GÜNDEM - 23 Haziran 2022 Perşembe 18:21

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'dan Ukrayna limanlarında duran tahıl yüklü gemilerle ilgili açıklama

A
A
A
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'dan Ukrayna limanlarında duran tahıl yüklü gemilerle ilgili açıklama

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ukrayna limanlarında duran tahıl yüklü gemilerin emniyetli bir şekilde ayrılması için, “Türkiye olarak yapabileceklerimiz var, beklentiler var. Birleşmiş Milletler'den bazı teklifler var. Bu manada biz İstanbul'da kurulacak bir harekat merkezine de emniyetli bir şekilde yönetilmesi konusunda anlayış birliği var. Bizde burada kolaylaştırıcı rolü üstlenmiş bulunuyoruz” dedi.

Milli Savunma Bakanı Akar, TBMM’de gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Akar, İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace ile görüşmesine ilişkin soruya, “Arkadaşlar bizim İngiltere Savunma Bakanı Sayın Ben Wallace'la uzun zamanda böyle yaptığımız temaslarımız var. Çeşitli yerlerde, NATO, ikili çerçevede görüşmelerimiz oldu. Resmi davetlisi olarak Türkiye'ye resmi ziyarette bulunuyorlar. Kendileri ile olumlu, kapsamlı, faydalı, yapıcı görüşmeler yaptık. Tabii bir taraftan ikili ilişkilerimiz çerçevesinde yaptığımız görüşmeler var, görüştüğümüz konular var. Diğer taraftan da NATO içinde müttefikimiz olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu manada hem ikili ilişkilerimiz bağlamında hem bölgesel konular çerçevesinde birçok konuda karşılıklı bilgi alışverişinde bulundu. Görüş alışverişinde bulunduk ve bunu da memnuniyetle müşahede ettik ki, birçok konuda anlayış birliği olduğunu da gördük. Bu da bir zeminin yerlerine sevindirici oldu. Burada bölgesel konularla birlikte yaptığımız çalışmalarda görüşmelerde tabii bir de savunma sanayi konusu var. Birlikte yaptığımız çalışmalarımız var. Bu çalışmanın daha da hızlanması, daha da gelişmesi konusunda mutabık kaldık. Askeri eğitim işbirliği sonrasında yaptığımız çalışmalar var. Bu tatbikatlarla işbirliğimiz var. Buna da yine gündeme getirmek suretiyle bunlarda daha ileriye nasıl gidebiliriz, daha etkili nasıl olabilir? Bunlar gündeme geldi." dedi. Akar, "Bölgesel konuları çerçevesinde yapıcı hepinizin tahmin edebileceği gibi bu Ukrayna ve Karadeniz konusu var. Bizim her zaman söylediğimiz dile getirdiğimiz gibi bizim için, Türkiye için, ülkemiz için ve bölge için bölge ülkeleri için tehdit olan ülkeler için karelerin istikrarı çok önemli ve herhangi bir şekilde rekabet alanına çevrilmesini bu konuda kontrolünü getirdiği çerçevede bu bölgedeki barışın, istikrarın, huzurun devam ettirilmesini, buna uyum sağlanmasını, bu konudaki yapılacak faaliyetlerin hareketlerin gerçekten dikkatli olarak yapılması gerektiğini konuştuk” ifadelerini kullandı.

Rusya’da Tahıl Zirvesi’nde askeri heyetlerin bir araya gelmesine ilişkin soruya Akar, “Rusya'ya olan bölümünde en son yaptığımız görüşme. Konuşma sırasında kırmızı hat adlandırdığımız bir çalışma oldu. Mutabık kaldığımız şekli ile birer arkadaşımızı konuda görevlendirdiği, onlar sürekli temas sağladılar. 21 Haziran bir heyet gönderdik. Bu manada bir harekat merkezini İstanbul'da kurulabileceği konusu bir kez daha gündeme getiriyor. Bu manada Birleşmiş Milletler ile ilişkimiz var. Rusya ile görüşmelerimiz oldu, tamamladı. Ve burada Ukrayna limanlarına duran benim bu tahıl gemilerin emniyetli bir şekilde adreslerini yerlere ulaşmasını sağlamak için ne yapmamız gerektiğini de beraberce burada heyetlerimiz eğitimize, arkadaşlarımız konuştular, görüştüler. Bu konuda ciddi ilerlemeler kaydedildi. Neler yapılabileceği yani kullanıcıların yapması gereken hususların yapması gerekiyor. Bizden beklentiler Birleşmiş Milletler'den beklenenler bunlar bir şekilde kayıt altına alındı. Bu arkadaşlarımız oradan memnun bir şekilde ayrıldılar ve hatta bu arada bir jest olarak da o anda bulunan elemanların da bulunan Azokonkort diye bir gemi var, o geminin de hemen o andan itibaren serbest bırakılmasına dair heyetimize bilgi verildi. Bu değerler için Bakan tarafından talimat verildi. Bunu da haberiniz olsun, böyle gönderiyor. Ondan sonra da bu konuda bizim beklentilerimiz olumlu. Önümüzdeki günlerde, saatlerde Ukrayna'da yapacağımız temaslar var. Birleşmiş Milletler memurlar ile yaptığımız temaslarda buradaki yetkililer ile görevliyle konuştukları, arkadaşlarımız konuşuyorlar. Önümüzdeki günlerde olumlu gelişmeler olabileceğini, somut adımın atılabileceğini değerlendiriyor. Tarafların geldiğimiz noktada bu konuda olayı olumlu baktıklarını görüyoruz, anlıyoruz. Tabi bizim orda uçaklarımız var. Uçaklarımız konusunda da yine hem Rus hem de Ukrayna tarafında ciddi ilerlemeler oldu. Bizim temennimiz, dileğimiz bir an önce bu tahıl yüklü gemilerin emniyetli şekilde ayrılması, güvenli seyri müteakip hedeflerine varmalarına çalışıyoruz. Bunun için bizim Türkiye olarak yapabileceklerimiz var, beklentiler var. Birleşmiş Milletler'den bazı teklifler var. Bu manada biz İstanbul'da kurulacak bir harekat merkezine de emniyetli bir şekilde yönetilmesi konusunda anlayış birliği var. Bizde burada kolaylaştırıcı rolü üstlenmiş bulunuyoruz. Arkadaşlarımız burada taraflarla konuşup, görüşüp herhangi bir kaza, herhangi bir istenmeyen durum doğmadan bu işi planlandığı şekilde tarafların mutabık kaldığı şekilde gerçekleşmesi için nasıl yapılır bunu yapıyoruz ve Türkiye gerçekten bu konuda kendisine düşen görevleri yapıyoruz” dedi.

Ahmet Umur Öztürk

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Suyun 50 kilometrelik yolculuğu başladı, yüzde 50 kayıp kaçak moral bozdu Sivas Belediyesi ve Devlet Su İşleri (DSİ) 19. Bölge Müdürlüğü iş birliğiyle yürütülen proje kapsamında, 50 kilometre uzaklıkta ki Pusat Özen barajdan kentin içme suyunu karşılayan 4 Eylül barajına yapılan ishale hattı tamamlandı. Geçtiğimiz yıllarda etkili olan kuraklık nedeniyle kentin içme suyu ihtiyacının bir kısmını karşılayan 4 Eylül barajında su seviyesi dip noktaya gelmişti. Kentte alınan geçici önlemler kapsamında ara ara su kesintileri yapılmıştı. Bu soruna çözüm arayan Sivas Belediyesi, Devlet Su İşleri (DSİ) 19. Bölge Müdürlüğü iş birliğiyle kolları sıvamış ve yaklaşık 50 kilometre uzaklıkta bulunan Pusat Özen Barajından 4 Eylül Barajına su takviyesi yapılabilmesi için ishale hattı tamamlandı. Proje tamamlanarak baraja su verilmeye başlandı. Sivas Belediye Başkanı Adem Uzun ise projenin tamamlanmasının su sıkıntısının yaşanmayacağı anlamına gelmediğini ifade etti. “Şehirdeki kayıp ve kaçak oranı yüzde 50 civarında” Başkan Uzun, hatlarda çok ciddi anlamda kayıp ve kaçakların olduğunu belirterek; “Hatlarda ki kaçaklar için bir mücadele sürecini başlatacağız. Ben bunlarla ilgili özellikle Türkiye’nin bazı önde gelen kişileriyle, firmalarıyla şu an görüşmeler yapıyorum. Şehrin özellikle su yönetimini sağlıklı bir şekilde kurabileceğimiz bir sistem oluşturacağız. Bunun için de SKADA ismini vermiş olduğumuz bir sistem kuracağız. Bu sistemle birlikte suyun yönetimini inşallah gerçekleştireceğiz. Sivas’ın önümüzdeki yüz yıllık dönemde herhangi bir su kesintisi yaşamadan sağlıklı bir su yönetim sistemi oluşturmak istiyoruz. Şu an itibariyle herhangi bir sıkıntı görmüyoruz. Ama 2029-30 yılları arasında dünyada çok şiddetli kuraklıklar bekleniyor. Yani dünyada bir küresel ısıma var ve bunu getirmiş olduğu bir küresel iklim kriziyle kesinlikle karşılaşacağız. Sivas’taki doğal afetlerin başında da kuraklık geliyor. Hatlardan başlayarak kayıp ve kaçaklarla mücadele etmek istiyoruz. Şu an şehirdeki kayıp ve kaçak oranı yüzde elli civarında. Tabii bu hemen bizim 22 günde çözeceğimiz bir sorun değil. Bununla ilgili çok ciddi anlamda çalışmalar gerekiyor. Ama önümüzdeki günlerde şu an araştırmalarımızı yapıyoruz. Uzmanlarla bir araya geleceğiz. Ve şehrin su yönetimini sağlıklı bir hale getireceğiz” dedi. “Şehir gelecekte özellikle ciddi anlamda sorunlar yaşayabilir” Kentin gelecek yıllarda ciddi anlamda su sorunu yaşayabileceğini ifade eden Uzun, “ Şu an itibariyle barajın kendisini toparladığını görüyoruz. 2022 tarihinde artık o en alt çamur tabakası dediğimiz en alt tabakadan su çekilirken şimdi artık barajın biraz toparladığını görüyoruz. Tabii bu ishale hattıyla birlikte Pusat Özlem Barajı’ndan da düzenli bir su aktarımı var ama bu da tabii şehrin su sorununu bitirmedi. Bunu özellikle ifade etmek istiyorum şöyle bir algı oluşmasın. İshale hattı tamamlandı ama şehrin sorunu bitmedi. Şehir gelecekte özellikle ciddi anlamda sorunlar yaşayabilir. Hatta Pusat Özen Barajı’na da çok yüklenmemek gerekiyor. Sonuçta burası tarımsal sulama amaçlı kurulan bir baraj. Buradaki üretimin de özellikle çevresinde aksamaması gerekiyor. Bunun için yapılması gereken en önemli husus tabii ki kayıp ve kaçakla mücadele. Kayıp ve kaçakla bizim hedefimiz. Şu an yüzde 50 olan, kayıp kaçak oranını eğer yüzde otuzlar gibi bir seviyeye çekebilirsek çok büyük bir başarı elde etmiş olacağız” şeklinde konuştu.
Trabzon Prof. Dr. Tevfik Özlü: “Astım ve KOAH hastaları çöl tozuna dikkat etmeli” Son günlerde Afrika ve Arabistan çöllerinden rüzgar ile taşınan tozun ülke üzerindeki hava kalitesini etkilediğine dikkat çeken Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, “Astım ve KOAH başta olmak üzere akciğer hastalarımız bu konuda dikkatli olmalılar. Çünkü havada izin verilen miktarların üzerinde bulunan toz ve gazların solunması akciğer hastalarımızın dengesini bozabilir, astım ve KOAH alevlenmelerine neden olabilir” dedi. Medical Park Karadeniz Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, Afrika çöl tozları hakkında uyarılarda bulundu. Son günlerde Afrika ve Arabistan çöllerinden kalkan tozun ülke üzerindeki hava kalitesini etkilediğine değinen Prof. Dr. Özlü, “Astım ve KOAH başta olmak üzere akciğer hastalarımız bu konuda dikkatli olmalılar. Çünkü havada izin verilen miktarların üzerinde bulunan toz ve gazların solunması akciğer hastalarımızın dengesini bozabilir, astım ve KOAH alevlenmelerine neden olabilir. Bu hastaların hava kirliliğinin arttığı dönemlerde acile başvuru ve ölüm oranlarının arttığına dair daha önce yaşanmış büyük hava kirliliği epizotlardan bildirilen veriler vardır” diye konuştu. “Astım ve KOAH hastalarında şikâyetler ortaya çıkabilir” Bu dönemde astım ve KOAH hastalarının şikâyetlerinin artabileceğini dile getiren Prof. Dr. Özlü, “Hastalarımızın şikâyetleri ortaya çıkabilir, var olan yakınmaları artabilir, mevcut tedavileri yetersiz kalabilir. Nefes darlığı, öksürük, balgam, hırıltılı solunum gibi yakınmalarınız ortaya çıkmışsa veya bu yakınmalarının şiddet ve sıklığında artma varsa, genel durumunuzda bir bozulma hissediyorsanız, uykudan uyandıran şikâyetleriniz oluyorsa hemen hekiminize başvurulmalıdır” şeklinde konuştu. “Tozun yoğun olduğu saatlerde dışarı çıkılmamalı” Tozun yoğun olduğu saatlerde dikkat edilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Özlü, “Özellikle tozun yoğun olarak hissedildiği saatlerde dışarıya çıkmayınız, pencerelerinizi kapalı tutunuz. Dışarıya çıkmanız mutlaka gerekli ise maske kullanınız” dedi. “Çöl tozu gözlerde kurumaya neden olabilir” Çöl tozlarının bireyi olumsuz etkileyebileceğini vurgulayan Prof. Dr. Özlü, “Çöl tozları gözlerde ve ciltte kurumaya, tahrişe, kaşıntı ve kızarıklık gibi yakınmalara neden olabilir. Eşya ve yüzeylerde çizilmelere, tahriplere, boyalarda deformasyona da yol açabilir. Çöl tozları ile taşınan mantarlar solunabilir ve duyarlı konakçılarda akciğer enfeksiyonlarına neden olabilir” ifadelerini kullandı.