EKONOMİ - 01 Mayıs 2024 Çarşamba 09:33

Konya Ovasında kıraç alanlarda bitkiler strese girdi, rekolte beklentisi düştü

A
A
A
Konya Ovasında kıraç alanlarda bitkiler strese girdi, rekolte beklentisi düştü

Tahıl ambarı Konya Ovasında az yağışlı bir sezon devam ederken, özellikle kıraç bölgelerde bitkiler strese girdi. Yumurtlama dönemi olarak bilinen başaklanma döneminde aralıklarla yağan yağışların yetersiz kaldığını belirten uzmanlar, kıraç alanlarda rekolte düşüşü yaşanacağını ifade etti.


Türkiye’nin tahıl ambarı Konya Ovası’nda Nisan ayına kadar yağışların düşük olması kıraç alanlarda kuraklığa kapı araladı. Zaman zaman etkili olan yağışlar kıraç alanlarda üretim yapan çiftçileri sevindirdi. Yapılan analizler sonrası bazı bölgelerde bitkilerin strese girdiği raporlandı. Yumurtlama dönemi olarak bilinen başaklanma döneminde ise aralıklarla yağan yağışların yetersiz kaldığını belirten uzmanlar, özellikle kıraç alanlarda rekolte düşüşü yaşanacağını ifade etti.



“Nisan ayının sonunda yağmur yağmasaydı kıraç alanlarda hiç hasat yapılmayacaktı”


Konya çevresinde Nisan ayının başında beklenen yağışların düşmediğini anlatan Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Konya Şube Başkanı Burak Kırkgöz, “Tabii yağışların dengeli ve düzenli yağmasını bekliyoruz. Nisan ayının başında yağmaması kıraç alanlardaki bitkilerin strese girmesine ve bu alanlardaki verimin düşmesine neden olacaktı. Nisan ayının sonunda yağan bu dönemdeki yağmur kıraç alanlarda bir nebze de olsa rahatlamaya neden oldu. Nisan ayının sonunda eğer yağmur yağmasaydı belki kıraç alanlarda hiç hasat dahi yapılmayacaktı. Bu yağışlar Mayıs ayında da devam ederse kıraç alanlardan hasat yapılacak. Tabii bu dönemde yağan yağış rekolteyi çok ciddi anlamda artıracak diyemeyiz. Çünkü Nisan ayının başında bitkiler iyice strese girmiş, hava sıcaklıkları da aşırı fazla gitmesi bitkilerin stresini biraz daha arttırdı. İnşallah bundan sonraki süreçte yağışlar dengeli ve düzenli yağar” dedi.



“Kardeşleme döneminden sonra Konya Ovası’na hemen hemen hiç yağış düşmedi”


Geçen hububat sezonunda da benzer bir iklimin yaşandığını kaydeden Burak Kırkgöz, “Yılbaşından sonra beklediğimiz yağışları maalesef alamadık. Geçen sene de buna benzer bir iklim vardı. Lakin Nisan yağışları dengeli ve düzenli yağmıştı. Kardeşleme döneminden sonra Konya Ovası’na hemen hemen hiç yağış düşmedi. Geçen seneki rekolteyi yakalamamız biraz zor gözüküyor. Bu yıl rekoltede bir nebze de olsa düşüş yaşanabilir. Bunun için şu dönemden sonra yapılabilecek çok fazla da bir şey yok. Sulu alanlarımızda herhangi bir problemimiz yok ama bu sene arpalarda özellikle bir rekolte düşüşü bekliyoruz. Kısmen buğdayda da rekolte düşüşü yaşanabilir ama çok ciddi bir rekolte düşüşü değil bu. Kısmen olsa da özellikle arpalarda çünkü kıraç alanlarda yoğun bir şekilde ekilişi olduğu için bir rekolte düşüşü bekleniyor” şeklinde konuştu.


Başkan Kırkgöz, Meteorolojinin verdiği bilgilere göre son haftalarda yine de yağışlar devam edeceğini tahmin edildiğini belirterek, "Mayısın başında da önümüzdeki haftalarda da yağış gözüküyor. Tabii havanın, rüzgarın bunlarda çok büyük etkeni var. Bu yağışlar geliyor gibi gözüküp daha sonrasında kaybolabiliyor. İnşallah yağış alırız ve verimli bir sezon geçiririz. Mahsullerimiz için bereketli olur bu yağışlar” diye konuştu.



Konya Ovasında kıraç alanlarda bitkiler strese girdi, rekolte beklentisi düştü

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara CHP Genel Başkanı Özel: “Sayın Demirtaş, Yüksekdağ ve bazılarına çok ağır cezalar verdiler” Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, 6-8 Ekim olaylarının karar duruşmasına ilişkin, “Sayın Demirtaş, Yüksekdağ ve bazılarına çok ağır cezalar verdiler” dedi. Özel, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) gerçekleştirilen grup toplantısında konuştu. Özel, ‘Cumartesi Anneleri’ olarak bilinen ve çocukları faili meçhul cinayetlere kurban giden annelere ilişkin, “Dönemin Başbakanı Erdoğan, Dolmabahçe ofisinde anneleri kabul etti. Hepimizin gözü önünde annelere bir devlet sözü verdi. Berfo Ana’ya bir devlet sözü verdi. Evladını bulmak, hiç değilse evladının kemiklerini Berfo Ana’ya teslim etmenin sözünü verdi. Berfo Ana bu görüşmeden iki yıl sonra 106 yaşında evladının mezarına, kemiğine kavuşamadan gözleri açık gitti” ifadelerini kullandı. “Ali Yerlikaya’nın hakkını teslim etmek lazım” Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en kriminal, karanlık bakanlarından bir tanesi olarak nitelendiren Özel, “Soylu, Cumartesi Anneleri’nin 700’üncü eylemine, verdiği kanunsuz emirle saldırdı. Uygulattığı orantısız güçle o eylemi dağıttı. Oradaki anaları, evlatları ve destekçileri perişan etti. O tarihten bu tarihe marifetmiş gibi Galatasaray Meydanı annelere kapalı ve her hafta anneleri tutukladılar, akşam saldılar. Anneler pasif direnişi sürdürdü. Süleyman Soylu yılmadı, anneler yılmadı. Süleyman Soylu utanmadı, anneler bir adım geri durmadı. Bugüne kadar gelindi. Son haftalarda Ali Yerlikaya’nın hakkını teslim etmek lazım. Yeterli değil ama belli sayıda annenin oraya ulaşmasına izin veriyor ama etraflarına utanç bariyerleri çekiliyor” değerlendirmesinde bulundu. Özel, CHP milletvekilleri, örgütü ve yöneticilerinin bu hafta bininci hafta dolayısıyla Cumartesi Anneleri’nin yanında olacaklarını da kaydetti. “Ne Demirtaş ne bir başkası ne de bir siyasetçi, Yasin Börü’nün ölümüyle bağlantılı bulunmadı” Geçtiğimiz hafta görülen 6-8 Ekim olayları karar duruşmasına değinen Özel, 11 kişilik vekil heyetinin duruşmayı takip ettiğini dile getirerek, “Davanın iddianamesi uzun yıllar siyasilerin kürsüden savcılara dikte ettirilmesi sonucu yazılmıştı. Olaylar yaşandıktan 5 yıl sonra dava açıldı ve 6-8 Ekim olaylarında hayatını kaybeden 16 yaşındaki evladımız Yasin Börü’nün öldürülmesinden sorumlu tutuluyorlardı. Yargılama yapıldı ve bitti. Ne Demirtaş ne bir başkası ne de bir siyasetçi, Yasin Börü’nün ölümüyle bağlantılı bulunmadı. Hiç birisi insanların hayatını kaybetmesine söz konusu olan o süreçle ilgili ceza almadılar. Attıkları paylaşımdan ve başka zamanlarda kullandıkları ifadelerden dolayı ceza aldılar” dedi. “Sayın Demirtaş, Yüksekdağ ve bazılarına da çok ağır cezalar verdiler” diyen Özel, sözlerine şöyle devam etti: “Bu cezalar aslında Erdoğan’ın siyasi adreslemesiyle uyumlu ve Erdoğan’ın ‘yatsın’ dediklerini yatıran, Erdoğan’ın kendi vicdanında mahkum ettiklerine ceza veren ama cezaları konuşmalardan veren; İstinaf, Yargıtay ve Anayasa Mahkesi’nin bal gibi bozacağı bir kararı mahkeme heyeti verdi. Sorumluluğu da siyasilerin sırtına bıraktı.” “Bu davadaki kararların hiçbirisini hukuki kararlar olarak değerlendirmiyoruz” Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın eşini aradığını belirten Özel, “Bu kararları nasıl yorumladığımızı ve kendileriyle ilgili dayanışma duygularımızı ifade ettim. Bundan sonraki hukuki süreçte de yargılananın kim olduğuna, hangi parti olduğuna, Erdoğan’ın kimi neyle suçladığına değil; siyasileşmiş bir davanın ülkenin siyasi hayatına ne kadar zarar vereceğine olan inancımızla, vicdanımızla karar veriyoruz. Bu davadaki kararların hiçbirisini hukuki kararlar olarak değerlendirmiyoruz” açıklamasında bulundu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin kendi grup toplantısında yaptığı konuşma sonrası şahsına yönelik 4 soru yönelttiğini ifade eden Özel, “4 tane soruyu okumaya utanırım. Sorular, CHP’nin Genel Başkanı’na sorulacak sorular değil. Ben bu soruların kime sorulacağını biliyorum da ben bu seviyeye inmek istemiyorum” ifadelerini kullandı. Özel’den MHP’ye 4 soru Bahçeli’nin kendisine yönelttiği soruların kim tarafından hazırlandığını bildiğini kaydeden Özel, “O meşhur ikili var. MHP örgütünün illallah dediği ikili. Gerçek MHP’lilerin tüylerini diken diken yapan ikili. MHP’de metinleri yazan o birisiyle, o ‘Meclis’in uzman çavuşuyum’ deyip de uzman çavuşa bile verdiği sözleri tutmayan birisi var. O ikisi 4 tane soru yazmışlar, Özgür Özel cevap versin. Ben o 4 soruyu okumam. Sayın Bahçeli, size bu soruları yazan o arsız metin yazarları şu 4 soruya cevap versinler; bu iki kişinin isimleri Sinan Ateş cinayeti iddianamesinden nasıl ve kimler tarafından iddianameden ayıklanmıştır? Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı yapmış bir ismin sokak ortasında ölümünden sonra kimse paylaşım yapmayacak, cenazeye gitmeyecek, taziye bildirmeyecek diyen hangi ikisidir? Bu talimatı bütün partiye hangi ikisi yaymıştır? Tetikçiyi kaçıran aracın fotoğrafları açığa çıkıp, Ülkü Ocakları Genel Başkanı’na bu aracın ceza yemeyecek, trafikte durdurulmayacak statüye kavuşturulmasına hangi ikili ya da ikisinden hangisi katkı sağlamıştır? İran Cumhurbaşkanı’nın ölümünün üzerindeki sis perdesi aralanmalıdır diye yazanlar, Sinan Ateş davasının üzerine sis çöktürürken bu ikisinin bu sisteki payı nedir yoksa bu sisin kendisi bizatihi bu ikisi midir? Bu 4 soruyu cevaplayın benim 4 soruya bakarız” şeklinde konuştu. Türkiye’nin normalleşmesi ve MHP’nin normal bir çizgide kalabilmesi için hiçbir siyasinin cinayetlere sahip çıkmaması gerektiğine dikkati çeken Özel, “Bu ayıptan MHP de kurtulacak, Türkiye de kurtulacak” dedi. Özel, emekliler ile yüz yüze gelmenin zamanının geldiğini de vurgulayarak, “26 Mayıs günü saat 14.00’te Tandoğan Meydanı’na Türkiye’nin dört bir yanından emekliler geliyor” diye konuştu.
İstanbul İstanbul’un göbeğinde 20 saattir elektriksiz kaldılar Küçükçekmece’de, 20 saattir yaşanan elektrik kesintisi nedeniyle vatandaşlar BEDAŞ’a tepki gösterdi. Sık sık elektrik kesintisi yaşadıklarını belirten mahalle sakinleri, sorunun bir an önce çözülmesini istedi. Küçükçekmece Mehmet Akif Mahallesi Arif Hikmet Sokakta dün akşam saat 19.30 sıralarında elektrik kesintisi yaşandı. Sabah saatlerinden itibaren gelen ekiplerin çalışmasına rağmen sokakta elektriğin hala gelmediği görüldü. Yaklaşık 20 saattir sokakta yaşanan elektrik kesintisi nedeniyle esnaf iş yapamaz hale geldi. Bazı vatandaşlar buzdolabındaki yiyecek ve içeceklerin bozulduğunu bazıları ise, elektrikli aletlerinin bozulduğunu söyledi. Mahallede sık sık elektrik kesintisini yaşadıklarını belirten esnaf ve vatandaşlar ise tepki gösterdi. Mahalle sakini Orhan Özay, “İki gündür elektrik yok. Geliyorlar, yama yapıyorlar 3 gün sonra 5 gün sonra yine gidiyor. Arif Hikmet Sokakta her 10 günde bir elektrik kesintisi oluyor. Soruyoruz, arıyoruz ilgilenen yok. Dün bir yeri kazdılar hala bulamadılar. Şimdi başka yeri arıyorlar. Anlamıyor adamlar acemi hepsi, dün saat 19.30’dan beri elektrik yok” diye konuştu. "Cep telefonlarımızın şarjı bitti, kimseyi de arayamıyoruz" Yetkili bulamadıklarını belirten mahalle sakinlerinden Fikri Canik isimli vatandaş ise “Her sene her ay bu şekilde, yağmur yağsa böyle yağmasa böyle. Diyoruz ki hattı değiştirin bize, dilekçe verin diyorlar. Dilekçe veriyoruz, cevap yok. Gidiyoruz, gidiyoruz aynı şey, ne yapacağımızı biz de bilmiyoruz. Bu sokakta oturuyoruz, şu anda her şeyimiz bozuldu. Cep telefonlarımızın şarjı bitti, kimseyi de arayamıyoruz. Yaz kış her zaman böyle oluyor” ifadelerini kullandı. “Esnafım sabahtan beri iş yapamadım” Sabahtan beri iş yapamadığını söyleyen elektrik eşya tamir ustası Erkan Tuncer, “Dükkan sahibiyim, elektrikler devamlı gidiyor. Kepengi elimizle açıp kapatıyoruz. Bu sorun devamlı var ve kolay kolay çözülmedi. Elektrik işiyle uğraşıyorum, şu an müşterinin tamir edilecek televizyonlar var, 5-6 müşteri var devamlı arıyor ama çözüm bulamıyoruz. Bir gün yapıyorlar, iki gündür sıkıntı devam ediyor” dedi. "BEDAŞ’ı aradık hiçbir şekilde yardımcı olmuyorlar" Dolaptaki ürünlerinin bozulduğunu söyleyen ve bakkal işleten Murat Poyraz ise, “20 saatten beri elektrik yok, iki haftada bir aynı sıkıntıyı yaşıyoruz. Her yere yazdık, BEDAŞ’ı aradık hiçbir şekilde yardımcı olmuyorlar. Hep aynı elektrik yok. Dolaptaki ürünlerimiz bozuluyor. Jeneratör alsak yetiştiremiyoruz, evlerde elektrik yok. evde yaşayanlar için sıkıntılı, esnaf için sıkıntılı kepenk açamıyoruz. Bir çözüm bulunsun artık, bunu kaç kere söyledik. Ama hiçbir ilerleme kaydedemiyoruz” şeklinde konuştu.