GENEL - 14 Mart 2018 Çarşamba 15:15

Konya’da 14 Mart Tıp Bayramı kutlandı

A
A
A
Konya’da 14 Mart Tıp Bayramı kutlandı

Konya’da 14 Mart Tıp Bayramı çeşitli etkinliklerle kutlandı.

Konya’da 14 Mart Tıp Bayramı çeşitli etkinliklerle kutlandı.


Atatürk Anıtı’na çelenk sunulmasıyla başlayan program, Mevlana Kültür Merkezinde özel eğitimli çocukların Mehter gösterisiyle devam etti.


Konya İl Sağlık Müdürlüğünün düzenlediği 14 Mart Tıp Bayramı programı Atatürk Anıtına çelenk bırakıldıktan sonra Mevlana Kültür Merkezinde özel eğitimli çocukların mehter gösterisi ile devam etti.


Konya Tabipler Odası Başkanı Seyit Karaca, vatandaşların sağlık okuryazarlığı hakkında bilinçlendirilmesi gerektiğini belirtti. Karaca, “çocukluğundan itibaren şifa vermeye gayret eden sağlık çalışana kaşı nasıl davranılması gerektiğini en başta eğitimle çocukluktan başlayarak verilmesi gereken bir yeti olduğunu düşünüyorum. Sağlık okuryazarlığını şu açıdan da önemsiyorum hangi meseleye nasıl yaklaşılacağı konusunda” dedi.



“Sağlık Bakanlığı çok büyük bir çalışma içinde”


Sağlık Bakanlığının yoğun çalışma içerisinde olduğunu vurgulayan Konya İl Sağlık Müdürü Vekili Prof. Dr. Kadir Durgut ise , "Sağlık Bakanlığı çok büyük bir çalışma içinde. Dönüşüm 2002 yılında başladı. Bu dönüşüm ve gelişim devam ediyor. Bundan 20 yol önce hayal edilemeyen hastaneler artık memleketimizin en ücra yerlerinde mevcut. 20-25 yıl önce olmayan uçak ambulanslarımız mevcut. Sağlık bakanlığı aslında yazılımla da uğraşıyor. Kağıtsız, dijital hastaneyle konusunda bir başlangıç olması için e- nabız uygulaması devreye sokulmuş. Burada devlet, özel ve üniversite hastanelerin tele tıp görüntüleri sisteme dahil edilerek kağıtsız hastane ortamının geliştirilmesi için elinden geleni yapıyorlar. Sağlık Bakanlığının çalışması sürekli devam ediyor. Hekimlerin daha güzel ortamda daha ferah ortamda çalışması için sağlık bakanlığı elinden geleni her şeyi yapıyor” şeklinde konuştu.



"Sağlık alanı kendi içinde farklı alanlarda bütünlük sağlayarak gelişiyor"


Sağlık alanının kendi içinde farklı alanlarda bütünlük sağlayarak geliştiğini ifade eden Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker, “Sağlık yönetimi, sağlık ekonomisi ile sağlık eğitimi ile sağlığın bilişim teknolojileriyle adaptasyonu ile sağlık malzemesi tedarikçilerinin gösterdiği anlayışla bir bütünlük teşkil eden çok büyük bir alan. Sağlık kendi içerisinde kalite odaklı bir yerde planlanıyor ve yürütülüyorsa bunun sağlık eğitiminin kendi içerisinde kurguladığı özel başlıklarda gündeme gelmeli. Bu vesileyle dünyadaki sağlık eğitiminin geçirdiği evreyi yakından takip eden bir eğitim anlayışıyla aşırı ihtisaslaşmanın ortaya koyduğu zorluklar ile beraber sağlıkta dönüşümün bir yansıması sağlıkta eğitiminde de göstermeye gayret ediyor. Bu alanda fakültelerde hocalarımız kendilerini güncelleme çabası içerisindeler bir yandan da bahsedilen performans sıkıntısı ile yan yanalar” ifadelerini kullandı.



"Tıbbiyelilerin geçmiş tarih onur vericidir”


KTO Karatay Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bayram Sade, 14 Mart Tıp Bayramının aslında İstanbul’un işgaline başkaldırı olduğunu belirterek, “Selçuklu döneminde hemen her şehirde darüşşifalar yapılmıştır. Anadolu’ da ki darüşşifalar bilgili hekim ve sağlık kadrosuna sahiptiler. Buralarda din, dil, ırk farkı gözetilmeksizin her hastanın tıbbi bakım ve tedavisi yapılır hastaların ilaçları da burada hazırlanır ve parasız olarak hastalara dağıtılırdı. Osmanlıdan günümüze uzanan bugünde kutlamış olduğumuz tıp bayramının destansı bir hikayesi var. Ben okuyunca etkilendim. 14 Mart 1919 yılında bugün ki anlamda başlasa da bugünün ilk kutlaması aslında kutlamamı diyelim aslında işgale boyun eğilmeyeceğinin dışa yansımasıdır. Bir organizasyonu 14 Mart 1919’da ilk defa İstanbul işgal altındayken işgale bir meydan okuma olarak ortaya çıktı. Tıbbiyeliler aslında tarihlerinde bu anlamda çok onur duyulacak bir geçmişe sahiptir” ifadelerini kullandı.



“Mesleğimiz büyük önem taşıyor”


Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Mustafa Şahin de, sağlıkçılığın büyük önem taşıdığını kaydederek, “Biz sağlıkçılar olarak direkt hizmet ediyoruz, direkt hayatı ile ilgileniyoruz. Onun yaşam kalitesi ile yakından ilişki içerisinde bulunuyoruz. Bu nedenle mesleğimiz büyük bir önem taşıyor. Meslektaşlar olarak verdiğimizin eğitimin kalitesini düşürmeden verdiğimizin hizmetin fedakarlık ve cefakarlık kısmında hiçbir zaman eksilme olmadan ve ortaya konulan yatırımlarla sağlık hizmeti sunumunda yakalanana kalitenin geri gitmesine mani olarak bizim bu yolda devam etmemiz gerekiyor” şeklinde konuştu.



“Türkiye her alanda ilerleme kaydeden bir ülke”


Vali Yardımcısı Fazlı Akgün ise konuşmasında, Türkiye’nin sağlık alanında dahil olmak üzere her alanda ilerlediğini ifade ederek, “Artık her alanda ilerleme kaydeden özellikle tıp alanında dünyadaki diğer ülkelerle başa baş yarışa onlardan geri kalmayan ve dünyaca ünlü hocalarımızın yetiştiği önemli bir ülke haline geldik. Bu gurur verici bir tablo” dedi.


Program sonrasında mesleğinde başarılı olan emekli doktorlara teşekkür belgesi verildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Başkan Tahmazoğlu: "1 ayda beton fiyatları Türkiye standartlarına gerilemezse beton santralleri kuracağız" Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, sosyal medya hesabından Gaziantep’teki çimento üreticilerine seslenerek, "Gaziantep’teki beton fiyatları 1 ay içerisinde Türkiye ortalaması fiyatlarına gelirse problem yok, gelmediği taktirde biz de Şahinbey Belediyesi olarak gerekiyorsa işbirliği içerisinde Gaziantep’e beton santrali kurup bunu halka daha ucuz fiyata veririz" dedi. Gaziantep İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Bora Keçeci, Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu ile görüşme gerçekleştirdi. Yapılan görüşmede Gaziantep’te beton ve çimentodaki ücret artışları ele alındı. “Beton ve çimento ile ilgili bir şeyler yapmak gerek” Gaziantep İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Bora Keçeci, "Gaziantep’te vatandaşların konut sahibi olması çok zorlaşıyor. 2+1 daireler 3 milyondan başlayıp 5 milyona kadar çıkıyor. Dar gelirli insanların da bunu alması çok zorlaştı. Bunun yegane sebebi maliyetler, maliyetlerin bir kısmını ise beton ve çimento oluşturuyor. Dolayısıyla yüksek fiyatlı beton ve çimento ile ilgili bir şeyler yapmak gerekiyor. Bu konuda da belediyelerin öncülüğü bizim için çok önemli” dedi. “1 ay içerisinde fiyatlar Türkiye standartlarına gerilemezse beton santralleri kuracağız” Beton fiyatlarının Türkiye standartlarına getirilmediği takdirde beton santralleri kuracaklarını söyleyen Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım ile beton ve çimento üreticilerine çağrıda bulundu. Tahmazoğlu, "Şahinbey Belediyesi olarak 10 bine yakın konut inşa ettik. Sizin de ifade ettiğiniz gibi son zamanlarda fiyatlarda anormal artışlar oldu. Ben buradan da beton firmalarına bir çağrıda bulunmak istiyorum. Neden Gaziantep Çimento fabrikası burada olduğu halde Türkiye’nin en pahalı hazır betonunu kullanıyor. Gaziantep’in fiyatları 1 ay içerisinde Türkiye ortalaması fiyatlarına gelirse problem yok, gelmediği taktirde biz de Şahinbey Belediyesi olarak gerekiyorsa işbirliği içerisinde, Gaziantep’e beton santrali kurup bunu halka daha ucuz fiyata veririz. Herkesin konut sahibi olmasını istiyoruz” diye konuştu.
İzmir TED Aliağa Koleji öğretmenlerinden meslektaşlarına destek TED Aliağa Koleji’nde bir öğretmen, iddiaya göre yaşadığı hastalık sebebiyle rapor aldığı için işten çıkartıldı. Olayın ardından aynı kolejde görev yapan öğretmenler, meslektaşlarının işten çıkartılmasını okul önünde protesto etti. TED İzmir Aliağa Koleji’nde iddiaya göre bir grup öğretmen, çeşitli nedenlerden dolayı yaşadıkları stres sebebiyle doktora başvurdu. Olayın ardından bir günlük rapor alan öğretmenler arasından T.S., raporunun ’fenni olarak uygun olmadığı’ gerekçesiyle işten çıkartıldı. Alınan kararın ardından öğretmenler ve veliler, okul yönetimini protesto etmek amacıyla okul önünde basın açıklaması düzenledi. Öğretmenler adına açıklama yapan Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Ege Bölge Temsilcisi Rabia Atbaş, “TED İzmir Aliağa Koleji’nde kurumun maaş politikasına karşı tepkisini dile getiren yaşadıkları stres, sıkıntı ve geçim kaygısı sonucunda farklı sebeplerden hasta olan 22 öğretmen arasında bulunan bir meslektaşımız, okul yönetimin tarafından işten çıkarıldı. Yönetim, bu haksız ve hukuksuz kararı, öğretmenimizin hastaneden aldığı raporun "fenni olarak uygun olmadığı" iddiasıyla gerekçelendirdi” ifadelerine yer verdi. “Öğretmenler mobbinglere ve baskıya maruz kalmıştır” Çalıştıkları kurumların patronlarının sadece kurumlarını ve karlarını düşünen sömürü uygulamalarına maruz kaldıklarının altını çizen Atbaş, "Bizler patronların insafına bırakılmış, asgari ücrete mahkum edilmiş, ailesinin ve kendisinin temel ihtiyaçlarını kısarak geçinmeye çalışan, insanlık dışı şartlarda çok sevdiğimiz mesleğimizi icra eden, özel öğretim kurumlarında görevini yapan öğretmenleriz. Ne yazık ki bunun en acı örneğini Türkiye’de eğitime önem verdiği sanılan TED Aliağa Koleji vermektedir. Bundan 1 buçuk sene önce yıllardır yaşadıkları sıkıntıları TED Vakıf Yönetimine bildiren ve çözüm bulunmasını isteyen öğretmenler çeşitli mobbinglere ve baskıya maruz kalmıştır” şeklinde konuştu. “Öğretmenlerin raporları incelenmek istendi” Hasta olan öğretmenlere gittikleri doktorlar tarafından 16 Nisan Salı günü için bir günlük rapor verildiğini aktaran Atbaş, "Fakat Vakıf Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Komsuoğlu tarafından öğretmenlerin raporlarının incelenmesi istendiği için öğretmenler tekrar hastaneye gitmek zorunda bırakılmışlardır. Öğretmenlerin okula gelememesi üzerine veliler okul yönetimine baskı uygulamıştır. Vakıf yönetimi velilere çok çirkin davranışlarda bulunmuş ve mesaj atarak öğretmenlerin maaşlarına 2023-2024 eğitim öğretim yılında yüzde 113 zam yaptığını açıklamıştır. Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası olarak velilerin oranlarla kandırılmasına göz yummayarak ve TED adına utanarak öğretmen maaşlarının 18 bin 500 ile 20 bin aralığında olduğunu açıklamak zorunda bırakılmışızdır” cümlelerine yer verdi. “Asıl sebep öğretmenimizin sendikalı olmasıdır” Öğretmenlerin görevlerini aksatacak hiçbir durumda bulunmamalarına rağmen Vakıf Yönetim Kurulu ve idarecileri tarafından mobbinge maruz kalmaya devam ettiklerini vurgulayan Atbaş, şunları kaydetti: “25 Nisan Perşembe günü kurumda görev yapan bir öğretmenimiz işten çıkarılmıştır. Sebep olarak Hakem Hastanenin öğretmenin raporunun fenne uygun olmadığını belirlediği gerekçe gösterilmiştir fakat öğretmenimiz bayılma şikayeti üzerine doktora gitmiş ve önceden yaptırdığı kan testlerine dayanarak raporunda yazılan hastalığından şüphelendikleri belirtilmiştir. Öğretmenimizin dönem ortasında işten çıkarılmasının asıl sebebinin rapor olmadığının hepimiz farkındayız. Asıl sebep öğretmenimizin 1928 yılında Ata’mızın direktifleriyle kurulmuş Türk Eğitim Derneğine ve öğretmenliğe yakışır şekilde bu sömürü düzenine sendikasıyla birlikte karşı çıkmasıdır. Asıl sebep diğer 24 öğretmenin gözünü korkutmak için öğretmen arkadaşımızın işten çıkarılmasıdır. Asıl sebep öğretmenimizin sendikalı olmasıdır.” Öğretmenlerin zarar görmesine izin vermeyeceklerini söyleyen Atbaş, şunları kaydetti: “Bir an önce TED’i saltanat yönetimi haline getiren iki şahıs TED’den uzaklaştırılmalı ve TED öğretmenlerinin kaybettirilen değerlerinin, meslek onurlarının tekrar kazanılması için çalışmaların başlaması gerekmektedir. Bizler Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası olarak işten çıkarılan öğretmenimizin ve hakkı için direnen tüm öğretmenlerin yanında olduğumuzu, her türlü desteği sağlayacağımızı ve birlikte direnerek zafere ulaşacağımızı buradan tüm kamuoyuna bildiriyoruz.”