YEREL HABERLER - 05 Aralık 2011 Pazartesi 15:14

KADINLAR TEMSİLDE TAM EŞİTLİK İSTİYOR

A
A
A
KADINLAR TEMSİLDE TAM EŞİTLİK İSTİYOR

Mersin’deki demokratik kitle örgütleri ve siyasi partilerin kadın temsilcileri, bugün Türkiye’de kadının seçme ve seçilme hakkını tam anlamıyla kullanamadığını belirterek, temsilde tam eşitlik isteklerini dile getirdiler.
Mersin’de bazı demokratik kitle örgütü ve siyasi partilerin kadın temsilcileri, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilişinin 77. yıldönümü dolayısıyla açıklama yaptılar. Parti üyesi Avukat Nevin Zaimoğlu, CHP Mersin İl Teşkilatı adına yaptığı açıklamada, kadınların seçme seçilme hakkını özgür iradeleriyle kullanamadıklarını ileri sürdü. Kadına çok değer veren Mustafa Kemal Atatürk, kadınların siyasi hayatta seçme ve seçilme haklarını elde etmeleri için 1930 yılından başlayarak bir dizi yasa çıkartılmasına öncülük ettiğini anlatan Zaimoğlu, 5 Aralık 1934 tarihinde TBMM’de yapılan bazı yasa değişiklikleri ile Türk kadınına, hakların en büyüğü olan ‘seçme ve seçilme’ hakkının tanındığını kaydetti. Birçok modern ülkeye göre, Türkiye’de Atatürk önderliğinde Türk kadınına seçme seçilme hakkının çok daha önce tanındığına işaret eden Zaimoğlu, Atatürk’ün bu konudaki “Bu karar, Türk kadınına sosyal ve siyasi hayatta bütün milletlerin üstünde yer vermiştir. Medeni memleketlerin bir çoğunda kadından esirgenen bu hak, bugün Türk kadınının elindedir ve onu salahiyet ve liyakatle kullanacaktır” sözlerini anımsatarak, “Ancak, acaba 21.yüzyıl Türkiye’sinde Türk kadını Atatürk’ün dediği gibi seçme ve seçilme hakkını ‘salahiyet’ ve ‘liyakat’la kullanabiliyor mu? Türk kadınının özgür iradesi ile seçme seçilme hakkını kullanamadığı, bugünkü Türkiye’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde toplam 78 kadın milletvekili sayısından açıkça belli olmaktadır” dedi.
Atatürk’ün bundan 77 yıl önce kadınlara verdiği seçme ve seçilme hakkının büyük ölçüde kağıt üzerinde kaldığını ifade eden Zaimoğlu, “Ne yazık ki uygulamada kadın ailesinin seçtiğini seçmiş, kendisi ise seçilememiştir. Bilinçli bir toplum oluşması toplumsal refahın ve demokrasinin üst seviyede olması, kadınların eğitimde, siyasette, yönetim mekanizmalarında, karar alma mekanizmalarında yani hayatın her alanında erkeklerle eşit haklara sahip olması ile mümkün olur. Türkiye’den 20-30 yıl sonra kadınlarına seçme ve seçilme hakkı tanıyan birçok Avrupa ülkesindeki kadınların meclisteki temsil oranları yüzde 50’lere yaklaşmaktadır. Seçme ve seçilme hakkımızı sonuna kadar kullanma konusunda kararlı, ısrarcı ve mücadeleci olmalıyız” ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet Kadınları Derneği (CKD) Mersin Şube Başkanı Şule Dündar da yaptığı yazılı açıklamada, kadınların seçme ve seçilme hakkının yasal düzlemde kabul edilmesinin üzerinden 77 yıl geçmiş olmasına karşın, bugün hala temsilde tam eşitlik sorununun yasal ve toplumsal alanda çözülemediğinin altını çizdi. “Siyasi partiler, erkek egemen yapılarını korumakta, parlamento erkek çoğunluğundan oluşmakta ve ne yazık ki, sözel kabullere karşın uygulamada kadınlar vitrin malzemesi olmaya ve kararlar erkek parti başkanları ve kurmaylarının iki dudakları arasından çıkacak ‘erkek sözleri’ ile verilmeye devam etmektedir” diyen Dündar, şöyle devam etti. “1924 yılında Türk Kadınlar Birliği’nin; ‘müdriki rey ( oy hakkı ) sahibi olmayanlar sığıntıdır’ saptaması ile sürdürdükleri mücadelenin bugün, ‘TBMM’de eşit temsil edilmeyenler sığıntıdır’ kavrayışı ile sürdürülmesi gerekmektedir. Kadınlar, sığıntı olmayı kabul etmeyecektir. Seçme ve seçilme hakkı, yurttaşlık hakkıdır. Anayasa ile güvence altına alınmış olan bu hak, nasıl topluluk ya da cemaatlere terk edilemeyecekse, erkek egemen yapının keyfine de terk edilmemelidir. Bu nedenle tüm kadınlar, azınlıklar için tanınmış olan eşitlik için kota isteminden vazgeçip bugün devrimci bir talep olan yüzde 50 yani tam eşit hak istemini yükseltmektedirler. Bu hakkın elde edilmesinin birinci adımı, feodal anlayışların terki olmalıdır. Kadınlar, iş yaşamının her alanında eşit olanaklarla donatılmalıdır. Kadınlar için eşit eğitimin yasal ve toplumsal güvenceleri sağlanmalıdır. Bunun için verilecek mücadelede kadınlar en önde olmaya devam edeceklerdir.”
Girişimci İş Kadınları Derneği (GİŞKAD) Başkanı Cavidan Demirağ ise yayınladığı mesajda, Atatürk’ün, devrimleri gerçekleştirirken gerçek anlamda eşitliğe dayalı bir toplumsal düzen kurmayı amaçladığını, ancak bugün Türkiye’de kadının siyaset alanında, oy kullanması dışında tam anlamıyla kadın erkek eşitliğinin sağlanamadığını ifade etti. Demirağ, kadınların başta istihdam alanları, girişimcilik ve siyaset olmak üzere yaşamın her alanında yer alması gerektiğinin altını çizdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Kayıp yaşlı adam 12 gündür bulunamadı Adana’nın İmamoğlu ilçesinde 6 Aralık’tan bu yana kayıp olarak aranan, zihinsel engelli 1 çocuk babası Vahit Şentuna’yı bulmak için arama çalışmaları sürmesine rağmen henüz bir sonuç alınamadı. Olay, 6 Aralık’ta İmamoğlu ilçesi Saygeçit Mahallesi’nde meydana geldi. Sabah saatlerinde evinden ayrılarak ilçe merkezindeki bir çay ocağına giden Vahit Şentuna, dönüş yolunda yönünü kaybetti. O günden bu yana kendisinden haber alınamazken, ailesi ve ekipler seferber oldu. AFAD, jandarma ve polis ekipleri ilçenin yanı sıra Adana genelinde de arama çalışmaları yaptı. Gelen her ihbarı titizlikle değerlendirilen ekipler, herhangi bir ize rastlamadı. Babasını bulabilmek için umutla bekleyen kızı Hatice Şentuna, sosyal medya üzerinden yaptığı çağrıda, "Babam kimseye zarar vermez, zihinsel engeli var. Gören ya da duyanların yanında kalıp 112’ye haber vermesini istiyoruz. Ekipler ve ben her yeri arıyoruz" ifadelerini kullandı. Öte yandan, son olarak elde edilen güvenlik kamerası görüntülerinde 6 Aralık’ta , Vahit Şentuna’nın Saygeçit Mahallesi’ndeki dolmuş durağı çevresinde görüldüğü, bu noktadan sonra ise bir daha kameraya yansımadığı öğrenildi. Görüntülerde, durakta araç geçişinin olmadığı da dikkat çekti. Yetkililer, Şentuna’yı gören ya da yerini bilen vatandaşların 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bilgi vermelerini istedi.
Antalya Op. Dr. Barış Özcan: "Hemoroid birçok ciddi hastalıkla karışabiliyor" Antalya’da Genel Cerrahi Bölümü’nden Op. Dr. Barış Özcan, toplumda sık görülen hemoroid hastalığı ve güncel tedavi yöntemleri hakkında önemli uyarılarda bulundu. Hemoroid, halk arasında bilinen adıyla basur, anüs ve rektum bölgesindeki toplardamarların genişlemesi sonucu ortaya çıkan ve çoğu zaman ihmal edilen yaygın bir sağlık sorunu olarak dikkat çekiyor. Erken dönemde tedavi edilmediğinde yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebilen hemoroid hakkında bilgi veren Memorial Sağlık Grubu Medstar Antalya Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü’nden Op. Dr. Barış Özcan, hastalığın hafife alınmaması gerektiğini vurguladı. "Hareketsiz yaşam ve bazı meslekler riski artırıyor" Uzun süre oturarak ya da ayakta çalışmayı gerektiren mesleklerde hemoroid riskinin arttığını belirten Op. Dr. Özcan, "Ofis çalışanları, şoförler, öğretmenler ve güvenlik görevlileri risk grubunda yer alıyor. Ayrıca ağır kaldırmayı gerektiren işlerde çalışanlarda da hemoroid daha sık görülüyor. Kadın ve erkeklerde benzer sıklıkta görülen hastalık, gebelik ve doğum döneminde kadınlarda karın içi basıncının artmasıyla daha da yaygınlaşıyor" dedi. "Birçok ciddi hastalıkla karışabiliyor" Hemoroid belirtilerinin başka hastalıklarla karışabildiğine dikkat çeken Özcan, "Makattan kanama, ağrı ve şişlik gibi şikâyetler anal fissür, fistül, apse hatta kolon kanseriyle benzerlik gösterebilir. Bu nedenle özellikle makattan kanaması olan kişilerin vakit kaybetmeden doktora başvurması büyük önem taşıyor" ifadelerini kullandı. "Tedavide yaşam tarzı değişikliği büyük önem taşıyor" Hemoroid tedavisinin hastalığın evresine göre planlandığını aktaran Op. Dr. Özcan, "Erken evrelerde liften zengin beslenme, bol su tüketimi ve ilaç tedavileri yeterli olabiliyor. İleri evrelerde ise ameliyatsız girişimsel yöntemler veya cerrahi tedaviler gündeme geliyor. Ancak tedavinin kalıcı olması için yaşam tarzı değişikliği şart" diye konuştu. "Cerrahi karar yaşam kalitesi göz önünde bulundurularak veriliyor" İleri evre hemoroid vakalarında cerrahinin gerekebileceğini belirten Özcan, "Sürekli kanamaya ve kansızlığa yol açan, ameliyat dışı yöntemlere yanıt vermeyen ya da dışarı sarkan ve manuel olarak içeri itilemeyen hemoroidlerde cerrahi tercih ediliyor. Günümüzde gelişen cerrahi teknikler sayesinde ameliyatlar daha konforlu hâle geldi. Ancak her hasta için her cerrahi yöntem uygun değildir" dedi. "Ameliyat sonrası süreç en az ameliyat kadar önemli" Cerrahi sonrası dönemin iyileşmede belirleyici olduğuna dikkat çeken Op. Dr. Özcan, "Ameliyat sonrası hafif ya da orta şiddette ağrı görülebilir, önerilen ağrı kesiciler düzenli kullanılmalıdır. Kabızlıktan kaçınılmalı, bol su tüketilmeli ve lifli gıdalar tercih edilmelidir. Ikınmaktan kaçınılmalı, tuvalette uzun süre kalınmamalı, hijyene dikkat edilmelidir. Uzun süre oturmaktan kaçınmak ve kısa yürüyüşler yapmak iyileşmeyi hızlandırır" ifadelerini kullandı.
Aydın Germencik’te öğrenciler matematiğin doğa ile uyumunu inceleyecek Aydın Germencik Şehit Cafer Ortaokulu ve Hırvatistan’dan bir okulun kuruculuğunda yürütülen proje ile öğrenciler, matematiğin doğa ile uyumunu inceleyip, gözlem yapma imkanı bulacak. Germencik Şehit Cafer Ortaokulu ve Osnovna Skola Dobrisa Cesaric Pozega Hırvatistan Okulu’nun kuruculuğunda yürütülen ‘The Hidden Mathematics Of Nature’’ isimli E-Twinning projesi, Şehit Cafer Ortaokulu Okul Müdürü Cemal Aksu ve proje öğretmenleri Dilek Durmuş, Nalan Özcan, Meryem Koçak ve öğrenciler tarafından İlçe Milli Eğitim Müdürü Kemal Çiftçi’ye tanıtıldı. Türkiye’den 10 okul (Kastamonu-Burdur-İstanbul-Manisa-Aydın), 2 yurtdışından okul (1 okul Hırvatistan 2 öğretmen-1 okul Romanya ) ile yürütülen projenin amacının, öğrencilerin doğal ortamda ortaya çıkan matematiğin güzelliğini, mantığını ve uyumunu keşfetmelerini sağlamak olduğu ifade edildi. Proje kapsamında öğrencilerin, uygulamalı keşif, dijital iş birliği gibi etkinlikler aracılığıyla, matematiğin ağaçlarda, kabuklarda, çiçeklerde ve hatta yıldızların desenlerinde nasıl yaşadığını anlayıp, geometrik şekilleri, simetriyi, Fibonacci dizisini ve altın oranı belirlemek için çeşitli doğal olayları inceleyecekleri aktarıldı. Etkinlikler sonunda ortak çalışmalarla, şarkı-dijital kitap-dijital sergi-yarışmalar yapılarak kültürel etkileşim arttırılacağı projenin Aralık ayında başlayıp, Mart ayında biteceği açıklandı. Germencik İlçe Milli Eğitim Müdürü Kemal Çiftçi, projenin amacına ulaşması için verilen emeğin önemine dikkat çekerek, Okul Müdürü Aksu, öğretmen ve öğrencilere başarılar diledi.