YEREL HABERLER - 16 Kasım 2012 Cuma 17:21

GÖLDE TARIMSAL KİRLİLİKLE MÜCADELE BAŞLIYOR

A
A
A
GÖLDE TARIMSAL KİRLİLİKLE MÜCADELE BAŞLIYOR

Türkiye`nin ikinci büyük tatlı su gölü ve doğal içme suyu havzası olan Eğirdir Gölü`nü korumak için Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) Türkiye`nin yürüttüğü `Yedi Renkli Göle Yedi Renkli Hayat` projesinin ikinci aşamasında tarımsal kirlilikle mücadele başladı. Proje kapsamında pilot köy seçilen Esinyurt Köyü`nde doğru ilaçlama ve sulama takvimleri oluşturularak, çiftçilere eğitimler verilecek.
Eğirdir Gölü`nün biyolojik çeşitlilik değerleri bakımından uluslararası öneme sahip bir sulak alan olduğunu belirten WWF Türkiye Genel Müdürü Tolga Baştak, gölün çevresindeki tarımsal faaliyetlerde aşırı miktarda kimyasal ilaç ve gübre kullanımı nedeniyle Eğirdir Gölü tehdit altında olduğunu açıkladı.Bu kapsamda tarımsal kirlilikle mücadelenin başladığını anlatan Baştak, `Yedi Renkli Göle Yedi Renkli Hayat` projesi`nin ikinci aşamasında Eğirdir Gölü`ne ulaşan tarımsal kirliliğin azaltılmasının hedeflendiğine dikkat çekti.
Proje kapsamında belirlenen pilot köy olan Gelendost ilçesi Esinyurt Köyü`nde doğru ilaçlama ve sulama takvimlerinin oluşturulması için ilaç hazırlama ünitesi kurulduğuna işaret eden Baştak, ``500 dekarlık alanda çiftçi, kadın ve çocuklara yönelik eğitimler gerçekleştirilecek. Ayrıca tarımsal ilaç kullanımını ihtiyaç duyulduğu kadar azaltmak için Bilgisayarlı Erken Uyarı ve Hava Tahmin Sistemi kurulması ve elma iç kurduyla mücadele için Biyo-teknik Mücadele Yöntemleri`nin yaygınlaştırılması da projenin ikinci aşamasının hedefleri arasında yer alıyor`` dedi.
Projenin ilk aşamasında tarım, turizm ve balıkçılık sektörlerinin sürdürülebilirliğinin sağlanmasına yönelik pek çok çalışma gerçekleştirdiklerini belirten Baştak, ``Şimdi ise gölü tehdit eden en büyük sebep olan zirai ilaç kullanımının azaltılmasına odaklandık. Pilot çalışmaların yaygınlaştırılması ile göl havzasındaki kirliliğin yüzde 40`ı aşan oranlarda azaltılması mümkün.Eğirdir Gölü`ndeki sorun sadece suyun kirlenmesi değil, kirlenmeye bağlı olarak sosyoekonomik dengelerin bozulması ve yöre halkının tarım, turizm ve balıkçılık kaynaklı gelirlerini kaybetme riski ile karşı karşıya kalması.Bu sebeple Eğirdir`deki kirlenmenin küçümsenmeyecek bir çevre sorunu olduğunu düşünüyor ve WWF-Türkiye ile birlikte kurumsal sosyal sorumluluk vizyonumuzla bölgede iyi tarım uygulamalarını yerleştirmeye çalışıyoruz`` ifadelerini kullandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Bakan Yardımcısının basın açıklaması sırasında deprem oldu İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaoğlu depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde basın açıklaması yaparken deprem meydana geldi. İçişleri Bakan Yardımcısı Karaloğlu, depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde incelemelerde bulundu. Karaloğlu 4 ilçe 37 köyde 385 konut, 87 ahır, 11 cami ve 1 fırında hasar meydana geldiğini belirterek, “Sulusaray merkezli 5 deprem meydana geldi şu ana kadar, 41 de artçı oldu. Ben Tokat ve Yozgat’taki tüm hemşerilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Rabbim beterinden korusun, muhafaza etsin. En büyük tesellimiz şu ana kadar herhangi bir yaralımız ve can kaybımız yok. Arkadaşlarımız, ekiplerimiz şu anda sahada köylerin tamamı tarandı. Tokat’ta 3 ilçe, Yozgat’ta 3 ilçede olmak üzere depremden etkilenen tüm köylerimiz şu anda taranmış durumda. Tokat’ta şu ana kadar 112 acil çağrı merkezimize 576, Yozgat’ta 250 deprem kaynaklı vatandaş ihbarı var. Ön incelemeler sonucunda Tokat ilimizde 3 ilçe, 30 köyde, 191 konutta ve 84 ahırda, 7 cami ve 1 fırında hasarlar var, bunlar yıkık değil hasarlı. Yozgat ilinde 1 ilçede 7 köyde 94 konutta, 4 cami ve 3 ahırda ön hasar tespitlerimiz var” dedi. “Hasarlı evlere girmeyin” Hasarlı evlere girilmemesi çağrısında bulunan Karaloğlu, "Evinde hasar olan, çatlağı olan hiçbir vatandaşımız evini kullanmasın. Biz onları alıp misafir etmeye hazırız. Yurtlar hazır hale getirildi. Vatandaşımıza çağrı yapıldı. Şu ana kadar 30 vatandaşımız yurtlarda kalmak için müracaatta bulundu. Sayın valimizin verdiği bilgiye göre şu anda bölgedeki kamu kurum ve kuruluşlarında bir hasarımız yok. Okullarımızda, kamu hizmet binalarında herhangi bir hasarımız yok, inşallah binalarımızda kamu hizmeti vermeye de devam edeceğiz. Kumanyalar hazırlandı şu anda dağıtılıyor. Yine Tokat’ta üç ilçemizde sıcak yemek çıkartmak üzere aş evlerimiz oluşturuluyor. İnşallah vatandaşımıza sıcak yemek imkanımızda sunulacak. Şu anda bölgede ulaşımda, alt yapıda, elektrik ve haberleşmede herhangi bir sorunumuz yok. Yollarımız açık, enerjisi olmayan ve haberleşme imkanı olmayan köyümüz yok. Tedbir olarak Tokat’ta bir gün eğitime ara verdik. Yozgat ilimizde ise Çekerek, Kadışehri ve Aydıncık ilçelerinde yine eğitime bir gün ara vermiş olduk” dedi. “750 Personel 150 araç bölgede” Karaloğlu, 150 araç ve 750 personelin bölgede görev aldığını ifade ederek, “Diyarbakır’dan Van’a kadar birçok ilimizden arama kurtarma ekipleri bölgeye ulaşmış durumda. Yerel ekipler de bölgeye ulaştı. Şu anda bölgede 750 personelimiz vatandaşlarımıza yardımcı olmak üzere bekliyor. 150 yardım aracı da bölgeye ulaşmış durumda” şeklinde konuştu. “Dezenformasyon uyarısı” Karaloğlu açıklamasında dezenformasyon uyarısında bulunarak şunları söyledi: “Sosyal medyada maalesef yine dezenformasyonlar var. Vatandaşımıza çağrımız AFAD tarafından açıklanmayan hiçbir bilgiye itibar etmemeleridir. Biz vatandaşlarımızı AFAD üzerinden çok hızlı bir şekilde bilgilendiriyoruz. Vatandaşımızın tereddüdü olmasın.” Öte yandan İçişleri Bakan Yardımcısı, açıklama yaptığı sırada deprem meydana geldi. Karaloğlu, "Şu anda artçı sarsıntıyı hep birlikte yaşadık. Rabbim hepimizi, ülkemizi korusun" dedi.
İstanbul Jose Mendilibar: "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık" Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, Fenerbahçe ile çok zor bir maç oynadıklarını belirterek, "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" dedi. UEFA Avrupa Konferans Ligi Çeyrek Final ikinci maçında Fenerbahçe ile karşılaşan Olympiakos, penaltı atışları sonunda galip gelerek yarı finale yükseldi. Müsabakanın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, "Çok zor bir oyun oynadık. Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. 10. dakikada golü yemiştik fakat dayandık. İlk devrede dayanma gücümüzü iyi kullandık. Topu rakibe verip yorma yoluna gittik. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" ifadelerini kullandı. "Kendimi şanslı hissediyorum" Mendilibar, "Avrupa kupalarında yarı finale kalmasında takımın başında antrenör olduğum için kendimi şanslı hissediyorum. Umarım daha ileriye taşıyabiliriz. Şu anda kalemizi koruyan Tzolakis, başta ikinci kalecimizdi. Sonra kaleyi devraldı. Topun auta gitmesine şans diyebilirsiniz ancak kalecinin kurtarışına şans diyemeyiz. Bir çalışma sonucu oluyor bunlar" diye konuştu. "Kariyerim boyunca penaltılara bakmadım" Penaltı atışlarını izlemediği ve sırtını dönmesiyle ilgili sorulan soruya İspanyol teknik adam şu yanıtı verdi: "Ben bütün kariyerim boyunca penaltılara bakmadım. Bunu totem olarak yaptığımı size açıklamak isterim."