EĞİTİM - 19 Ekim 2016 Çarşamba 13:16

102 yıl sonra yeniden eğitime başladı

A
A
A
102 yıl sonra yeniden eğitime başladı

Temeli 1251 yılına dayanan Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi, asırlar öncesinden Kurtuluş Savaşı’na kadar nice alimler yetiştirdiği Karatay Medresesi’nde 102 yıl sonra yeniden derslere başladı.
Osmanlı Devletini kuran atalarımızın eğitim gördüğü Karatay Medresesi’nde tam 102 yıl sonra yeniden ders verilmeye başlandı. Tarihi nesiller öncesine dayanan Türkiye’nin en köklü eğitim kurumlarından biri olan KTO Karatay Üniversitesi, asırlar önce eğitim hayatına başladığı Karatay Medresesi’nde yeniden dersler vermenin, ilim öğretmenin gururunu yaşıyor. Kurtuluş Savaşı’nda eğitim gören medrese öğrencileri, vatan uğruna canını feda etmiş ve şehit olmuşlardı. O tarihten bugüne, medrese eğitimi alınan sınıflar, ilk kez KTO Karatay Üniversitesi öğrencileri ile doldu.
Anadolu Selçuklu Devleti’nin başkenti Konya’da 1251 yılında Emir Celalettin Karatay tarafından kurulan Karatay Medresesi, Kurtuluş Savaşı’nın ardından öğrencilerinin vatanları uğruna canlarını vermeleri sonucunda akademik hayatına ara vermişti. Günümüzde, ahiliğin temsilcisi Konya Ticaret Odası tarafından yeniden açılan ve Türkiye’nin geleceğine ışık tutacak nesiller yetiştirmeye kaldığı yerden devam eden KTO Karatay Üniversitesi köklü tarihinden aldığı güçle, geçmişte olduğu gibi bugün de adından söz ettiriyor.
İslam Ekonomisi ve Finans dersi 102 yıl sonra yeniden Karatay Medresesi’nde
Kadim kültürün temsilcileri olan İslam Ekonomisi ve Finans Bölümü öğrencilerine Karatay Medresesi’nde ilk dersi, KTO Karatay Üniversitesi bünyesinde, Türkiye’de ilk defa açılan İslam Ekonomisi ve Finans Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hamdi Döndüren verdi.
Yıllar sonra Karatay Medresesi’nde ders vermekten onur duyduğunu ifade eden Prof. Dr. Hamdi Döndüren, “KTO Karatay Üniversitesi yeni eğitim-öğretim döneminde Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek İslam Ekonomisi ve Finans Bölümü’nü açtı. Bizlerde bölümün ilk dersini üniversitenin temellerini oluşturan bu manevi atmosferde, Karatay Medresesi’nde öğrencilerimize aktarıyoruz. Yıllar sonra medresenin ruhuna uygun olarak öğrencilerimizin burada ders almalarına fırsat verenlere teşekkürlerimizi sunuyoruz. Üniversite olarak İslami ekonomi alanında uzmanlaşmış insan kaynağı yetiştirmeyi hedefliyoruz. İslam ekonomisi, İslami finans ve katılım bankacılığı alanında ortaya çıkabilecek çok boyutlu problemleri sürdürülebilir çözümler üretebilecek ve yeni modeller oluşturabilecek uzmanlar yetiştireceğiz” dedi.
İlk derste, “İslam Dininde Emir ve Yasaklar” konusunda da öğrencilere bilgiler veren Prof. Dr. Hamdi Döndüren, konuşmasında, “Yüce kitap Kur’an-ı Kerim’de yer alan emirler ve yasaklar insanlar için muhakkak bir fayda sağlamaktadır. İslam dininde her ibadetin insanlığa bir faydası vardır. Bunun yanı sıra namazda psikolojik olarak bir teslimiyet de söz konusudur. İlahi dinlerde en önemli konular mal, can, nesil, akıl ve inancın devamlılığıdır. İnancı tam olmayan, Allah’a kulluktan nasibi olmayan kimsenin İslam’ın diğer hükümlerine uyması beklenemez. Bütün bu şartlar birbirlerini tamamladığında bir amaca hizmet etmiş olur” ifadelerine yer verdi.
“Köklerimize, değerlerimize sahip çıkmaya devam ediyoruz”
Tarihi programa katılan KTO Karatay Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Öztürk, “Kadim kökleri olan üniversitemizin hedefleri, idealleri kapsamında, çalışmalarımız hızla devam ediyor. 2016-2017 akademik yılında yeni açtığımız bölümler ile birlikte yüzde 99,63 doluluk oranı ile eğitim faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Bir yandan hizmete kattığımız modern binalarımız ve yapılarımız hızla yükselirken; bir yandan da medeniyetimize, köklerimize, değerlerimize sahip çıkmaya devam ediyoruz. Üniversitemizde ilk defa öğrenci alan ve ülkemizde de bir ilk olan İslam Ekonomisi ve Finans Bölümü’nün açılış dersinin alanında duayen bir isim olan Prof. Dr. Hamdi Döndüren tarafından verilmesi ve bu dersin 1251 yılında kurulan Anadolu’nun en köklü eğitim kurumu olan Karatay Medresesi müfredatında da yer almış olması üniversitemiz için gurur verici. Üniversitemizin daha iyi yerlere gelmesinde emeği geçen, gayret gösteren Mütevelli Heyetimize, Rektörümüz Prof. Dr. Bayram Sade’ye ve çalışanlarımıza teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Halk ozanı Ali Ekber Çiçek, dualar ve türküler ile anıldı Balıkesir’in Edremit ilçesinde Türk Halk Müziği ve TRT sanatçısı Ali Ekber Çiçek’in vefatının 18’inci yılında kabri başında anma etkinliği düzenlendi. Kazdağları eteklerinde kırsal Tahtakuşlar Mahallesi Mezarlığı’nda düzenlenen programda konuşan Edremit Belediye Başkanı Mehmet Ertaş, Çiçek’i ölümünün üzerinden 18 yıl geçmesine rağmen her yıl daha da kalabalıklaşan bir kitle ile andıklarını söyledi. Edremit Belediye Başkanı Mehmet Ertaş, "Ölümünün 18. yıl dönümünde büyük üstadı sevgi ve saygıyla, özlemle anıyoruz. Benim kendisiyle tanışma, çalışma fırsatım olmuştu. Bu vesileyle her geçen yıl bakıyorum katılım daha da artarak devam ediyor. Sevgi daha da büyüyerek devam ediyor" dedi. Babasının anma etkinliğine katılanlara teşekkür eden Ali Ekber Çiçek’in kızı Türk Halk Müziği sanatçısı Ebru Çiçek ise, "Çok teşekkür ediyorum. Varlığınız o kadar güç veriyor ki bana. Acımızı paylaştığınız için gerçekten çok teşekkür ediyorum. Bizim için çok zor. 18 yıl belki 18 gün gibi. Buraya kimseyi zorla getiremeyiz. Hepinizin ayaklarına sağlık. Gönülden geldiğinizi o kadar iyi biliyorum ki. Gönülden babamı sevdiğinizi o kadar iyi biliyorum ki. Hepinize teker teker sarılıyorum gönülden. Eminim babam da aynı şekilde düşünüyordur. Hep birleştiricilikten, hep sevgiden, hep saygıdan yana oldu. Şu anda da aradan 18 yıl geçmesine rağmen hala onun istediği gibi hepimiz biriz işte. Bu bizi çok mesut ediyor. Babamın deyimiyle çok bahtiyar oldum. Hepiniz Allah’a emanet olun. Çok teşekkür ediyorum. Sağ olun" dedi. Sanatçının kabrine karanfil bırakan, dua eden katılımcılar, etkinliğin sonunda Çiçek’in yakın arkadaşı Adil Asker Yıldız ve Türk Halk Müziği Sanatçısı Ender Balkır ile birlikte ona ait türküleri seslendirdi.
Yozgat İç Anadolu’da kuraklık hububat üreticilerini endişelendiriyor Türkiye’nin önemli tarım merkezlerinden biri olan Yozgat’ta etkisini gösteren kuraklık ve yağış yetersizliği bazı bölgelerde ekili hububat alanlarında sararmaya yol açarken çiftçiler verim endişesi yaşıyor. Yozgat’ta yağışların mevsim normallerinin altında kalması kuraklık endişesini artırdı. Hava sıcaklıklarının artması ve yağış yetersizliği ile Yerköy ilçesinde bazı alanlarda ekinler sararmaya ve kurumaya başladı. Kış mevsimini yağışsız geçiren çiftçiler Mayıs ayında da yağmur yağmaması durumunda buğdayın boy atmadan sararıp kurumasından endişe ediyor. Son yılların en kurak döneminin yaşandığı Yozgat’ta birçok bölgede çiftçiler yağmur duasına çıkıyor. “Bitkiler kurumaya yüz tuttu” Orta Anadolu’da ciddi anlamda kuraklığın etkisinin hissedilmeye başlandığını belirten Yozgat Bozok Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Güngör Yılmaz, Yozgat ve ilçelerinde arazilerin büyük kısmında tahıl ürünlerinin hakim olduğunu söyledi. Yılmaz, “Tabi bu yıl yeterince kar yağmadı, miktar olarak çok azdı ve ancak toprak yüzeyini kapladı, bıraktığı su miktarı da çok fazla olmadı. Nisan ayı itibariyle hem sıcaklıkların artması hem de yağışın olmamasıyla çok ciddi anlamda kuraklığın etkisini hissetmeye başladık. Arazide ve tahıl alanlarında gördüğümüz gibi yağışın yetersiz, sıcaklığın yüksek ve sulama imkanının olmadığı yerlerde bitkiler adeta kurumaya yüz tuttu. Bu aşamadan sonra bu tür tarlalardan ürün, verim almak mümkün değil. Ama yeterince sulayanlar için hiçbir problem yok. Ancak suyunuz yoksa şu an da Orta Anadolu üreticisi kuraklığın pençesinde ve büyük ölçüde buğday ve arpadan ya verim alamayacak ya da çok az verimle yetinecek gibi gözüküyor.” dedi.
Denizli Denizli’nin coğrafi işaretli ürünleri Avrupa’ya çıkacak DENİZLİ(İHA) – Denizli Valiliği AB ve Dış İlişkiler Bürosu ile Denizli İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ortaklığında yürütülen Güney Ege Kalkınma Ajansının (GEKA) Teknik Destek Programı kapsamında desteklediği, “Coğrafi Ürünler Avrupa Yolunda” projesinin eğitim faaliyeti tamamlandı. Denizli Valiliği AB ve Dış İlişkiler Bürosu ile Denizli İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ortaklığında yürütülen Güney Ege Kalkınma Ajansının (GEKA) Teknik Destek Programı kapsamında desteklediği Denizli’de Coğrafi İşaret tescili almış veya başvuru aşamasındaki 15 ürünün başvuru sahibi kurumlarından temsilcilerin katıldığı eğitim faaliyeti, 15 Nisan-19 Nisan 2024 tarihleri arasında Denizli Valiliği’nde gerçekleştirildi. Tüm ilgili kuruluşlar bu proje sonunda kendi başvurularını yapabilecek yeterliliğe ulaşırken ilgili çalışanları da söz konusu alanda yeterli donanıma ve niteliğe ulaşmış olacak. Böylece Denizli’de bu alanda yetkinlik kazanan kurumların çalışanları bir araya gelerek ortak çalışma yürütebilecekler. Birçok ürün uluslararası coğrafi işaret tescili alacak Faaliyete katılanlara ilk etapta “Coğrafi İşaret Uluslararası Tescil Sistemleri ve Başvuru Formları” hazırlama eğitimi verildi. Projenin danışmanlık hizmeti aşamasında ise önümüzdeki ay, “Uygulamalı AB Coğrafi İşaret Tescil Dosyası Örneği Oluşturma” danışmanlığı verilecek. Eğitim ve danışmanlık faaliyetleri sonucunda, Denizli’ye ait birçok ürün uluslararası coğrafi işaret tescili alacak. Uluslararası alanda tescillenen ürünler, Denizli’nin ve ülkenin ekonomisine katkı sağlayacak olup alanında tanınırlığı sağlanırken turizm gelirinin de artacağı ön görülüyor. Uluslararası görünürlük artacak Eğitim ve danışmanlık faaliyeti bitiminde Babadağ Kekik Balı, Buldan Bezi, Buldan Kestanesi, Denizli Kekiği, Denizli Leblebisi, Denizli Traverteni, Denizli Çalkarası Üzümü, Honaz Kirazı, Tavas Baklavası, Çameli Elmalı Bezi, Kale Biberi, Çameli Fasulyesi, Çameli Kilimi, İsabey Çekirdeksiz Üzümü ve Acıpayam Kavunu için ilgili kurumlar AB Coğrafi İşaret Tescili başvurularını tamamlayacaklar. Uluslararası tescilleri tamamlanan ürünler alanında Denizli’nin tanınırlığını ve ekonomisini artırmakla kalmayıp ülkeye uluslararası görünürlüğünü de önemli ölçüde arttıracaktır.
Malatya Yeşilyurt’ta sanatsal ve kültürel kurslara yoğun ilgi Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit, Kiltepe Mahallesinde faaliyetlerine devam eden Yeşilyurt Mesleki Eğitim ve Yaşam Merkezinde açılan 15 kursa 250’e yakın kursiyerin katıldığını, farklı alanlarda verilen eğitimlere gösterilen ilginin kendilerini mutlu ettiğini söyledi. Yeşilyurt’un kültürel ve sanatsal açıdan zengin alt yapısını ön plana çıkarmanın yanı sıra hobi ve meslek edindirme kurslarıyla 7’den 70’e tüm vatandaşların sosyal hayatlarını daha nitelikli hale getirmek hedefiyle Kiltepe Mahallesi’nde hizmete sunulan Yeşilyurt Mesleki Eğitim ve Yaşam Merkezi’ndeki sanatsal ve kültürel kurslara gösterilen ilgi, her geçen gün artmaya başladı. Dört kat üzerinde faaliyetlerine aralıksız devam eden eğitim merkezinde 4 ile 6 yaş aralığındaki çocuklara yönelik başlatılan Erdem Okullarının yanı sıra kuaförlük, gastronomi, halk oyunları, bilgisayar, aşçı yardımcılığı modelistlik, trikotaj, tekstil ara elemanı ve farklı branşlardaki meslek edindirme kurslarının yanı sıra Kur’an-ı Kerim, gitar, resim, halı dokuma, örgü, robotik kodlama, dron, akıl oyunları ve yazılım kursları düzenleniyor. Yeşilyurt Mesleki Eğitim ve Yaşam Merkezi sunduğu kaliteli hizmetler ile toplumdaki deprem travmasının atlatılmasında önemli bir rol oynarken, şehrin farklı noktalarından gelen vatandaşlar buradaki kurslarda hem kaliteli zaman geçiriyor hem de meslek sahibi olarak hayatına farklı bir pencere açıyor. Kursların çok verimli geçtiğini söyleyen kursiyerler, kendilerine bu tür ortamlar sunan Yeşilyurt Belediyesi’ne teşekkürlerini sundular. Yeşilyurt Mesleki Eğitim ve Yaşam Merkezi Koordinatörü Ümmü Gülsüm Alkan ise, kurslara yoğun bir talep olduğunu ifade etti. Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof.Dr.İlhan Geçit ise, "Yeşilyurt’un fiziksel dönüşümünün yanı sıra vatandaşların sosyal hayatlarını nitelikli hale gelmesinde önemli rol oynayan kültürel ve sanatsal çalışmalara ve meslek edindirme kurslarına ayrı bir önem verdiklerini söyledi.