GENEL - 09 Temmuz 2018 Pazartesi 12:54

İslami Turizmin geliştirilmesi için Malatya’da toplanıldı

A
A
A
İslami Turizmin geliştirilmesi için Malatya’da toplanıldı

15 İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ülkesinin yer aldığı ‘İslami Turizm Ekosisteminin İslam İşbirliği Teşkilatı Üye Ülkelerinde Geliştirilmesi Destinasyon ve Sektör Geliştirme’ toplantısı valiliğin ev sahipliğinde Malatya’da başladı.

15 İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ülkesinin yer aldığı ‘İslami Turizm Ekosisteminin İslam İşbirliği Teşkilatı Üye Ülkelerinde Geliştirilmesi Destinasyon ve Sektör Geliştirme’ toplantısı valiliğin ev sahipliğinde Malatya’da başladı. Toplantıda konuşan İSEDAK Direktörlerinden Selçuk Koç, 2016 yılında 121 milyon Müslüman turistin olduğunu bu rakamın ise önümüzdeki yıllarda 156 milyona ulaşmasın beklendiğini söyledi.


İslam Ülkeleri İstatistik, Ekonomik ve Sosyal Araştırma ve Eğitim Merkezi (SESRIC) tarafından 9-12 Temmuz tarihleri arasında Malatya’da ‘İslami Turizm Ekosisteminin İslam İşbirliği Teşkilatı Üye Ülkelerinde Geliştirilmesi Destinasyon ve Sektör Geliştirme’ projesi uygulanacak. Proje kapsamında 15 İslam İşbirliği Teşkilatı(İİT) ülkesinden toplam 25 katılımcı 4 gün boyunca Malatya’da panel, eğitim ve saha çalışmasına katılacak. Program, Malezya Turizm ve Kültür Bakanlığına bağlı Malezya İslam Turizm Merkezi bünyesindeki eğitmenler tarafından yürütülecek.


Bir otelde gerçekleştirilen programın açılışında konuşan Malatya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Ercan Turan, Malatya’nın kadim bir tarihe sahip olduğunu ifade ederek, "Geçmiş dönemde önemli şahsiyetler yetiştirmiş önemli bir kent. Bugün bizim için önemli bir gün, hem Türk dünyası hem de İslam dünyası açısından. Bu toplantı için Malatya’nın seçilmesinin tesadüf olmadığını düşünüyorum. Bu bilgi ve birikimin üye ülkelere aktarılması adına bu programı önemsiyoruz" dedi.


İslami turizmin, Müslümanların hassasiyetlerine uygun ciddi anlamda önem verilen kavramlardan biri haline geldiğini dile getiren Turan, "Özellikle Müslüman olmayan birçok ülke de bu sektöre ciddi yatırımlar yapıyor ama onlar ticari kavramlarla biz ise Allah rızası için önem veriyoruz. Yüce kitabımızda istişareye önem veren birçok ayet var. Turizm önemli özellikle halklar arasında dayanışma açısından birbirimizi tanıma açısından da önemli bir konu" diye konuştu.


Turan, ayrıca turizmin en öneli konuların başında asayiş ve huzurun geldiğini de belirterek, "Bu konuda Müslüman dünyasına yönelik farklı güçlerin farklı algı operasyonu yaptığını biliyoruz ancak İslam coğrafyasının turizmin merkezi olacağına inanıyoruz" şeklinde konuştu.



"İslami Turizmin 2014-2020 yılları arasında 7, 9 gibi bir rakamla pazar sahibi olacağını umuyoruz"


Toplantıda daha sonra söz alan İslam Ülkeleri İstatistik, Ekonomik ve Sosyal Araştırma ve Eğitim Merkezi (SESRIC) Eğitim ve Teknik İş Birliği Daire Başkanı Mehmet Fatih Serenli ise geçtiğimiz yıllar süre zarfında İslami turizmin küresel ekonominin çok önemli bir parçası haline geldiğini ifade etti. Turizmin büyümenin çok önemli bir aktörü haline gelmeye devam edeceğini söyleyen Serenli, "Toplum, siyaset, kültür ve ekonomi üzerinde turizmin çok önemli etkenleri var. Yıllık ortalama yüzde 4,4 artış oluyor, bu gelir ABD doları düzeyinde yüzde 2,6 artışa denk geliyor. Artan talep sonucunda İslami turizm pazarı yüzde 4,9 artış gösterdi 2015 yılında. İslami Turizmin 2014-2020 yılları arasında 7, 9 gibi bir rakamla pazar sahibi olacağını umuyoruz” dedi.


İslam İşbirliği Teşkilatının yanı sıra 6 adet de azınlık barından ülkelerin bu konuda ön plana çıktığını dile getiren Serenli, "İslam İşbirliği ülkelerinin artan rekabeti çok dikkatli bir şekilde ele alması gerekiyor. İİT olarak aktif bir şekilde İslami turizmi kalkındırmak için, teşkilat üyeleri arasında işbirliğini geliştirmemiz gerekiyor. Biz inanıyoruz ki bu eğitim, bu planın uygulanmasına yönelik önemli katkılar sunacaktır” diye konuştu.


İslam İşbirliği Teşkilatı Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi’nin (İSEDAK) direktörlerinden Selçuk Koç ise konuşmasında her geçen yıl artan Müslüman turistlerin helal konusunda daha bilinçli hale geldiğini söyledi. Müslüman turistlerin inançlarından dolayı ihtiyaç ve gereksinimlerinin olduğunu kaydeden Koç, “2016’da 121 milyon Müslüman turist vardı, bu rakamın 156 milyona ulaşması bekleniyor. İslami turizm alanında 2020 yılına kadar 220 milyar dolarlık bir harcama bekleniyor” ifadelerini kullandı.


Artan talebin aynı zamanda önemli gelişmeleri de beraberinde getirdiğini beliren Koç, "İSEDAK çok taraflı iş birliği projeleri için üye ülkelere bu noktada fon sağlıyor. Fonlar çerçevesinde şuana kadar 44 ayrı fon verildi. İslami sermaye piyasalarından, İslam turizmin yaygınlaştırılması adına pek çok programa fon sağlandı. Projenin temel hedefi, İslam turizmini üye ülkelerde geliştirmek, bu hedeflere ulaşmak için SEGRIC belirlediği alanlarda eğitimler veriyor” şeklinde konuştu.



"Türkiye dünyadaki Müslüman hareketinin odağındaki bir ülkedir"


Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Onur Gözet de toplantıda yaptığı konuşmada Malatya’nın tarihi, kültürel doğal zenginlikleri ile çok önemli bir şehir olduğunu dile getirerek, "Bu proje ile farklı dost ülkeler ve coğrafyalardan gelen katılımcılara Malatya’yı tanıtarak kültürel ve turizm zenginliklerini uluslararası sahada görünürlüğünü artıracağız” dedi.


2030 yıllında yaklaşık 1 trilyon dolar büyüklüğünde bir hacme sahip olması beklenen İslami turizmde ülkeler adına hak ettikleri payı almanın son derce önemli olduğunu vurgulayan Gözet, "Türkiye’de toplum ve gelenekler dolayısıyla İslami geleneklere hayatın her alanında önem verildiği bilinmektedir. Türkiye dünyadaki Müslüman hareketinin odağındaki bir ülkedir. İslami turizm standartları her ülkeye göre değişiklik gösteren bir kavramdır. Yapılan araştırmalarda ülkenin yoğun bir Müslüman nüfusuna sahip olması İslami turizmi çekmek için yeterli olmadığını ortaya koymaktadır. İslam dünyası olarak küresel ekonomiden alınan payın arttırılması amacıyla kullanabileceğimiz avantajlar olmakla birlikte İslam ve yabancı düşmanlığı gibi İslami turizmi etkileyen doğrudan etkenlerle de karşı karşıya olduğumuzu bilmekteyiz” diye konuştu.


Toplantının yabancı katılımcılarından olan Malezya Kültür ve Turizm Bakanlığı, Turizm Politikası ve Uluslararası İlişkiler Müsteşarı Mohd Daud Mohd Arif ise toplantıya ev sahipliği yapan Malatya Valiliğine ve Malatya halkına teşekkür etti. Malatya’yı akşam saatlerinde dolaştığını belirten Arif, "Sakin bir şehir, dün akşam biraz dolaştım, insanları çok sıcak buldum, çok temiz ve güvenli bir şehir. İslami değerlerin yaşatılmasıdır bu, Malatya halkı bunu yapıyor bunun için şehrin yetkililerine teşekkür ediyorum" dedi.


İslami turizmin geliştirilmesi için gerçekleştirilen eğitim programının çok önemli olduğunu vurgulayan Arif, "2018’de Müslüman turistlerin yaklaşık 10 milyar dolar harcadığını biliyoruz. 2014’den bu yana 149 milyar dolar toplamda harcanan para. Bunun 238 miyar dolara ulaşılması bekleniyor önümüzdeki yıllarda. Bu rakamlar Müslüman nüfus arttıkça büyüyecektir. Bu rakamlar bize şunu gösteriyor İslam dostu seyahat çok karlı bir sektör, bu göz ardı edilemez. Çok büyük ve Müslüman olmayan ülkeler de bu konuda çok büyük adımlar atıyor. Bizim tecrübemize baktığımızda bizden destek alınıyor" ifadelerini kullandı.


Açılış programında son olarak söz alan Malatya Vali yardımcısı Regaip Ahmet Özyiğit de İslami turizmin, küresel turizm sektöründe aynı hızla artan bir turizm alanı olduğunu dile getirerek, "Artan sayıda ülkenin ve paydaşın hızla ürün ve hizmeti İslami değerlere göre düzenlediğine şahit oluyoruz. Müslüman olmayan ülkelerin de İslami turizm anlamında son derece rekabetçi olmaya başladığını ve Müslüman ziyaretçilere göre hizmet verdiklerini gözlemlemekteyiz. İslami turizm adına kendi kültür ve değerlerimize sahip çıkarak kendi aramızdaki turizm potansiyelini üst seviyeye çıkarmak zorundayız. Bu manada atılacak adımların önem arz ettiğini belirtmek istiyorum" diye konuştu.


Açılış konuşmalarının ardından konuklara plaket takdimi yapılırken, 4 gün sürecek olan programda İslam İşbirliği Teşkilatı ülkelerinden gelen misafirler Malatya’da tarihi ve turistlik yerleri gezecekler.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.
Adana Okan Buruk: “Büyük rekorlara imza atıyoruz” Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, Y. Adana Demirspor galibiyetinin ardından yaptığı açıklamada “Büyük rekorlara imza atıyoruz. Daha büyük rekorlar ve başarılar bizi bekliyor. Bunun mutluluğunu yaşıyoruz” dedi. Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında Galatasaray deplasmanda Y. Adana Demirspor’u 3-0 mağlup etti. Maç sonu basın toplantısında konuşan Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, Adana deplasmanının zorlu olduğunu belirterek, “Adana deplasmanı birçok takım için çok zordur. Maç öncesi muhteşem bir koreografi vardı. Maç atmosferi çok güzeldi. Oyuna bakacak olursak da bizlerin ofansif anlamda çok kolay pozisyon ürettiğimiz oyunlardan biriydi. Oyun içerisinde rakibimizin de çok net pozisyonları vardı. Kaptanımız Muslera kendisi bir rekora imza attı. Galatasaray’ın kazandığı 3 puanda önemli bir rolü vardı. Rakibimize verdiğimiz pozisyonlardan dolayı mutlu değilim. Bugün buradan ayrılırken 7 puan önde ayrılıyoruz. Bir sonraki maça da hazırlanırken rakiplerimizin maçlarını da bekleyeceğiz. Kendi rekorumuzu geçtik, benim ve oyuncularım açısından çok önemli. Herkese teşekkür ediyorum. Hep beraber bu rekorları kırıyoruz. Büyük rekorlara imza atıyoruz. Daha büyük rekorlar ve başarılar bizi bekliyor. Bunun mutluluğunu yaşıyoruz” ifadelerini kullandı. Fenerbahçe ve Beşiktaş arasında oynanacak maç hakkında da sorulan soruya cevap veren Buruk, “Rakibimizin iki kanadı da çok geriye dönmedi. 56 kere ceza sahasına girip 25 şut atmışız. Rakibimiz iyi savunma yapamadı. Biz hep kendi maçımıza odaklanıyoruz. Biz kendi maçlarımızı kazandığımız için avantajlı olan biziz. Rakibimizin puan kaybetmesi halinde bu puan farkı 6 veya 7 olarak değişecek. Hiçbir şey bitmedi. Devam ediyoruz” diye konuştu.
Adana Hikmet Karaman: “Alkışlanacak bir mücadele ortaya koyduk” Y. Adana Demirspor Teknik Direktörü Hikmet Karaman, 3-0 mağlup oldukları Galatasaray maçı sonrası yaptığı açıklamada, “Futbolda bazen moral fiziksel kondisyonun önüne geçer. Gole kadar oyun anlamında, pozisyon anlamında alkışlanacak bir mücadele ortaya koyduk” dedi. Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında Y. Adana Demirspor, evinde karşılaştığı Galatasaray’a 3-0 mağlup oldu. Maç sonu basın toplantısında konuşan Y. Adana Demirspor Teknik Direktörü Hikmet Karaman, “İlk 45 dakikada çok önemli pozisyonlar oluşturduk. Kaleci Muslera’yı tebrik etmek gerek. İkinci yarı 1-0 ve 2-0 oldu. Futbolcularım iyi mücadele etti. Gole kadar oyun anlamında, pozisyon anlamında alkışı hak eden bir performans ortaya koyduk. Maçın son bölümlerinde Galatasaray üstünlüğü ele aldı. Taraftarlarımıza da teşekkür ediyorum. Maç öncesi çok güzel bir atmosfer vardı. Galatasaray’a bundan sonra başarılar diliyorum” ifadelerini kullandı. "İlk 45 dakikada planlarımızın hepsi tuttu" Adana Demirspor’un zorluklar yaşadığını aktaran Karaman, “Bu takım 12 haftalık bir takım. Adana Demirspor takımı 12 haftadır birbirini tanımaya çalışan oyuncu gruplarıyla maça çıkıyor. Geçtiğimiz sezonların takımı ortada yok. İlk 45 dakikada planlarımızın hepsi tuttu. Yediğimiz gollerden sonra moraller bozuldu. Galatasaray gibi bir takıma karşı oynuyorsun ve ilk devre yakaladığın net pozisyonlar var. Futbolda bazen moral fiziksel kondisyonun önüne geçer. 2-0’dan sonra gördünüz ne kadar rahatladı. Yusuf Sarı ve Emre Akbaba çok önemli oyuncular ama yoklardı. Biz elimizdeki oyuncularla planlamayı en iyi şekilde yaptık. Müthiş bir maç izlendi. Futbol bir oyun, alkışlayacaksın. Bu oyunculara da sahip çıkacaksın. Zaman zaman kulüpler ekonomik ve sevk, idare anlamında zorluklar yaşayabilir. Biz de bunu şu anda kontrol ediyoruz. Semih Güler’in sakatlanması da bizi etkiledi. Alkışlanacak bir mücadele ortaya koyduk” diye konuştu.