POLİTİKA - 03 Ekim 2017 Salı 17:45

Bakan Zeybekci’den Kılıçdaroğlu’nun o sözlerine tepki

A
A
A
Bakan Zeybekci’den Kılıçdaroğlu’nun o sözlerine tepki

Pamuk Borsa İlk Ürün Töreni’ne katılan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Irak konusunda Cumhurbaşkanı ile kendisinin farklı konuştuğuna ilişkin sözlerine tepki gösterdi.

Pamuk Borsa İlk Ürün Töreni’ne katılan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Irak konusunda Cumhurbaşkanı ile kendisinin farklı konuştuğuna ilişkin sözlerine tepki gösterdi.


Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, bir dizi temaslarda bulunmak için geldiği İzmir’de Pamuk Borsa İlk Ürün Töreni’ne katıldı. İzmir Ticaret Borsası’nda düzenlenen Pamuk İlk Ürün Töreni’ne Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’nin yanı sıra İzmir Valisi Erol Ayyıldız, AK Parti İzmir milletvekilleri, İzmir Ticaret Borsası (İTB) Başkanı Işınsu Kestelli ile borsa üyeleri katıldı.



Bakan’a 5 talep


Açılışta konuşan İTB Başkanı Işınsu Kestelli, Bakan Zeybekci’ye taleplerini ileterek, “Maliyetlerin düşürülmesi amacıyla gübre ve mazot desteği oranları yükseltilsin. İhtiyaç duyulan düzenlemeler bir an önce hayata geçirilsin. Çırçır fabrikalarının altyapı eksiklikleri giderilsin. Pamuk tedarikini yurt içinden yapan tekstil firmalarına teşvikler verilsin. Son olarak ’GMO Free Turkish Cotton’ ibareli etiketleri tekstil sanayinde yaygınlaştırılsın” ifadelerini kullandı.


Pamuğun tekstilin ham maddesi olduğunu aktaran Kestelli, “Türkiye’nin yaklaşık 28 milyar dolarlık tekstil ihracatında pamuk önemli bir konumda. Pamuk ekim alanlarımız 2000’den bu yana yüzde 40 azalırken, 60 bin olan üretici sayımız da 15 bine geriledi. Bu yıl Ege Bölgesi’nde yüzde 15 civarında pamuk artış oranını yakalayıp 200 bin tonun üzerinde rekolte beklenmekte” dedi.



“Binlerce yıl pamuğu desteklemeye devam edeceğiz”


Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ise pamuk sezonunun üreticiden tüketiciye kadar herkese bereket getirmesini diledi. Binlerce yıl sonra bile bu topraklarda yetişen pamuğun satılmaya devam edeceğini dile getiren Bakan Zeybekci, “Pamuk tarlalarında mısır ve buğdayın teşvik edilmesi gibi yanlış uygulamalar zamanında yapıldı ama artık bu yanlıştan dönülüp pamuğu destekledik. Dünyaya satıyorduk, bundan emin olun bundan binlerce yıl sonrada bunu yapmaya devam edeceğiz. Pamuk milli bir politika. Hükümet olarak pamuğu desteklemeye devam edeceğiz. Hükümet olarak ihracatçımızın istediği tüm destekleri verdik. Yatırımcının istediği tüm destekleri verdik. Türkiye’nin dünyanın birçok ülkesini açık ara geride bırakması tesadüf değildir. Her biri planlanmış ve elde edilmiş sonuçlardır. Toprağa dayanacağız. Pamukla, fındıkla, üzümle, incirle beraber. Elde ettiğimiz sonuçlar, Türkiye’nin sürdürülebilir durumu elde edeceğiz. Hizmete ve mal ihracatı haline dönüştürüp kendi finans kaynaklarımızı üretip kimseye hesap vermediğimiz finanslara kavuşacağız” diye konuştu.


Pamuğun bir özgürlük simgesi olduğunu ve bu topraklarda pamuğun umut haline geldiğini açıklayan Zeybekci, “Biz işimizi yapmaya devam edeceğiz. Bu ülkeyi dünyanın en büyük ilk 10, Avrupa’nın ise ilk 3 büyük ekonomisinden biri yapacağız. Kuzey Irak’taki soydaşlarımızın hakları ve bizim aklımızdan yanlış bir şey geçmez. Ama biz etrafımızda bir terör örgütüne de asla ve asla müsaade etmeyiz. Söz konusu vatansa gerisi teferruattır” dedi.



Kılıçdaroğlu’nu eleştirdi


CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Irak konusunda kendisinin farklı konuştuğuna ilişkin sözlerini hatırlatan Bakan Zeybekci, “Kılıçdaroğlu diyor ki ‘Cumhurbaşkanı şöyle söylerken Ekonomi Bakanı başka şey söylüyor’. Ne güzel tespit etmişsin. Senin huzurunda birisi aykırı fikir söylediği zaman sen partiden ihraç ediyorsun. Kaldı ki ben aykırı fikir söylememe rağmen ki biz bunlarla gurur duyuyoruz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı 23-24 yıldan beri tanıyorum. Onun olduğu yerde her şey sağlıklı şekilde tartışılır. Ki onun formülü fikirler çatışsın ki ortaya sağlam sonuçlar çıksın. Kılıçdaroğlu’nun söylediği şey; Cumhurbaşkanımızın huzurunda ve AK Parti’de farklı fikirlerin dile getirilebileceğinin en önemli tespitidir. Hükümet konuları ile tek konuşma makamı Cumhurbaşkanı ve Başbakanımızdır” dedi.


Konuşmaların ardından ilk ürün pamuk satışına geçildi. Gürkan Eser tarafından getirilen ilk pamuk balyası 20 TL’den satışa çıkarıldı. Toplam 300 kiloluk ilk ürünü ise kilosunu 100 TL’den TARİŞ Pamuk Birliği satın aldı. Pamuk çekirdeği ise yine TARİŞ Pamuk Birliği kilosu 5 TL’den aldı. Ardından İTB Başkanı Işınsu Kestelli ile İTB Meclis Başkanı Barış Kocagöz, Ekonomi Bakanı Zeybekci’ye günün anısına Atatürk’ün Sümerbank kuruluşunda çekilmiş bir fotoğrafını hediye etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.