YEREL HABERLER - 08 Aralık 2011 Perşembe 18:10

TÜRK KIZILAYI GENEL BAŞKAN DANIŞMANI PROF. DR METE IŞIKARA:

A
A
A
TÜRK KIZILAYI GENEL BAŞKAN DANIŞMANI PROF. DR METE IŞIKARA:

Türk Kızılayı Genel Başkan Başdanışmanı Prof.Dr.Ahmet Mete Işıkara, Eskişehir’de bir şeyin olmadığını ancak Türkiye’nin bir deprem bölgesi olduğunu söyledi.
Toplum Liderlerini Teşkilatlandırma Projesi için Eskişehir’e gelen Işıkara İl Genel Meclisi saolunda basın toplantısı düzenledi. Işıkara, bu projeye 2007 yılında Kocaeli ve Düzce’den başladıklarını, her yıl 10 ili gezip, 2015 yılında 81 ili tamamlamayı hedeflediklerini belirtti.
Işıkara, "Nereye gittiysem, ’Hocam niye geldiniz, bir şey mi var’ diye soruyorlar. Burada da aynısı oldu. Eskişehir’de bir şey yok ama Türkiye bir deprem bölgesi. Dolayısıyla bizim afet zararlarının azaltılması konusunda, bilinçli bir toplum yönünde çok çalışmamız ve bilinç düzeyimizi yukarıya çekmemiz gerekiyor. Bu çerçevede Türk Kızılayı, İçişleri Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Diyanet İşleri Başkanlığıyla "Toplum Liderlerini Teşkilatlandırma Projesi"ni oluşturduk" diye konuştu.
Eskişehir’in 2. derece deprem bölgesi olduğunu vurgulayan Işıkara, "Olası bir afet zararının azaltması için toplum liderleri olan öğretmenler, muhtarlar, din adamları ve toplum destekli polisler aracılığıyla toplumda afetlere karşı hazırlıklı olma ve zarar azaltma kültürünü kazandırmak istiyoruz. Projenin başlangıcından bugüne kadar 2 milyondan fazla kişiye ulaştık" dedi.
Eskişehir’deki deprem riski ile ilgili açıklamalarda bulunan Işıkara şöyle konuştu; "Bana göre Eskişehir, çevresindeki depremlerden etkilenir. Kuzey Anadolu fay zonu ve güney kolundan etkilenir. Bu güney kolunda uzun zamandır deprem söz konusu değil. 17 Ağustos’ta bu fay zonunun kuzey kolundaki hareketi Eskişehir algıladı ve maalesef o kadar mesafe olmasına rağmen burada yıkım oldu. Neden yıkım oldu. Çünkü o binalar çok kötüydü. Dolayısıyla deprem yakındı. Eğer sen güvenli bir yapıda yaşamazsan Eskişehir’de bile deprem sana zarar verebilir. Dolayısıyla güvenli yapı kavramını tüm Eskişehir’in yüreğinde hissetmesi lazım. Ayrıca ben hiç faydan bahsetmem. Tamam fayın özelliklerini bilelim, araştıralım ama bunun sade vatandaşa bir faydası yok. Yani o faya bakıp ’deprem yapma mı’ diyeceğiz. Önemli olan o fayın üreteceği depreme karşı hazır olmak. Bu projede de biz bunu empoze etmeye çalışıyoruz ’Hazır mısınız’ diye. Önemli olan belediyenin, valiliğin yani devletin değil, senin ne yaptığındır."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çanakkale Çanakkaleli balıkçılar sezondan memnun Karadeniz’de balığın azalmasıyla Çanakkale Boğazı’nda avlanmaya gelen balıkçı Güven Geçici, sezondan genel olarak memnun kaldıklarını belirterek boğaza istavrit göçü için tarih verdi. Geçici, "Ocak ayının ortalarından sonra istavrit balığının boğaza doğru akımı olur" dedi. Geçiciler Balıkçılığa ait teknenin 2’nci kaptanı Güven Geçici (38), 22 yıldır balıkçılıkla uğraşıyor. Sezonu Karadeniz’de açtıklarını söyleyen Güven Geçici, 55 günlük süre sonrasında Karadeniz’de balıkçılığın azalmasıyla Çanakkale Boğazı’na geldiklerini belirtti. Karadeniz, Ege ve Marmara denizlerini hamsi balığı açısından değerlendiren Geçici, çok fazla yavru balığın olduğunu vurgulayarak önümüzdeki sezonda da hamsiye doyulacağının müjdesini verdi. Çanakkale Boğazı’nda ise güncel olarak hamsi ve sardalye avcılığının yapıldığını aktaran Geçici, Ocak ayının ortasına doğru ise istavrit akımının başlayacağını kaydetti. Av sezonu bereketli geçiyor Sezonun bereketli geçtiğini belirten Güven Geçici, "Yaklaşık olarak Karadeniz’deki avcılığımız 50 gün sürdü. Allah’a şükürler olsun. Bereketli bir sezondu. Balık boldu. Fiyatlar ülke genelinde biraz düşük kaldı ama yine de balığın çokluğundan bereket versin, şükürler olsun halimize, memnunduk yani sezondan diyeyim. Şimdi orada avcılık bitti. Tekrar kendi bölgemize geldik. Biz genellikle hamsi avcılığı üzerinde çalışıyoruz. Karadeniz’de de hamsi avladık. Burada da hamsi, sardalye, istavrit, kolyos yani genelde bunlar oluyor. İstavrite bakan başka arkadaşlarımız da var ama bu sene istavrit zayıf. Konuştuğumuz arkadaşlar öyle söylüyorlar. Hamsi avcılığı güzel geçti Karadeniz için. Yani bu yıl iyi diyebiliriz hamsi avcılığına" dedi. Çanakkale Boğaz’ında hamsi geçen senelere göre az Çanakkale Boğazı’nda önceki senelere göre hamsi avcılığının daha az olduğunu belirten Geçici, "Çanakkale’de de sardalya oldu, hamsi oldu ama bir önceki senelere göre sanki bir tık daha hamsi avcılığı daha az oldu. Bu sene Çanakkale olarak değil, Marmara Denizi’nin kendisinde yavru hamsi çoktu. Büyümede, popülasyonda bir düşüş var bu sene. Yavru çok var denizde, seneye hamsi balığının çok daha iyi olacağını düşünüyoruz. Büyüyecek inşallah bunlar seneye, ava devam" diye konuştu. Boğazda istavrit akını bekleniyor Çanakkale Boğazı’nda istavrit akımının beklendiğini aktaran Geçici, "Çanakkale’de balık güzel. Sardalya, hamsi, istavritin daha biraz zamanı daha var. Yukarıdan akın edecek, gelecek buraya. Hamsi ile sardalya balığı için Çanakkale bu sene iyiydi. İstavritin Çanakkale Boğazı’na gelmesi için gereken şey, suların soğuması, yukarıdan aşağıya göç yoluna sıcak sulara doğru aşağıya doğru gelmesi. Genelde Ocak sonu, Şubat başı diyeyim o aylarda daha çok bu boğazda istavritçilik oluyor. Bunun haricinde sardalya, hamsi balığı genellikle daha sıcak sıcaklarda oluyor. Şimdi artık bu saatten sonra Çanakkale Boğazı için istavrit avcılığının önünde olacağını sardalyanın keza tekrar böyle devam edeceğini düşünüyoruz. Zaten ayları geldi. En iyi istavrit yapacak aylar Çanakkale Boğazı için geldi. Ocak ayının ortalarından sonra istavrit balığının boğaza doğru akımı olur. Akım zamanı bunun. Yukarıdan İstanbul tarafından böyle aşağı doğru akım yapıyor hayvan. Tekrar bu göç yolunda işte bu süreçte Çanakkale Boğazı’nın tekrar istavrit açısından bollaşacağını düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.