GENEL - 20 Temmuz 2018 Cuma 16:51

Fatih’in emaneti gün yüzüne çıkacak

A
A
A
Fatih’in emaneti gün yüzüne çıkacak

Topkapı Sarayı’ndan sonra Osmanlı’nın Anadolu’da yaptırdığı en önemli tarihi mekan olduğu belirtilen Saray-ı Amire’den (Manisa Sarayı) günümüze kadar tek ulaşabilen yapı olan Fatih Kulesi, düzenlenen protokolle yeniden restore edilecek.

Topkapı Sarayı’ndan sonra Osmanlı’nın Anadolu’da yaptırdığı en önemli tarihi mekan olduğu belirtilen Saray-ı Amire’den (Manisa Sarayı) günümüze kadar tek ulaşabilen yapı olan Fatih Kulesi, düzenlenen protokolle yeniden restore edilecek. İhlas Haber Ajansı tarafından gündeme getirilen kulenin etrafındaki alkollü eğlence mekanları da yıkılarak kule aslına uygun bir şekilde gün yüzüne çıkarılacak.


Evliya Çelebi ve Katip Çelebi’nin seyahatnamelerinde de adı geçen ve 52 dönümlük arazi üzerinde yer alan Manisa Sarayı, 1403 yılında Sultan II. Murat tarafından inşa ettirildi. Daha sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından genişlettirilen saray, Sultan III. Mehmet’ten sonra şehzadelerin İstanbul dışında eğitimi yasaklanınca Manisa Sarayı 18. yüzyıla kadar küçük onarımlarla ayakta tutulmaya çalışıldı. Kurtuluş Savaşı sırasında ahşap kısımları tamamen yanan saraydan günümüze sadece kara planlı kısmi taş ve tuğladan yapılmış Fatih Kulesi kaldı. Yapı farklı zamanlarda onarımlar ve birçok fonksiyonla kullanıldıktan sonra 1 Kasım 1955 tarihinde Maliye Hazinesi tarafından Türkiye Kızılay Cemiyeti Tüzel Kişiliğine verildi. Kızılay sayesinde yıkılmaktan kurtulan yapı uzun yıllar Kızılay şubesi olarak hizmet verdi. Manisa Sarayı’ndan sağlam ve kullanılabilir durumda kalan tek yapı olarak günümüze kalan yapıda çeşitli değişiklikler olmasına rağmen ana gövdesi sağlam bir şekilde günümüze ulaşmıştır.


Çevresinde bulunan alkollü eğlence mekanları nedeniyle tepki çeken Fatih Kulesi’ne yapılan vefasızlık ise İhlas Haber Ajansı tarafından gündeme getirildi. Osmanlı İmparatorluğu’nun önemli miraslarından olan Fatih Kulesi yapılan protokolle Manisa Valiliği tarafından Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı, Kızılay Manisa Şubesi ve İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü işbirliği ile restore edilip Saray-ı Amire tanıtım müzesi olarak hizmete açılması hedefleniyor. Yapıtın içinde ayrıca Türk Kızılayı’nda tarihi sürecenin anlatıldığı bir bölüm olması planlanıyor.



"Bakıldığında bir tarihi yapı olarak algılanabilme imkanı ortadan kalkmış"


Manisa Valiliğinde düzenlenen protokol töreninde konuşan Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer, kule hakkında bilgi vererek, "Manisa gözle görülür pek çok Osmanlı ve Selçuklu eserini bünyesinde barındırıyor. Şehzadeler şehrini doğrudan doğruya hatırlatacak bir tarihi varlığı ne yazık ki bugüne kadar çok fazla getirememiş. Bunun bir tek istisnası var. Şu andaki Manisa Valiliği binasının da bulunduğu geniş alanda şehzadelerin hem yaşadıkları hem eğitim aldıkları padişahlığa, sultanlığa yetiştirildikleri, aynı zamanda kenti ve çevresini yönettikleri Saray-ı Amire vardı. Osmanlı’nın son zamanlarında Saray-ı Amire terk edildikten sonra ne yazık ki çok fazla günümüze iz kalmamış. Elimizde Saray-ı Amire’den Fatih Kulemiz. Fatih Kulesi her şeyden önce Türk milletinin malı. Sonra Manisalıların malı. Ama ne yazık ki tarihimize, ortak değerlerimize vefasız davrandığımız ve son derece savruk yönetim gösterdiğimiz zaman dilimlerinde her nasıl olduysa milletin ve devletin malı olması gereken bu Saray-ı Amire köşesi yani Fatih Kulesi özel mülkiyete konu olmuş. Tapulanmış ve Allah’a çok şükür ki hiç olmazsa bu özel tapu hepimizin yine ortak değeri olan Kızılay Başkanlığımıza geçmiş. Kızılay Başkanlığımızın tasarrufunda olmakla beraber ne yazık ki bilenlerin, görenlerin rahatsız olduğu ek yapılarla kule boğulmuş, zaman içerisinde deforme olmuş, üzeri sıvanmış, çatısındaki özel imalat ortadan kaldırılmış. Bakıldığında bir tarihi yapı olarak algılanabilme imkanı ortadan kalkmış" dedi.



"Fatih Kulesi aslına uygun eski haline getirilecek"


Yapılan protokol sonrası planlanan restorasyon hakkında bilgi veren Vali Güvençer, "Allah’a çok şükür sağlam, taş bir yapı. Üzeri sıvanmış olmakla beraber aslına çevrilebilecek bir konumda. Manisa’yı bilenlerin ve sevenlerin ortak bir sızısıydı. Ben de göreve başladıktan hemen sonra Fatih Kulesi’nde haberdar oldum. Duyup sonrasında neredeymiş bu kule diye sonra bakmak istediğimde gözlerime inanamadım. O günden bugüne benden önce de bu kuleyi yeniden Manisa’ya mal etmek, Manisa’ya kazandırmak, Manisa’nın değerlerine olan sahiplenme duygusunu somut bir şekilde işaret olarak ortaya koymak isteyen Manisa kamuoyu olarak irade birliği yaparak inşallah Fatih Kulemizi öncelikle restorasyon projesine kavuşturup sonrasında da bu restorasyon projesi çerçevesinde restorasyon imalatı ile Manisa’ya kazandırmayı hedefledik. Bu protokolle Kızılay emaneti olduğu bu yapının kullanımına 10 yıllığına Manisa Valiliğine verecek. Manisa Valiliği bu kullanım hakkını alacak, öncelikle bir restorasyon projesi yaptıracak. Sonrasında bu restorasyon projesi çerçevesinde Fatih Kulesini aslına uygun eski haline getirilecek" ifadelerini kullandı.



Kulenin çevresindeki alkollü mekanlar yıkılacak


Protokol töreninde konuşan Türk Kızılayı Manisa Şube Başkanı Cemal Kahraman ise kulenin çevresinde bulunan ve Kızılay’ın kiracısı olan alkollü mekanların boşaltılacağını söyledi. Mekanların boşaltıldıktan sonra yıkılarak kulenin çevresinin açılacağını belirten Başkan Kahraman, "Kulenin etrafı da komple açılacaktır. Valimizin, Manisa İl Kültür Turizm Müdürü İbrahim Sudak ve Manisa Vali Yardımcısı Ünal Çakıcı’nın destekleriyle eski haline getirilecektir" diye konuştu.


Konuşmaların ardından hazırlanan protokol Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer, Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığından Sorumlu Vali Yardımcısı Ünal Çakıcı, Manisa İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Sudak ve Türk Kızılayı Manisa Şube Başkanı Cemal Kahraman tarafından imzalandı. Protokol kapsamında önümüzdeki haftalarda Fatih Kulesinin restorasyon çalışmalarıyla ilgili projenin hazırlanarak, restorasyona başlanması hedefleniyor. 10 yıl boyunca Manisa Valiliğine geçecek Fatih Kulesi’nin işletmesini Türk Kızılayı Manisa Şubesi üstlenecek. Yaklaşık 3 yılda tamamlanması planlanan restorasyon sonrası Fatih Kulesi, Saray-ı Amire’nin tanıtılacağı bir müze olarak hizmet verecek.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Adalet Bakanı Tunç, çocuklarla birlikte tezahürat yaptı Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Bartın’da AK Partili belediye başkanlarını ziyaretti. Bakan Tunç, kendisini karşılayan sporcu çocuklarla birlikte "Şampiyon Kozcağızspor" tezahüratı yaptı. Bakan Tunç’a futbolcu olmak istediklerini söyleyen çocuklardan bazıları Kerem Aktürkoğlu, bazısı da irfan Can gibi futbolcu olmak istediklerini söyledi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ulus ilçesini ziyaretinin ardından önce Abdipaşa beldesine ardından Kumluca beldesine geçti. Tunç, Abdipaşa Belediye Başkanı Belediye Başkanı Yaşar Dönmez ve Kumluca Belediye Başkanı Mustafa Bozkurt’u makamında ziyaret etti. Belediye başkanları ve belediye meclis üyelerini tebrik eden Bakan Tunç, kendisini karşılamaya gelen vatandaşlarla da tek tek tokalaşarak, destekleri nedeniyle teşekkür etti. Daha sonra ise Kozcağız beldesine geçen Yılmaz Tunç, burada meşalelerle karşılandı. Tunç, kendisini karşılamaya gelen Kozcağız Belediyespor Futbol Okulu oyuncuları ile de bir süre sohbet etti. Çocuklarla sohbet eden Tunç, sporculara taleplerini sordu. Bakan Tunç’un, "Neye ihtiyacınız var" sorusuna ise bir çocuk ise "Her şeye" cevabını verdi. Bu cevap Bakan Tunç’u, beraberindekileri güldürdü. Bakan Tunç, çocuklara yapmak istedikleri meslekleri de sordu. Bakan’ın, "Futbolcu olmak isteyen var mı" sorusuna ise tüm çocuklar el kaldırdı. Bir çocuk, "Kerem Aktürkoğlu gibi olacağım", başka bir çocuk da ’’Ben de İrfan Can" dedi. Zonguldakspor’un lisanslı futbolcusu olan bir çocuğu örnek gösteren Bakan Tunç, "Olmaz, öncelikle okulunuzu bitirmelisiniz. Okulu bitirip meslek sahibi olmak lazım, ayrıca sporcu da olursunuz" şeklinde konuştu. Tunç, çocuklarla birlikte "Şampiyon Kozcağızspor" tezahüratı yaparak, onlara hem derslerini çalışmaları hem de spor yapmaları konusunda tavsiyelerde bulundu. Bakan Tunç, kendisini karşılamaya gelen vatandaşlara yönelik yaptığı konuşmada destekler için teşekkür ederek, Kozcağız Beldesi’ne ilçe belediyelerinden daha fazla hizmet gelmesi için çalışacaklarını ifade etti. Bakan Tunç, seçilen tüm belediye başkanları, meclis üyeleri ve muhtarlara görevinde başarılar dileyerek, "Zorlu bir seçim süreci, büyük bir rekabet içerisinde Kozcağız’da bu Ak Partili belediyecilik anlayışı devam etsin dediniz. Buradaki ışık hiç sönmesin dediniz. Biz de sizin o güven layık olabilmek için gece gündüz çalışacağız inşallah" diye konuştu
Ankara TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Mehmet Rifat Hisarcıklıoğlu, "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" dedi. Türkiye Kreatif Ekonomi Zirvesi, Ankara’da gerçekleştirildi. TOBB İkiz Kuleler’de düzenlenen zirveye Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Coştu, Ticaret Bakanı Yardımcısı Ö. Volkan Ağar, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, TOBB Başkanı Mehmet Rifat Hisarcıklıoğlu, TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Başkanı Ali Ata Kavame ve Meclis Başkan Yardımcısı Berat Kuzu katıldı. Zirvede konuşan Hisarcıklıoğlu, Türkiye’deki dizi sektörü potansiyelinin ekonomiye katkısı için harekete geçilmesi gerektiğini kaydetti. Konuşmasında, "Kreatif endüstriler sadece dizi ve film sektöründen ibaret değil. Diğer 15 alt sektörü de aynı önemle dikkate almalı ve desteklemeliyiz" diyen Hisarcıklıoğlu, küratörler, sanatçılar ve içerik üreticiler gibi alanlarda da Türkiye’nin önemli bir potansiyele sahip olduğunu ifade etti. Pandemiyle birlikte hızlanan dijitalleşmenin iş yapma şekillerini tamamen değiştirdiğini aktaran Hisarcıklıoğlu, yenilikçi endüstrilerin bu dönüşümün merkezinde yer aldığını söyledi. Yenilikçi endüstrilerin ihracatının 30 milyar dolar seviyesine taşınması gerektiğini söyleyen Hisarcıklıoğlu, hedefin oyun ve yazılım sektörüyle birlikte kreatif endüstrilerin ihracatını 30 milyar dolar seviyesine taşımak olmasını gerektiğini vurguladı. "Eğitim ve destek programları ön planda" Yenilikçi endüstrilerin gelişmesi için eğitim ve destek programlarının ön plana çıkarılması gerektiğini belirten Hisarcıklıoğlu, şunları söyledi: "Bu potansiyeli daha da yukarı taşımak için eğitim ve destek programlarını ön plana çıkarmalıyız. Özellikle dijital iletişim kanallarıyla, dünya geneline yayılan içerik ekonomisinin lideri olmak için, eğitim ve destek programlarına odaklanmalıyız." "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" Devletin öncülük ettiği ve desteklediği dizi ve sinema sektörlerindeki projelerin başarılı olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, "Türkiye’de üretilen diziler, Yeni Zelanda’dan Brezilya’ya kadar 150 ülkede, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" diye konuştu. Dizi ve filmlerin, dünyanın en büyük platformlarında rahatlıkla kendine yer bulduğunu söyleyen Hisarcıklıoğlu, "Hızla gelişen teknoloji ve yapay zeka, kreatif endüstrilerin değer zincirini önemli ölçüde farklılaştırdı. Diğer bir ifadeyle, yeni ürün ve iş modeli geliştirme, yeni dağıtım kanalı, pazar fırsatları keşfetme ve daha düşük maliyetle üretim için kullanılan dijital teknolojiler, kreatif endüstriler sektörümüze çok önemli fırsatlar sunmaya başladı. Dünyanın her yerinde Türk küratörler, sanatçılar, içerik üreticiler görüyoruz. Kreatif endüstrilerin alt sektörlerin tamamına devlet desteklerini yönlendirerek, sektörün ürettiği katma değeri artırmalıyız. Zira bu sektörler, soyut varlıklardan elde edilen katkıyla ekonomimizi çeşitlendiriyor" dedi. Küresel ekonomide çevreyi kirletmeyen ve katma değerli ürünler üretmeyi sağlayan, fikri mülkiyet, telif, patent gibi unsurların öneminin her geçen gün arttığını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, "Bakın dünya genelinde sektörün toplam büyüklüğü 2 trilyon doları geçiyor. Türkiye kreatif endüstriler sektörü ise büyüklük olarak gelişmekte olan ülkeler arasında 8. Sırada yer alıyor. Yani bizim dünya pazarından aldığımız pay, okyanusta bir damla. Bir diğer önemli husus da şu. Pandemiyle birlikte hızlanan dijitalleşme, iş yapma şekillerimizi tamamen değiştirdi. Ne yapıyorsak yapalım, işimizi mutlaka dijitale taşımak zorundayız. Bütün şirketler artık dijitalde var olmak zorunda" ifadelerini kullandı. Bu zirvenin her girişim gibi bir hayalle başladığını söyleyen TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Meclisi Başkanı Ali Ata Kavame, "Biz inandığımız bir hikaye anlatmaya karar verdik. Hikaye anlatıcılığı ne kadar güzel şey. ’Hikaye anlatma bana’ diye başlayan cümleler duyarsınız hayatınızda. Bu kürsü bugün hikayeni anlat diyenlerin. Bu salon bu hayatta bir hikayesi olanların. En ön sıradan son koltukta oturana kadar sorsak neler anlatır. Bizim hikayemiz bu ülkenin geleceği ile ilgili. Bu kadar kreatif zekanın buraya toplanmasının sebebi bu. Türkiye’nin iş dünyasının kalbinde bize burayı açmalarının sebebi bu, devletin en önemli kurumlarının zamanlarını ayırıp bize kıymet vermelerinin sebebi bu. Tek bir hikayeyi beraber örmek için birlikteyiz" dedi.