YEREL HABERLER - 18 Mart 2017 Cumartesi 17:13

Muş’ta Çanakkale zaferinin 102 yılı etkinliği

A
A
A
Muş’ta Çanakkale zaferinin 102 yılı etkinliği

Muş’ta, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 102.

Muş’ta, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 102. yılı nedeniyle tören düzenlendi.


Şehitlik anıtında Valilik, Belediye Başkanlığı, Garnizon Komutanlığı ve Şehit Aileleri Derneğine çelenklerin sunulmasıyla başlayan törende saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından saygı atışı yapıldı. Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 102. yılı nedeniyle Hava Üstteğmen Halil Görül, yaptığı konuşmada, Çanakkale savaşları vatanın bütünlüğünü ve ulusun bağımsızlığı söz konusu olduğundan ulusumuzun neleri başarabileceğini en güzel kanıtı olduğunu söyledi. Bundan 102 yıl önce 18 Mart 1915’te dönemin üstün donanmalara karşı olağanüstü gayretlerle kahramanlıklar kazanılmış Çanakkale Deniz Zaferi’nin yıl dönümünü kutlarken vatanın bütünlüğü ve yüce Türk ulusunun bağımsızlığı uğruna şehadet mertebesine ulaşan şehitleri andıklarını belirtti. Şehitlikteki tören şehit mezarlarına karanfil sunulmasının ardından sona erdikten sonra Vali Yavuz ve beraberindekiler daha sonra Şehit Aileleri, Gaziler Derneği’ni ziyaret etti.


Program, diğer bölğü ise daha sonra öğretmen evinde devam etti. Burada düzenlenen törende konuşan Vali Seddar Yavuz, 150 yıldır kan ve gözyaşı ile kavrulan İslam coğrafyası ile karşı karşıya olunduğunu belirterek, "Etnik ve mezhepsel ayrımlarla kavrulan bir coğrafyada yaşıyoruz. Bu coğrafya bir çıkış arıyor kolay olmayacağı açık. Toprakların işgali çok daha kolay sonlanabilir ama zihinsel işgal çok daha tehlikeli hale geliyor. Türk milleti etnik değil kültürel bir kavramdır. 1071 Malazgirt ruhu ve toplumsal sözleşmesi Çanakkale’yi ve Türkiye’yi doğurmuştur yarın daha büyük siyasi bir etkiye sahip bir devleti doğuracaktır. Gittiğimiz her yere medeniyet hak, hukuk götürdük. Suriyeli 3,5 milyon insana ev sahipliği yaptığımız gibi. Bizim kültürümüz insanları açlığa terk etmek mi? Bin yıllık tarihimizi ve serüvenimizi bilmeyenler ve düşman olanlardır. Osmanlıyı, Selçukluyu bırakıyorlar. Oysa bizim tarihimiz Osmanlı, Selçukludur. Ne Ortadoğu ne de dünya tarihi yazılabilir. Kültürünüzü, medeniyetinizi öğrenin. Sizler büyük bir medeniyeti ayağa kaldıracaksınız. İman ve ihlasımıza sonra da haklılığımıza inanmalıyız. İnsanların yüzündeki tebessüm olmalıyız, gözyaşının sebebi olmamalıyız. Bir insanın teşekkürüne razı olmalıyız. Sadece makam mevki değil Allah’ın rızasını kazanmalıyız ve dünyadaki kan ve gözyaşına son vermek bizim elimizdedir" dedi.


Program, çeşitli etkinliklerin ardından sona erdi.


(NA-)



YRL



- Hakkari’de Çanakkale ruhu yeniden canlandırıldı



(Fotoğraflı)



Feyzullah Taş


HAKKARİ (İHA) - 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi’nin 102. yıl dönümü ve Şehitleri Anma Günü sebebiyle, Hakkari’de düzenlenen program büyük ilgi gördü.


Sabah saat 09.00’da Valilik önünde bulunan Atatürk Anıtı önünde düzenlenen çelenk töreni, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen program daha sonra İl Kültür Merkezinde devam etti. Programa Hakkari Valisi Cüneyit Orhan Toprak, Eşi Dr. Funda Toprak, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Ferdi Korkmaz, Emniyet Müdürü S. Suvat Dilberoğlu, Vali yardımcıları, kurum amirleri ile çok sayıda davetli katıldı. Günün anlam ve önemini belirten konuşmaların ardında şiirleri okuması, öğretmen ve öğrenciler tarafından hazırlanan ‘Çanakkale’de bir mevzi” adlı tiyatro gösterisi, ‘1915 Çanakkale’ adlı sinevizyon sunumu, öğrenciler tarafından hazırlanan ’18 Mart Çanakkale’ adlı oratoryo ve okul korosu sahne aldı. 15 Temmuz darbesi ile ilgili sinevizyon gösterimi ise salondakileri duygulandırdı. Hakkari Valisi Cüneyit Orhan Toprak ve beraberindekiler sahneye çıkarak, öğretmen ve öğrencileri göstermiş olduğu üstün performanstan dolayı kutlayarak birlikte hatıra fotoğrafı çektiler. Vali ve beraberindekiler daha sonra Atatürk Kültür Merkezi Güzel Sanatlar Galerisinde İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi’nin 102. yıl dönümü ve Şehitleri Anma Günü nedeniyle açılan resim sergisini dolaştılar.


(FT)



- Varto’da Çanakkale şehitleri anıldı



(Fotoğraflı)



Fatih Çelik


MUŞ (İHA) - Muş’un Varto ilçesinde 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 102. yıl dönümü nedeniyle bir program düzenlendi.


Hükümet Konağı önündeki Atatürk Anıtı’na çelenklerin sunulmasıyla başlayan program, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla devam etti. Jandarma Üsteğmen Halil Akdeniz’in günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yapmasının ardından programa Kültür Merkezi Konferans salonunda devam edildi. Burada Yatılı Bölge Ortaokulu öğrencilerinin hazırladıkları piyes ve oratoryo gösterisinin ardından şiirler okundu. Sinevizyon gösterinin ardında program, müzik dinletisiyle son buldu.


Programa Varto Kaymakamı Mehmet Nuri Çetin, Jandarma Bölük Komutanı Jandarma Binbaşı Oğuzhan Erdoğmuş, İlçe Emniyet Müdürü Murat Aydın, İlçe Milli eğitim Müdürü N. Sait Yetkiner, siyasi parti temsilcileri, kurum amirleri, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.


Sahnede ödül veren Kaymakam Mehmet Nuri Çetin, burada kısa bir konuşma yaptı. Kaymakam Çetin, “Öğrencilerin güzel bir program hazırladılar. Çanakkale ruhunun farklı bir durum ve duygulandım. Orada şehit olanların aralarında hiçbir fark gözetilmeksizin, öğrencilerimizde dediği gibi “ben Muşum, ben Boluyum, Karsım” diyordu. İşte Çanakkale budur. Programı hazırlayanlara teşekkür ederim ”dedi.


Çeşitli dallarda dereceye giren öğrencilere Kaymakam Çetin tarafından verilen hediyelerin ardında Adalet ve Kalkınma Partisi Varto İlçe Başkanı Figen Ergül tarafından Diyarbakır’ın Sur ilçesinde şehit edilen Uzman Çavuş Serdar Akın’ın kız kardeşine bayrak ve Kur’an-ı Kerim verildi. Programda duygulu anlarda yaşandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tekirdağ Teleferikte ailesiyle mahsur kalan makine teknisyeni: "Kazadan 10 dakika önce arayıp uyarmıştım" Antalya’da yaşanan teleferik kazasında ailesiyle birlikte mahsur kalan ve Çorlu ilçesinde yaşayan Makine Teknisyeni Cezmi Türkyılmaz, “Henüz olay yaşanmamıştı, ben arayıp uyardım ama maalesef 10 dakika sonra kaza meydana geldi. Çok üzücü bir olay fakat önüne geçilebilirdi” dedi. 12 Nisan tarihinde Antalya’nın Konyaaltı ilçesindeki Sarısu-Tünektepe teleferik hattında bulunan bir teleferik direği devrilip seyir halindeki bir kabine çarptı. Kabinin parçalanması sonucu Avukat Memiş Gümüş hayatını kaybederken, 17 kişi de yaralanmıştı. Kaza sonrası tamamen duran teleferik kabinlerinde mahsur kalan 174 kişi, yaklaşık 1 gün süren çalışmalardan sonra tahliye edildi. Çorlu ilçesinde yaşayan Cezmi Türkyılmaz, üniversitede okuyan kızını ziyaret için gittiği Antalya’da yolculuk için bindiği teleferikte, kabinlerde mahsur kalan 174 kişi arasında yer aldı. Türkyılmaz ve ailesiyle yaklaşık 7 saat sonra helikopter vasıtasıyla mahsur kaldığı kabinden kurtarıldı. Olayla ilgili konuşan Makine Teknisyeni Cezmi Türkyılmaz, “Gezi amaçlı teleferiğe bindik ve geziyi tamamladıktan sonra dönüş için teleferiğe bindik. Bu sırada direklerden bizim kabinin üzerine kıvılcım sıçradı. Bunu kızım fark etti ve bana da söyledi. Ben de bu konulara karşı bilgisi olan bir makine teknisyeniyim. Kafamı kaldırıp baktığımda direğin üzerinde makaralar kilitlenmiş dönmüyordu. Hemen kabinde yazan irtibat numarasını arayarak, görevlilere ulaştım ve kazaya sebebiyet verilmesin diye teleferiği durdurmalarını ifade ettim. Arayıp, ‘direğin üzerindeki makaralar dönmüyor. Bu yüzden çelik halat kıvılcım çıkarıyor, teleferiği hemen durdurun’ dedim. Telefonu kapattılar 5 dakika sürdü, herhangi bir durdurma olmadı. 5 dakika sonra tekrar aradım ve ‘sakın yolcu almayın, teleferiği hemen durdurun, kıvılcım ve duman çıkıyor’ dedim. 3-4 dakika sonra teleferik tekrar start alınca bir baktım arkaya etrafı toz bulutu kapladı. Telefon kayıtlarına bakılabilir muhtemelen ilk ben arayıp uyardım. Benim aradığımda stop edilip bırakılsaydı bu olay yaşanmazdı” diye konuştu.
Antalya Deniz kaplumbağaları ilk yuvayı yaptı Antalya’nın Manavgat ilçesi Sorgun-Side sahilinde ilk yetişkin deniz kaplumbağası yuvası tespit edildi. Manavgat’ta nesli tükenme tehlikesi altındaki deniz kaplumbağalarının yuvalama alanlarından Sorgun- Side sahilinde, yeni sezonun ilk kaplumbağa yuvası tespit edildi. Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan aldığı araştırma izinleriyle izleme faaliyetlerini yürüten DEKAFOK Kıyı Koruma Derneği tarafından belirlenen kaplumbağa yuvası, korumaya alındı. Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ve genelgelerle nesli koruma altına alınan deniz kaplumbağalarının yuvalama alanları, her yıl olduğu gibi bu yıl da çeşitli uyarı ve tedbirlerle korunacak. Bunların başında yuvalama alanlarından motorlu araçların geçmesi, sahilde ateş yakılması, yavruların deniz yönüne gitmesini engelleyebilecek yapay ışıklar, havai fişekler ve çöpler gibi faktörlerin yasaklanması geliyor. İlk yuva, geçtiğimiz yıldan 18 gün önce tespit edildi DEKAFOK Kurucu Başkanı Seher Akyol, bu yıl beşinci koruma ve izleme sezonuna hazırlandıklarını belirterek, "2020 yılında bu işe başladığımızda bize ’Burada caretta mı olur?’ demişlerdi. İlk yıl burada carettaların olduğunu, ikinci yıl ise deniz analarının en büyük avcısı carettaların aslında buradaki en büyük çalışma alanı olan turizm için ne kadar önemli olduğunu gösterdik. Üçüncü yıldan itibaren ise çevreye duyarlı halkımızın muhteşem çabalarıyla daha da güçlendik. Bu yıl beşinci sezonumuza hazırlanırken çok daha müsterihiz çünkü vicdani duyguları son derece gelişmiş olan halkımız artık ne yapması ve yapmaması gerektiğini çok iyi biliyor. Geçmiş dönemlere bakarak duyarlılığıyla beni çok etkileyen off-road sürücülerimiz ekim ayının ortalarına kadar sahillerimizde araçla geçmemesi gerektiğini, kampçılarımız ateşin deniz kaplumbağalarına ne gibi zararlar verdiğini çok iyi biliyor. Bölgedeki otellerimiz bu konuda tam destekçimiz ve bu dönemde onlarla ve duyarlı personelleriyle muhteşem bir uyum yakalıyoruz" dedi. DEKAFOK tarafından yapılan açıklamada; ilk yuvanın geçtiğimiz yıldan 18 gün önce tespit edildiği belirtilirken, yetişkin deniz kaplumbağalarının ağustos ortalarına kadar yuvalamaya devam etmesinin beklendiği, yavruların ise ilk yuvadan yaklaşık 50 gün sonra çıkmaya başlayacağı ve geçen yıl olduğu gibi ekim ayının ortalarına kadar çıkışlarını sürdüreceği kaydedildi.