SPOR - 17 Eylül 2018 Pazartesi 18:54

Çaykur Rizespor Kulüp Başkanı Hasan Kemal Yardımcı:

A
A
A
Çaykur Rizespor Kulüp Başkanı Hasan Kemal Yardımcı:

Çaykur Rizespor Kulüp Başkanı Hasan Kemal Yardımcı, teknik adam arayışlarında Mehmet Ali Karaca’nın üzerinde büyük bir isim olmadıkça gündeme getirilmeyeceğini açıkladı.

Çaykur Rizespor Kulüp Başkanı Hasan Kemal Yardımcı, teknik adam arayışlarında Mehmet Ali Karaca’nın üzerinde büyük bir isim olmadıkça gündeme getirilmeyeceğini açıkladı.


Spor Toto Süper Lig ekiplerinden Çaykur Rizespor’un Kulüp Başkanı Hasan Kemal Yardımcı Mehmet Cengiz Tesisleri’nde basın toplantısı düzenledi. Başkan Yardımcı, Çaykur Rizespor’un şu andaki durumunun çok kötü olmadığını belirtti. Başkan Yarcımcı sözlerine şu şekilde devam etti:


‘’Rizespor’umuzun durumu şu anda bulunduğu konum itibariyle çok iyi olmamakla birlikte çokta kötü durumda olduğumuz anlamına gelmez. Bize göre çok kötü bir tablo yoktur. Türkiye liglerinde maddi durumu bizden iyi olan belki 1 ya da 2 tane kulüp bulabilirsiniz. Çaykur Rizespor Kulübü bizim yönetimimizde şimdiye kadar açığa kredi kullanarak, karşılığı olmayan gelecek parayı görmeden kredi kullanmamıştır.’’


Önümüzdeki hafta Yeni Malatyaspor maçına Mehmet Ali Karaca yönetiminde çıkacaklarını açıklayan Yardımcı, Mehmet Ali Karaca’nın üzerinde büyük bir isim olmadıkça yeni teknik adam arayışlarını gündeme getirmeyeceklerini açıkladı. Yardımcı sözlerine şu şekilde devam etti:


‘’Dün galibiyet alsaydık bugün çok daha iyi konuşacaktık. Galibiyet almadık diye kendimizi yerin dibine sokmamıza gerek yok. Hoca konusunu özetlemek gerekirsek, Malatya maçına Mehmet Ali Karaca ile çıkacağız. Karaca’nın üzerinde dört dörtlük, Rize kamuoyunun inanacağı bir hoca karşımıza çıkmadıkça Karaca’yı değiştirmemizi gerektiren bir olayla karşı karşıya değiliz. Kafamıza yatan çok büyük bir isim olmadıkça teknik adam konusunu gündeme dahi getirmiyoruz. Karaca’yı da her lafa her söze malzeme yapmak istemiyoruz. Piyasada bir sürü isim var. Bir teknik adam fırsattan istifade aylık 100 bin dolar maaş istedi bizden. 90 kişi çalışıyor tesislerimizde. Ayda 90 kişiye verdiğimiz para ortalama 280 Bin TL. Bir hocaya böyle bir kulüp ayda bu kadar para veremez. Türk futbolunun gerçeklerinide bir şekilde paylaşalım.’’


"İbrahim Üzülmez parayı peşin para istediği için talebini geri çevirdik"


İbrahim Üzülmez ile iki haftalık iki kere görüştüklerini ifade eden Yarcımcı, ikinci görüşmede olumlu sonuç aldıklarını ancak parayı peşin istediği için talebini geri çevirdiklerini söyledi. Başkan yardımcı açıklamalarına şu ifadelere yer verdi;


"Kendisine iki defa birer haftalık süre verdik. Bu birer hafta kendilerini izinli saydık. Birinci haftada görüşmelerde olumlu sonuç alamadık. İkinci hafta görüşmede olumlu sonuç aldık. Kendisi ile fesih konusunda anlaşma sağladık ancak parayı peşin para istediği için talebini geri çevirdik. Ülkenin şartları belli, bize 3-4 ay vade yap dedik ancak bunu da kabul etmedi. Çözülmeyecek bir sorun değil."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Suyun 50 kilometrelik yolculuğu başladı, yüzde 50 kayıp kaçak moral bozdu Sivas Belediyesi ve Devlet Su İşleri (DSİ) 19. Bölge Müdürlüğü iş birliğiyle yürütülen proje kapsamında, 50 kilometre uzaklıkta ki Pusat Özen barajdan kentin içme suyunu karşılayan 4 Eylül barajına yapılan ishale hattı tamamlandı. Geçtiğimiz yıllarda etkili olan kuraklık nedeniyle kentin içme suyu ihtiyacının bir kısmını karşılayan 4 Eylül barajında su seviyesi dip noktaya gelmişti. Kentte alınan geçici önlemler kapsamında ara ara su kesintileri yapılmıştı. Bu soruna çözüm arayan Sivas Belediyesi, Devlet Su İşleri (DSİ) 19. Bölge Müdürlüğü iş birliğiyle kolları sıvamış ve yaklaşık 50 kilometre uzaklıkta bulunan Pusat Özen Barajından 4 Eylül Barajına su takviyesi yapılabilmesi için ishale hattı tamamlandı. Proje tamamlanarak baraja su verilmeye başlandı. Sivas Belediye Başkanı Adem Uzun ise projenin tamamlanmasının su sıkıntısının yaşanmayacağı anlamına gelmediğini ifade etti. “Şehirdeki kayıp ve kaçak oranı yüzde 50 civarında” Başkan Uzun, hatlarda çok ciddi anlamda kayıp ve kaçakların olduğunu belirterek; “Hatlarda ki kaçaklar için bir mücadele sürecini başlatacağız. Ben bunlarla ilgili özellikle Türkiye’nin bazı önde gelen kişileriyle, firmalarıyla şu an görüşmeler yapıyorum. Şehrin özellikle su yönetimini sağlıklı bir şekilde kurabileceğimiz bir sistem oluşturacağız. Bunun için de SKADA ismini vermiş olduğumuz bir sistem kuracağız. Bu sistemle birlikte suyun yönetimini inşallah gerçekleştireceğiz. Sivas’ın önümüzdeki yüz yıllık dönemde herhangi bir su kesintisi yaşamadan sağlıklı bir su yönetim sistemi oluşturmak istiyoruz. Şu an itibariyle herhangi bir sıkıntı görmüyoruz. Ama 2029-30 yılları arasında dünyada çok şiddetli kuraklıklar bekleniyor. Yani dünyada bir küresel ısıma var ve bunu getirmiş olduğu bir küresel iklim kriziyle kesinlikle karşılaşacağız. Sivas’taki doğal afetlerin başında da kuraklık geliyor. Hatlardan başlayarak kayıp ve kaçaklarla mücadele etmek istiyoruz. Şu an şehirdeki kayıp ve kaçak oranı yüzde elli civarında. Tabii bu hemen bizim 22 günde çözeceğimiz bir sorun değil. Bununla ilgili çok ciddi anlamda çalışmalar gerekiyor. Ama önümüzdeki günlerde şu an araştırmalarımızı yapıyoruz. Uzmanlarla bir araya geleceğiz. Ve şehrin su yönetimini sağlıklı bir hale getireceğiz” dedi. “Şehir gelecekte özellikle ciddi anlamda sorunlar yaşayabilir” Kentin gelecek yıllarda ciddi anlamda su sorunu yaşayabileceğini ifade eden Uzun, “ Şu an itibariyle barajın kendisini toparladığını görüyoruz. 2022 tarihinde artık o en alt çamur tabakası dediğimiz en alt tabakadan su çekilirken şimdi artık barajın biraz toparladığını görüyoruz. Tabii bu ishale hattıyla birlikte Pusat Özlem Barajı’ndan da düzenli bir su aktarımı var ama bu da tabii şehrin su sorununu bitirmedi. Bunu özellikle ifade etmek istiyorum şöyle bir algı oluşmasın. İshale hattı tamamlandı ama şehrin sorunu bitmedi. Şehir gelecekte özellikle ciddi anlamda sorunlar yaşayabilir. Hatta Pusat Özen Barajı’na da çok yüklenmemek gerekiyor. Sonuçta burası tarımsal sulama amaçlı kurulan bir baraj. Buradaki üretimin de özellikle çevresinde aksamaması gerekiyor. Bunun için yapılması gereken en önemli husus tabii ki kayıp ve kaçakla mücadele. Kayıp ve kaçakla bizim hedefimiz. Şu an yüzde 50 olan, kayıp kaçak oranını eğer yüzde otuzlar gibi bir seviyeye çekebilirsek çok büyük bir başarı elde etmiş olacağız” şeklinde konuştu.
Trabzon Prof. Dr. Tevfik Özlü: “Astım ve KOAH hastaları çöl tozuna dikkat etmeli” Son günlerde Afrika ve Arabistan çöllerinden rüzgar ile taşınan tozun ülke üzerindeki hava kalitesini etkilediğine dikkat çeken Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, “Astım ve KOAH başta olmak üzere akciğer hastalarımız bu konuda dikkatli olmalılar. Çünkü havada izin verilen miktarların üzerinde bulunan toz ve gazların solunması akciğer hastalarımızın dengesini bozabilir, astım ve KOAH alevlenmelerine neden olabilir” dedi. Medical Park Karadeniz Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, Afrika çöl tozları hakkında uyarılarda bulundu. Son günlerde Afrika ve Arabistan çöllerinden kalkan tozun ülke üzerindeki hava kalitesini etkilediğine değinen Prof. Dr. Özlü, “Astım ve KOAH başta olmak üzere akciğer hastalarımız bu konuda dikkatli olmalılar. Çünkü havada izin verilen miktarların üzerinde bulunan toz ve gazların solunması akciğer hastalarımızın dengesini bozabilir, astım ve KOAH alevlenmelerine neden olabilir. Bu hastaların hava kirliliğinin arttığı dönemlerde acile başvuru ve ölüm oranlarının arttığına dair daha önce yaşanmış büyük hava kirliliği epizotlardan bildirilen veriler vardır” diye konuştu. “Astım ve KOAH hastalarında şikâyetler ortaya çıkabilir” Bu dönemde astım ve KOAH hastalarının şikâyetlerinin artabileceğini dile getiren Prof. Dr. Özlü, “Hastalarımızın şikâyetleri ortaya çıkabilir, var olan yakınmaları artabilir, mevcut tedavileri yetersiz kalabilir. Nefes darlığı, öksürük, balgam, hırıltılı solunum gibi yakınmalarınız ortaya çıkmışsa veya bu yakınmalarının şiddet ve sıklığında artma varsa, genel durumunuzda bir bozulma hissediyorsanız, uykudan uyandıran şikâyetleriniz oluyorsa hemen hekiminize başvurulmalıdır” şeklinde konuştu. “Tozun yoğun olduğu saatlerde dışarı çıkılmamalı” Tozun yoğun olduğu saatlerde dikkat edilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Özlü, “Özellikle tozun yoğun olarak hissedildiği saatlerde dışarıya çıkmayınız, pencerelerinizi kapalı tutunuz. Dışarıya çıkmanız mutlaka gerekli ise maske kullanınız” dedi. “Çöl tozu gözlerde kurumaya neden olabilir” Çöl tozlarının bireyi olumsuz etkileyebileceğini vurgulayan Prof. Dr. Özlü, “Çöl tozları gözlerde ve ciltte kurumaya, tahrişe, kaşıntı ve kızarıklık gibi yakınmalara neden olabilir. Eşya ve yüzeylerde çizilmelere, tahriplere, boyalarda deformasyona da yol açabilir. Çöl tozları ile taşınan mantarlar solunabilir ve duyarlı konakçılarda akciğer enfeksiyonlarına neden olabilir” ifadelerini kullandı.