Güneydoğu’da görev yaptığı karakola yönelik terörist sızlamalara karşı tuzaklanan el bombasının elinde patlaması sonucu ağır yaralanan İbrahim Dal, patlamada gözünü, işitme kabiliyetini ve ellerini kaybetti. Defalarca ameliyat olmasına rağmen yaşam mücadelesini hiç bırakmayan Dal, "Tüm engellere rağmen hayata dört elle sarılın" dedi.
Adana’nın Ceyhan ilçesinde yaşayan ve Güneydoğu’da görev yaptığı karakolda 25 Eylül 1998 tarihinde terörist sızmalara karşı tuzaklanan el bombasının elinde patlaması sonucunda ağır yaralanan 38 yaşındaki İbrahim Dal, söz konusu patlamada ağır yaralandı. Gözleri görmeyen, el ve ayaklarının yanı sıra iç organları da zarar gören Dal, yaşadıklarını anlattı.
25 Eylül 1998 tarihinden bu yana yaşadığı sıkıntıları dile getiren Dal, özellikle Ankara’daki Genelkurmay’ın Rehabilitasyon Merkezi’nde yeniden doğduğunu söylüyor. Dal, olaydan sonra birçok kez intihar etmeyi dahi düşündüğünü, sonra Allah korkusundan dolayı bu düşüncesinden vazgeçtiğini söylüyor.
Ankara’da Satranç sporu ile ilk kez tanıştığını belirten Dal, "Rehabilitasyon Merkezi’nde satranç sporu ile uğraştım. Yapamam, edemem diye düşünüyordum. Ama azmi hiçbir zaman bırakmadım. Ve bunu başardım. Şu anda turnuvalara katılıyorum. Bazen dereceler alıyorum. Bilgisayar tam benlik, o olmadan önce uykum kaçtığında kimseye çaktırmadan hep ağlardım, hep ağlardım. Ama şimdi uykum kaçınca geliyorum. Bilgisayarımı açıyorum. Buradan dünyanın dört bir tarafından insanlarla satranç oynayabiliyorum. Hatta
bazıları beni yenemeyince sinirleniyor. Masadan kaçıyorlar. Hoşuma gidiyor" dedi.
Dal, gün içinde yine bilgisayarla istediği arkadaşıyla iletişim kurabildiğini de belirterek, arkadaşlarıyla bilgisayar aracılığı ile konuştuğunu, haber ve müzik dinlediğini hatta özel bir programla film bile seyrettiğini söylüyor.
Güneydoğu Gazisi İbrahim Dal, ’Hasta olmayan, sağlığın kıymetini bilmez’ sözünün ne kadar doğru olduğunu ifade ederek, "Gerçekten hayat yaşamaya değer, insanların bazıları özürlülüğünü duygu sömürüsü haline getirip, cami avlularında veya başka yerlerde dileniyorlar bu beni kahrediyor. Birçok özürlü insanlar var çalışıyor, ama bazıları da devletimizin desteğine rağmen dileniyorlar, dilendiriliyorlar. Lütfen dilenmesinler" dedi.