POLİTİKA - 21 Mart 2017 Salı 13:38

Bilal Erdoğan: “Biz baba görmeden büyüdük”

A
A
A
Bilal Erdoğan: “Biz baba görmeden büyüdük”

Türkiye Gençlik Vakfı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan, 15 yılının yurt dışında geçtiğini ve bu yüzden baba görmeden büyüdüğünü söyledi.

Türkiye Gençlik Vakfı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan, 15 yılının yurt dışında geçtiğini ve bu yüzden baba görmeden büyüdüğünü söyledi. Erdoğan’ın, “Babam diye söylemiyorum” sözleri salonda gülüşmelere neden olurken, büyük alkış aldı.


Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Manisa İl Temsilciliğinin düzenlendiği “Yeni Nesil Yeni Anayasa” konulu konferansa konuşmacı olarak katılan TÜGVA Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan, 16 Nisan’da yapılacak olan anayasa değişikliği referandumu hakkında gençlere bilgilendirmelerde bulundu. Manisa Celal Bayar Üniversitesi (MCBÜ) Süleyman Demirel Kültür Merkezinde düzenlenen konferansa, AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, MCBÜ Rektörü Prof. Dr. Kemal Çelebi, TÜGVA Genel Başkanı İsmail Emanet, Yunusemre Belediye Başkan Yardımcısı İsmail Önal, AK Parti Gençlik Kolları Başkanı Ender Gök, sendika temsilcileri ve öğrenciler katıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından başlayan konferansta konuşan TÜGVA Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan, gençlere yeni anayasayı anlattı.



“Ana muhalefet lideri sandıkta gizlice ‘evet’ oyu kullanacak”


Konuşmasında muhalefeti eleştiren Erdoğan, “Türkiye’de muhalefet maalesef iktidarın yaptığı her şeyi eleştirmek, iktidarın ‘doğru’ dediğine ‘yanlış’ demek üzerine kurulu. Yani sayın ana muhalefet lideri sandıkta gizlice ‘evet’ oyunu kullanacak olmasına rağmen bunu vatandaşıyla, tabanıyla paylaşamıyor. Bu sistemde maalesef başarılı siyasetçi ödüllendirilmiyor. Çünkü ana muhalefet partisinin başına kimin geçtiğini kim belirliyor, kasetler, kasetçiler ve kasetleri yapanlar. Yani bunun üzerine 7 seçim de kaybetseniz hayatınızda hiçbir başarınız olmasa da kaset kumpaslarını tezgahlayan odaklar sizi getirip ana muhalefetin başına koyabiliyor ve orada siz bütün hezimetlerinize, bütün yalanlarınıza, bütün rezaletlerine rağmen kalıcı olabiliyorsunuz. Bakın bu sistemin bir neticesi” dedi.



“Babam diye söylemiyorum”


Mevcut sistemi eleştirerek sözlerine devam eden Erdoğan, “14 yıl Tayyip Erdoğan gibi karizmatik, güçlü, dirayetli, istikamet sahibi, adam gibi adam geldi diye bu sistemin böyle adamlar çıkaracağını zannetmeyin. Yok öyle. Bu sistem Menderes gibileri asan, Turgut Özal gibileri zehirleyen, ellerine geçseydi Tayyip Erdoğan gibileri Marmaris’te tutuklayıp ne yapacağı belli olmayan bir sistem. Tayyip Erdoğan’dan sonra Tayyip Erdoğan kadar güçlü, karizmatik, bütün dünyanın ağzının içine baktığı; babam diye söylemiyorum, çünkü benim yaklaşık 15 yılım yurt dışında geçti. Biz baba görmeden büyüdük. Bir vatandaş olarak bunu görüyorum. Avrupa’da bugün büyük bir liderlik boşluğu var. Her zaman liderlik için referans alınan Almanya’da işte Merkel, önümüzdeki seçimi kazanacak mı, kaybedecek mi? Bu konuşuluyor. İngiltere Avrupa Birliğinden ayrılıyor, İtalya önemli bir referandumu geçiremediği için geleceği epey karanlık, Belçika’sından Macaristan’ına, Yunanistan’ından Portekiz’ine birçok Avrupa ülkesinde ekonomik ve siyasi sorunlar var. Bütün bu ortamda Türkiye ile neden böylesine uğraştıklarını daha iyi takdir etmemiz lazım” ifadelerini kullandı.



“Bizim de hatamız var, bunlara çok eziklendik”


Avrupa Birliğinin tutumunu eleştiren Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:


“Bizi Avrupa Birliğine çok meraklı sanıyorlar ama günü geldiğinde vatandaşımız bakalım isteyecek mi bunu ? Sanki onlar bizi istemiyor, biz sizi istiyor muyuz bakalım, biz size çok mu meraklıyız? Bizim de hatamız var. Bunlara çok eziklendik, bunları çok bir şey sandık, bunların dünyaya medeniyet vaat ettiğini sandık, üstat Mehmet Akif’in dediği gibi ‘Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar’ Mehmet Akif bunu söylerken boşuna söylememiş. Eğer mesele gelişmek ise, bilim, teknik, fen ise biz neden Batının sadece sembollerini, şekillerini aldık? İlk aldığımız işte elbisesi, şapkasını takacağız, sonra harflerini alacağız, ondan sonra takvimini al. Ya bunlar şekil. Ne mühendisliğini, ne bilimini, ne yönetim şeklini, onları niye almadık? Çünkü Batı bizden bir tarım ülkesi olmaktan başka bir şey istemedi. Nitekim 2. Dünya Savaşı’ndan sonra bize verilen Marshall yardımları temel olarak tarımla ilgili meselelerdi. ‘Sen tarım ülkesi olacaksın, fazla büyümeyeceksin, fazla iddialı olmayacaksın. Eğer ayağa kalkıp başını kaldırırsan kafana vururum’ diye kurguladılar sistemi.”


Türkiye’nin inşa edeceği gelecekte Batının da huzuru olacağını kaydeden Erdoğan, “Batı için de adalet olacak ve onlar da kendi kültürlerini yaşayacaklar ama kimseye zulüm edemeyecekler. Sen Belçika’yı kurmak için Kongo’yu kılıçtan geçirirsen veya Amerika’yı kurmak için 20 milyon yerliyi katledersen, Güney Amerika’daki gelişmiş yerli kavimlerin izini bırakmazsan bunun üzerine kuracağın medeniyet de uzun soluklu olmaz tabi ki. Osmanlı 620 sene 70 milleti adaletle huzur içerisinde yönetebilmiş. Çünkü kompleksiz, öz güveni var, inançları sağlam temeller üzerine kurulu” şeklinde konuştu.



“Kılıçdaroğlu aslında Türkiye’yi Tayyip Erdoğan yönetsin istiyor”


Ana muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun anayasa değişikliği referandumuyla ilgili sözlerini eleştiren Erdoğan, “Kılıçdaroğlu sanıyor ki Tayyip Erdoğan ilelebet yaşayacak. Kendisi, ‘ben faniyim, yarına çıkacağımın garantisi yok’ diyor. Kılıçdaroğlu aslında Türkiye’yi Tayyip Erdoğan yönetsin istiyor. Çünkü ülkenin nereden nereye geldiğini herkes takdir ediyor ama Tayyip Erdoğan bir fani. Peki Tayyip Erdoğan’dan sonra gelenler bu ülkeyi bu kadar istikrarlı yönetebilecek mi? Geçmişe baktığımız zaman bunun kolay olmadığını görüyoruz” dedi.


Konferansta TÜGVA Genel Başkanı İsmail Emanet ve TÜGVA Manisa İl Temsilcisi İsmail Emanet de birer konuşma yaptı. Konferansın sonunda TÜGVA Manisa İl Temsilcisi Mehmet Önal, TÜGVA Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan ve TÜGVA Genel Başkanı İsmail Emanet’e plaket takdim etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ dolayısıyla etkinler düzenlendi Her yıl 26 Nisan’da kutlanan ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri’ günü dolayısıyla Bayburt’ta da çeşitli etkinlikler yapıldı, alanında uzman isimler ve öğrenciler Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’nü düzenledikleri programla kutladılar. Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Eczane Hizmetleri öğrencileri tarafından ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ münasebetiyle panel, tiyatro, söyleşi ve stanttan oluşan etkinlikler organize edildi. Düzenlenen program, panelle başladı. ’Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp: Fitoterapi’ paneline konuşmacı olarak katılan Karadeniz Teknik Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ufuk Özgen ve Akademisyen/Yazar Doç. Dr. Kenan Taştan, bitkilerin tedavi süreçlerindeki temel ve yardımcı fonksiyonlarını anlatan çok yönlü sunumlarını katılımcılarla paylaştılar. Doç. Dr. Kenan Taştan konuşmasında Geleneksel tedavi yöntemlerinin önemine vurgu yaptı. Halk arasında çok fazla bilinen ve kullanılan hacamat yöntemine özellikle ayrı bir parantez açan Taştan, “Hacamat mutlaka işin uzamanı bir hekim tarafından ve gerekli tahliller yapıldıktan sonra uygulanmalıdır. Aksi halde özellikle kan hastalıkları olan bireylerde ya da enfeksiyondan kaynaklanan problemler ciddi rahatsızlıklara yol açması söz konusu olabilir” diyerek konuştu. Prof. Dr. Ufuk Özgen ise konuşmasında birçok ilacın hammaddesini oluşturan bitkilerin şifalı özelliklerine değindi. Ancak ilaçlarla birlikte kullanılan bitkisel çayların ya da bilinçsizce kullanılan bitkisel ürünlerin çok ciddi yan etkileri olabileceğine vurgu yaptı. Etkinliğin ikinci ayağında Eczane Hizmetleri öğrencileri Şehit Recep Eşiyok Ortaokulunda öğrencilerle bir araya geldiler. Öğrenci Ecem Şahin’in kaleme aldığı tiyatro oyunu ile ortaokul öğrencilerine akıllı ilaç kullanımının önemine ve gerekliliğine dikkat çektiler. Ardından Eczane Hizmetleri öğretim elemanlarından Dr. Öğr. Üyesi Ümit Karakaş, öğrencilere ilaçlar ve akılcı ilaç kullanımı konulu söyleşisini gerçekleştirdi. Etkinlik Bayburt şehir merkezinde Yakutiye Camisi önünde kurulan stant ile son buldu. Stantta ’Doğru İlaç Kullanımı’ konusunda vatandaşla buluşan gençler, konu ile ilgili el broşürü, ilaç zamanlama ve taşıma kutusu dağıttılar. Öğrenciler, vatandaşlara ilaç ile ilgili sorular sorarak, doğru ilaç kullanımına yönelik farkındalık kazandırmaya çalıştılar. Konu ile ilgili olarak düzenleme komitesi başkanı öğrenci Nazım Onur Bulut, akıllı ilaç kullanımı hakkında bilgiler vererek, "Akıllı ilaç kullanımı konusunda toplumun bilgilendirilmesi için oldukça önemli nedenler bulunmaktadır. Bu gerekçelerin ilki modern sağlık bakımındaki kimyasal ajanların önemli rolünün olmasıdır. İkincisi bireylerin sağlıkları ile ilgili sorumluluk alabilmelerini ve uygun tedavi edici stratejilerin belirlenmesini sağlamaktır. Üçüncüsü, bireylerin tedavi edici kararlarında rol almaları ve sonraki dozlar ve süreç ile ilgili bilgilendirilme haklarının olmasıdır. Dördüncüsü ise bireylerin akılcı ve güvenli ilaç teminini ve etik olmayan ticari tanıtımdan zarar görmemelerini sağlamaktır" dedi.