“TARİHİ BELGELERİN IŞIĞINDA ERMENİ SORUNU”

Türk Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Erol Kürkçüoğlu, "Ermeni Sorununun" sadece Türk dünyasının bir sorunu olmadığını belirterek, “Ortadoğu`da, Kafkasya`da çıkar ve emelleri olan emperyalist devletlerin hepsini birden ilgilendiren milletlerarası bir problem olarak karşımıza çıkmaktadır” dedi.
Tıp Fakültesi Bilimsel Araştırmalar Topluluğu tarafından düzenlenen konferansta konuşan Kürkçüoğlu, “Tarihi bir gerçektir ki, Ermeni meselesi hiçbir zaman sadece Ermenilerin hareketi olarak gündeme gelmemiştir. Bugüne kadar Rusya`nın, İngiltere`nin, Fransa`nın, Almanya`nın, Yunanistan`ın desteklemediği hiçbir Ermeni hareketi olmamıştır” değerlendirmesini yaptı.
Kültür Merkezi’nde verdiği konferansta Kürkçüoğlu, ‘Boğazın Hasta Adamı`nı ortadan kaldırmanın ve topraklarını parsellemenin adını ‘Şark Meselesi’ olarak koyan batılı emperyalist devletlerin farklı bir kisveye bürünüp Ermenilerle izdivaç yaptıklarını, onları Kafkasya`da kendi siyasi ve iktisadi çıkarları doğrultusunda kullandıklarını söyledi.
“Sözde Ermeni Soykırım yasasını kabul eden ülkelerin, 21. yüzyılda da taşeron güç olan Ermenileri kullanmaya devam edecekleri görülmektedir” diyen Kürkçüoğlu, şunları kaydetti:
“Batılı emperyalist devletlerin; Fransa, İngiltere, Rusya ve Almanya`nın, suni olarak gündeme getirdikleri ‘Ermeni Meselesi’ üzülerek ifade etmek istiyorum ki, Türk Milleti`nin milli meselesi haline gelmiştir. 70 milyonluk Türk İnsanının, milli meselelere sahip çıkmayı ve bu meseleleri Türkiye`nin menfaatleri doğrultusunda sonuçlandırmayı milli bir hedef olarak kabul etmesi gerekmektedir. Rusların ünlü tarihçilerinden Kavkaz adlı eserin yazan V.L. Veliçko, tarihi Ermeni siyasetini, ‘Ermeniler tarih boyunca devamlı surette efendilerini değiştirmişlerdir. Roma, Bizans, İran, Rus, İngiliz, Fransız, Alman, Türk... Tarih sahnesine yeni yeni efendi çıktığında, Ermeniler eski efendilerini sistemleri olarak satmışlardır’ diyerek Ermenilerin tarihi, siyasi ve milli bir şahsiyetten mahrum bir millet olduklarını ifade etmektedir.”