilişkin İHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Bilişim hukuku, hukuk, yapay zeka ve kişisel verilerin korunmasına ilişkin olarak bütün bilgi sahiplerini bir araya getirmeyi amaçladık. Klasik bilimsel toplantılardan farklı olarak hem hakemli tedbirlere yer verilmesi, hem farklı kamu kurum temsilcilerinin gelmesi hem özel sektörde çalışanların özellikle de yöneticilerin yer aldığı bir etkinlik yapılacak. Bu etkinlik bizim ana etkinliğimiz. Ana ve yan etkinlik olarak ikiye ayırdık bu sempozyumu” dedi. Atölye çalışmaları hakkında bilgi veren Dr. Şatıroğlu, gerçekleştirilecek çalışmalarda spesifik olarak o alanda uzmanlaşmış akademisyenler ile kurum temsilcilerinin olacağını belirterek, şunları söyledi: “Şu ana kadar üç ana oturum gerçekleştirildi. Bir tane de atölye çalışmamız gerçekleştirildi. Bu sempozyumla aslında amaçladığımız şey bütün partnerleri bir araya getirmek. Yani Ankara Barosu ve Atılım Üniversitesi konuyla ilgili olabilecek olan öğrenci, avukat, stajyer avukat, kurum çalışanı ve akademisyenleri bir araya getirerek, yeni bir bilgi üretim noktası oluşturmak amaç aslında. HUBİTSEM de aslında bu amaca hizmet ediyor diyebiliriz. Akademik hayat ile iş hayatını tanıştırmayı çok istiyoruz. Çünkü hukuk fakültesi öğrencileri mezun olmadan önce genelde biraz daha kapalı bir toplumda okuyorlar. Aslında dışarıda başka bir dünya var ve o dünya her geçen gün gelişiyor ve ilerliyor. Bu gelişen ve ilerleyen dünyanın bir parçası olmak istiyorsanız eğer hem akademik donanıma sahip olmanız lazım hem de özel sektöre ilişkin olarak çalışma prensiplerini bilmeniz gerekiyor. Bizde bu ikisini bir araya getirebilecek bir ışık yakmak istedik aslında.” Avukat Cenk Levent Eroğlu ise HUBİTSEM’in ulusal çapta yapılmış bir sempozyum olduğunu ifade ederek, “Toplamda 4 barodan, 8 farklı ilden, 15 farklı üniversiteden 18 şirket ve 8 kamu kurumundan katılımcılar bugün buradalar. Burada teknoloji hukukunun, bilişim hukukunun detaylarını inceliyoruz. Güncel meseleleri konuşuyoruz. İnsanların ve kurumların birbiri ile bağ kurmasına vesile olmaya çalışıyoruz” diye konuştu. Yapay zeka ve hukuk konularının da tartışılacağı oturumların yer aldığı sempozyum, 4 ve 5 Mayıs tarihlerinde gerçekleşecek.
İstanbul Hikmet Karaman: “Üç puan aldığımız için mutluyuz” Adana Demirspor Teknik Direktörü Hikmet Karaman, İstanbulspor maçının ardından yaptığı açıklamada, uzun zaman sonra deplasmanda galibiyet alınmasının sevindirici olduğunu söyleyerek, “Üç puan aldığımız için mutluyuz” dedi. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında Adana Demirspor, deplasmanda karşılaştığı İstanbulspor’u 1-0’lık skorla mağlup etti. Müsabakanın ardından Adana Demirspor Teknik Direktörü Hikmet Karaman, basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Uzun zaman sonra deplasman galibiyeti alınmasının sevindirici olduğunu aktaran Karaman, “Maçın 10. dakikasında golü bulduk. Sonrasında farkı açabilirdik Ancak müsabakanın son 15 dakikasında İstanbulspor bizden üstün oynadı. Daha organize olabilseler veya son pası verebilseler golü bulabilirlerdi. Uzun süre oynamayan, şans bulamayan arkadaşlarımız vardı. Bazen hamle gücü bazen de bu gibi durumlarda ikinci golü atabilen oyuncularımız eksikti. Üç puan aldığımız için mutluyuz. Osman Zeki Korkmaz hocayı ve takımını tebrik ediyorum. Hakemlere de teşekkür ediyorum. Temiz bir maç yönettiler. Önümüzdeki hafta içeride oynayacağımız önemli bir maç var. Sakat ve cezalı oyuncularımız da aramıza katılacak. Rekabet ortamı biraz daha artacak. Galatasaray maçında müthiş bir taraftar topluluğu vardı. Adana Demirspor taraftarı maç öncesi ve içinde bizi çok iyi bir şekilde destekledi. Haftaya güzel futbolla alacağımız skorla onları da mutlu etmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Antalya Köpeklerden kaçarken otomobilin çarptığı genç canından oluyordu Antalya’da başıboş köpeklerden kaçarken otomobilin çarptığı 15 yaşındaki genç yüzünden yaralandı. Kaza güvenlik kamerasına yansırken, beyninden sarsıntı yaşadığını belirten yaralı genç, “Sadece köpeklerin saldırdığını hatırlıyorum. 15 dakika baygın kalmışım, kalktığımda kanlar içerisindeydim. Ailem geldi yanıma, onları bile hatırlamadım” dedi. Olay, dün 09.30 sıralarında Kadriye Mahallesi Turizm Caddesi’nde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, öğretmenlerinden izin alıp istediği otele staj başvurusu yapmak için yola çıkan Hamitcan Haber’e (15) sokak köpekleri saldırdı. Kaçmaya başlayan Haber, refüjü aşıp yola çıktığı sırada otomobil çarptı. Çarpmanın şiddetiyle yola savrulan Haber yüzünden yaralandı. Sağlık ekipleri tarafından özel bir hastaneye kaldırılan genç burnundaki kesi nedeniyle ameliyat edildi, yüzündeki yaralar için de tedavi uygulandı. 1 gün hastanede tedavi altında kalan genç, ardından taburcu edildi. "Ailemi bile hatırlamıyordum” Yaşadıklarını anlatan Hamitcan Haber, köpeklerin kendisine saldırdığını ve kaçmaya başladığını belirterek, “Sadece bana köpeklerin saldırdığını hatırlıyorum, sonrasını hiç hatırlamıyorum. Kaza sonrası beynimde sarsılma olmuş. 15 dakika baygın kalmışım. Kalktığımda kanlar içerisindeydim, ailemi bile hatırlayamıyordum. Köpeklerin toplanmasını istiyorum. Benim başıma geldi, bir başkasının başına gelmemesini istiyorum” dedi. "Duyduğumda beynimden kaynar sular döküldü" Anne Safiye Haber ise olayı duyunca çok tedirgin olduğunu dile getirerek, “İnsanın çocuğundan böyle bir haber alması çok kötü bir şey. Duyduğumda beynimden kaynar sular döküldü. Neye uğradığımı şaşırdım. Benim çocuğumun hayatı, köpeklerin hayatından daha ucuz değil, daha üstün. Görüntüleri izleyince çok kötü oldum, bununla kurtulduğuna şükrettim. Bunu yaşamayan bilmez. İnsan başına gelince anlayabiliyor. Barınak yapsınlar, sokak köpeklerini toplasınlar. Hayvan hakları diyerek karşımıza çıkanlar barınak yaptırsın. Bu köpeklerin sokaktan toplanmasını istiyoruz” diye konuştu. "Sokak köpekleri toplansın" Baba Hasan Haber de, oğlunun otele evrak vermek için gittiği sırada sokak köpeklerinin saldırdığını ve bu olay yaşandığı için üzüntü duyduğunu ifade etti. Hasan Haber, sokak köpeklerinin toplatılması gerektiğinin altını çizdi. Olay anı güvenlik kamerasında Öte yandan gencin köpeklerden kaçarken otomobilin çarpması güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde koşarak refüjden yola çıkan gence otomobilin çarpması ve gencin yola savrulma anları yer aldı.
Isparta Başkan Başdeğirmen: “Altyapıdan gelen gençlerimizin istek ve hırsları bizi daha ileri götürecektir” Isparta32 Spor U19 takımının yönetici, teknik heyet ve sporcuları, pazar günü Antalya’da saat 18.00’da İzmir Buca ile oynayacağı yarı final karşılaşması öncesinde Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen’ı ziyaret etti. Başkan Başdeğirmen, müsabaka öncesinde sporculara başarı dileklerini iletti. Isparta32 Spor U19 takımının yönetici, teknik heyet ve sporcuları, Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen’i ziyaret etti. Sporcularla bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Başkan Başdeğirmen, “Futbol tabii ki sporun en önemli dallarından bir tanesi. Bir çok sporun dalları var ama futbol en önemlisi en önde gelen, insanların en çok değer verdiği bir kol. Gençlerimiz haliyle orada çok daha başarılı olmak için bir mücadele veriyorlar. Sizler nereye giderseniz her şeyden haberim var. Sizlerle beraber gidip geliyorum sanki. Amaç sizlerin başarılı olup şehrimizin ismini üst planlara çıkarması. Bu bir sevgidir, bu gönülden gelir herkes yapamaz. Futbol sevgisi spor sevgisi farklı bir şey. Herkesin yapacağı bir şey değil. Sağ olsun böyle bu işe gönül veren abilerimiz olduğu sürece de sporumuz çok daha ileri gidecektir. Tabii sizlerin burada başarılı olması hocalarımızın ve başkanımızın göğsünü daha çok kabartacak, bizleri mutlu edecek. Ispartaspor’da sizler oynarsanız biz çok gurur duyacağız. Ispartaspor maçını izlerken içerisinde bir tane bile Ispartalı varsa Ispartalı seyirci ona karşı farklı bir duygu hissediyor. Benim memleketimin çocuğu diyor. Yani Ispartalı derken Isparta’da doğmuş anlamını düşünmeyin. Burada yaşayan bir gencimiz o takımın içerisindeyse biz farklı bir heyecan duyuyoruz. Avrupa’da da böyle. Avrupa maçlarını izlerken eğer o oyuncuların içerisinde bir tane Türk oyuncu varsa o maçı izliyorum, diğer maçlarına bakmıyorum. Niye orada Türk olduğu için değer veriyorum. Benden birisi. Ispartaspor’un içerisinde de bu memlekette yaşayıp büyüyen bir çocuğumuz varsa, benden birisi diye farklı bakıyorum” dedi. Yarı finale kalan U 19 takımını tebrik eden Başkan Başdeğirmen, “Tebrik ediyorum. Çok büyük bir başarı. Ispartaspor’da güzel başarılı maçlardan sonra böyle kıl payı play-off’u kaybetti. Bugünkü geldiği yerde çok önemli ve çok başarılıydı. Bu başarıyı biz sizlerle daha ileriye götürmek istiyoruz. Altyapıdan gelen gençlerimizin istek ve hırsları bizi daha ileri götürecektir. Hem maddi hem manevi bu çok değerli bir şey. Kendi çocuğumuzun olması kendi bölgemizin evladı olması bizi çok daha farklı bir coşturuyor. Şimdi sizlerin Buca maçınız var. Antalya’da inşallah o maçı kazanarak finale kalacaksınız. Ondan sonra da finali yapacağız. Dileğimiz şampiyon olmak. Sizleri inşallah orada o şampiyonluk kupasını kaldırırken görmek istiyoruz. Nasip olursa şampiyonluk maçınızda bizler de orada olmak isteriz. Biz de Isparta Belediyesi olarak aslında spora en yakın kişilerden birisiyiz. Sporu yapan kişilere ve gençlerimize bugüne kadar amatör kulüplere verilmediği kadar desteği, profesyonel takıma verilmediği kadar desteği veren bir yönetim olarak bulunuyoruz ve bundan sonra da aynı şekilde her türlü hizmeti vereceğiz. Bu başarılı çalışmalarından dolayı arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Buca maçında başarılar diliyorum, o maçı alacağınıza inanıyorum, inşallah finalde beraber olacağız” dedi.