POLİTİKA - 21 Mart 2017 Salı 19:57

Kılıçdaroğlu: "Referandumda kimse kahveye konken ve taş oynamaya gitmesin”

A
A
A
Kılıçdaroğlu: "Referandumda kimse kahveye konken ve taş oynamaya gitmesin”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Samsun’da katıldığı toplantıda referandumla ilgili, “Bugün hava güzel, arkadaşlar kahvede bekliyor, konken, taş oynayacağız, pikniğe gidelim, amcamın oğlu var yaylalarda gel buraya dedi gibi bir lüksümüz bu referandumda yoktur arkadaşlar.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Samsun’da katıldığı toplantıda referandumla ilgili, “Bugün hava güzel, arkadaşlar kahvede bekliyor, konken, taş oynayacağız, pikniğe gidelim, amcamın oğlu var yaylalarda gel buraya dedi gibi bir lüksümüz bu referandumda yoktur arkadaşlar. ‘Evet’ veya ‘hayır’ hiç önemli değil. Vicdan terazisinde tartıyorsan oyun makbuldür arkadaş. Gidip oyunu kullanacaksın” dedi.


CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Samsun’daki son toplantısında iş adamları ve STK temsilcileri ile bir araya geldi. Referandum süreci ve anayasa değişikliği teklifi hakkında bilgiler veren Kılıçdaroğlu, seçim yasakları kapsamında kahvehanelerin kapalı olduğunu unutara vatandaşları kahvehanelere gidip konken ve taş oynamamaları konusunda uyarıp, referandumda herkesi oy kullanmaya davet etti.



“Referandumda kimse kahveye konken ve taş oynamaya gitmesin”


Herkesi referandumda oy kullanmaya davet eden Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, “Sorumluluk hisseden her vatandaşımın kesinlikle sandığa gitmesi ve oy kullanması lazım. ‘Bugün hava güzel, arkadaşlar kahvede bekliyor, konken, taş oynayacağız, pikniğe gidelim, amcamın oğlu var yaylalarda gel buraya dedi’ gibi bir lüksümüz bu referandumda yoktur arkadaşlar. ‘Evet’ veya ‘hayır’ hiç önemli değil. Vicdan terazisinde tartıyorsan oyun makbuldür arkadaş. Gidip oyunu kullanacaksın. Sandıklara da sahip çıkacağız. Hiç endişe etmeyin. Bu bizim görevimizdir. Biz 2 yıldır zaten sandık çevresi sorumlusu uygulamasını başlattık. Bu referandum sürpriz oldu. Sadece ben değil sizler de sahip çıkın. Yoklama yapılırken bakin. Seçime 100 parti girmiyor. Bir tarafında ‘evet’ bir tarafında da ‘hayır’ yazan pusula var. Çok kısa sürede sayılacak ve yayınlanacak. Biz bütün ıslak imzalı tutanakları alacağız. Bu konuda talimat verdim. Bu konuda görevimizi yapacağız” diye konuştu.



“Bu kadar yetkiyi evliyaya verirsen azdırırsın”


Tek adam deyimini yineleyen Kemal Kılıçdaroğlu, “Bütün güç bir kişi de toplanacak. Osmanlı’da bile kimseye verilmeyen bu yetki tek adama verilecek. Bu kişi arzu ederse meclisi feshedebiliyor. İstediği sendikayı kapatabiliyor. Sanayi odalarını kapatabilir. Mesela, Rize’den başlayıp Samsun’a kadar ‘tüm Karadeniz’i tek vilayet yapabiliyorum’ diyebilir. Buna yetkisi olacaktır. Bir siyasi partinin genel başkanı olarak değil sizler gibi ülkesini seven, bayrağını seven bir kişi olarak konuşuyorum. ‘Hayır’ çıkarsa erken seçime gitme kararını meclisin kendisi verecek. Eğer ‘evet’ çıkarsa yetki tek kişide. İkinci olarak ‘evet’ çıkarsa Türkiye sonu belli olmayan bir çıkmaza sürüklenir. Bir sabah kalkıp diyebilir ki ‘ben Meclis’i feshettim’. Başbakanlık zaten kalkıyor. Bakanlar var ama kaç tane bakanlık olacak belli değil. Hiç bakan da olmayabilir. Bir kişiye tüm yetkileri vermek doğru diyorsanız gidip ‘evet’ oyu vereceksiniz. Demokrasilerde herkes hesap vermelidir diyorsanız ‘hayır’ oyu kullanacaksınız. Halk doğruları öğrensin ve gidip tercihini ona göre kullansın. ‘Bu kadar yetkiyi evliyaya verirsen azdırırsın’ diye Anadolu’da bir deyim vardır. Her mesleğin bir kuralı vardır. Siyasetçilerinde ahlaki kuralları olması lazım. Yolsuzluk yapan adamın mecliste ne işi var. Seçim barajı neden var. Seçim barajını da askerler, darbeciler getirdi. Ama bu barajı savunuyorlar. O zaman siz darbecileri de savunuyorsunuz” şeklinde konuştu.



“Biz Türkiye’yi sokakta bulmadık”


Türkiye’yi sokakta bulmadıklarını belirten Kılıçdaroğlu, söylerini şöyle devam ettirdi:


“Biz Türkiye’yi sokakta bulmadık. Bu işin partisi yoktur. Bu memleket meselesidir. O nedenle hepimiz sandığa giderken ön yargılarımızdan arınmak zorundayız. Devlet yönetimi farklı bir şeydir. Devlet adamı az konuşur has konuşur. Diline hakim olamayan devlet adamı ülkeyi yönetemez. Örnek isterseniz, söyleyeyim. ‘Rakka’ya gideceğiz’ dendi ama gidemediler. Şimdi muhalefet engelledi derler. Ama öyle bir şey yok. Ben gideceğim deyip gitmemek Türkiye’nin itibarına gölge düşürür. Bülent Ecevit bir sabah soydaşlarımız katledilirken, şu açıklamaları yaptı. Kıbrıs’a barış getirebilmek için barış harekatını başlattık. Türk askerimiz oradadır dedi. Dediklerini de yaptı. Bunlar gidemiyor ama konuşuyor. Bizleri rahatsız ediyorlar. Türkiye’nin yöneticileri bu konuma gelmemeli.”


Kılıçdaroğlu, daha sonrasında özel uçağa binerek Ankara’ya gitti.



Seçim yasakları


Seçim günü uygulanan yasaklar ise şöyle sıralanıyor: Oy verme süresince kahvehane, kıraathane ve internet kafeler gibi bütün umumi eğlence yerleri kapalı kalacak. Seçim günü alkol satışı ve sunumu yapılamayacak. Eğlence yeri niteliğini taşıyan lokantalarda yalnız yemek verilebilecek. Belirli bir saate kadar seçim sonuçlarıyla ilgili haber, tahmin ve yorum yapılamayacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tekirdağ Teleferikte ailesiyle mahsur kalan makine teknisyeni: "Kazadan 10 dakika önce arayıp uyarmıştım" Antalya’da yaşanan teleferik kazasında ailesiyle birlikte mahsur kalan ve Çorlu ilçesinde yaşayan Makine Teknisyeni Cezmi Türkyılmaz, “Henüz olay yaşanmamıştı, ben arayıp uyardım ama maalesef 10 dakika sonra kaza meydana geldi. Çok üzücü bir olay fakat önüne geçilebilirdi” dedi. 12 Nisan tarihinde Antalya’nın Konyaaltı ilçesindeki Sarısu-Tünektepe teleferik hattında bulunan bir teleferik direği devrilip seyir halindeki bir kabine çarptı. Kabinin parçalanması sonucu Avukat Memiş Gümüş hayatını kaybederken, 17 kişi de yaralanmıştı. Kaza sonrası tamamen duran teleferik kabinlerinde mahsur kalan 174 kişi, yaklaşık 1 gün süren çalışmalardan sonra tahliye edildi. Çorlu ilçesinde yaşayan Cezmi Türkyılmaz, üniversitede okuyan kızını ziyaret için gittiği Antalya’da yolculuk için bindiği teleferikte, kabinlerde mahsur kalan 174 kişi arasında yer aldı. Türkyılmaz ve ailesiyle yaklaşık 7 saat sonra helikopter vasıtasıyla mahsur kaldığı kabinden kurtarıldı. Olayla ilgili konuşan Makine Teknisyeni Cezmi Türkyılmaz, “Gezi amaçlı teleferiğe bindik ve geziyi tamamladıktan sonra dönüş için teleferiğe bindik. Bu sırada direklerden bizim kabinin üzerine kıvılcım sıçradı. Bunu kızım fark etti ve bana da söyledi. Ben de bu konulara karşı bilgisi olan bir makine teknisyeniyim. Kafamı kaldırıp baktığımda direğin üzerinde makaralar kilitlenmiş dönmüyordu. Hemen kabinde yazan irtibat numarasını arayarak, görevlilere ulaştım ve kazaya sebebiyet verilmesin diye teleferiği durdurmalarını ifade ettim. Arayıp, ‘direğin üzerindeki makaralar dönmüyor. Bu yüzden çelik halat kıvılcım çıkarıyor, teleferiği hemen durdurun’ dedim. Telefonu kapattılar 5 dakika sürdü, herhangi bir durdurma olmadı. 5 dakika sonra tekrar aradım ve ‘sakın yolcu almayın, teleferiği hemen durdurun, kıvılcım ve duman çıkıyor’ dedim. 3-4 dakika sonra teleferik tekrar start alınca bir baktım arkaya etrafı toz bulutu kapladı. Telefon kayıtlarına bakılabilir muhtemelen ilk ben arayıp uyardım. Benim aradığımda stop edilip bırakılsaydı bu olay yaşanmazdı” diye konuştu.
Antalya Deniz kaplumbağaları ilk yuvayı yaptı Antalya’nın Manavgat ilçesi Sorgun-Side sahilinde ilk yetişkin deniz kaplumbağası yuvası tespit edildi. Manavgat’ta nesli tükenme tehlikesi altındaki deniz kaplumbağalarının yuvalama alanlarından Sorgun- Side sahilinde, yeni sezonun ilk kaplumbağa yuvası tespit edildi. Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan aldığı araştırma izinleriyle izleme faaliyetlerini yürüten DEKAFOK Kıyı Koruma Derneği tarafından belirlenen kaplumbağa yuvası, korumaya alındı. Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ve genelgelerle nesli koruma altına alınan deniz kaplumbağalarının yuvalama alanları, her yıl olduğu gibi bu yıl da çeşitli uyarı ve tedbirlerle korunacak. Bunların başında yuvalama alanlarından motorlu araçların geçmesi, sahilde ateş yakılması, yavruların deniz yönüne gitmesini engelleyebilecek yapay ışıklar, havai fişekler ve çöpler gibi faktörlerin yasaklanması geliyor. İlk yuva, geçtiğimiz yıldan 18 gün önce tespit edildi DEKAFOK Kurucu Başkanı Seher Akyol, bu yıl beşinci koruma ve izleme sezonuna hazırlandıklarını belirterek, "2020 yılında bu işe başladığımızda bize ’Burada caretta mı olur?’ demişlerdi. İlk yıl burada carettaların olduğunu, ikinci yıl ise deniz analarının en büyük avcısı carettaların aslında buradaki en büyük çalışma alanı olan turizm için ne kadar önemli olduğunu gösterdik. Üçüncü yıldan itibaren ise çevreye duyarlı halkımızın muhteşem çabalarıyla daha da güçlendik. Bu yıl beşinci sezonumuza hazırlanırken çok daha müsterihiz çünkü vicdani duyguları son derece gelişmiş olan halkımız artık ne yapması ve yapmaması gerektiğini çok iyi biliyor. Geçmiş dönemlere bakarak duyarlılığıyla beni çok etkileyen off-road sürücülerimiz ekim ayının ortalarına kadar sahillerimizde araçla geçmemesi gerektiğini, kampçılarımız ateşin deniz kaplumbağalarına ne gibi zararlar verdiğini çok iyi biliyor. Bölgedeki otellerimiz bu konuda tam destekçimiz ve bu dönemde onlarla ve duyarlı personelleriyle muhteşem bir uyum yakalıyoruz" dedi. DEKAFOK tarafından yapılan açıklamada; ilk yuvanın geçtiğimiz yıldan 18 gün önce tespit edildiği belirtilirken, yetişkin deniz kaplumbağalarının ağustos ortalarına kadar yuvalamaya devam etmesinin beklendiği, yavruların ise ilk yuvadan yaklaşık 50 gün sonra çıkmaya başlayacağı ve geçen yıl olduğu gibi ekim ayının ortalarına kadar çıkışlarını sürdüreceği kaydedildi.