EKONOMİ - 18 Kasım 2017 Cumartesi 11:13

Dünya Türk yapımı av tüfeklerini tercih ediyor

A
A
A
Dünya Türk yapımı av tüfeklerini tercih ediyor

Av tüfeği konusunda ABD’yi geride bırakan Türkiye, birçok Avrupa ülkesinin ihtiyacını karşıladığı bir konuma ulaştı.

Av tüfeği konusunda ABD’yi geride bırakan Türkiye, birçok Avrupa ülkesinin ihtiyacını karşıladığı bir konuma ulaştı.


Av tüfekleri konusunda ABD ve Almanya’yı da sollayan Türkiye dünyada tercih edilen 2’nci ülke oldu. İtalya’dan sonra en çok av tüfeği satışı yapan ülke olan Türkiye, tabanca konusunda da tercih edilen ülke haline geldi.


Akkurt Silah Savunma Sanayi ortağı ve Trabzon Silah Sanayisi Yurt Dışı Temsilcisi Derya Kürkçüoğlu, “Tabanca, tüfek ihracatında Türkiye bayağı yol kat etti. İhraç ettiğimiz silahların birçoğu yüzde yüz yerli malı. Yayından, kabzasına kadar tüm yapımı Türkiye’ye aittir. TİSAŞ marka PX-9 model silah 40 ülkeye ihracat ediliyor. Türkiye silah üretimi konusunda çok başarılı bir noktaya geldi. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayip Erdoğan’ın Sig Sauer silahların emniyet ve askeriyede kullanılmayacağını söylemişti. Bu durum yerli sanayinin önünü açtı” dedi.



Dünyada 2’inci sırada


Av tüfeği konusunda Türkiye’nin dünyada 2’nci sırada olduğunu açıklayan Kürkçüoğlu, “Tüfeklerimizde de av sektöründe ve yakın savunmada dünyada 2’inci sıradayız. 1’inci sırada İtalya, 2’inci sırada Türkiye yer alıyor. Dünyanın birçok ülkesine silah pazarlıyoruz. En çok ABD’ye satıyoruz silahlarımızı. Afrika ve Balkanlara da fazlasıyla silah ihracatı yapıyoruz. Son dönemlerde alınan siparişler nedeniyle kapasitemizin yetmediğini de görüyoruz. Hızlı bir üretim var, talepler ise çok fazla” şeklinde konuştu.


Silah yapımı konusunda ABD ile aynı standartlarda silah üretildiğini ifade eden Kürkçüoğlu, şunları söyledi: “Amerika ile ciddi bir anlamda rekabet söz konusu bizim yapmış olduğumuz silahlar 4140 çelik, ABD’ni de kullandığı aynı malzeme aynı çelik. Bizim fiyatlarımız cazip geliyor ülkelere. Kalitemiz yüksek, standartlar uluslararası standartlarda, fiyatlarımız düşük olduğu içinde talep yoğun Türkiye’ye. Balkan ülkelerden ciddi talep var”


Derya Kürkçüoğlu, ABD’ye ciddi silah ihracatı yapıldığını da açıklayarak, “Son dönemde Tisaş Amerika’ya yüz bin adet silah ihracatı yaptı. Amerika bizden silah alıyor artık. Biz bu konuda devletimizden destek bekliyoruz. Bu konuda gerçekten çok başarılı bir ülkeyiz. Eğer destek sağlanırsa çok daha iyi noktalara gelineceğine inanıyorum. Yerli Türk milli sanayinin üretmiş olduğu ürünlerde ne kadar başarılı olduğumuzu gösteriyor" ifadelerini kullandı.


Silah ihracatı konusunda Türkiye’nin İtalya’nın Kosova’daki satışlarına sekte vurduğunu söyleyen Kürkçüoğlu, “Kosova’da pazar araştırması yaparken, Av tüfeklerinin 2 bin eurodan satıldığın gördüm. Biz aynı kalite deki tüfeği orada 400 euro satmaya başladık. Kosova’lılar tüfekleri bizden almaya başladılar. Kalite aynı standartlar aynı bizim fiyatlarımız çok cazip. Kosova’da İtalya’nın beretta firmasına ciddi bir zarar verdiğimizi düşünüyorum” diye konuştu.



"İnternetten silah almayın"


Ruhsatsız ve internette satılan silahların alınmaması konusunda da uyarılarda bulunan Derya Kürkçüoğlu, sözlerini şu şekilde tamamladı: “İnternet ortamında silah, tüfek ve özellikle pompalı tüfek satışları yapılıyor. Ciddi oranda kanunsuz satışlar gerçekleşiyor. İnternet ortamında 300 liraya ruhsatsız tüfekler satıyorlar. Kesinlikle bu tip silahları talep etmeyin almayın kullanılan malzemenin kalitesi çok düşük. Yaralanma riskiniz çok yüksek”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Nevşehir Tarihte Nevşehirli 25 alim olduğu ortaya çıktı Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi öncülüğünde yapılan bir araştırmada Nevşehirli 25 alimin olduğu ortaya çıktı. Yapılan araştırmada Nevşehirli âlimlerin edebiyat, İslam felsefesi, felsefe, din, filoloji, hadis, ahlak, siyaset, itikat, mantık, tefsir, tıp ve hukuk alanından oldukları belirtildi. Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi İlahiyat Fakültesi, Nevşehir Valiliği, Nevşehir Belediyesi, Nevşehir İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Nevşehir İl Müftülüğü, Nevşehir İli Hayırlı Hizmetler Kültür ve Dayanışma Vakfı ve İlim Yayma Cemiyeti iş birliğiyle ‘Nevşehirli Âlimler Sempozyumu’ düzenlendi. NEVÜ Vali Şinasi Kuş Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen sempozyumun açılışına; Nevşehir Vali Yardımcısı Hüseyin Çam, NEVÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Şahlan Öztürk ve Prof. Dr. Özlem Fındık, Nevşehir’in Kozaklı İlçe Kaymakamı Yasin Gürkan, Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanı Prof. Dr. Ferruh Özpilavcı, Nevşehir Ticaret Borsası Başkanı İbrahim Salaş, Rektör Danışmanı Prof. Dr. Adem Çatak, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zülfikar Durmuş, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ensar Çetin, Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bayram Deviren, Spor Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Selçuk Akpınar, Nevşehir İli Hayırlı Hizmetler Kültür ve Dayanışma Vakfı Başkanı Ahmet Avlanmaz, İlim Yayma Cemiyeti Nevşehir Şube Başkanı Mustafa Özdemir, protokol üyeleri, Türkiye’nin farklı üniversitelerinden akademisyenler, araştırmacılar, davetliler, NEVÜ akademik ve idari personeli ile öğrenciler katıldı. Prof. Dr. Zülfikar Durmuş tarihte değişik medeniyetlere ev sahipliği yapmış, aynı zamanda pek çok ilim adamını yetiştiren kadim bir Anadolu şehri olan Nevşehir’de üniversitenin öğretim elemanları tarafından yapılan araştırmalarda vefat etmiş ve eserleri bulunan 25 aliminin olduğunu tespit ettiklerini söyledi. Durmuş konuşmasında; “Nevşehir ili birçok medeniyete ev sahipliği yapmış Allah’ın bir lütfu olarak doğa harikası bir yerleşim yeri. Bu şehir aynı zamanda ilim ve irfanın da merkezlerinden biri. Üniversitemizin de ismini aldığı Hûnkar Hacıbektaş Veli’nin burada oluşu da bulun en önemli göstergelerinden biridir. Nevşehir 14. yüzyıldan itibaren medreselere ev sahipliği yapmış ve pek çok ilim adamının yetiştiği bir Anadolu şehri. Ürgüp’te bulunan Taşkınpaşa Medresesi’yle beraber Karamanoğulları döneminde burada medrese eğitimi başlamış. Süreç içinde inşa edilen medreselerle beraber ve özellikle Damat İbrahim Paşa’nın 18. yüzyılın başlarında şehri birçok yeni medreseyle donatmasıyla beraber Lale Devri’nden sonraki Süreçte Osmanlı Devleti’nin Orta Anadolu’daki önemli ilim merkezlerinden biri haline gelmiştir. Kronolojik olarak baktığımızda Lale Devri’nin ardından alimlerin ve kaleme alınan eserlerin sayısında ciddi bir artış olduğu gözlemledik. Bu durum ilgili alimlerin ve eserlerin ortaya çıkarılması, ayrıca akademi ve ilim dünyasına tanıtılmasını gerekli kılmıştır. Üniversitemizin İlahiyat Fakültesi öğretim elemanları tarafından da ilgili alimleri ve eserlerini ilim dünyasına tanıtmak gayesiyle araştırmalar yapıldı. Vefat etmiş ve aynı zamanda eserleri olan alimleri esas aldığımız araştırmalar neticesinde Nevşehir’de 25 alimin ismine ulaştık. Bunlar üniversitemize ismini de veren Hûnkar Hacıbektaş Veli başta olmak üzere; Hoca Gülşehir, Çelebizade Hazim Ahmed Efendi, Çelebizade İsmail Asım Efendi, Ca’fer bin Muhammed bin Ca’fer Avanos, Çelebizade Mehmed Efendi, Süleyman b. Hasan, Mehmed Hadim Nevşehri, Ömer b. Osman en-Nevşehri, Reşid Ahmed Efendi, Ürgüplü Hacı Hafız Hüseyin b. Osman, Damat İbrahim Paşa, Şeyhülislâm Ürgüplü Mustafa Hayri Efendi, Mehmed Hilmi Efendi, Mustafa Kazım Efedi, Seyyid Muhammed Çelebi, Mehmed Tahir Efendi, Süleyman Hayri Bey, Abdülkadir Saynaç, Sıyamzade Hasan Hamdi, Ürgüplü Ahmed Refik Altınay, Osman Yılmaz (Vaiz Osman), Zeki Soyak, Mustafa Şekip Tunç ve Mehmed Şerafettin Yaltkaya’dır” dedi. Nevşehir’in tarih boyunca pek çok alimin, hikmetin ve irfanın yetiştiği bir şehir olduğuna vurgu yapan NEVÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Özlem Fındık, "Anadolu irfanın büyük erenlerinden, hoşgörünün, iyiliğin ve kardeşliğin yol göstericisi Hûnkar Hacıbektaş Veli’nin ismini de alan üniversite olarak öncelikle böylesi bir etkinliği düzenlemekten ve ev sahipliği yapmaktan duyduğumuz memnuniyeti belirtmek istiyorum. Nevşehir tarih boyunca pek çok alimin, hikmetin ve irfanın yetiştiği bir şehir olmuştur. Bu topraklar, bilginin ve hikmetin bahçesidir. Bu sempozyum da bu mirası yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak için önemli bir fırsat oluşturmaktadır. Alimlerimizin öncülüğünde, gençlerimize ilham olmak ve onları aydınlatmak için buradayız. Bilgi bir ışıktır ve bu ışığı yakan, taşıyan ve paylaşan her biriniz, bu sempozyumun gerçek anlamını oluşturuyorsunuz" diye konuştu. Nevşehir Vali Yardımcısı Hüseyin Çam ise ; “Yunus Emre’nin deyimiyle ’İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir. Sen kendini bilmezsin, ya nice okumaktır’. Özellikle ismiyle müsemma olan Hacı Bektaş Veli Üniversitemizde böyle bir etkinliğin yapılıyor olmazı ayrıca onur ve gurur vericidir. Bu anlamda bu sempozyumumuzun hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum” diye konuştu.