SAĞLIK - 26 Mayıs 2017 Cuma 19:56

Psikolog uyarısı: “Çocuğun her yaptığına ‘aferin’ demeyin”

A
A
A
Psikolog uyarısı: “Çocuğun her yaptığına ‘aferin’ demeyin”

Psikolog Nagihan Akarsu, günümüzde çocukların övgü bağımlısı olduğunu, her isteklerini yerine getirmek çocukların kendilerini farklı görmesine yol açtığını ifade ederek, “Çocuğun her yaptığına aferin demek yerine ‘güzel olmuş’ demek daha gerçekçidir” dedi.

Psikolog Nagihan Akarsu, günümüzde çocukların övgü bağımlısı olduğunu, her isteklerini yerine getirmek çocukların kendilerini farklı görmesine yol açtığını ifade ederek, “Çocuğun her yaptığına aferin demek yerine ‘güzel olmuş’ demek daha gerçekçidir” dedi.


Medical Park Ordu Hastanesi’nde ‘Anne ve Babaların yaptıkları hatalar, çocuklarda davranış bozukluğu ve çözüm önerileri’ konulu düzenlenen seminerde konuşan Psikolog Nagihan Akarsu, çocukların yetişmesinde aile içi davranış ve dış faktörlerin önemli olduğunun altını çizdi. Psikolog Akarsu, çocukların her yaptığına aferin denilmesi halinde bu durumun kendilerini muhteşem hissetmesine yol açtığını belirterek, “Her şeye aferin denilmesiyle çocukların önünde hiçbir engel kalmıyor. Bunun etkisini özellikle ilkokula başladıktan sonra görüyoruz. Özellikle arkadaş çevresinin davranışları, lakap takmaları, çocuğun gerçek dünyasının aslında evdeki dünyayla aynı olmadığının farkına varmasına yol açıyor. Çocuk bir şey yaptığında muhteşem olmuş yerine biraz daha gerçekçi şekilde güzel olmuş demek, konuya gerçekçi bakmak çok önem arz ediyor” diye konuştu.


Günümüzde çocukların övgü bağımlısı olduğunu, her isteklerini yerine getirmek çocukların kendilerini farklı görmesine yol açtığını ifade eden Psikolog Nagihan Akarsu, “Çocukların bir gelişim süreci var. Her şeye evet diyen çocuk bir anda her şeye hayır diyebiliyor. Hayır derken de bir teknik bulmamız gerekiyor. Bizim hayır demelerimiz, açıklamalarımız yetersiz kalabiliyor. Burada asıl önemli olan kısım hayır deme tutarlığını göstermek. Anne ve babaların en çok yaptıkları hata çocuklarının her istediğini yapmaları, çok koruyucu olmaları, onların yerine her şeyi düşünmelidir. Bunların sonucunda karşımıza çıkan tablo, hırçın, bencil, empati kuramayan bireylerdir” ifadelerini kullandı.


Kural koyma, devamlı ödül ya da ceza vermenin doğru olmadığını söyleyen Psikolog Akarsu, şu bilgileri verdi: “Her şeyin açıklamasını yapan bir anne ve babaya sahipse, duyarlaşmaya başlayan bir çocuğunuz var demektir. Doğru iletişim kurduğunuzu zannederken sadece baskı kurmuş, öneride bulunmuş olabilirsiniz. Oysa ki bir şeye hayır demek yerine seçenek sunmak, ‘Paramız yok’ yerine onu neden almadığımızı açıkça söylemek önemlidir. Bir yetişkinle konuşur gibi değil çocuğunuzu ilgilendiren tarzda konuşabilmek oldukça önemlidir."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Türk iş insanı Ferhat Süleyman Çınar’ın başarı öyküsü Dünyada birçok ülke ile güçlü bağlantıları bulunan, NATO ve Birleşmiş Milletler Diplomatlığı gibi görevler yapan 46 yaşındaki iş insanı Ferhat Süleyman Çınar, başarı öyküsünü anlattı. Birleşmiş Milletler ve NATO’da önemli görevler üstlenen, Türkiye ve Birleşmiş Milletler arasındaki ilişkide önemli bir konuma sahip Ferhat Süleyman Çınar, 1978 yılında Ankara’da, üç çocuklu memur bir ailenin en küçük çocuğu olarak dünyaya geldi. Çocukluğu, dönemin zorlu şartları altında geçti ve Ankara’da memur bir ailenin ferdi olarak yaşamak ona mücadeleci bir ruh kazandırdı. Çınar, henüz ortaokul çağlarındayken, ailesinin beklentileri ve kendi davranışları arasında bir denge kurmaya çalıştı. Ailesi, onun abisi ve ablası gibi iyi bir eğitim alıp üniversiteye gitmesini ve kendileri gibi memur olmasını istiyordu. Ancak, Çınar, kendi geleceğini belirleme konusunda oldukça kararlıydı ve daha farklı bir yol izlemeye karar verdi. 80’ler ve 90’lar, Türkiye’nin ve dünyanın önemli dönüşümler yaşadığı yıllardı. Bu dönemde, Çınar, çevresindeki değişimleri yakından gözlemledi ve bu değişimlerin etkilerini bizzat deneyimledi. Soğuk Savaş’ın sona ermesi ve küresel sistemin dönüşümü gibi büyük olaylar, onun dünya görüşünü şekillendiren önemli faktörler oldu. “13 yaşında geleceğini şekillendirecek önemli kararlar almaya başladı” Çınar, sadece 13 yaşında olmasına rağmen, geleceğini şekillendirecek önemli kararlar almaya başladı. Geleneksel eğitim sistemi yerine gerçek okul olarak iş hayatını gördüğü için daha genç yaşlarda iş dünyasının içine adım attı. İş dünyasında içindeki erken deneyimleri, ona farklı bir bakış açısı kazandırdı. Matbaa sektöründe çalışmaları, ona sadece bir iş kolunun ötesinde, büyük bir resim olduğuna inanıyor ve küresel pazarın önemli bir parçası olarak görüyordu. Matbaacılığı, sadece basılı malzemelerin üretimi olarak görmek yerine, toplumun derinliklerine etki eden bir araç olarak değerlendiriyordu. Bu süreçte Ankara da Türk Siyasetinin kalbinde tanıştığı ve ortaklık kurduğu önemli kişiler başta Süleyman Demirel olmak üzere Ali Çetin Şener, Şahbettin Çimen, Cavit Çağlar gibi isimlerde onun Türk ve Dünya siyasi yapısını okumasında büyük önem taşıdı. “Sahip olduğu işleri bölgesel çaptan küresel bir boyuta taşıdı” Zamanla sahip olduğu işleri bölgesel çaptan küresel bir boyuta taşıyan Ferhat Süleyman Çınar, bu süreçte, uluslararası alanda geniş bir ağ oluşturdu ve işlerini küresel bir perspektifle genişletti. Ferhat Süleyman Çınar, insanlığı bir bütün olarak ele aldı ve küresel işbirliğinin, içinde bulunduğumuz sorunların tek çözümü olduğuna inandı. Ona göre insanlar kalıplarını devletler ise sınırlarını aşmalıydı, bu kaçınılmaz bir sondu ve elbet ki olacaktı. Bu gün bu amaca ulaşmak için Birleşmiş Milletler ve çeşitli STK’larda önemli misyonlar üstlenen Ferhat Süleyman Çınar bunun yanı sıra Orta Doğu’daki küresel işbirliğini geliştirmeye ve bölgede barış ve istikrarı sağlamak amacıyla Bölgedeki önemli Kraliyet Ailelerine danışmanlık yapmakta. ’’Ülkemiz ve dünya adına çok çalışıyoruz” Türkiye ve Dünya adına çok çalıştıklarını söyleyen Ferhat Süleyman Çınar ’’Ülkemiz Ekonomik, sosyal, kültürel ve insani nitelikteki uluslararası sorunları çözme düsturuyla, ırk, cinsiyet, dil veya din ayrımı gözetmeksizin herkesin insan haklarına ve temel özgürlüklerine saygının geliştirilip güçlendirilmesinde uluslararası işbirlikleri ile gelişmekte olan ülkelerin desteklenmesi ilkeler ile yola çıktık. Türk İş İnsanlarının Dünya’da temsili için güçlü lobilerde aktif rol alıyoruz. Birleşmiş Milletler misyonun gerçekleşmesi ve Türkiye’nin Misyon içerisindeki rolünün daha aktif olması için buradayız. Her zaman dediğimiz gibi bizler Türkiye ile Dünya arasında bir köprü görevi görüyoruz’’ ifadelerine yer verdi.