ASAYİŞ - 06 Kasım 2017 Pazartesi 11:15

Mahalle bekçisi 54 yaşındaki adama silah çekip tekme attı

A
A
A
Mahalle bekçisi 54 yaşındaki adama silah çekip tekme attı

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde mahalle bekçisi, iddiaya göre, oturduğu apartmanın 54 yaşındaki yöneticisine 4 yaşındaki oğlunun yanında silah çekip yumruk attı.

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde mahalle bekçisi, iddiaya göre, oturduğu apartmanın 54 yaşındaki yöneticisine 4 yaşındaki oğlunun yanında silah çekip yumruk attı. Bekçiden şikayetçi olan yönetici Gökay Gültekin, “Yanımda 4 yaşında çocuğum vardı. Onun psikolojisini bozdu. Onun için ben bundan hesap soracağım” dedi.


Merkez Bağlar ilçesi Bağcılar Mahallesi’nde apartman yöneticisi olan Gökay Gültekin, aynı apartmanda oturan mahalle bekçisi Y.A.’nın kendisine silah çektiğini ve darp ettiğini ileri sürerek şikayetçi oldu. Güvenlik kamerası görüntülerini delil olarak gösteren Gültekin, 4 yaşındaki çocuğunun yanında bu durumun yaşandığını ve çocuğunun psikolojisinin bozulduğunu ifade ederek, “Bunun hesabını bana birilerinin vermesi lazım” diye konuştu.


Olayı anlatan Gültekin, 1 aydır apartmanda ısı yalıtım çalışması olduğunu dile getirerek, “Sabah kapım çalındı. Mermer ustası bana bazı bina sakinlerinin 10 gündür kapıyı açmadığını ve mermerleri değiştiremediğini söyledi. Ben de bitişiğimde oturan kiracının ev sahibini aradım. Ev sahibi de ’tamam’ dedi. Telefonu kapattıktan bir süre sonra aşağıda birinin işçilere küfür etiğini duydum. Aşağı indiğimde baktım ki ev sahibini aradığım kiracı işçilerle tartışıyor, işçilere hakaret ediyor. Yanıma geldi ve silahını bana doğrulttu. Yanımda da 4 yaşındaki oğlum vardı. Ben de çocuğumun yanında silah çekmek olmaz dedim. Bırak bari çocuğu birine teslim edeyim dedim. Yine küfürlere devam etti. Yukarı katlardan bakan bina sakini bayana ‘Abla gel çocuğu sen al, ben bunu öldüreyim” gibi sözler sarf edince bayan yukarıdan geldi çocuğu kendisine teslim ettim. Zaten görüntülerde mevcut. Yanında bir bekçi arkadaş daha vardı. İki kişiydiler. O ikinci bekçinin müdahalesi olmadı bana ama ‘Olayı ayırayım, sakinleştireyim, silahı elinden alayım’ diye bir müdahalesi de olmadı. Karnıma tekme attı. Olaydan hemen sonra polisi aradım. Polisler geldi. Davacı oldum” ifadelerini kullandı.



“Bunlar Polat Alemdar mı?”


Bekçinin kendisine silah çekmesini gerektirecek hiçbir hareket yapmadığını vurgulayan Gültekin, şunları kaydetti:


“Acaba bunlar şehir magandası mı yoksa Polat Alemdarlar mı? Eşofmanla inmişim aşağıya, 4 yaşındaki çocuğumun elini tutmuşum. O pozisyonda hiçbir tartışmamız yok. Hiçbir şekilde mukavemetim yok. Silahı alnıma nasıl dayar? Bunun hesabını kimden nasıl soracağım? Bunun hesabını kim bana nasıl verecek? İşçilerle 1 aylık mukavele yapmışız. Bir ayda işi bitirmeleri lazım. Sadece pencerelerin mermer değişimi yapılacak. Mermer de zaten 5 dakika sürüyor. İşçilere hakaret edince ben geldim. Sen güvenlik görevlisisin niye hakaret ediyorsun? Sonra belindeki tabancayı çekti. Alnıma dayadı. Yanımda 4 yaşında çocuğum var. Onun psikolojisini bozdu. Onun için ben bundan hesap soracağım. Onun silah çekmesini gerektirecek bir şey yapmışsam, küfür etmişsem, bıçak, silah kullanmışsam amenna. Bir sade vatandaşa, bir güvenlik görevlisi bu silahı nasıl çeker? Bunun hesabını birilerinin bana vermesi lazım. Emniyete gittik. Silahını almadılar bu şahsın. Adam silahıyla beraber yarım saat sonra benle beraber binaya geldi. O anki ruh halini düşünün artık. Hala şuanda binada, hala bu çocuğun belinde tabancası duruyor."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Dolmuşun açık bırakılın kapısından düşen kadın yaşam mücadelesi veriyor Adana’da dolmuşta ücret ödemek için ayağa kalktığı sırada açık bırakılan kapıdan aşağı düşerek ağır yaralanan yaşlı kadın hayatta kalma mücadelesi verirken, sürücü adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Edinilen bilgiye göre kaza, 24 Nisan günü saat 14.30 sıralarında Sarıçam ilçesi Balcalı Mahallesi Güney Kampüs yolunda meydana geldi. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi’ne kontrole giden Hatice Sabahi (75), evine dönmek için Vedat K.’nin kullandığı 01 J 0364 plakalı özel halk otobüsüne bindi. Sürücü direksiyon başında sigara içtiği sırada otobüs kapısı açık bir şekilde ilerlerken, Sabahi ulaşım kartını göstermek için ayağa kalktı. Manevra sırasında dengesini kaybeden Sabahi, açık olan kapıdan aşağı düşerek başını asfalta çarptı. İhbar üzerine kaza yerine gelen sağlık ekipleri, Sabahi’yi ilk müdahalenin ardından ambulansla hastaneye götürdü. Sürücü ise gözaltına alınarak polis merkezine götürüldü. Hastanede ameliyata alınan 6 çocuk annesi Sabahi’nin beyin kanaması geçirdiği, köprücük ve kürek kemiği ile göğüs kafesinde kırıklar olduğu belirlendi. Kafatasında biriken kan boşaltılan Sabahi, yoğun bakım ünitesinde entübe edildi. Sabahi’nin emekli öğretmen eşi Cemil Sabahi (74) ile çocukları hastaneye giderek, gelecek iyi haberi beklemeye başladı. Polis merkezindeki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen sürücü Vedat K. ise çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Eşinin hayati tehlikeyi atlatamadığını anlatan Cemil Sabahi, “Bu apaçık cinayete teşebbüstür. Kapıyı neden açık bırakmış, bilemiyorum. Bir litre az mazot yakmak için mi böyle yapıyorlar? Ayrıca sigara içiyor. İnsan hayatı bu kadar ucuz mu? Adli kontrol verilerek serbest bırakılmış. Eşimin beyin kanaması ameliyatla durduruldu. Uzun süredir de uyutuluyor. Üstelik vücudunda çok sayıda kırık var. Hayati tehlikeyi atlatabilirse kırıklarına bakılacak. Son derece berbat durumdayım” diyerek gözyaşı döktü. Oğlu Selahattin Sabahi (51) ise kapısı açık giden otobüsler konusunda tedbir alınması gerektiğini belirterek, “3 gündür hastanedeyiz, otobüsleri takip ediyorum ve hala kapıları açık geziyorlar. Buna bir son verilmesini istiyorum. Adana’nın bu ciddi sorununun çözülmesi lazım. Bizim canımız yandı, başkasının canı yanmasın. Annemin hayati tehlikesi sürüyor. Kırıkları tedavi edilemiyor. Sürücüden şikayetçiyiz. Salıverilmesine anlam veremedim” dedi.
Adana Ceyhan Belediye Başkanı Aydar, verdiği sözleri bir bir yerine getiriyor Ceyhan Belediye Başkanı Kadir Aydar, henüz göreve başlayalı bir ay bile dolmadan seçim döneminde verdiği vaatlerden 6’ncısının temelini atarak Namık Kemal Mahallesi’ne en büyük parkını yapmak için kolları sıvadı. 23 Nisan’da altyapı ve yol çalışmaları tamamlanan, içerisinde koşu, spor ve büyük bir oyun alanının bulunacağı park, 19 Mayıs’ta tamamlanarak çocuklara armağan edilecek. Kısa bir süre önce Ceyhan’ın iki yakasını birleştirmek için İbrahim Mete Bulvarı’ndan Namık Kemal Mahallesi’ni birbirine bağlayacak köprünün temelini atan Başkan Kadir Aydar, Kent Meydanı projesinin ilk kazmasını da kendisi vurmuştu. Büyük Ceyhan Oteli ve Namık Kemal Mahallesi’ne çift şeritli yol çalışmalarına da başlayan Aydar, Ceyhan’ı büyük bir köyden, büyük bir kent hedefine ilerleme yolunda ilçe halkının en büyük umudu oldu. Ceyhan Belediye Başkanı Kadir Aydar ayrıca ihtiyaç sahibi emeklileride unutmayarak söz verdiği bayram ikramiyesi için çalışmalarını tamamladı. İhtiyaç sahibi emeklilerin belediyeye başvuru yapmalarının ardından 5 bin liralık destek vereceğini açıkladı. Başkan Aydar’ın emekli ikramiye vaadi, 7 den 70e herkesin başkanı olduğunu kanıtlar nitelikte oldu. Ceyhan’da yarım kalan hikayesini tamamlayıp, kaybolan yıllarını telafi etmek adına belediyenin her bir emekçisiyle 7 gün 24 saat esasına dayalı çalışan Başkan Kadir Aydar, seçim döneminde verdiği vaatler arasında yer alan Namık Kemal Parkı Çocuk Parkı için kolları sıvadı. Mazbatasını alalı henüz bir ay bile dolmayan Başkan Aydar, vaatlerinden 6’ıncısını gerçekleştirmek için parkın temelini 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda attı. Altyapı ve yol çalışmalarını tamamlayan Aydar, parkın 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nda hizmete açılacağını duyurdu. Başkan Aydar, “Bugün çocuklar bir müjde vermek istiyoruz. Bu alan, Namık Kemal Mahallesi’ndeki en büyük park olacak. Çocuklar için koşu, spor ve büyük bir oyun alanı olacak. Yolumuz bitti. Parkımızı 19 Mayıs’a kadar siz değerli Ceyhanlılar için hizmete açmaya çalışacağız. Çocuklara bugün müjdemiz olsun. Ne yapıyorsak, Ceyhan için. En büyük gücü Ceyhanlımın gözlerindeki umuttan alıyorum” dedi.
İstanbul Deriv, Rakshit Choudhary’yi eş-CEO’luğa terfi ettirdi Deriv, 25’inci yılını kutlamaya hazırlanırken liderlik modelini yeniliyor. Rakshit Choudhary, Kurucu ve CEO Jean-Yves Sireau ile ortaklık kurarak eş-CEO’luğa terfi ettirildi. Çevrimiçi ticaret şirketi Deriv, Rakshit Choudhary’nin Operasyon Direktörlüğünden (COO) Eş-Yönetici (CEO) tanıtımını duyurdu. Yapılan açıklamaya göre eş-CEO modeli, her iki liderin de farklı güçlü yönlerinden ve çeşitli bakış açılarından yararlanacak. Eş-modeli seçmek sadece şirket için stratejik bir hareket değil, kuruluşun işi çevik tutmak için kritik karar alımına farklı bakış açıları ve ekip çalışmasını dahil etmesini sağlıyor. Bu ikili liderlik çerçevesi aynı zamanda karşılıklı saygı ve ortak hesap verebilirliğin standart uygulamalar olduğu bir ortam oluşturuyor ve bireysel özerkliği kolektif bir vizyonla dengeliyor. Deriv’nin Kurucusu ve eş-CEO’su Jean-Yves Sireau şunları söyledi: "Rakshit, Deriv’in işini derinlemesine anlayan harika bir lider, bu nedenle eş-CEO’luğa geçişi bizim için ileriye doğru atılmış doğal bir adım.’’ Rakshit Choudhary, yeni rolü hakkındaki düşüncelerini paylaştı: “Şirketin son 14 yıldır inanılmaz büyümesinin ve evriminin bir parçası olduğum için şanslıyım ve ticareti her yerde, herkes için erişilebilir hale getirme misyonuna ilk elden tanık oldum. Bunun merkezinde yenilikçi, güvenli ve erişilebilir kalmaya odaklanmak yer alıyor. Şirketi başarılı bir 25 yıla daha taşırken Deriv’i küresel olarak Jean-Yves ile birlikte büyütmeye devam etmeyi dört gözle bekliyorum.”
Muş Kuzu satışlarından kent ekonomisine 1 milyar lira gelir bekleniyor 1 milyon 200 bin civarında küçükbaş hayvan varlığı ile Türkiye’nin önemli hayvancılık merkezlerinden biri olan Muş’ta erkek kuzu satışlarından yaklaşık 1 milyar TL gelir bekleniyor. Büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinin yaygın yapıldığı Muş’ta kesime gönderilecek 250 bin erkek kuzudan kent ekonomisine yaklaşık olarak 1 milyar lira katkı bekleniyor. Kuzu satışlarından kent ekonomisine 1 milyar TL katkı sağlanacağını söyleyen Muş İli Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Nimet Salkım, “5 ay zorlu bir kışı geride bıraktık. İlimizde 1 milyon 200 bin küçükbaş hayvandan yılda ortalama 550 bin kuzu doğumu gerçekleşiyor. Doğan kuzulardan erkek olan 250 bin kuzuyu kesime göndererek kent ekonomisine yaklaşık 1 milyar lira katkı sağlıyoruz. İşimiz çok zor olmasına rağmen, biz bunu severek yapıyoruz. Zaten severek yapılmayan bir işten başarı elde etmek mümkün değil. Bu yıl yetiştiricilerimiz sektörden para kazanıyor. Devletimizin de sektöre vermiş olduğu destekler var. Bu açıdan devletimize teşekkür ederiz” dedi. Hayvanların Muş Ovası’nda farklı bitki türlerinden faydalandığını ifade eden Salkım, “Besicilerimiz hayvancılık sektöründen çok iyi para kazanıyor. Çünkü önümüzde devasa bir ovamız var. Çetin kış şartlarına rağmen yine de hayvancılık sektörü ilimizde çok iyidir. Hayvancılığın merkezi diyebiliriz. Farklı farklı bitki türü bulunuyor. Hayvanlarımız bu farklı bitki türünden çok iyi bir şekilde faydalanıyor. Bu açıdan hayvancılık sektörü bu bölgede genleşmektedir. Şu an kuzularımızı anneleriyle ovada ve yeşeren meralarda otlatıyoruz. Besicilerimiz keyifli bir yaz sezonu geçirecektir. Devasa bir ovamız var. Çetin kış şartlarına rağmen yine hayvancılık sektörü ilimizde çok iyi bir durumdadır. İlimiz, hayvancılık merkezi diyebiliriz. Çünkü çok farklı bitki türü yeşermektedir” ifadelerini kullandı.