ASAYİŞ - 21 Nisan 2022 Perşembe 10:54

Azeri iş adamına 20 milyon liralık kripto şoku

A
A
A
Azeri iş adamına 20 milyon liralık kripto şoku

Antalya’da yaşayan Azerbaycan uyruklu iş adamı Murat Muradov, yüksek kar vaadiyle girdiği kripto para borsasına yaklaşık 20 milyon TL’sini kaptırdığı gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. Parasını almak için uğraşan ve hesaplarına gelen hacizle şok yaşayan Muradov, “Lütfen bu kripto borsalarına, özellikle Türkiye’de alt yapısı bulunmayan bilinmeyen, bazı kişilerin, ‘gelin buraya para yatırın’ sözlerine kesinlikle inanmayın. Aynı onlar da benim gibi mağdur olacaklardır” dedi.

Uzun yıllardır Antalya’da, inşaat, yeme içme, kuyum alanında yatırımları bulunan Azeri iş adamı Murat Muradov, bir süre önce, 2 villasını kiralamak isteyen Alman O.M.L.R. ve eşi ile tanıştı. Şahıslarla bir süre sonra samimi olan Muradov’a, kripto borsasına yatırım yapması için teklifte bulunuldu. İddiaya göre Muradov, şahsın yönetimindeki borsa şirketine parça parça 1 milyon 172 bin dolar ödeme yaptı. Aynı zamanda Alman vatandaşının tüm ihtiyaçlarını ve ödemelerini karşılayan Muradov, kazanılan parasının bir miktarıyla arsa almak istedi.

Şahıs Muradov’a arsayı alması için 800 bin dolar gönderdi. Daha sonra şahıs, iddiaya göre bu 800 bin doları kendisinin gibi gösterip, Muradov’un yurt dışına çıkmasını fırsat bilip hesaplarına haciz işlemi başlattı. Yurt dışında hesaplarından para çekemeyen ve hesaplarına haciz geldiğini öğrenen Muradov, büyük şok yaşadı. Dolandırıldığını anlayan Muradov, Türkiye’ye gelir gelmez avukatı aracılığıyla Siber Suçlar Mücadele Şube Müdürlüğü’ne giderek şahıslardan şikayetçi oldu. Alman ortağından yaklaşık 20 milyon TL alacağı bulunan Muradov, alt yapısı Türkiye’de olmayan kripto borsa piyasasına kimsenin girmemesi noktasında uyarıda bulundu.

Azeri iş adamına 20 milyon liralık kripto şoku

"Etkilendim"

Bahtiyar Muradov, birkaç yıl önce yaptığı lüks villalardan birini kiraya verirken emlakçı vasıtasıyla Alman vatandaşı ile tanıştığını söyledi. Bu şahsın iki villasını kiraladığını anlatan Muradov, "Bir villamızı da ofis olarak kiraladılar. Tanıştık, aile gibiydiler, çevrelerine güven veriyorlardı. Çok bilgileri olduklarını ve kripto borsası üzerine çalıştıklarını söylediler. Yeni olduklarını ve dünyada fazla tanınmadıklarını söyleyerek, bana da yatırım yapma teklifinde bulundular. Bu konuda fazla bilgim olmadığımı söylememe rağmen öyle şeyler anlattılar ki milyoner değil milyarder olabileceğimi örneklerle anlattılar. Ben de bir insan olarak etkilendim, biz de girelim kazanalım istedik. Aylar sonra ben de ikna oldum. Benden sürekli bütçe adı altında para aldılar, sürekli para verdim, verdikçe para yetmemeye başladı. Sürekli para verdim. Tam satış yapılacak gün site çöktü. Bu işin sonunda baktım ki 1.2 milyon dolar para yatırmışım. Artık geri de çıkamıyorum” dedi.

"Hesaplarıma bloke koydu"

Hep bir bahane ile oyalandığını ama sonunda satışın yapıldığını anlatan Muradov, “Ben paramı geri almak istediğimi söyledim. Hiç problem değil dedi. Hesabıma baktım para var. Ne zaman bu parayı hesabımdan çekmek istedim sorunlar o zaman başladı. Bu paranın çekme düğmesinin olmadığını gördüm. Bunu şahsa söylediğimde, ’Sen ortaklardan birisin, yüzde 20 sermaye sahibisin biz bir iki sene para çekmeyeceğiz, çekersek tokenimiz satışından etkilenecek zarara uğrarız” dedi. Ama yatırdığım parayı geri almak için bir buçuk sene bekleyemezdim. Şirketin sermayesi, büyük parası var, arsa almak istediğimi söyledim. Ortak arsa aldık. Diğer geri kalan paramı bundan bir ay önce bir yurt dışı seyahatimin ardından alacağım üzerine anlaştık. Yurt dışına çıkmamı fırsat bilen arkadaşım, bankalardaki tüm hesaplarıma, kasalarıma haciz koydu. Sanki o bana gönderiyormuş gibi göstermiş hesaplarıma bloke koymuş” dedi.

"Para yatırıyorsun geri alamıyorsun"

Hiçbir hesabının çalışmadığını kredi kartlarının kilitlendiği görünce avukatı aracılığıyla öğrendiği haczin ardından şoka uğradığını belirten Muradov, “Benim kimseye borcum yoktu. Ortağımın bana tuzak kurduğunu öğrendim. Delilleri karartmak içinde hesabımdaki paraların olmadığını gördüm. Hesabımın bütün geçmişini sildiğini gördüm. Hemen Türkiye’ye gelerek, siber suçlara suç duyurusunda bulundum. Arkadalar alt yapısı Türkiye’de olmayan bilmediğiniz yerlere para yatırmayın. Hepsiyle ilgili suç duyurusunda bulunacağım. Korumaları bu şüpheliyi kaçırdı. Tüm ürünlerimi ve paramı geri getirsin. Bu insanlar işlerini o kadar iyi biliyorlar ki biz uyanana kadar onlar her şeyi almış gitmiş oluyor. Lütfen kimseye inanmayın. Böyle borsalara bilmediğiniz yere para yatırmayın, asla geri dönüşü olmuyor” ifadelerine yer verdi.

"Mağdur olurlar"

Altınlar, kripto borsasına yatırdığı parayla birlikte yaklaşık 20 milyon TL zararının olduğunun altını çizen Muradov, “Özellikle buradan Türk halkına sesleniyorum. Lütfen bu kripto borsalarına özellikle Türkiye’de alt yapısı bulunmayan bilinmeyen, bazı kişilerin gelin buraya para yatırın sözlerine kesinlikle inanmayın. Aynı onlar da benim gibi mağdur olacaklar. Bunu yaparak Türkiye’den kaçmak istediler ve ülkemizde saklanıyorlar. Bu insanları bulamazsınız. Paraları banka hesabından değil elden alıyorlar. Bazı arkadaşlarım da beni yüzümden mağdur oldular. Hepsi mağdur oldular ve suç duyurusunda bulundular. Para yatıran hiç kimse parasını geri çekemiyor. Bana söyledikleri bu borsada 185 bin insan var, bunun kadarının Türk ne kadarının yabancı olduğunu bilmiyorum. Paralarını çekemeyen herkes suç duyurusunda bulunacaktır. Bu borsaya para yatırıyorsunuz ama asla geri çekemiyorsunuz” diye konuştu.
 

İsa Akar
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun 19 suç kaydı bulunan kocası tarafından öldürülen Saadet öğretmene gözyaşı Samsun’da boşanma aşamasındaki 19 suç kaydı bulunan kocası tarafından öldürülen 2 çocuk annesi İngilizce öğretmeni, gözyaşları içinde toprağa verildi. Olay, İlkadım ilçesi 19 Mayıs Mahallesi’nde önceki gece meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, İlkadım ilçesinde bulunan Belediye Ortaokulu’nda İngilizce öğretmeni olarak görev yapan Saadet Çay (43) ile büfeci eşi Adem Çay (48) boşanma aşamasında oldukları için ayrı yaşamaya başladı. 2 çocuk annesi eşi Saadet Çay’ı kendi kafasına silah dayamış halde görüntülü arayarak ‘intihar edip kendini öldüreceği’ şeklinde mesaj atan Adem Çay, son kez görmek istediğini söyledi. Saadet Çay, yardım etmek için yanına erkek arkadaşı ve 2 çocuğunu da alarak konuşmak için Adem Çay’ın depo olarak kullandığı eve gitti. Saadet Çay ile Adem Çay arasında Atakum ilçesinde bulunan yazlık evin kime kalacağı konusunda tartışma çıktı. Yan odada bulunan Saadet Çay’ın erkek arkadaşı silahın doldur boşalt sesini duyunca kendini evden dışarı atıp bekçilerden yardım istedi. Polis ve bekçiler evin kapısını kırıp içeri girdiklerinde İngilizce Öğretmeni Saadet Çay’ı silahla öldürülmüş halde buldu. Evde bulunan Adem Çay, Samsun Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından gözaltına alındı. Kasten yaralama, tehdit, yağma, görevli memura mukavemet gibi suçlardan 19 suç kaydı bulunan Adem Çay, polisteki sorgusunun ardından çelik yelek giydirilerek geniş güvenlik önlemi altında dün Samsun Adliyesine sevk edildi. Nöbetçi mahkemeye ifade veren Adem Çay, tutuklanarak Samsun T Tipi Kapalı Cezaevine gönderildi. Hayatını kaybeden öğretmen Saadet Çay’ın görevinde çok başarılı olduğu ve Türkiye’yi ve okulunu Erasmus projesi kapsamında Avrupa’da temsil ettiği öğrenildi. Saadet öğretmen toprağa verildi Saadet öğretmenin cenazesi, Samsun’un Atakum ilçesi Özören Mahallesi’nde bugün öğle namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından aynı mahalledeki aile kabristanlığında gözyaşları içinde toprağa verildi. Cenaze törenine katılan Saadet öğretmenin öğrencileri, "Çok iyi bir öğretmendi. Onun üzüntüsünü yaşıyoruz. Derslerimize yardımcı olurdu. Merhametliydi. Bütün öğrencilerini ayrı ayrı sever, ayrımcılık yapmazdı. Çok güler yüzlüydü. Yüzünde hiç gülücük eksik olmuyordu" diye gözyaşı döktüler.
Ankara Yunus Emre Enstitüsü’nden, Tunus’ta Yunus Emre Seçkisi imza günü Yunus Emre Enstitüsü (YEE) tarafından Yunus Emre’yi görme engellilere tanıtmak için braille alfabesiyle hazırlanan ‘Yunus Emre Seçkisi’ kitabı için imza günü Tunus’ta düzenlendi. Tunus merkezli İBSAR Görme Engelliler Derneği ile Tunus YEE işbirliğiyle düzenlenen Yunus Emre Konferansı ve Yunus Emre Seçkisi kitabının imza gününde, açılış konuşmasını Türkiye’nin Tunus Büyükelçisi Ahmet Misbah Demircan yaptı. Büyükelçi Demircan, Yunus Emre’nin felsefesinin ve hayata bakışının Tunus’ta görme engellilere ulaşmasını sağladıkları için YEE’ye teşekkür ederek Enstitünün kültürel faaliyetlerini desteklemeye devam edeceklerini vurguladı. Etkinliğin öncesinde Yunus Emre Seçkisi kitabının editörü ve Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Erdoğan Boz, Yunus Emre’nin hayatını, eserlerini ve felsefesini değindi. Braille alfabesiyle basılan kitabı imzalayarak programa katılan görme engellilere hediye eden Prof. Dr. Boz, yaptığı açıklamada, "Yunus Emre’nin, iki eserinden yararlanarak hazırladığım Yunus Emre Seçkisi kitabımız dünyada 7 dile çevrildi ve bu kitabımız Tunus’ta ilk defa görme engellilerin okuyabilmesi için braille alfabesine çevrildi. Bu projeye vesile olmalarından dolayı YEE ve buradaki temsilciliğine çok teşekkür ediyorum" dedi. “Bu tür kültürel faaliyetler çok önemli” Prof. Dr. Boz, görme engelli bireylere Yunus Emre’yi ve felsefesini öğrenme imkanı sundukları için çok mutlu olduğunu ifade etti. YEE’nin projesi Tunus’ta bir ilk Tunus İBSAR Görme Engelliler Derneği Başkanı Muhammed Mansuri, Yunus Emre’yi görme engellilere tanıtan kitap projesinin bir ilk olduğunu ifade ederek, "Yunus Emre’nin şiirlerine görme engelliler olarak ulaşmamıza vesile olan YEE’ye teşekkür ediyoruz. Görme engellilerin de farklı kültürlerle karşılıklı değişimini sağlayan bu tür kültürel faaliyetler çok önemli. Ayrıca bu tür kültürel faaliyetler farklı kültürler arasında ikili ilişkilerin gelişmesine de katkı sunuyor" ifadelerini kullandı. “Evrensel mesajları Tunus’ta da anlatmanın mutluluğunu yaşıyoruz” YEE Tunus Koordinatörü Dr. Ali İhsan Çevik de, göreme engellilere yönelik düzenlenen projenin önemine dikkati çekerek sözlerini şöyle sürdürdü: "YEE olarak sosyal sorumluluk projeleri kapsamında faaliyetlerimiz sürüyor. Bu faaliyetlerin bir parçası olarak bugün Tunus’ta İBSAR görme engelliler derneği ile birlikte Yunus Emre Konferansı ve Yunus Emre seçkimizin braille alfabesi ile basılmış kitabını Tunuslu kardeşlerimizle paylaşıyoruz. Ülkemizden kilometrelerce uzakta Yunus Emre’nin insanlığa vermiş olduğu evrensel mesajları Tunus’ta da anlatmanın mutluluğunu yaşıyoruz" dedi. Çevik, görme engelliler için hem telefon hem tablette kullanılabilen bir uygulamaya da Yunus Emre şiirlerinin yüklendiğini belirterek, "Yunus Emre Seçkisi kitabına ulaşamayan dünyadaki farklı bölgelerdeki görme engelli vatandaşlar da bu uygulamayı kullanarak Yunus Emre’nin şiirlerine ulaşabilecekler. Ayrıca Enstitü Başkanlığımız tarafından dünyada Türkçe öğrenmek isteyen özel gereksinimli bireylere yönelik hazırlanan projeyi de çok anlamlı buluyoruz. Bu tip projeler sayesinde hem dilimizi hem de kültürümüzü tanıtma fırsatı bulacağımızı düşünüyorum. Bizler de Tunus YEE olarak görme engelli kardeşlerimize yönelik ücretsiz Türkçe kurslarının açılabilmesi için çalışmalar yürütüyoruz" ifadelerini kullandı. Tunus’ta 2018 yılından bu yana faaliyet gösteren YEE, verdiği Türkçe eğitiminin yanı sıra Türkiye’yi ve Türk kültürünü, sanatını, tarihini, coğrafyasını tanıtmak üzere birçok kültürel etkinlik düzenliyor.
Eskişehir Yunus Emre Haftası Resim Çalıştayı Sergisi düzenlendi Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) tarafından düzenlenen ’Yunus Emre Haftası Resim Çalıştayı Sergisi’ne başta fakülte akademisyenleri ve öğrencileri olmak üzere birçok ziyaretçi katılım gösterdi. Anadolu Üniversitesi GSF Dekan Yardımcısı Doç. Gülçin Karaca, çalıştay ve ardından düzenlenen sergi hakkında, “Gerçekleştirilen workshop ve sergimiz disiplinlerarası diyebiliriz. Çıkartılan çalışmalar arasında resim, kumaşlar üzerine yapılan çalışmalar ve birçok farklı yöntem mevcut. Yunus Emre gibi bir düşünürün değerini hatırlamak ve hatırlatmak için düzenlediğimiz sergi ve gerçekleştirilen workshopta farklı sınıflardan öğrencilerimiz hem değerli çalışmalar ortaya çıkarttılar hem de yardımlaşma ile aralarındaki bağı güçlendirdiler” dedi. “Öğrencilerimiz Yunus Emre hakkındaki düşünce ve hislerini izleyiciye aktarmaya çalıştılar” GSF Öğretim Üyesi Prof. Leyla Varlık Şentürk ise “Yunus Emre’yi anma haftası dolayısıyla yaptığımız bu sergi hem bölüme hem fakülteye hem de üniversitemize bir katkı sağlamış oldu. Farklı teknik ve yöntemleri öğrencilerimiz çalışmalarında özgün bir biçimde yorumladı, kullandı. Yunus Emre, öğrencilerimizde ne ifade ediyorsa öğrencilerimiz bu düşünce ve hislerini izleyiciye aktarmaya çalıştılar. Öğrencilerimizin aralarında etkileşimde bulunması için de bu sergi bir fırsat oldu” şeklinde konuştu. Anadolu Üniversitesi yetkilileri, ’Yunus Emre Haftası Resim Çalıştayı ve Sergisi’nin 6-12 Mayıs tarihleri arasında Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi sergi alanında ziyaret edilebileceğini belirtti.
Manisa Müşterilerinin anısını berber dükkanında yaşatıyor Manisa’nın Soma ilçesinde 35 yıllık berber Şaban Erden, meslek hayatı boyunca tıraş ettiği müşterilerinin vesikalık fotoğrafları dükkânına asarak ilginç bir koleksiyona imza atıyor. Soma Çaltılık Mahallesinde berberlik yapan 55 yaşındaki Erden, dükkânına gelerek tıraş olan daimi müşterilerinden hatıra kalsın diyerek vesikalık fotoğraf toplamaya başladı. Topladığı fotoğrafları dükkânına yaptırdığı panoya asan Erden, fotoğrafları ’Değer verdiklerim’ adı altında dükkanında sergilemeye başladı. Müşterilerinin fotoğraf koleksiyonuna ilgi gösterdiğini belirten Erden, “Mesleğe 11 yaşında çırak olarak başladım. Allah nasip etti yıllar önce kendi dükkânımı açtım. Dükkânı açtıktan sonra sürekli bana traş olmaya gelen müşterilerim olmaya başladı. Bende onlara hem jest olsun hem de hatıra kalsın diye vesikalık fotoğraflarını toplamaya başladım. Fotoğraflar birikince dükkân duvarına bir tane pano yaptırıp, fotoğrafları oraya asmaya başladım. 300’e yakın fotoğraf bulunuyor tabloda. Bunların arasında bu dünyadan göçüp gidenlerde oldu. Mekânları cennet olsun inşallah. Tıraş olmaya gelen müşterilerimin de dikkatini çekiyor duvardaki fotoğraflar, onlar da çok memnun kalıyorlar. Güzel tepkiler alıyorum” dedi. Çaltılık Mahallesinde 15 metrekarelik ve iki koltuklu berber dükkânında uyguladığı vefa örneği dolayısıyla çevresinden olumlu tepkiler aldığını söyleyen Berber Erden, “Dükkâna tıraş olmaya gelen gençlerden bazıları ‘Babamın fotoğrafı var mı?’ diye soruyor. Babalarının yıllar önceki genç halini ya da vefat etmiş babasının fotoğrafını gösterince çok mutlu oluyorlar. Onların mutluluğu beni daha çok mutlu ediyor. Müşterilerimin hatıralarına da sadakat göstermenin huzurunu yaşıyorum” şeklinde konuştu. Tıraş olmaya gelen müşterilerden Fezail Aksoy, “Berber Şaban kardeşimizin dükkânında çok sayıda fotoğraf var. Önceki yıllardan beri burada tıraş olanlar hatıra olarak fotoğraf bırakmış. Fotoğraflar gelen herkesin dikkatini çekiyor. Tanıdık biri varmı diye bakıyor herkes. Berber Şaban kardeşimizin müşterilerine değer verdiğinin güzel bir göstergesi olan bu duyarlı çalışmasından dolayı tebrik ediyorum” dedi.