EKONOMİ - 31 Mayıs 2025 Cumartesi 13:59

Yapay meralarla sofralara daha ucuz kuzu eti geliyor

A
A
A
Yapay meralarla sofralara daha ucuz kuzu eti geliyor

Türkiye’de hayvancılığın en büyük maliyet kalemlerinden biri olan kaba yem sorununun çözümüne yönelik Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü tarafından yapay mera çalışması yapılıyor. Enstitü Müdürü Doç. Dr. Betül Bayraklı, "Proje ile düşük maliyetli ve yüksek kaliteli kuzu eti üretimini sağlamayı amaçlanıyoruz. Ayrıca Orta Karadeniz şartlarında sulamasız kuzu besiciliği için en uygun üstten tohumlama yöntemi belirlemek ve kaba yem ihtiyacımıza çözüm bulmayı hedefliyoruz" dedi.


Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsa Araştırmalar Genel Müdürlüğü (TAGEM) koordinasyonunda Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü tarafından Samsun’un Çarşamba ilçesinde bulunan deneme istasyonunda ’yapay mera’ projesi yürütülüyor. Çalışmamanın birinci etabı TÜBİTAK tarafından desteklendi. Ttoplam 12 dekar alanda botanik ve fitokimyasal açıdan zengin 4 farklı yapay mera oluşturuldu. Kuzuların doğal ortamlarda dengeli beslenmesi sağlandı. Kesif yem verilmeden, yalnızca merada otlatılan kuzular, 140-160 gramlık günlük canlı ağırlık artışıyla kesim seviyesine ulaştırıldı. Bu sistem piyasaya daha uygun fiyatlı kuzu eti sunulmasını mümkün hale getirecek. Hem tüketici sağlığı hem de maliyet açısından büyük avantaj sağlayacak.



"Mera, baklagil ve geniş yapraklı bitkilerle zenginleştirildi"


Uzmanlar, yapay mera sisteminin Türkiye’de hayvansal üretim maliyetlerini azaltarak, kırmızı et fiyatlarını dengeleyebilecek potansiyele sahip olduğunu vurguluyor. Özellikle baklagil ve geniş yapraklı bitkilerle zenginleştirilen mera karışımları, hem toprak sağlığını iyileştiriyor hem de hayvanların iç parazitlere karşı direncini artırarak antibiyotik kullanımını en aza indiriyor. Tarım ve Orman Bakanlığı desteğiyle devam eden ikinci etap projenin yürütücülüğünü Muhammet Şahin, araştırmacı olarak Betül Bayraklı, Fatih Kumbasar, Elif Şahin, Mehmet Can, İlknur Ayan ve Zeki Acar yapıyor. Bu ikinci etap projede mera alanlarına "üstten tohumlama" yöntemiyle tek yıllık baklagil yem bitkileri eklendi. Bu yöntem sayesinde otlatma dönemi daha erken başlatılabiliyor ve mera verimliliği artırılarak daha fazla hayvan daha az maliyetle beslenebiliyor. Et fiyatlarında denge arayan tüketiciler için umut verici olan bu projeler, Türkiye’de yapay meraya dayalı hayvancılığın yaygınlaştırılmasıyla birlikte hem üretici hem tüketici lehine kalıcı çözümler sunmayı hedefliyor.



"Projemizin amacı düşük maliyetli ve yüksek kaliteli kuzu eti üretimini sağlamak"


Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Betül Bayraklı, "Enstitümüz tarafında yürütülen bu proje TAGEM 2025 ile 2027 yılları arasında Çarşamba Deneme İstasyonumuzda gerçekleştirilmektedir. Çalışmada farklı mera karışımları oluşturularak ‘Karayaka’ ırkı sütten kesilmiş kuzuların yapay meralarda otlatılması planlanmaktadır. Projemizin amacı düşük maliyetli ve yüksek kaliteli kuzu eti üretimini sağlamak. Yapay meraların verim, toprak özellikleri ve hayvan beslenmeleri üzerine etkilerini ortaya koymak. En uygun mera karışımlarını tespit etmek istiyoruz. Toplamda 12 dekar alanda çalışıyoruz. 4 farklı mera karışımımız yer almaktadır. Her karışıma farklı ek tohumlama yöntemleri uygulamaktayız. Her parselde 5 test kuzumuz otlatılmaktadır. İlk otlatma dönemi haziran 2025 itibariyle tamamlanacaktır. Biz bu çalışma ile Orta Karadeniz şartlarında sulamasız kuzu besiciliği için en uygun mera karışımlarını belirlemek ve kaba yem ihtiyacımıza çözüm bulmayı hedefliyoruz. Sütten kesilmiş kuzuları 3 ay bu meralarda besleyerek kesime hazır hale getiriyoruz. Kuzularımız otlatma boyunca mera alanımızda yer alıyor. Meranın içerisinde otomatik sulukları, mineral taşları, gölgelik alanları burada bulunuyor. Bu durumda ayrıca çoban masraflarının düşmesi açısında önemli bir çıktı olarak karşımıza geliyor" dedi.



Yapay meralarla sofralara daha ucuz kuzu eti geliyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Bartın’da 30 köy yolu ulaşıma kapandı Bartın’da 3 gündür devam eden kar yağışı nedeniyle 30 köy yolu ulaşıma kapandı. Hasankadı Beldesi’nde evinde kar nedeniyle mahsur kalan bir hastanın ise yardımına sağlık ekipleri yetişti. Bartın’da aralıklarla yağan kar, kırsal kesimlerde hayatı durma noktasına getirdi. Kar nedeniyle il merkezine bağlı 1 köy, Ulus ilçesine bağlı 29 köy olmak üzere toplam 30 köy yolu kar ve tipi nedeniyle ulaşıma kapandı. İl Özel İdaresine ait iş makineleri ile gece gündüz yürütülen çalışmalarla yolların yeniden ulaşıma açılabilmesi için çalışma yürütülüyor. Çalışmalar hakkında bilgi veren İl Genel Meclisi Başkanı Turhan Kalaycı, "İlimizin yüksek kesimlerinde ciddi bir kar yağışı oldu. Halen devam eden kar yağışı öncesinde gerekli hazırlıklarımızı tamamlamıştık. Sabah saatlerine kapanan yol sayısı 80’e çıktı ama yürütülen çalışmalarla bu sayıyı 30’a düşürdük. Devam eden yağışla açılan yollar yeniden kapanabiliyor. Ulaşımın sağlanabilmesi için gece gündüz karla mücadelemizi sürdürüyoruz" dedi. Evinde mahsur kalan hastanın yardımına yetiştiler Bartın’ın merkez Hasankadı Beldesi Doğancılar Mahallesi’nde nefes darlığı ve kronik akciğer rahatsızlığı bulunan 66 yaşındaki hastanın yardımına ise Acil Sağlık Hizmetleri ekipleri yetişti. Evinde mahsur kalan hastayı kurtarmak için harekete geçen sağlık ekipler, yola devrilen ağaç ve tipi gibi engelleri aşarak hastaya ulaştı. Ekipler, hastayı branda sedye ile güvenli şekilde ambulansa kadar taşıyarak, oksijen desteği sağladı. İlk tıbbi müdahalenin ardından hasta, Bartın Devlet Hastanesi Acil Servisi’ne getirilerek tedavi altına alındı. Zamanında hastaneye yetiştirilen hastanın sağlık durumunun iyiye gittiği öğrenildi.
Rize Rize Valisi Baydaş 1 yıllık asayiş bilançosunu açıkladı Rize Valisi İhsan Selim Baydaş, yıl boyunca yürütülen asayiş ve diğer kurumlara ait çalışmalara ilişkin ayrıntılı değerlendirmelerde bulundu. Rize Valisi İhsan Selim Baydaş 2025 yılı boyunca Rize’de yürütülen güvenlik, asayiş, uyuşturucuyla mücadele, trafik, düzensiz göç, sahil güvenlik, 112 çağrıları ve kamu hizmetleri ile ilgili açıklamalarda bulundu. Asayiş olaylarında 2024 yılına nazaran düşüş olduğuna dikkat çeken Vali Baydaş "2024 Ocak-Aralık ve 2025 Ocak-Aralık dönemlerini karşılaştırdığımızda, kişilere karşı işlenen suçta bir azalma görüyoruz. 2024’te 2 bin 368 olay meydana gelmişken, 2025’te olay sayısı 265 azalarak 2 bin 103’e düşmüştür. Bu yaklaşık yüzde 11’lik bir azalmaya tekabül ediyor ve bu tabloyu memnuniyetle müşahede ediyoruz" dedi. Mal varlığına karşı işlenen suçlara da değinen Vali Baydaş, "Mal varlığına karşı işlenen suçta da azalma devam etmektedir. 2024’te 549 olay meydana gelmişken, 2025’te bu sayı 173 azalarak 376’ya düşmüştür. Hem kişilere karşı işlenen suçlarda hem de mal varlığına karşı işlenen suçlardaki bu düşüş, kolluk birimlerimizin, emniyetimizin ve jandarmamızın dikkatli takibi ve önleyici çalışmalarıyla mümkün olmuştur" ifadelerini kullandı. Rize’de terörle mücadele kapsamında 2025 yılı içerisinde 31 operasyon gerçekleştiğini kaydeden Baydaş "Terörle mücadele kapsamında 2025 yılı Ocak-Aralık döneminde, 25’i kırsal alanda jandarma sorumluluk bölgesinde, 6’sı şehir merkezinde olmak üzere toplam 31 operasyon gerçekleştirilmiştir. Bu operasyonların 4’ü FETÖ, 3’ü DEAŞ, 2’si PKK, 1’i DHKP-C, MLKP ve diğer terör örgütleri kapsamındadır. Bu 31 operasyonla ilgili faaliyetler 2025 yılında da aralıksız şekilde sürdürülmüştür" şeklinde konuştu. Olayların yüzde 100’e yakını aydınlatılıyor Rize’de suç olaylarının tamamına yakının aydınlatıldığının altını çizen Baydaş "Evet, olaylar yaşanıyor ama burada aydınlatma oranı çok önemli. Kişilere karşı işlenen suçlarda aydınlatma oranımız yüzde 99,67. Mal varlığına karşı işlenen suçlarda ise bu oran yüzde 97,72. Bu küsuratlı kısım devam eden soruşturmalardan ve delil toplama süreçlerinden kaynaklanıyor. Bu işlemler tamamlandığında oranlarımızın yüzde 100’lere ulaşmasını hedefliyoruz. Bu alanda arkadaşlarımızın üstün gayretine özellikle teşekkür etmek istiyorum" diye konuştu. "360 bin 112 acil çağrısının 141 bini asılsız" 112 Acil Çağrı Merkezi’ne yapılan çağrıları da değerlendiren Vali Baydaş, bu çağrılarından asılsız olanların büyüklüğüne dikkat çekerek "112 Acil Çağrı Merkezi’ne yapılan çağrıların toplamı 360 bin 904’tür. Maalesef bu çağrıların 141 bin 250’si asılsız çağrı" ifadelerini kullandı.