GENEL - 22 Mart 2018 Perşembe 12:52

Şırnak’ta ‘Uluslararası Enerji ve Maden Çalıştayı’ başladı

A
A
A
Şırnak’ta ‘Uluslararası Enerji ve Maden Çalıştayı’ başladı

Şırnak’ta başlayan, “Uluslararası Enerji ve Maden Çalıştayı”nda konuşan Vali Mehmet Aktaş, kentin bütün alanlarıyla her türlü yatırımı yapmaya uygun bir alan olduğunu belirterek, kesinlikle güvenlik probleminin bulunmadığına dikkat çekti.

Şırnak’ta başlayan, “Uluslararası Enerji ve Maden Çalıştayı”nda konuşan Vali Mehmet Aktaş, kentin bütün alanlarıyla her türlü yatırımı yapmaya uygun bir alan olduğunu belirterek, kesinlikle güvenlik probleminin bulunmadığına dikkat çekti.


Şırnak’ta “Uluslararası Enerji ve Maden Çalıştayı” başladı. Şırnak Üniversitesi (ŞÜ) Mehmet Acar Kampüsü’nde bulunan 15 Temmuz Kongre ve Kültür Merkezi Salonu’nda başlayan çalıştaya, Vali Mehmet Aktaş, Batman Üniversitesi (BTÜ) Rektörü Prof. Dr. Aydın Durmuş, ŞÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Mehmet Emin Erkan, GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Sadrettin Karahocagil, Maden Teknik Arama (MTA) Genel Müdürü Cengiz Erdem, Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) Genel Müdür Vekili Ömer Bayrak, AK Parti İl Başkanı İbrahim Halil Erkan, akademisyenler, kurum müdürleri ve vatandaşlar katıldı.



“Şırnak güneş ve enerji yönünden zengin”


ŞÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Mehmet Emin Erkan, Şırnak’ın güneş ve enerji yönünden zengin bir yer olmasına rağmen bu yönde herhangi bir çalışmanın bulunmadığını ifade etti. Çalıştayda, kent için neler yapabileceğini, yeraltı ve yer üstü kaynaklarının nasıl etkin hale getirebileceğini konuşacaklarını anlatan Erkan, bilim üretmenin ve bunu sanayiye aktarmanın üniversitenin görevi olduğunu, bunun için çalışmalarını sürdürdüklerini dile getirdi.



“Terör örgütü huzur durağını kargaşa mekanına dönüştürdü"


Vali Mehmet Aktaş ise Şırnak’ın Hz. Nuh’u misafir etmiş tufanın son bulduğu, huzur durağı olmuş bir mekan olduğunu anlatarak, “Bereketi Cudi’nin eteklerinde kurulmuş çok özel bir yer, özel bir şehir. Ama gelin görün ki, hepinizin de çok iyi bildiği üzere bölücü terör örgütü yaklaşık 35-40 yıldır burada kan dökmüş, gözyaşı dökmüş ve burayı maalesef bir kaos ve kargaşa mekanı haline getirmiş. Tabi ki bunun yanında burayı yakmış, yıkmış her yönüyle, hem fiziki olarak hem düşünsel olarak, hem sosyal olarak, hem kültür olarak hem de ekonomik anlamda büyük yıkıntılara sebep olmuş. Hiç şüphesiz bunun yanında şehrimizin var olan potansiyelini de değerlendirilmesini, ortaya çıkarılmasını engellemiştir. Ama şükürler olsun bu gün itibari ile başta Cumhurbaşkanımızın, başbakanımızın ve hükümetimizin çok yüksek desteği ile devletimizin hemen hemen bütün kurumlarını harekete geçirdi. Şehrimize bölgemize çok büyük kamu kaynaklarını yönlendirmeleri sebebi ile Allah’ın izniyle hem fiziki olarak ihyası ve inşası yönüyle hem de sosyal ve ekonomik yönden çok büyük değişimi dönüşümü yaşıyor” dedi.



“Madeni istediğimiz düzeyde çıkaramıyoruz”


Şırnak’a 11 bin konut ve iş yerinin yapıldığını aktaran Vali Aktaş, şunları söyledi:


“Allah’ın izniyle yakın bir zaman da bunları bitireceğiz ve terör örgütünün yakıp yıktığı evleri ve işyerlerini teslim edeceğiz. Yine bunun yanında şehrimizin hem alt yapısı hem de üst yapısıyla gelişmesi için çok büyük yatırımlar var. Yaklaşık 450 kilometrelik asfalt yapılıyor. Kanalizasyon, içme suyu ve elektrik hatlarının tamamını yenileniyor. Tabi bütün bunların yanında şehrimizin ekonomik olarak kalkınması içinde hem teşvik politikaları, hem de her türlü destek buraya yapılacak yatırımlar için yapılıyor. Şehrimizin alacağı yatırımlar noktasında en avantajlı olduğu noktalar ifade edildi. Şehrimiz de biliyorum belki de abartılı olacak ama bütün Türkiye’ye yetecek bir kömür madenine sahibiz. Ama maalesef bu madeni istediğimiz düzeyde çıkaramıyoruz, işleyemiyoruz ve ekonomiye katkıda bulunamıyoruz. İnşallah bu çalıştay var olan bu kömür rezervimizin en üst seviyede değerlendirilerek, ülke ekonomisine ve şehrimizin ekonomisine katkıda büyük bir ivme kazandıracaktır. Dicle Nehri şehrimizden geçiyor ve büyük bir potansiyel barındırıyor. Ilısu barajımızın Allah’ın izni ile bu yıl üretime geçecek. Bunun yanında Cizre Barajımız, proje aşamasında ve bu yıl onun da inşaatına başlanacaktır. Cizre Barajı’nın şöyle bir yönü var hem enerji üretecek, hem de İdil, Cizre ve Silopi ovalarını ve Nusaybin’in bir kısmını da sulayacak çok büyük bir projedir. Ben şunu rahatlıkla ifade ediyorum, Şırnak bütün alanları itibariyle bu gün için her türlü yatırımı yapmaya uygun bir alandır. Kesinlikle bir güvenlik problemimiz yoktur. Yeter ki yatırımcılarımız, sanayicilerimiz buraya gelsin, burada yatırım yapmak istesinler.”


Çalıştay devam ediyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay 5 milyon euroluk Avrupa Birliği projesi deprem bölgesinde tanıtıldı Deprem bölgesinde ekonomik kalkınmanın öncüsü olan Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı (DOĞAKA), Sosyal Girişimcilik Güçlendirme ve Uyum Projesi çerçevesinde; Hatay, Kahramanmaraş ve Osmaniye’de hızlandırma hibe programını tanıttı. Asrın felaketinde hasara uğrayan deprem bölgesinin yeniden ayağa kalkması için yürütülen çalışmalar devam ediyor. Deprem bölgesinde en büyük hasarı alan illerden olan; Hatay, Osmaniye ve Kahramanmaraş’ın ekonomik anlamda değer kazanmasına öncülük eden Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı (DOĞAKA) bölgedeki faaliyetlerini sürdürüyor. Sosyal Girişimcilik Güçlendirme ve Uyum (SEECO) Projesi; kapsamında DOĞAKA öncülüğünde Kahramanmaraş, Osmaniye ve Hatay’da hızlandırma hibe programı tanıtıldı. SEECO Projesi kapsamında ilan edilen Hızlandırma Hibe Programı’nın açılış ve tanıtım toplantısı potansiyel faydalanıcılar ve kamu kurumlarının temsilcileri ile Hatay, Kahramanmaraş ve Osmaniye illerinde gerçekleştirildi. Toplantıda katılımcılar, SEECO projesi hakkında bilgilendirildi. SEECO projesi; Avrupa Birliği’nin FRIT (Türkiye’deki Mülteciler için AB Mali Yardım Aracı) Programı kapsamında, Dünya Bankası ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü koordinasyonunda yürütülmekte olan bir çalışma. SEECO Projesinin amacı, sosyal girişimcilik yoluyla kadınların ve gençlerin sosyal ve ekonomik yönden güçlendirilmesine ve toplumsal uyumunun sağlanmasına katkıda bulunarak, kadınlar ve gençler için yeni istihdam alanları oluşturulması. Toplam bütçesi 5 milyon euro olan hibe programı kapsamında, Hatay, Kahramanmaraş ve Osmaniye illerinde KOBİ’lere yönelik ve en az 1 yıl önce kurulmuş şahıs işletmelerine, şirketlere ve kooperatif işletmelerine, KDV hariç 3 bin ile 25 bin Avro arasında hibe desteği sağlanması amaçlanıyor. SEECO projesi çerçevesinde başlayacak olan ‘Hızlandırma Hibe Programı’ için son başvuru tarihi 17 Mayıs 2024 olarak açıklandı.
Manisa Özgür Özel’den milliyetçilik vurgusu Manisa’nın Kula ilçesinde halka seslenen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Ben yakamdaki parti rozetindeki 6 okun altısına da aşığım. Bu altı oktan milliyetçilik okunu hiç kimseye bırakamayız. Onun için birileri kendini milli kendinden olmayanları gayri milli, kendisini makbul geri kalanları hain ilan etmeye kalkıyordu. Bu oyuna gelmeyiz. Ne milliyetçiliği ne milli olmayı ne de vatan severliği asla ve asla size bırakmayız. Bunun üzerinden algı operasyonlarına teslim olmayız" dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, memleketi Manisa’daki ziyaretlerinin üçüncü ve son durağı olan Kula ilçesinde vatandaşların sevgi gösterileriyle karşılandı. Özel, partisinin Kula ilçe başkanlığını ve Kula Belediye Başkanı Hikmet Dönmez’i ziyaret ettikten sonra Kula Yunus Emre ve Şehit Ömer Halisdemir Kent Meydanında otobüs üzerinden halka hitap etti. "Atatürk’ün iki emanetine gözümüz gibi bakacağız" Kula Yunus Emre ve Şehit Ömer Halisdemir Kent Meydanında halka seslenen Özel, “Cumhuriyet tarihinde ilk kez Manisa’da hem büyükşehiri hem merkez ilçeleri hem 15 ilçeyi kazanıp bugün sizin karşınıza büyükşehir belediye başkanlarımızla, ilçe belediye başkanlarımızla büyük bir onur ve gururla çıktık. Hepinize yürekten teşekkür ediyorum. Hiç şüphe yok bu başarı sadece CHP’ye ait değildir. Öyle yaparsak büyük bir haksızlık yapmış oluruz. Bu başarı Kula ittifakının başarısıdır. Herkesin katkısının farkındayız. Bundan sonra iş bu büyük birlikteliği bir arada tutmak. Hikmet Başkanımız belediyenin kapılarını ardına kadar açtı. Onun hedefi Kula’ya en iyi hizmeti yapmak. Biz de Kula’ya destek için ne gerekiyorsa Mansur Yavaş’sa Mansur Yavaş’tan, Ekrem İmamoğlu ise Ekrem İmamoğlu’ndan her türlü destek. Biz bu seçimlerde bir zafer kazanmadık. Biz bu seçimlerde bir görev aldık. CHP olarak bu büyük ittifakı büyütmenin, korumanın, önümüzdeki seçimlere taşımanın ve dolayısıyla cumhuriyetin ikinci yüzyılının ilk genel seçimlerinde partimizi birinci parti yapmanın, Atatürk’ün partisini iktidar yapma görevi aldık. BU görev partizanca bir görev değildi. CHP herhangi bir parti değildir. BU parti Cumhuriyeti kim kurduysa, bu memleketi kimler kurtardıysa onların kurduğu bir partidir. BU parti baba ocağıdır. Hepimiz baba ocağına doğarız, orada büyürüz. Kimi ırakta oturur, kimi yakında oturur ama herkes bilir ki baba ocağı oradadır, bacası tütmekte, çorbası kaynamaktadır. O bacayı tüttürenler CHP’lilerdir. BU baba ocağı sadece CHP’lilerin değildir. Burası hepimizin. Burası dedemizin, babamızın partisidir. Biliriz ki başımız sıkınca gideceğimiz yer baba evidir. Zorda kalırsak, başımız sıkışırsak gideceğimiz yer baba evidir. Kimse size şimdiye kadar neredeydiniz demez. Kim Atatürk’ü seviyor, kim bayrağını, ülkesini seviyorsa biz de onu seviyoruz. Kim ki İstiklal Marşı çalarken ağlayan filenin sultanlarıyla ağlıyor, kim ki milli takım gol attığında havalara sıçtırıyorsa onlarla birlikteyiz. Biz kibre, güç zehirlenmesine kapılmayacağız. Aksine sorumluluğumuzun farındayız. Bu ülkede yoksulluk, işsizlik var. Çifti, esnaf perişan, emekliler açlığa terk edildi. 10 bin lira ile. Kira versin aç kalırsın, karnını doyursan sokakta kalırsın. Böyle bir ülke oluşturdular. Onun için mücadele verip halkın iktidarı kurmak, tekrar Atatürk’ün cumhuriyet, kimsesizlerin kimsesidir sözünü hatırlamak, uygulamak, işsizliği, yoksulluğu bitirmek, emeklinin yüzünü güldürmek, çiftçiyi milletin efendisi yapmak için hep birlikte çalışacağız. Birileri kavga etmemizi istiyor. Asla ve asla suni gündemlerin peşine takılmayacağız, kimlik siyaseti oyunlarına gelmeyeceğiz. Biz bu ülkenin gerçek sorunlarını konuşup onu dile getirip çözmek için mücadele edeceğiz. Diyorlar ki ‘Gel benimle kavga et’ ben kavga edeceksem, çiftçinin, emeklinin, yoksulun kavgasını edeceğiz. Millet bizden kavga istemiyor. Millet, oturun, çalışın ve derdime çare olun diyor. Yeniden seçimler olup iktidar olana kadar ana muhalefet partisiyiz. Bu ülkenin çıkarları için sonun kadar mücadele edeceğiz. Atatürk’ün iki emaneti olan hem Türkiye Cumhuriyeti’ne hem de partimize gözümüz gibi bakacağız" dedi. "Milliyetçilik oyununa gelmeyiz" "Ben yakamdaki parti rozetindeki 6 okun altısına da aşığım" şeklinde konuşmasına devam eden Özel, "Bu altı oktan milliyetçilik okunu hiç kimseye bırakamayız. Onun için birileri kendini milli kendinden olmayanları gayri milli, kendisini makbul geri kalanları hain ilan etmeye kalkıyordu. Bu oyuna gelmeyiz. Ne milliyetçiliği ne milli olmayı ne de vatan severliği asla ve asla size bırakmayız. Bunun üzerinden algı operasyonlarına teslim olmayız. Yaşasın cumhuriyet. Yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi. Bu ülkeyi Atatürk’ün emanet ettiği gibi çiftçisine de, işsizine de sahip çıkana kadar, emekliler hakkını alana kadar önce muhalefet mücadele edeceğiz sonra iktidarda hepsinin yüzünü güldüreceğiz. Bize oy verenleri pişman etmeyeceğiz, oy vermeyenlerin de gönlünü kazanacağız. ‘Keşke ben de verseydim’ dedirteceğiz. İlk seçim gelsin oy atacağım dedirteceğiz. Bu partiyi nasıl yüzde onların altında Kula’da yüzde 50’nin üzerine getirdiysek, neredeyse Türkiye şampiyonu yaptıysak hep birlikte bu partiyi çok çalışarak iktidar yapacağız. Bunun için başta şunu ifade edeyim. Hikmet Başkan kazandı Kula kazandı, Ferdi Başkan kazandı Manisa Kazandı. Türkiye İttifakı kazandı, Türkiye kazandı. Ben partimizin genel başkanı olarak Hikmet Başkana şunu söylüyorum, sen çalış biz arkandayım. Örgütümüz bana emanet, örgütümüze Hikmet Başkanı emanet ediyorum, Hikmet Başkana Kula’yı emanet ediyorum sizleri de Allah’a emanet ediyorum" diyerek konuşmasını tamamladı.
Hakkari Engelli çift, inşaatını bitiremedikleri evleri için destek bekliyor Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde yaşayan Çiğdem ve Orhan Dağdeviren çifti, temelini geçen sene attıkları evlerini tamamlamak için yetkililerden ve duyarlı vatandaşlardan destek bekliyor. Yüksekova’ya bağlı Çevreli Küme Evleri’nde yaşayan Çiğdem ve Orhan Dağdeviren çifti, 2022 yılında dünya evine girdi. Bedensel engelli olan ve tekerlekli sandalyeye mahkum bir hayat süren çift, kendilerine bir ev inşa etmek istedi. Geçen sene arsalarının üzerine temel atan çift, maddi imkansızlıklar yüzünden evlerini tamamlayamadı. En büyük hayallerinin evlerine yerleşmek olduğunu kaydeden Dağdeviren çifti, yetkililerden ve duyarlı vatandaşlardan destek bekliyor. Evlendikten sonra Yüksekova’da kaldıklarını kaydeden Çiğdem Dağdeviren, “Kaldığımız dairede hem kiramız arttı hem de giriş çıkışları bizim için sıkıntılıydı. Köye geldik, kaynımın evinde kalıyoruz. Onların evinin giriş çıkışı da bizim için rahatsız edici. Biz geldik bir temel attık. Malzemelerin bir kısmını borçla aldık, bir kısmı için de hayırseverler yardımcı oldu. Temeli attık ama geçen seneden beri bu temel böyle. İkimizin de engelli maaşı çok düşük. Valimiz olsun, vatandaşlar olsun, destek bekliyoruz kendilerinden. Biz de evimize girmek istiyoruz. Rahat etmek istiyoruz” şeklinde konuştu. Attıkları temelin ikinci yıla gireceğini ve temelde kullandığı inşaat malzemelerinin büyük kısmını borçla aldığını söyleyen Orhan Dağdeviren ise, “Zor durumdayız, sıkıntıdayız. İmkanlarımız yok. Tek gelirimiz engelli maaşımız. Onunla da bir şey yapılmıyor. Geçen seneden beri abimin evindeyiz. İçeri girmek, dışarı çıkmak bizim için çok sıkıntılı. Gelip gidemiyoruz. Kendimize göre ev yapmak için temel attık ama tamamlayamadık. Milletimiz bize destek olursa çok seviniriz” şeklinde konuştu.