YEREL HABERLER - 20 Şubat 2017 Pazartesi 13:07

Milletvekili Öztürk: “Manipülasyona kanmayın!”

A
A
A
Milletvekili Öztürk: “Manipülasyona kanmayın!”

Muğla Milas’a gelerek bir dizi ziyarette bulunan AK Parti Muğla Milletvekili Nihat Öztürk, anayasa değişikliği konusunun manipüle edilerek, çarpıtıldığını söyledi.
AK Parti Muğla Milletvekili Nihat Öztürk, geçtiğimiz Cuma günü AK Parti Milas Başkanlığına ve bazı mahallelere ziyaret gerçekleştirdi.
Referandum süreciyle ilgili açıklamada bulunan Öztürk, ilçe teşkilatı ziyareti sırasında yürütülen kampanyalara değindi. Anayasa maddeleri ve başkanlık sistemiyle ilgili teşkilatla sohbet etti.
Cuma günü saat 12.00’de ilçe teşkilatını ziyarete gelen Vekil Öztürk’ü, AK Parti Milas Teşkilatı Başkanı Levent Akyer ve Yönetim Kurulu Üyeleri karşıladı.
Akyer, Vekil Öztürk’e geldiği için teşekkürlerini ileterek “Milas’ta bizi yalnız bırakmayan, her zaman destek olan sayın milletvekilimize teşekkür ediyorum. Her zaman bizlerin yanında olan ve köy ziyaretlerinde yanımızda her zaman bize destek veren, teşkilatın içerisinden gelen Nihat Öztürk’e hoş geldiniz diyorum ve teşekkür ediyorum. Bizler Milas AK Parti Teşkilatı olarak startımızı referandum için verdik. Genel merkezimizin talimatları doğrultusunda anayasa mahkemesinin değişen 18 maddesini, ilk önce teşkilatımıza daha sonra da vatandaşlarımıza anlatıyoruz.” dedi.
Öztürk’le birlikte, mahalle ziyaretlerine gideceklerine belirten Akyer “Mahalle ziyaretlerimiz ilk önce teşkilatımızı bilgilendirme boyutunda devam ediyor. Milletvekilimiz de bizim aramızda ve bugünde daha önceki ziyaretlerimizde eksik kalan bölgelerdeki ziyaretlerimizi tamamlayacağız. Milletvekilimiz ilk önce ilçe parti binasını ziyaret etti. Ardından Vekilimiz Öztürk’le birlikte, Ketendere Mahallesi’ndeki vatandaşlarımızı ziyaret edeceğiz ve anayasa maddelerinin değişimiyle ilgili halkı bilgilendireceğiz. Biz bu süreçte Milas’ın tarihinde alabildiğimiz en yüksek oyu almayı hedefliyoruz ve bu sürece takiben 2019 seçimlerinde Milas Belediyesi’ni alacağımıza inancım tamdır.” ifadelerini kullandı.
Akyer’in ardından söze başlayan Öztürk, neden ‘Evet’ denmesi gerektiğini teşkilat üyelerine şöyle anlattı “Bir Ankara dönüşü daha Milas’tayız. Gidemediğimiz, ulaşamadığımız yerler için ilçe teşkilatı başkanımızla program yaptık ve buralarda anayasa maddesi değişikliklerini anlatacağız. Şimdi bir süreç başladı. Referandum öncesinde ‘Hayır’ı destekleyenler neden hayır dediğini ve ‘Evet’ i destekleyenlerin neden evet dediğini anlatıyorlar. Bizler de çok inandığımız, çok güvendiğimiz anayasa değişikliği doğrultusunda neden ‘Evet’ denmesi gerektiğini hem teşkilatlarımıza hem de vatandaşımıza anlatmaya çalışıyoruz. Evet kitapçığında, anayasa maddelerinin değişimi anlatılıyor. Açıklamalarıyla neden ‘Evet’ denmesinin gerektiğinin anlatıldığı kitapçığı, ‘Hayır’cılar çarptırıyorlar.”

Anayasa maddeleri değişikliğinin, yürütülen kampanyalarda oldukça çarpıtıldığını aktaran Öztürk “Hayır kampanyası yapanlar, durumu o kadar çok çarpıtıyorlar ki ben bile ‘bu kadar olmaz’ diyorum. Bizim teşkilatlarımızın bu konusunda kafası netleşti. Anayasa’nın 18 maddesinin değişiminin ne getirdiğini vatandaşımız çok iyi biliyor. 18 maddelik değişimin içerisinde kesinlikle ve kesinlikle ‘rejim değişikliği’ söz konusu değildir. 18 maddenin içerisinde yapılanın ana amacı, milletin sandıkta oy kullanan insanların seçme hakkını yaşatmaktır. Bugün baktığımız zaman parlamentoyu seçen milletimiz artık hem parlamentoyu hem de hükümeti seçme yetkisini alıyor. Çok karışık ve sitemli bir değişiklik değil aslında. Bu değişikliğin temel ruhu, vesayetleri üzerine toplayan isminde ‘yüksek’ kurullar kelimesi bulunan vesayet çukurları devre dışı kalıyor. Tamamen yargı sivilleşiyor.” diye konuştu.

Öztürk, ‘hayır’ diyecek olan kişiler tarafından yürütülen kampanyalarda en çok söylenen yanlışlar hakkında açıklamada bulundu. Süreç içerisinde, yanlış lanse edilen şeyleri düzelteceklerini vurgulayan Öztürk “ Bunun içerisinde en çok söyledikleri 2 yalanı düzeltmeye çalışacağım. Şimdi AK Parti yaklaşık 7 aydan bu yana, Kanun Hükmünde Kararnameler ile Olağanüstü Hal ilan edildi. Şu an olağanüstü hal devam ediyor. Şimdi diyorlar ki, KHK’lar ile beraber her türlü kanun çıkarma yetkisi cumhurbaşkanına veriliyor diyorlar. En çok bu sahada konuşuluyor. Padişahlık, krallık, oğluna devredecek gibi abuk subuk şeyler ortaya çıktı. Biz 15 yıldan bu yana iktidardayız. Bu ülkeni geleceği için her türlü kararı çıkarıyoruz. Ben AK Parti milletvekiliyim, bizim meclis grubunun çıkaramayacağı kanun yok. Dün de yoktu, bugün de yok. 2019’a kadar olmayacak. Biz mecliste kanun tasarısı hazırladıktan sonra, çoğunluk bizim elimizde olduğu için teklifi götürebiliyoruz. Dolayısıyla sanki bu sistem gelirse, üniter yapıyı bozacaklar ve eyalet sistemini getirecekler gibi birçok yalan söylüyorlar. AK Parti 15 yıldan bu yana ne yaptığı ortada olan tek partidir. Ama diğer partilerin eline yetki geçince, ne yaptığını bilen var mı?” dedi.
Açıklamasına devam eden Öztürk, “Yarın iktidara X parti gelince, sistemle alakalı ne yapacağını bilemiyoruz. Yetkiyi nasıl kullanacağını bilemiyoruz. En basiti, bir kâtip üyesi yetki verilince sadece 1 aylık iletişim ücreti 800 bin TL oldu. O kâtip üyesinin genel başkanı da çıkan fatura sonucunda bize ‘Yetki vermeseydiniz’ diyor. Biz yetki verilince ne yapacaklarını bilemiyoruz. Ama 3 Kasım 2002’den beri tek başına iktidardadır. Ne bu ülkenin rejimi, ne cumhuriyeti, ne bayrağı, ne vatanıyla, milletiyle ters düşen bir eylem içerisinde olmadık. Bizim tek derdimiz var. Milletimizin tek başına söz sahibi olduğu, vesayetçi kurumların olmadığı, bir takım yerlerin belirlediği değil milletin belirlediği milletvekillerinin olmasıdır. Değişiklik ile birlikte, milletvekilleri parlamentoda kanun çıkarabilecek. Şu an benim kanun çıkarma yetkim yok. Yarın her bir milletvekili, yerelde yaşanan problemleri meclise taşıyarak kanun tasarısı verme yetkisi alacak.” diye kaydetti.

Güçlerini milletten aldığını belirten Öztürk, sistemle milletin her alanda söz hakkına sahip olacağını dile getirerek “Anayasa değişikliği ile beraber cumhurbaşkanı denetlenemeyecek diyorlar. Tam tersine şu an cumhurbaşkanı denetlenemiyor ve sadece ‘Vatana ihanet’ suçundan yüce divana çıkarılabiliyor. O da 4’te 3 çoğunlukla mümkün olabiliyor. Ama değişecek olan sistemle, 5’te 3 çoğunlukla, cumhurbaşkanı sadece vatana ihanet suçundan değil, attığı her imza ile beraber millete karşı sorumlu olacak. Parlamento, yürütmeyi çoğunlukla beraber denetleyip yargıya taşıyabilecek.
Ortada bir tezat varsa cumhurbaşkanı KHK çıkaramıyor. Denetlenebilen, bütçe çıkaramayan ve artı yargılanabilen bir diktatör dünyaya gelmedi. Bu çarptırılmıştır ve böyle bir sistem yoktur. Bu sistemin temeli millet. Yeni anayasa sisteminin faydalarını şimdiden görüyoruz. Şu anki sistemde referandumda CHP, AKP derdi artık AK Parti demeye başladı. Yeni sistemde artık, milletin gönlünü alan iktidara gelecek. Koalisyon hükümetlerinden, milletimiz çok çekti. Artık bu olmayacak. Çoğunluğu alan parti iktidar olacak ve hemen göreve başlayacak. Milletin lehine olmayan hiçbir şey ortaya çıkamayacak. Evet’e sahip çıkıyoruz, referandumda ‘Evet’ diyoruz. Seçim kampanyasında, hayır diyenler çoğu şeyi çarpıtıyor ama biz doğruları anlatacağız.” şeklinde konuştu.
Teşkilat tarafından gelen soruları yanıtlayan Öztürk, rejim sisteminin değişmeyeceğinin altını çizdi.
Anayasa değişikliğiyle beraber asker kökenlilerin, artık sivil anayasada yeri olmayacağını söyleyen Öztürk “Anayasa değişikliğinde; Sayıştay, Danıştay ve Anayasa Mahkemesi’nde değişiklik yok. Tek bir değişiklik var. O da Anayasa Mahkemesi’nin tam olarak sivilleşmesi. Askeri kökenden gelenin, sivil anayasada işi yoktur. Cumhurbaşkanı parlamento sisteminde, anayasa mahkemesine 4 üye atayabiliyordu. Başkanlık sistemiyle birlikte bu durumda değişme olmayacak. Yeni sistemde yine anayasa mahkemesine 4 üye atayacak. Seçim sisteminde değişiklik yaşanmayacak.
O yüksek kurulları, birileri hep arka bahçe görmüş. O 12 Eylül anayasasıyla beraber, yüksek kurullarla iktidarın önüne hep bir iktidar koymuşlar. O kurullarla, ülke yönetmişler. Biz millete ülkeyi yönettireceğiz.” ifadelerini kullandı.

Milletin seçiminde torpil olmadığını kaydeden Öztürk, “Problem nerede biliyor musunuz? Muğla Baro Başkanı’nın Milas’a gelip, CHP milletvekilleriyle siyaset yapmasıdır. Baro başkanının, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile ne işi vardır. Yargıyı CHP, arka bahçe olarak görüyordu. Artık millet seçecek. Milletin seçiminde torpil yoktur. Cumhurbaşkanının, meclisi yeniden seçime götürme yetkisi vardır ama bu şimdi de vardır. 7 Haziran seçimlerinde öyle oldu. Çoğunluk sağlanamadığı için meclis yeniden seçime gitti. Cumhurbaşkanı, kafası bozulunca meclisi fesih edecekmiş. Böyle bir şey yok arkadaşlar. Meclisi seçime götürme yetkisi vardır ama bunu yaparsa cumhurbaşkanı da yeniden seçime gider.” dedi.
Öztürk, gelen soruları yanıtladıktan sonra ilçe teşkilatından ayrıldı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Benzin yüklü tanker kaza yaptı: Patlama riskine karşı D-130 Karayolu trafiğe kapatıldı, evler tahliye edildi Kocaeli’nin Gölcük ilçesi D-130 Karayolu’nda seyir halinde olan benzin yüklü tanker, önce üst geçit köprüsüne ardından ise 3 araca çarptı. Tankerin çekici kısmı koparken benzin ise yola saçıldı. Patlama riskine karşı yolun iki şeridi de trafiğe kapatılırken, çevredeki evlerde tahliye edildi. Edinilen bilgiye göre, Gölcük ilçesi D-130 Karayolu Yalova istikametine seyir halinde olan benzin yüklü tanker sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde araç, refüjdeki demir korkuluklara çarparak karşı şeride geçti. 150 metre boyunca duramayan tanker üstgeçit köprüsünün ayağına, ardından park halindeki iki kamyonete çarptı. Daha sonra karşı şeritten gelen hafif ticari araca çarpan tankerin çekici kısmı koptu. Kopan çekici, D130 Karayolu’ndan karşı sokağa uçtu. Kazada tanker sürücüsü hafif şekilde yaralanırken benzin ise yola saçıldı. İhbar üzerine olay yerine sağlık, polis, itfaiye ve AFAD ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri yaralı hastaneye kaldırırken, polis ekipleri ise patlama riskine karşı D130 Karayolu’nun Yalova ve İzmit istikametini trafiğe kapattı. Ayrıca çevrede bulunan binalardaki vatandaşlar da tahliye edildi. Şehir merkezinden trafik akışı sağlanıyor. Ayrıca itfaiye ve polis ekipleri vatandaşları bölgeden uzaklaştırmaya devam ediyor. İtfaiye ekipleri, patlama riskine karşı bölgeyi köpüklüyor. Patlamaya karşı tehlike olduğu için evler tahliye edildi. Çok korktuk" Patlama riskine karşı evden çıkarılan Aysel Sütlüce, “Polisler anons etti ve korkarak hemen dışarı çıktık. Kaza yapan tanker araçları ezmiş. Patlamaya karşı tehlike olduğu için evler tahliye edildi. Çok korktuk" dedi. Ömer Çengel ise "Tanker 3 aracı çarpmış. Tankerden devamlı benzin akıyor. Polisler evi boşalttı. Şu an dışarıda bekliyoruz" diye konuştu.
Ankara Mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler Resmi Gazete’de Çalışmak için bulundukları ilden başka illere giden mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin yaşadıkları sorunların giderilmesine yönelik yapılacak çalışmalar ile ilgili Cumhurbaşkanlığı Genelgesi Resmi Gazete’de yayımlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanarak Resmi Gazete’de yayımlanan ’Mevsimlik Tarım İşçileri ile İlgili 2024/5 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’ ile mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler getirildi. Genelge kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve aileleri için geçici yerleşim alanları oluşturulacak ve bu alanlarda eğitim, sağlık, ulaşım ve sosyal hizmetler sunulacak. Genelgeye göre, valilikler tarafından mevsimlik tarım işçilerinin yoğun olarak çalıştığı yerlerde iklim şartlarına uygun, emniyetli ve estetik prefabrik yapılar kullanılarak geçici yerleşim alanları kurulacak. Bu alanlar sel, su baskını gibi doğal afetlere karşı güvenli lokasyonlarda planlanacak ve yerleşim yerlerine elektrik, su ve kanalizasyon hizmetleri sağlanacak. Valiliklerce hazırlanan eylem planlarında belirlenen alanlara ilişkin tahsis veya protokol belgesi Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi’ne (e-METİP) aktarılacak. Sağlık hizmetleri Genelgede sağlık hizmetleri kapsamında, il sağlık müdürlükleri tarafından mevsimlik tarım işçileri ve ailelerine yönelik aşılama, kronik hastalık taramaları ve mobil sağlık ekipleri ile sağlık hizmetleri sunulacak. İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda personelinin istihdamının sağlacağı belirtilen genelgede, ”İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda sağlık personelinin istihdamı sağlanacak ve hizmet ihtiyacına göre personelin çalışma saatleri düzenlenecektir. Çalışan sağlığının korunması ve geliştirilmesi kapsamında il sağlık müdürlüklerince gerekli bilgilendirme faaliyetleri yapılacaktır” ifadelerine yer verildi. Eğitim hizmetleri Genelgeye göre çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. İl milli Eğitim Müdürlüklerince; geçici yerleşim alanlarında eğitim ve sosyal faaliyetler için oluşturulan merkezin, öncelikle çocuklar için etkin bir eğitim merkezi olarak kullanılmasının sağlanacağına dikkati çekilen genelgede şu ifadelere yer verildi: "Çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. Mevsimlik tarım işçilerinin zorunlu eğitim çağındaki çocuklarının eğitimlerini devam ettirmek üzere konu hakkında Milli Eğitim Bakanlığının ilgili yönerge/genelge hükümleri uygulanacaktır. Bu hususta şartlı nakit transferi gibi özendirici tedbirler etkin şekilde uygulanacak, çocukların okul kıyafetleri ve malzemeleri valiliklerce sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları aracılığıyla temin edilecektir. İl milli eğitim müdürlüklerince; mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarının daimi ikametgahlarındaki okullarına döndüklerinde öğrenme kayıplarına yönelik telafi/yetiştirme eğitimleri yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçileri, daimi ikamet ettikleri illere geri döndüklerinde çalışma ve iş kurumu il müdürlükleri, halk eğitimi merkezleri ve mesleki eğitim merkezlerince; işçiler arasında yaygın eğitim ihtiyacı olanlar tespit edilerek eğitim ihtiyaçları karşılanacak, yetişkinlere okuma-yazma ve/veya meslek edindirme kursları, iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile sosyal-kültürel faaliyetler düzenlenecektir. Özel eğitim ihtiyacı bulunan çocuklar rehberlik araştırma merkezi müdürlükleri tarafından eğitim imkanlarından faydalandırılacaktır. Mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarının eğitime erişimlerinin sağlanması amacıyla il/ilçe milli eğitim müdürlükleri bünyesinde kurulan ekiplerin görevleri süresince ulaşım ihtiyaçlarının giderilmesi için gerekli tedbirler Valiliklerce alınacaktır." Genelgeye göre, İçişleri Bakanlığı, mevsimlik tarım işçilerinin güvenli bir şekilde seyahat etmeleri için gerekli trafik denetimlerini artıracak ve gece saatlerinde yolculuk yapmamaları sağlanacak. Geçici yerleşim alanlarının korunması ve asayişin sağlanması için kolluk kuvvetleri tarafından düzenli devriyeler yapılacak. Sosyal hizmetler Aile ve sosyal hizmetler il müdürlüklerince sosyal hizmetler kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin bilgilendirilmesi sağlanacağı kaydedilen genelgede kadın, çocuk, engelli ve yaşlıların sunulan hizmetlerden yararlanacağı vurgulandı. Okul çağına gelmemiş çocuklar için ise aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri ve İl Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından geçici yerleşim alanlarında eğitim ve bakım hizmetleri için personel görevlendirilebilecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından sunulan gezici kütüphane, gezici müze ve benzeri hizmetlerin geçici yerleşim alanlarında faaliyet göstermesi amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile koordineli çalışmalar yürütüleceği aktarılan genelgede şunlar yer aldı: "Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarına yönelik sosyal ve sportif faaliyetler yürütülecektir. İl Müftülüklerince mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin inanç ve ibadet ihtiyaçlarının karşılanması için gerekli tüm tedbirler alınacak; çocuk işçiliğinin önlenmesine ve çocukların zorunlu eğitime devam etmelerinin sağlanmasına ilişkin olarak ailelerin bilgilendirilmesine yönelik çalışmalara destek verilecektir." Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi (e-METİP) Mevsimlik tarım işçisi olarak daimi ikametgahı dışında bir başka ilde çalışmak amacıyla geçici olarak yer değiştirenlerin ve ailelerinin kimlik bildirimleri, bu kişilerin yaşadıkları geçici yerleşim alanlarındaki kolluk kuvvetlerince alınacağı vurgulanan genelge şu şekilde devam etti: "Bu bildirimler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile elektronik ortamda paylaşılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için teknik altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığına e-METİP’e kayıtlı olan mevsimlik tarım işçilerinin ve aile bireylerinin kimlik numaralarını bildirecektir. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kullanılmakta olan Milli Eğitim Bakanlığı e-Okul Yönetim Bilgi Sistemi’nde yer alan mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarına ilişkin kayıtlar e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin kimlik numaraları her sağlık hizmeti sunumunda alınarak, sunulan hizmetlere ilişkin bilgiler kişisel verileri içermeyecek şekilde e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Sağlık Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gerekli gördüğü takdirde e-METİP’in etkinliğinin artırılması amacıyla diğer kamu kurum ve kuruluşlarından protokole gerek duymadan kişisel verileri içermeyecek şekilde veri talebinde bulunabilecektir. Tarım alanlarının geniş bölgelere yayılması nedeniyle mevsimlik tarım işçilerinin kayıt altına alınması sürecinde kolluk kuvvetlerine kolaylık sağlamak amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatı başta olmak üzere ilgili kamu kurum ve kuruluşları, muhtarlar ile ziraat odaları birlikleri ve mevsimlik tarım işçisi çalıştıran tarla veya bahçe sahipleri/işleticileri ve işverenler tespit ettikleri/çalıştırdıkları mevsimlik tarım işçilerini kolluk kuvvetlerine bildirecektir.
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.