GENEL - 13 Haziran 2018 Çarşamba 19:55

Mustafa Ilgaz: Özel Kütahya Hastanesi’nin şehre kazandırılması, aynı zamanda Kütahya siyasetinin de başarısıdır

A
A
A
Mustafa Ilgaz: Özel Kütahya Hastanesi’nin şehre kazandırılması, aynı zamanda Kütahya siyasetinin de başarısıdır

Kütahya Belediye Başkanı Kamil Saraçoğlu ve AK Parti Kütahya İl Başkanı Ali Çetinbaş, önümüzdeki günlerde faaliyetlerine başlayacak olan Özel Kütahya Hastanesi’ni ziyaret ederek, yetkililerden bilgi aldı.

Kütahya Belediye Başkanı Kamil Saraçoğlu ve AK Parti Kütahya İl Başkanı Ali Çetinbaş, önümüzdeki günlerde faaliyetlerine başlayacak olan Özel Kütahya Hastanesi’ni ziyaret ederek, yetkililerden bilgi aldı.


Başkan Saraçoğlu ve Çetinbaş, hastanenin yönetim kurulu başkaları Mustafa Ilgaz ve Süleyman Höyükoğlu ile hastanenin genel müdürü Melek Songül ve hastane çalışanları tarafından karşılandı.


Çetinbaş ve Saraçoğlu daha sonra, AK Parti Kütahya İl Başkanı Yardımcısı Nurettin Kaplan, AK Parti İl Yönetim Kurulu üyeleri Ercan Mercan ve Yılmaz Kocatürk ile AK Parti Kütahya Merkez İlçe Başkan Yardımcısı Muhterem Kılıç ile birlikte hastanenin bölümlerini gezdi.


Çetinbaş ve Saraçoğlu, bölümlerinin gezilmesinin ardından hastanenin genel müdürü Melek Songül’ün makamına geçti.


Hastanenin önümüzdeki günlerde faaliyetlerine başlayacağını belirten Özel Kütahya Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Ilgaz, kurumda ilk etapta 200 kişinin istihdam edileceğini ifade etti.



Mustafa Ilgaz: Yerel yönetimlerin desteğini inkar etmemiz mümkün değil



Yönetim Kurulu Mustafa Ilgaz, "Son günlerde basında çıkan bir yazı var, bir yanlış algı var. ’23 gündür bürokrasinin halledemediği bir işi Ahmet Erbaş 3 saatte halletti’ gibi basında bir yazı çıktı. Aslında Ahmet Erbaş benim 15 yıllık dostum. Özel bir dostluğumuz olan insan. Kütahya’dan milletvekili adayı olduğunu duyduğum zaman nezaket icabı otele gidip ziyaret ettik kendisini. Sonra biz Kütahya’da hastane açtığımızı söyledik, oda bundan mutlu olduğunu söyleyerek ’yapabileceğim bir şey var mı dedi. Dedik “Ankara’da evrakımız var, 23 günde imzalanmıyor. Bu konuda yapabileceğin bir şey var mı Ahmetçiğim’ dedim. Dedi ’dur’ Ankara’ya telefon açayım. Telefon açtı. Biz de teşekkür ettik. Daha sonra hastaneleri görmek isterim’ dedi. ’Bekleriz, keyifle mutlu oluruz’ dedik. Sonra biz geri döndük. Saat 2 gibi telefon açıp ’İmzalanmış, sisteme düştü’ dedi. 23 gündür bekleyen evrak Ahmet beyin o anki telefonuyla mı imzalandı? Yoksa hakikaten imzalandı da ona mı mal oldu, onu da algılayamadık. Sonuçta Kütahya’ya hizmet etmeye çalışıyoruz. Ciddi bir yatırım yaptık. Burası 200 kişiyle başladı, 600 kişinin istihdam ettiği büyük bir hastane. Bölgenin de en donanımlı hastanesi olacak. Biz burada hizmeti geçen herkese çok teşekkür ediyoruz. Daha önce ilk basının karşısında yaptığım açıklamamda cümlemin başında ’Kütahya bürokrasisinden, milletvekillerimizden, belediye Başkanımızdan, Valimizden, İl Başkanımızdan çok büyük destekler gördüm’ lafa böyle başladım. Arkadaşlar sözlerimi kayda aldılar, ama bu sözlerimin hiç birini yayınlamamışlar. Bunun neticesinde kamuoyunda sanki Ahmet bey bu işi halletti, Kütahya bürokrasisinden destek görmemişiz gibi bir algı oluştu. Biz il başkanımıza ne zaman bir rica ile gitsek sağ olsun hiç bizi kırmadı. Belediye başkanımız ilk ziyaretimizde şunu söyledi; ’Kütahya için ne hizmet yapıyorsanız emrinizdeyiz. Yeter ki Kütahya’ya yatırım getirin. Her türlü destek bende, yani yeni bir hastane mi yapacaksınız? O konuda her türlü yatırımı ve yardımı yaparım. Yolunu da yaparım, suyunu da getiririm. Benden istediğiniz ne var? İmarla ilgili sıkıntınız varsa konuşuruz. Kanunlar çerçevesinde size her türlü yardımı yaparım’ dedi. Valimize gittik, keza öyle, Biz Vural Kavuncu beyin makamına 2-3 defa gittik, her seferinde bize sonsuz yardımları oldu. Yani bu algıyı yıkmamız lazım. Sanki Ahmet Erbaş hastanenin açılışına vesile olmuş gibi bir algı oluştu. O da seçilirse bu şehrin milletvekili olacak, şehre hizmet için çalışacak arkadaşımız. Benim özel dostluğum olduğu için ona uğradım. Yoksa yerel yönetimlerin desteğini inkar etmemiz mümkün değil. Sonuçta buraya ciddi bir yatırım yapıldı. Şimdiye kadar harcanan para 32 milyon TL. Toplamda harcanacak para 40 milyon TL. 40 milyon liralık bir yatırım getirdik. Bizim hiçbir siyasi yönümüz yok. Biz hizmet için, yatırım için buradayız. Amacımız bölgeye en iyi sağlık hizmeti verebilmek. Bu yanlış algılamadan dolayı özür dilerim” diye konuştu.



Başkan Ali Çetinbaş: Özel Kütahya Hastanesi’ni çok önemsiyorum



AK Parti Kütahya İl Başkanı Ali Çetinbaş, Özel Kütahya Hastanesi’ni çok önemsediğini dile getirdi. Çetinbaş, "Şehrimizdeki güzel insanlarının alacağı hizmetlerin kalitesinin özel sektörün kendi arasında veya kamuyla oluşacak rekabetten dolayı daha yukarıya doğru ivme kazanacağını görüyorum. Burada yapılan hem otelcilik hizmetlerindeki kalite, hem de sağlık malzemelerindeki kalite en üst düzeyde gerçekleşmiş. Bizler insanların siyasi görüşlerine ve kim olduklarına bakmadan buradaki yatırımcıyı desteklemekle mükellefiz. Elimizden geldiğince şahsım, teşkilatım, milletvekillerimiz ve belediye başkanımızla beraber bu yatırımın hep yanında olduk. Yanında olmaya devam edeceğiz. En tehlikeli dönemler seçim dönemleridir. Bu dönemde insanlar gerçeği değil, bazen algıladıklarını görürler. Ben Sağlık Bakanlığı’nın müsteşarlarına, bakan yardımcımıza ve bkanımıza kadar Belediye Başkanımızla nasıl çalıştıklarını biliriz. Elbette kim şehrimiz adına yatırım yapılacak hizmete en küçük bir desteği ortaya koyuyorsa bizde sizler gibi müteşekkir oluruz. Ancak belli muhalefet çevreleri tarafından sanki iktidarımız veya iktidar partimizin unsurları ilgilenmiyormuş da başkaca bir siyasi partinin mensubu telefonla bunu çözmüş algısı son derece yanlış. Şehrimizin gelişimi adına hep birlikte ileriye götüreceğiz. Bizim için mesele özel sektörün önünde bürokratik vesayetin veya oligarşinin varsa yada olmaması, işlerin hızlı bir şekilde bitmesi meselesi. Hem yerelde hem genelde, hem Kütahya’da hem Ankara’da. Çünkü burada hayat kurtarılacak, burada insanlarımız şifa bulacak inşallah” ifadelerini kullandı.(EFE)

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.