GENEL - 16 Eylül 2017 Cumartesi 16:50

Bakan Demircan: “KKKA hastalığının aşı patentini dünyada ilk biz aldık”

A
A
A
Bakan Demircan: “KKKA hastalığının aşı patentini dünyada ilk biz aldık”

AK Parti Samsun Çarşamba 6.

AK Parti Samsun Çarşamba 6. Olağan İlçe Kongresi’ne katılan Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığında ilk aşı patentini Türkiye’nin aldığını söyledi.


Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Çarşamba Belediyesi Cemil Şensoy Kültür Merkezi’nde düzenlenen AK Parti Çarşamba 6. Olağan İlçe Kongresi’ne katıldı. Burada önemli açıklamalarda bulunan Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığında dünyada ilk aşı patentini Türkiye’nin aldığını belirtti.



“Türkiye’nin sağlık alanında üretici olmasını istiyoruz”


Çok önemli vizyon projelerini hayata geçirmek için çalıştıklarını söyleyen Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, “Bunlardan bir tanesi ’sağlıkta yerlileşme’. Sağlıkta kullandığımız malzemeleri Türkiye’de üretmek; dışa bağımlılıktan kurtulmak istiyoruz. Çünkü sağlık stratejik bir alandır. Sağlık başkalarının elinde teslim edilemeyecek bir konudur. Türkiye’nin sağlık alanında üretici olmasını istiyoruz. Sağlıkta elde ettiğimiz yönetim tecrübesi, Genel Sağlık Sigortası gibi bir işi başarmış bir devlet olarak finansmanıyla ilgili tecrübeyi, şimdi sağlığın mekanlarıyla ilgili geliştirdiğimiz kamu özel iş birliği modelini ’nasıl yaptınız, nasıl başardınız’ diye ülkeler bizden şu an randevu istiyor. Bu devirde en önemli sermayelerden biri bilgi sermayesidir. O sermayeyi geliştiriyor Türkiye. Türkiye ürün ihraç ettiği gibi bilgi ihracını da yapacak” diye konuştu.



“Ülkesini dışarıya şikayet eden bir muhalefet anlayışı ile karşı karşıyayız”


Türkiye’de muhalefet sorunu olduğunu belirten Demircan, “Yerli, milli muhalefet yapmayan bir ana muhalefetle karşı karşıyayız. Ülkesini dışarıya şikayet eden bir muhalefet anlayışı ile karşı karşıyayız. Demokrasilerde muhalefet gereklidir. Milletimiz bunları çok iyi görüyor, değerlendiriyor, bunların gereğini de yapıyor” şeklinde konuştu.



“Yerli aşı çalışmalarını başlattık”


Türkiye’nin dünyada sağlık üslerinden biri olmak için mücadele ettiğini söyleyen Demircan, şunları söyledi:


“Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı konusunda dünyadaki aşı çalışmalarında ilk patenti biz aldık. Dün İstanbul’da bir toplantımız vardı. Aşıyı başaran arkadaşlarımızla konuştuk. Patent alındı. Dünya bizim 2-3 yıl gerimizde. Bazı ülkeler de üretmek için çalışıyor. Bürokratik işlemlere takılmamak için sivil toplum kuruluşlarını ve hayırsever vatandaşlarımızı harekete geçirme yönünde karar aldık. Çünkü Türkiye’nin en büyük sıkıntılarından biri de ağır işleyen bürokrasi. Çünkü biz bürokratik işlerle uğraşana kadar bir bakarsınız ki patentini aldığınız aşının başkaları üretimine başlamış. Bunun önüne geçmek için daha esnek, daha fonksiyonel yöntemlerden biri olan hayırsever vatandaşlarımızın önüne bu konuyu getiriyoruz. Bununla birlikte Türkiye’de uygulanan virüs aşıları, halkımıza uyguladığımız aşıların yerli üretimi ile ilgili çalışmayı hemen başlattık. Biz plazma ve plazma ürünlerini dışarıdan alıyoruz. Başkalarının verdiği kanlardan plazma ürünü satın alıyoruz. Biz 80 milyonluk ülkeyiz. Kendi insanımızın vereceği kanlardan, kendi fabrikamızda plazmaları üretelim dedik. Onun da ihalesi yapıldı, onayı çıktı. Türkiye kendi ilacını üretme noktasında ciddi ilerlemeler kaydediyor.”



Karaaslan: “Şehit ailemize dava açan bir ana muhalefet partisi liderinden bahsediyoruz. Yazıklar olsun”


AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan, bir ülkenin gelişmesi için güçlü muhalefetin şart olduğunu belirterek, “İktidarı daha fazla çalışmaya zorlayan bir muhalefet şarttır. Maalesef Türkiye’de terör örgütlerinin ağzıyla konuşan bir muhalefet var karşımızda. Olağanüstü halden kim rahatsız? Terör örgütleri rahatsız öyle değil mi! Peki, ana muhalefet partisi! Her açıklamasından anlıyoruz ki o da rahatsız. İnsansız hava araçlarından terör örgütleri rahatsız. Peki, ana muhalefet... Çok acı o da rahatsız. Esnafımız kepenkleri açıp çalışıp alın teriyle para kazanayım derken; ’bu ülkeye gelmeyin bu ülke güvenli değil’ diyen kim? Ana muhalefet partisi lideri. Türkiye’nin milli meseleleri söz konusu olduğunda günlük siyasete alet edilemez. Şehit ailemize dava açan bir ana muhalefet partisi liderinden bahsediyoruz. Yazıklar olsun” ifadelerini kullandı.


AK Parti ilçe teşkilatlarının geride kalan süre içerisinde birçok hizmete imza attığını belirten AK Parti İl Başkanı Muharrem Göksel ise “Değerli ilçe başkanıma teşekkür ediyorum. Hedefimiz belli, istikamet belli, yürüyecek kişiler de belli. Bizim amacımız Türkiye’yi eski durumundan kurtarıp dünyada söz sahibi bir ülke olması için çalışmaktır” dedi.


Kongreye ayrıca; AK Parti Samsun Milletvekilleri Fuat Köktaş, Orhan Kırcalı ve Hasan Basri Kurt, Çarşamba Belediye Başkanı Hüseyin Dündar ve parti üyeleri katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Vali Tavlı: “Şehit ailelerimizin ve gazilerimizin rızalarını almayı boynumuzun borcu olarak görüyoruz” SAMSUN (İHA) – Samsun Valisi Orhan Tavlı, şehit ailelerinin ve gazilerin her zaman yanlarında olmayı ve rızalarını almayı boynumuzun borcu olarak gördüklerini söyledi. Vali Orhan Tavlı ve Eşi Ayşe Tavlı, AK Parti Samsun Milletvekili Orhan Kırcalı, Samsun Garnizon Komutanı Gazi Tümgeneral Davut Ala, Samsun Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Nihat Soğuk, Samsun Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Sabri Kılıç ve protokol üyeleriyle birlikte 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 109. Yıl Dönümü etkinlikleri kapsamında düzenlenen iftar yemeğinde şehit aileleri ve gazilerle bir araya geldi. “Şehit ailelerimizin ve gazilerimizin rızalarını almayı boynumuzun borcu olarak görüyoruz” Şehit Ömer Halisdemir Çok Amaçlı Salonda yapılan iftar programında konuşan Samsun Valisi Orhan Tavlı, "Şehitlik ve gazilik mertebeleri bizim inancımızda ve kültürümüzde çok önemli olduğu gibi aynı şekilde şehit yakını olmak da büyük bir gurur ve iftihar vesilesidir. Dolayısıyla bizler de şehitlerimizin emaneti olan siz kıymetli şehit ailelerimizin ve gazilerimizin her zaman yanlarında olmayı ve rızalarını almayı boynumuzun borcu olarak görüyor, sizleri kalbimizin en müstesna köşesinde misafir etmeyi şeref biliyoruz. Şehitlerimize ve gazilerimize olan şükran borcumuzu ödemenin en güzel yolunun buradan geçtiğine inanıyor ve bunun için gayret gösteriyoruz” dedi. “Sizlere ve milletimizin huzuru, devletimizin bekası, geleceğimizin güvencesi için vazife yürüten kahraman askerlerimize ve tüm güvenlik güçlerimize de şükran borçlu olduğumuzu ifade etmek istiyorum” diye Vali Tavlı, konuşmasının devamında ise şunları söyledi: “Rabbim tüm kahramanlarımızı korusun, ayaklarına taş değiştirmesin. Sizlere sağlıklı, huzurlu ve hayırlı uzun ömürler versin. Çanakkale’de, Kıbrıs’ta, Kore’de, 15 Temmuz gecesinde ve vatan toprağımızın her karışında, bayrağımıza, vatanımıza, aziz milletimize ve kutsal değerlerimize sahip çıkan isimsiz kahramanları ve kahramanlık destanı yazarken hiç düşünmeden canlarını feda eden tüm şehitlerimizi, aziz vatan evlatlarını rahmetle, şükranla ve minnetle anıyorum. Ruhları şad, mekanları cennet olsun. Bu vesileyle vatanımız, bayrağımız ve ezanımız için can veren Aziz Şehitlerimizi ve ebediyete irtihal etmiş Gazilerimizi bir kez daha rahmetle yâd ediyor, hayatta olan Gazilerimize şükranlarımı sunuyorum. Rabbim şehitlerimizin ruhunu şad, mekânlarını cennet, makamlarını âli eylesin."
İstanbul Sultanbeyli’de otomobilin çarptığı kız çocuğu metrelerce savruldu, kaza anı kamerada Sultanbeyli’de annesiyle birlikte yolun karşısına geçmeye çalışan 5 yaşındaki kız çocuğuna otomobil çarptı. Feci kaza ise bir bir iş yerinin güvenlik kameralarına anbean yansırken, metrelerce havalanan kız çocuğu yere çakıldı. Kaza, akşam saatlerinde Sultanbeyli’de Battalgazi Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre cadde üzerinde annesi ve kardeşiyle yolun karşısına geçmeye çalışan 5 yaşındaki A. M. Ş.’ye cadde üzerinde otomobil çarptı. Çarpmanın etkisile minik kız çocuğu metrelerce havalanarak yere çakıldı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri minik kız çocuğuna ilk müdahaleyi olay yerinde gerçekleştirerek hastaneye kaldırırken, sürücü kaçtı. Çalışma başlatan polis ekipleri, sürücü G.D.’yi gözaltına aldı. Kazayla ilgili soruşturma sürüyor. “Yetkililerin önlem alması lazım” Kazayla ilgili konuşan mahalle sakini Muhammed Yavuz, “Biz de bu mahallede yaşıyoruz, kazayı duyar duymaz büyük bir üzüntü duyduk. İşlek cadde, çoluk çocuk annesinden kaçıyor. Böyle kötü bir durumla karşılaşıyoruz. Benim de kız çocuğum var. Çocuğun durumu ağır, inşallah iyileşir. Buna bir ’dur’ demek lazım. Her gün haberlerde görüyoruz. Caddeye bir kasis mi olur, hız engelleyici mi olur ya da trafik lambası mı olur... Yetkililerin buna bir ’dur’ demesi lazım.” diye konuştu.
İzmir İzmir merkezli “Mahzen-13” operasyonlarında 2 suç örgütü çökertildi İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İzmir merkezli 3 ilde gerçekleştirilen “Mahzen-13” operasyonlarında 2 suç örgütünün çökertildiğini açıkladı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabından paylaşım yaparak operasyonlar hakkında bilgi verdi. Bakan Yerlikaya’nın verdiği bilgilere göre, İzmir merkezli olarak Mersin ve Van’da gerçekleştirilen “Mahzen-13” operasyonlarında elebaşılığını Tahsim Aktaş ve Murat Hanaylıoğlu’nun yaptığı 2 ayrı suç örgütü çökertildi. Operasyonlarda toplam 25 şüpheli yakalanırken 16 adet tabanca, 2 adet tam otomatik uzun namlulu silah, 10 adet tüfek, çok sayıda fişek, tüfek kartuşu ve muhtelif miktarda uyuşturucuya ise el konuldu. Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Başkanlığı koordinesinde; İzmir İl Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucu İzmir merkezli Mersin ve Van’da düzenlenen operasyonlarda, organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, eğlence mekanlarını cebir ve tehdit kullanarak ele geçirmeye çalıştıkları, esnaflara ait işyerlerini kurşunladıkları, silahlı tehdit ile mağdur şahıslara zorla senet imzalattırdıkları, 3’üncü şahıslar adına para tahsilatı yaptıkları, silah ticareti yaptıkları, kasten yaralama, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması ve 6136 sayılı kanuna muhalefet suçlarını işledikleri tespit edildi.