POLİTİKA - 25 Mayıs 2018 Cuma 22:13

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki:

A
A
A
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki:

C bunların taşeron örgütleridir.

C bunların taşeron örgütleridir. Kiralık katiller bunlar. Böyle bir yapı içinde mücadele ediyoruz. Türkiye eski Türkiye değil. Dimdik durarak, gece yarılarına kadar çalışarak yolumuza devam ediyoruz” dedi.


Elite World Van Otelde düzenlenen ‘Van Güçbirliği Toplantısı’na Bakan Mehmet Özhaseki, Van Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Murat Zorluoğlu, AK Parti Van milletvekilleri Beşir Atalay ve Burhan Kayatürk, kamu kurum amirleri ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı. Burada konuşan Bakan Mehmet Özhaseki, Van’ın gelecekte nasıl olması gerektiği konusunda ortak bir fikrin belirlenmesi gerektiğini kaydetti. Hayvancılık kentlerinde farklı, turizm kentlerinde de farklı planlamaların yapılacağını dile getiren Özhaseki, İstanbul, İzmir ve Ankara illerinin kendiliğinden büyüdüğünü, ancak onun dışındaki illerde büyüme konusunda çabaya ihtiyaç olduğunu belirtti. Kayseri’de göreve başladığında kaçak su, gece kondu, kaçak yapı ve alt yapı alanlarında sorunların olduğunu ifade eden Özhaseki, yaptıkları çalışmalarla Kayseri’nin şu anda Paris’ten bir eksiğinin olmadığını, kaçak yapı ve gecekonduların kalmadığını, raylı sistemin çalıştığını, Erciyes’te Avrupa standartlarında kayak merkezi yaptıklarını söyledi.



“Yüzde 0 faizli kredi vereceğiz”


Zor bir coğrafyada olduklarını, coğrafyanın altının da üstünün de hareketli olduğuna dikkati çeken Mehmet Özhaseki, “Bu ülkede şu anda bile bir sürü deprem oluyor. Son yüz yıl içinde bu ülkede 56 tane 6 ve üzerinde şiddette deprem var. 83 bin insanımız öldü, 100 milyar dolar maddi kaybımız var. Yapı kayıt belgesi çıkarıyoruz şimdi. Önce binalarımıza kimlik vereceğiz, sonra belediyelerimiz kentte dönüşüm yaptıklarında yüzde 0 faizli kredi vereceğiz. Belediye başkanlarımıza çok iş düşüyor. Belediyeler kentsel dönüşüm alanlarını belirleyecekler, belediyeler projeler hazırlayacaklar. Mahalle konsepti içinde herkesin özlediği komşu ilişkilerinin yaşadığı, meydanı, merkezi, camisi olan mahalle konseptinde projeler getirecekler, onlara yüze 0 faizli krediler vereceğiz. Yapı kayıt belgesinden toplayacağımız paraları belediye başkanlarına mahalleleri dönüştürmeleri için vereceğiz. Ülkenin altındaki depremselliği aşabilmemizin yolu bu” dedi.



“Gerçek yüzleri 15 Temmuz’da görüldü”


Ülkenin üstündeki hareketliliği de herkesin bildiğini dile getiren Mehmet Özhaseki, 40 yıldır ülkenin başında PKK belasının bulunduğunu hatırlattı. Önce hak arama mücadelesi gibi başlatılan mücadelenin geldiği noktayı herkesin gördüğünü söyleyen Özhaseki, bölgede 70 bine yakın hasarlı binanın zararlarını ödediklerini, 26 bin ev yaptırdıklarını ve vatandaşlara dağıttıklarını anımsattı. Vatandaşların mağdur ve masum olduğunu, militanların, satılmışların insanları evlerinden çıkararak çatışma alanı haline getirdiğini belirten Özhaseki, FETÖ belasının da din tarafından ülkeyi vurduğunu, “Dindarız, hizmet edeceğiz” diyerek insanları kandırdıklarını belirtti. Özhaseki, “Fakirlerden geldiler çocuklarını istediler ve zenginlere ‘para, zekat verin’ dediler. Gerçek yüzleri 15 Temmuz’da görüldü. Milletin meclisini, Cumhurbaşkanının çalışma ofisini bombaladılar, sivil insanlara kurşunlar yağdırdılar. 250 şehidimiz var” diye konuştu.



“Bizim gönül coğrafyamızda ne kadar ülke varsa perişan ettiler”


Bir de DEAŞ diye batının, ABD’nin uydurduğu bir örgütün olduğunu, onu bahane ederek bölgede toplandıklarının altını çizen Özhaseki, “Sakal uzattılar DEAŞ’çı, sakalları kesiyorlar PYD’li PKK’lı oluyorlar. Savaştırdıkları elemanları oradan toplayıp başka yere götürüyorlar. Kamyonlarla taşıyorlar hem de. Bir PKK itirafçısı diyor ki, ‘bana dediler kamyonun içi bomba dolu, buraya götür bırak. Ayrıldıktan 5 dakika sonda patlatacaklar dediler. Ben götürdüm, daha içindeyken patlattılar.’ Ağır yaralı hastaneye götürülmüş, düşünürken ‘ben ayrılacaktım beş dakika sonra patlatacaklardı, neden ben içindeyken patlattılar. Beni yok etmek istiyorlar’ dedi. O itirafta çok önemli bir şey söyledi. ‘Bize 15 Temmuz’dan bir ay önce emirler geldi. Askerlere kurşun atmayın karakol basmayın.’ 15 Temmuz oldu, başarısız oldular. Def edildiler. Emir yenilendi ‘askere de kurşun sıkabilirsiniz.’ Bu ne anlama geliyor. Bunların patronları aynı. Bu ülke üzerindeki hedefleri belli olan insanlar. Bu ülkeyi parçalamak isteyenler. Dirliğimize, birliğimize göz koyanlar bir taraftan ırk, diğer taraftan din temelli örgütleri ortaya çıkardılar ve bu ülkeyi yok etmek istiyorlar. Bizim gönül coğrafyamızda ne kadar ülke varsa perişan ettiler. Hepsinin üstüne gittiler, çatışmalar çıkardılar, başındakileri devirdiler. Kan, gözyaşı, rezillik var. Bunu Türkiye’de de denediler. Bunu Suriye topraklarında toplananlara sormayacak mıyız? 10 bin kilometre ötede ne işiniz var diye sormayacak mıyız? Amerikalılarla Suriyelilerin bir ortak tarihleri, akrabalıkları mı, kardeşlikleri mi var? Biz akrabayız, kardeşiz, onların nesi var, sormayacak mıyız? Bitlerini bile vermezler, neymiş demokrasi getireceklermiş. Geldikleri nereye huzur, demokrasi, insan hakları getirmişler. Irak’a mı, Suriye’ye mi, Filistin’e mi?” ifadelerini kullandı.


Fas’ta iklim konferansına katıldığını, küresel ısınmaya, denizlerdeki canlılığın yok olmasını engellemek amacıyla 100 milyar dolar toplanmasına karar verildiğini, tüm kararlara katıldıklarını dile getiren Özhaseki, bu toplantıda bir konuşma yaptığını da hatırlattı. Özhaseki, “100 milyar doları neden topluyoruz? Otlar kurumasın, balıklar ölmesin diye mi? Ama şu anda açık denizlerde küçük çocuklar boğuluyor, anneler dağlarda ölüyor. Onların sizin yanınızda ot kadar değeri yok mu?” diye konuştuğunu belirtti.



“PKK, FETÖ, DEAŞ, DHKP-C bunların taşeron örgütleridir”


Birlik ve beraberliklerini bozmayacaklarını, buna çalışanlara da fırsat vermeyeceklerini söyleyen Özhaseki, “Finans yönünden bizi çökertmek adına batının denemediği yöntem kalmadı. Yabancı ortaklı şirket sayısı şu anda 60 bin civarında. 2002’de bunun sayısı 4 bin civarındaydı. Çok güzel çalışmalar yaptık. Yabancı firmalarla ortaklıklar kuruldu. Bunlara ‘Türkiye’den çıkın, Türkiye’de yatırım yapmayacaksınız’ dediler. Hala o baskı devam ediyor. Emin olun, bir ay sonra seçim var. Onların çoğu hizaya gelecek. Burnundan kıl aldırmayan Avrupa Birliği üyeleri yavaş yavaş hizaya geldiler, eşit ülke gibi görüyorlar. Türkiye onlar için emir verilecek bir ülkeydi. PKK, FETÖ, DEAŞ, DHKP-C bunların taşeron örgütleridir. Kiralık katiller bunlar. Böyle bir yapı içinde mücadele ediyoruz. Türkiye eski Türkiye değil. Dimdik durarak, gece yarılarına kadar çalışarak yolumuza devam ediyoruz” dedi.


Beşir Atalay, 2016 yılında başlayan Van Güçbirliği Platformunun Van’ın sorunlarının görüşüldüğü ortak akıl platformu olduğunu söyledi. Bugün 9. toplantıyı düzenlediklerini ifade eden Atalay, toplantının hayırlara vesile olmasını diledi.


Van Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Murat Zorluoğlu, Çevre yolunun Van’ın önemli çalışmalarından biri olduğunu belirterek, “Hedefimiz kısa sürede 18. Madde uygulamasını yaparak çalışmaya başlamaktır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın bu konuya gösterdiği ilgi takdire şayandır. Atık su arıtma tesisinin yanında Van için önemli olan katı atık entegre tesisi kuruyoruz. Artık vahşi depolama alanını kapatıyoruz. Ayrıştırma tesisi kuruyoruz. Bir başka konumuz ise Van Gölü’nün dip çamurunun temizliğidir. Burada Van Büyükşehir Belediyesi olarak İskele Mahallesi sahilinin temizlenmesi bizim için çok önemlidir. 100 bin metreküplük bir alanı temizlememiz gerekir. Bu konuda da sizlerden maddi ve tecrübe anlamında destek bekliyoruz” dedi.


Katılımcıların da görüşlerini dile getirmesinin ardından toplantı sona erdi.



“Erdoğan önderliğinde ekip olarak 15 yılda sessiz devrim gerçekleştirdik”


Güçbirliği toplantısının ardından AK Parti Van İl Başkanlığını ziyaret eden Bakan Özhaseki, daha sonra Van Büyükşehir ile İpekyolu belediyelerince kurulan iftar çadırında vatandaşlarla orucunu açtı.


İftar öncesinde vatandaşlara hitap eden Bakan Özhaseki, bu dünyaya kimsenin dilekçe vererek gelmediğini söyleyerek, “Allah takdir ediyor ve istediği zaman istediği mekanda dünyaya getiriyor insanoğlunu. Gitmek istediğinde de gitmek istiyor musun diye sormuyor. İmtihan ikisi arasındaki zaman dilindedir. Hayır mı şer mi işledik. Allah tek tek bu dünyadayken yaptıklarımızın hesabını soruyor. Önemli olan eserler ortaya koyabilmek. Erdoğan önderliğinde ekip olarak 15 yılda sessiz devrim gerçekleştirdik. Her alanda çok önemli işler yaptık. Bu ülkede insanların inançları üzerindeki baskıları kaldırarak, kötülükleri gidererek, demokrasiyi zenginleştirerek yaptık. Hepimizin dikkat etmesi gereken nokta var. Gönül coğrafyamız üzerinde oyunlar oynanıyor. Huzur bırakmadılar, birbirlerine düşürdüler bu ülkeleri. Oralarda kan ve gözyaşı var. Türkiye üzerinde de denemeler yaptılar. Bunları biliyorsunuz. PKK, FETÖ, DEAŞ ile bizim de huzurumuzu kaçırmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Mülteciler geldiği zaman kapısını açan bir toplum var, o da Türkiye. Garibanlara yardım eden ülke Türkiye. Avrupa ülkeleri mülteciler gelmesin diye tel örgüler çekiyor. Allah birliğimizi bozdurmasın. Huzurumuza kast edenlere fırsat vermesin” şeklinde konuştu.


Bakan Özhaseki, iftardan sonra Van’dan ayrıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Selçuk Üniversitesinde ‘Özgürlük için Kampüsteyiz’ nöbeti başladı Selçuk Üniversitesi ile Konya Büyükşehir Belediyesi bünyesinde faaliyet gösteren Kudüs Çalışma Grubu tarafından İsrail’in Gazze’de sürdürdüğü işgali protesto etmek amacıyla düzenlenen “Özgürlük için Kampüsteyiz” nöbeti başladı. 3 gün sürecek nöbet kapsamında ezgi ve marşları içeren konserler ile İsrail zulmüne karşı eylemler gerçekleştirilecek. Nöbet, yaklaşık 300 kişinin katılımıyla Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesinden Keykubad Köşkü önüne düzenlenen yürüyüşle başladı. Kudüs Çalışma Grubu Koordinatörü Muhammet Kırmaz, Keykubad Köşkü önünde yaptığı açıklamada, İsrail’in 7 Ekim 2023’ten bu yana 34 binden fazla Filistinliyi öldürdüğünü ve dünyanın gözü önünde soykırım suçu işlediğini ifade etti. Filistin’de yalnızca bir halkın değil, insani tüm ilke ve değerlerin ayaklar altına alındığını belirten Kırmaz, “Dünya, Gazze’de yakılan direniş meşalesinin aydınlığında ABD’de zalim yöneticilere hakkı çekinmeden haykıran binlerce vicdan sahibine şahitlik ediyor. Bizler, üniversite öğrencileri olarak Columbia Üniversitesinden başlayarak Amerika’da dalga dalga yayılan Filistin eylemlerine Konya’dan selam gönderiyoruz. Onlar yaptıkları eylemlerle işgal hükümetini rahatsız etti. Üniversitelerinin Siyonizm yanlısı tutumuna, polislerin şiddetine rağmen onurlu Filistin direnişine destek verdiler, vermeye de devam ediyorlar. Dünyanın tüm vicdanlı halklarını adalet ve iyilikte buluşmaya, zalimlerin zulmünü suratlarına haykırmaya davet ediyoruz” diye konuştu. Basın açıklaması esnasında katılımcılar, “Katil İsrail’i Boykot Et”, “Direnişin Yanındayız”, “Özgür Filistin”, “Kanımız Aksa da Kurtulacak El-Aksa” dövizleri eşliğinde “Kampüsten Hamas’a direnişe bin selam”, “Kahrolsun İsrail iş birlikçi Amerika”, “Katil İsrail Filistin’den defol”, “Nehirden denize özgür Filistin” sloganları attı. Selçuk Üniversitesi öğrenci topluluklarının katılımıyla 3 gün sürecek nöbet çerçevesinde ezgi ve marşları içeren konserler ile İsrail’in zulmüne karşı protestolar düzenlenecek.
Trabzon Şoförler hariç herkesi suçladı, hainlikle itham etti Trabzon’un Sürmene ilçesinde 2 Mayıs günü yaşanan dolmuşçu-öğrenci servisi kavgası ile ilgili konuşan Sürmene Şoförler Odası Başkanı Ekrem Yılmaz, olaya karışan şoförlerin dışındaki herkesi hainlikle suçlayarak ülkedeki 1,5 milyon şoför esnafının Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ başta olmak üzere Trabzon Büyükşehir ve Sürmene Belediye Başkanları hakkında tazminat davası açmalarını istedi. Sürmene Şoförler Odası Başkanı Ekrem Yılmaz, Trabzon’un Sürmene ilçesinde Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği öğrencileri ile dolmuş şoförleri arasındaki 2 Mayıs günü yaşanan darp olayı ile ilgili Trabzon Gazeteciler Cemiyeti’nde bugün bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda hayli öfkeli ve gergin olduğu gözlenen Yılmaz, “Sürmene’de öğrenciler ve minibüs şoförleri arasında bir olay yaşandı. Savcılığa intikal etti. Savcı karakolda ifadeleri aldı. Öğrenciler ve şoförler gözaltına gerek olmadığı kanaatiyle serbest bırakıldı. Daha sonra bir durak görevlisi ile vatandaşlar gözaltına alınıyor. Nezarette sabaha kadar bekletiliyorlar. Gece 3’te karakol, şoförleri adliyeye gönderiyor. Sürmene Belediye Başkanı yanında bürokratla beraber geliyor, hakimlerle görüşüyor. Olayla ilgili Sürmene belediye başkanı sosyal medyada algı yapıyor. Diyor ki, biz Trabzon Valiliği, Sürmene Kaymakamlığı koordinasyonunda rektörlükle beraber belediye otobüslerini Sürmene’ye göndereceğiz, kampüse kadar çıkacaklar. Yani şoförler suçlu görülüyor” dedi. Konuşmasında Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’i de suçlayan Yılmaz, “ ’Öğrencilerin yanındayım. Öğrencileri taşıma işini üstleneceğim, belediye arabaları ile öğrencileri bedava taşıyacağım’ diyor. O da şoförlerin suçlu olduğuna dair algı yapıyor. Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı şoföre karşı hainlik yapıyor. Kumpas kuruyor. Bunları açıkça söylüyorum. Söylemeye de devam edeceğim. Trabzon Belediye Başkanını tüm Sürmeneli bütün bürokratlara şikayet ediyorum. Şoförün üzerinde algı yaptığı için haindir. Benim şoförümü terörist diyerek hain ilan ettiği için kesinlikle haindir” diye konuştu. Ekrem Yılmaz konuşmasında sosyal medyada kendilerine yönelik bir linç kampanyası yürütüldüğünü de ifade ederek “Çocuklardan biri tweet atıyor. Diyor ki, ‘Sürmene’de durdurulup gasp edildik. Arabadan aşağı alındık ve şoförler tarafından gasp edilip dövüldük.’ Kesinlikle böyle bir şey yok. Öğrenciler şoförleri dövdü. Bu da tespitlidir. Ümit Özdağ, Trabzon Belediye Başkanı ve Sürmene Belediye Başkanı hakkında 1,5 milyon şoförün tazminat davası açmasını rica ediyorum” çağrıda bulundu.
Aksaray ASÜ öğrencileri Gazze nöbetine başladı Aksaray Üniversitesi (ASÜ) öğrencileri İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek ve özgür Filistin mücadelesine destek vermek amacıyla kampüste nöbet eylemine başladı. Farklı öğrenci topluluklarının iş birliği ile düzenlenen “Özgürlük için Ribattayız” eylemi iki gün sürecek ve öğrenciler geceyi kurdukları çadırlarda geçirecek. ASÜ iğdelik alanda bir araya gelen öğrenciler bir basın açıklaması yaptı. Grup adına İslami İlimler Fakültesi 4. sınıf öğrencisi Bedirhan Sağ konuştu. 7 Ekim Aksa Tufanı sonrasında gelişen olayları insanlık tarihinin en vahşi katliamlarından birisi olarak nitelendiren Sağ, bu saldırıların insanlık tarihinin en şerefli direnişlerinden birisi ile karşılık bulduğunu belirtti. Siyonistlerin, Filistin’de sadece bir halkı değil aynı zamanda insani tüm ilke ve değerleri sistematik bir şekilde katlettiğini söyleyen Sağ, batılı devletlerin bu katliama göz yummanın da ötesinde İsrail’i açıkça desteklemekten çekinmediklerinin altını çizdi. Bu gelişmeler yaşanırken son günlerde ABD’nin çeşitli eyaletlerinde ve üniversitelerinde Siyonizm aleyhine gösterilerin yoğunlaştığına dikkat çeken Bedirhan Sağ, “Amerika’nın önde gelen 25’e yakın üniversitesinde devam eden eylemlerde bir taraftan Siyonist vahşet lanetleniyor diğer taraftan Amerika’nın İsrail’e verdiği destek protesto ediliyor” hatırlatmasını yaptı. Gazze’de yakılan diriliş ve direniş meşalesinin aydınlığında kendilerinin de eylemlere destek vermek amacıyla bir araya geldiklerini kaydeden Bedirhan Sağ, “Onlar, yaptıkları eylemlerle katilleri rahatsız ettiler. Siyonizm yanlısı tutumlara ve polislerin şiddetine rağmen onurlu Filistin direnişine destek verdiler. Yakın tarihin en örgütlü kötülüğü olan Siyonizm ile mücadele safının daha da genişlemesi için elimizden ne geliyorsa açık yüreklilikle yapmalıyız. Dünyanın tüm vicdanlı halklarını adalet ve iyilikte buluşmaya, zalimlerin zulmünü suratlarına haykırmaya davet ediyoruz. Bizler de Aksaray Üniversitesi öğrenci toplulukları olarak yaşanan bu zulme sessiz kalmıyoruz ve kampüsümüzde ‘Gazze Direniş Nöbetine’ başlıyoruz. İnanıyoruz ki insanlık vicdanı Siyonizm’i yenecektir” dedi. Kur’an-ı Kerim tilaveti ve ASÜ Öğretim Üyesi Mehmet Sami Yıldız’ın yaptığı duanın ardından nöbet başladı. Öğrenciler geceyi kurdukları çadırda geçirecek. Eylem 8 Mayıs 2024 günü ikindi saatinde sona erecek.
İstanbul Eyüpsultan’da lisede dehşet: Okuldan atılan öğrenci okul müdürünü silahla vurdu Eyüpsultan’da yabancı uyruklu öğrenci, liseden atılmasından sorumlu tuttuğu okul müdürü İbrahim Oktugan’a silahla 5 el ateş etti. Odasında uğradığı silahlı saldırı sonucu ağır yaralanan okul müdürü hastaneye kaldırılırken, şüpheli olay yerinden kaçarak uzaklaştı.Olay, saat 10.00 sıralarında Özel Eyüpsultan Final Akademi Anadolu Lisesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, Irak asıllı olduğu iddia edilen Y.K., Aralık 2023 tarihinde öğretmeni ve ardından okul müdürü İbrahim Oktugan’la yaşadığı sorunlardan sonra okuldan atıldı. Öğretmenleri ile sorun yaşadığı gerekçesiyle okuldan atılan Y.K., 5 ay sonra liseye gelerek okul müdürü İbrahim Oktugan’ın odasına girdi. Yanında getirdiği silahı belinden çıkararak okul müdürünü hedef alan Y.K., 5 el ateş ederek İbrahim Oktugan’ı ağır şekilde yaraladı. Gerçekleşen olayın ardından Y.K. olay yerinden kaçarak uzaklaştı. Silah seslerini duyan öğrenci ve öğretmenler panik halinde sınıflarından dışarı çıktı. Odaya gelen öğretmenler, okul müdürünü kanlar içinde yerde gördü ve bunun üzerine polis ekiplerine haber verdir. Olay yerine gelen polis ekipleri çevrede geniş güvenlik önlemi alırken, kaçan şüpheliyi yakalama çalışmaları devam ediyor. Öte yandan bilgi sahibi olduğu düşünülen 4 okul öğrencisi ifadeleri alınmak üzere polis merkezine götürüldü.