Milyonlarca öğrenciyi ilgilendiren TEOG’un kaldırılmasıyla ilgili açıklama yapan Bahçeşehir Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Enver Yücel, “TEOG varlığı ve sonuçlarıyla gençlerimizi olumsuz etkilemektedir. Okullar artık kendi öğrencisini seçebilmelidir” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı TEOG açıklamasına sonrası, ‘TEOG kalkacak mı?’ sorusu gündeme oturdu. Tartışmalara konu olan TEOG sınavı hakkında yeni gelişmeler yaşanıyor. Konuyla ilgili açıklama yapan Bahçeşehir Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Enver Yücel, “Sayın Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği görüşe katılıyorum. TEOG varlığı ve sonuçlarıyla tüm toplumu, gençlerimizi ve eğitim sistemimizi olumsuz etkilemektedir. Bu sınav sistemi tek tip liseler oluşturmakta, ortaokullarda eğitimi sadece sınava endekslemekte, liselerin kimliksizleşmesine, 1,3 milyon gencin, ailesinin ve en önemlisi ülkemizin zaman kaybına yol açmaktadır. Sınav baskısı bizim eğitim öğretim kalitemizi düşürüyor. Bireyin hayata kazanılması ile ilgili bazı şeyleri erteliyoruz. Hayata hazırlık yerine sınavlara hazırlık yapıyoruz. Dolayısıyla sadece sınavlara hazırlığı öğrencinin eğitim öğretim hayatında gördüğü akademik yıldaki kazanımlarını ölçüyoruz. Spor alanına, sanata, sosyal sorumluluk projelerine, ödevlere bakmıyoruz. Sadece sınava endekslenmiş bir yapı bizi doğru yere götürmüyor. Netice itibariyle şu anda dijital çağdayız ve bu çağa ayak uydurmak lazım. Bugünkü bu eğitim sistemiyle bu çağın eğitimini yakalayamayız. Öğrencilerin neyi bilmediklerini değil öğrenciler neleri bilir, yetenekleri nedir, hangi doğrultudadır bunlarla ilgilenmeliyiz” dedi.
“Açık uçlu sorulara geçilmesi gerekiyor”
TEOG sınavının olumsuzluklarına değinen Enver Yücel, “TEOG sınavına giren 13-16 yaş arası en yüksek beceri kazanma döneminde olan gençler sadece bu sınavla uğraşmakta ve spordan mahrum kalmaktadır. Bu durum obezite gibi birçok hastalığı tetikliyor. Dolayısıyla bu TEOG sınavından vazgeçmeliyiz, özellikle çoktan seçmeli anlayışı bitirilmeli ve açık uçlu sorulara acilen geçilmesi gerekiyor. Sınavlar hepten kalksın demiyoruz, ölçme ve değerlendirme her zaman olacaktır. Ama doğru bir şekilde yapılmalıdır” ifadelerini kullandı.
“Liseler kendi öğrencisini seçebilmelidir”
Eğitim sitemiyle ilgili önerilerde bulunan Yücel, “Her okul kendi öğrencisini seçebilmelidir. Okullar tek tip anlayışla tek tip sınavla öğrenci seçmemelidir. Kendi kültürüne, hedeflerine göre öğrenci seçebilmelidir. Öğrenciler de buna göre ana okuldan, ilkokuldan itibaren kendini bu okula göre hazırlayabilecek, okulların rekabet gücü ve öğrencilere farklılaştırılmış modeller sunma şansı doğacaktır. Burada benim önerdiğim sistem, üniversitemizde 4 yıldır ve liselerimizde geçen yıldan bu yana uyguladığımız öğrenci başvuru ve kabul modeli olan sistemdir. Okullarımızda uygulamadığımız “Apply BAU ve Apply Fen-tek” adını verdiğimiz bu model öğrencilerin öncelikle okullarımız için bir başvuru yapması (başvuruda öğrenci cv’sini, becerilerini, geçmiş dönemde yaptıklarını, hedeflerini ve hayallerini yazarak başvuru yapabilir) bu başvuru sonucunda öğrencilerle mülakat yapılarak okula uygun öğrencilere kabul verilmesi esasına dayanıyor. Bu yöntemle öğrenciler okulları tanıyor, o okula girebilmek için kendini farklı becerilerle donatıyor. Sınavlar tabii ki olacaktır ancak öğrencinin neyi bilemediklerinin ölçümü yerine neyi bildikleri test edilecektir. Ona göre de yetenekleri tespit edilip daha iyi bir yönlendirme yapılabilecektir” dedi.
“Aileler endişelenmesin”
Ailelerin endişelenmemesi gerektiğini belirten Yücel, “Milli Eğitim Bakanlığımız bu konuyla ilgili çalışmalar yapacaktır. Bu sınavların kaldırılmasını veya yerine hangi anlayış ve modelin gelmesini önereceklerdir. Eğer bu sene kalkacaksa normal eğitim hayatlarına devam edebilirler. Neticede bu sınava hazırlanan öğrenciler kötü bir şey yapmıyor. Akademik olarak kendilerini daha güçlü hissediyorlar. Ama şöyle bir yararı olabilir. Artık spor yapabilirler, sanatla ilgilenebilirler veya projeler geliştirebilirler” diye konuştu.
