YEREL HABERLER - 21 Kasım 2013 Perşembe 08:25

Arda Çocuğun Dramı Annesinin Çilesi Yürek Burkuyor

A
A
A
Arda Çocuğun Dramı Annesinin Çilesi Yürek Burkuyor

Anne karnındayken uygulanan yanlış tedavi nedeniyle bedensel engelli olarak dünyaya gelen 8 yaşındaki Arda Ebren’in dramı yürek burkuyor. Her iki ayağı da olmayan Arda, yardımseverlerden protez yardımı bekliyor. Arda’nın en büyük hayali ise akranları gibi koşarak, oyun oynayabilmek.
Erzurum’da yaşayan Meryem ve İbrahim Ebren çiftinin 3 çocuğundan biri olan 8 yaşındaki Arda Ebren, protez ayak istiyor. Annesi Meryem Ebren’in hamile olduğu dönemde doktor tarafından verildiği iddia edilen nörolojik ilaçlar yüzünden engelli olarak dünyaya gelen Arda, koşup oynamayı çok istiyor. Geçtiğimiz yıl okula başlayan Arda, şoförlük yapan babası İbrahim Ebren’in borç-harç edinerek yaptırdığı protez ayağı sadece bir dönem kullanabilmiş. Arda yürüyemediği için kilo alıyor ve mevcut protez bacakları da kilo alan vücudu taşıyamıyor.
Devlet tarafından verilen protezlerde kaliteli olmadığı için sürekli kırılıp döküldü. Arda’nın sürekli büyümesi ve kilo alması, eski protezlerinin vücudunu artık taşıyamamasına neden oldu. İmkanı olmadığı için doktorların tavsiye ettiği protez ayaklardan bir türlü alamayan Arda, bu nedenle bugüne kadar bir türlü iki ayağının üzerine yürüyemedi. Kırık dökük protezleriyle ayakta kalmaya çalışan Arda, yeni bir proteze ihtiyaç duyuyor. Anne ve babasının yardımı olmadan okula gidemeyen Arda, protez ayağa kavuşup akranları gibi koşmak istiyor.
Ev ve okulun merdivenlerini annesinin kucağında aşabilen Arda, hayırsever vatandaşlardan kendisine yardım eli uzatmalarını istedi.
Anne Meryem Ebren, “Arda’nın yeni protez bacaklara ihtiyacı var. Maddi durumumuz buna yeterli değil. Çocuğumu okula götürürken merdivenleri kucağıma alarak çıkarabiliyorum. Çok zor bir durumdayız. Arda’nın yeni protezlere kavuşabilmesi için hayırseverlerden yardım bekliyoruz” dedi.
"YANLIŞ TEDAVİ YÜZÜNDEN ÇOCUĞUM ENGELLİ OLARAK DOĞDU"
Yaklaşık 9 yıl öncesine kadar epilepsi hastası olan Meryem Ebren, tedavi görürken hamile kaldığını doktoruyla paylaşmasına rağmen doktorunun ısrarla verdiği nörolojik ilaçlar yüzünden çocuğunun sakat kalmasıyla karşı karşıya kaldıklarını öne sürdü. Kullandığı ilaçlar yüzünden kendi sağlığının da iyice kötüleştiğinin farkına vardığını söyleyen anne Meryem Ebren, doğumdan 15 gün önce kendi inisiyatifiyle ilacı bıraktığını kaydetti. Başından geçen olayı anlatırken oldukça üzgün olduğu görülen anne Meryem Ebren, “Hastalığımın her safhasında doktorumun verdiği ilaçlarla şifa aramayı sürdürüyordum. Evlenince doktorum da bana özellikle uyarıda bulunarak hamile kaldığımda bilgi vermem gerektiğini söyledi. Beklenen oldu ve hamile kaldım. Doktoruma ilaç kullanıp kullanmayacağımı sorduğumda bir sorun olmayacağını söyleyerek yanında başka ilaçlarla takviye edileceğini belirtip ilaçlı tedavimin sürdürmem için ısrar etti. Sonucunu hiç de tahmin etmediğim bu yanlış tedavi yüzünden şimdi çocuğum engelli olarak hayatını sürdürmek zorunda” dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Sivas’ta otobüs şoförü ’insanlık ölmemiş’ dedirtti 2018 yılında kolu kırılan çocuğu hastaneye götüren, 2023 yılında kaza yapan motosikletli kuryeye yardım eden halk otobüsü şoförü, bu kez de evinin yolunu kaybeden yaşlı kadın için seferber oldu. Yardımsever şoförün yaptığı hareket takdir topladı. 2018 yılında Özel Halk Otobüsü ile sefer halindeyken kolu kırılan çocuğu hastaneye yetiştiren, 2023 yılında yağmurlu yolda kaza yapan motosikletli kuryeye yardımcı olan şoför Muhammet Cin, örnek bir davranışa daha imza attı. 23 Nisan tarihinde duraktan otobüse binerek, tansiyonunun yükseldiğini ve yolunu kaybettiğini söyleyen yaşlı kadını, görevli olduğu hattan çıkarak evine bıraktı. Halk otobüsü şoförünün bu hareketi ‘insanlık ölmemiş’ dedirtti. Rahatsızlanan yaşlı kadını duraktan aldığını belirten şoför Muhammet Cin, “23 Nisan günü akşam Gülyurt seferine çıktım. Meydana geldim bir teyze Deveci Camisini sordu. Deveci Camisini bilmediğimi söyledim, tekrar hattıma devam ettim. Kılavuz Mahallesine gittim, orada teyze inmek istediğini söyledi. Yolcular da Deveci Camisinin burada olmadığını söyledi. O an caminin uzak olduğu aklıma geldi. ‘Teyze sen burada dur, gerekirse ben seni evine kadar bırakacağım. Burada inip mağdur olma’ dedim. Teyze, tansiyonunun yükseldiğini ve gözlerinin zor gördüğünü söyledi. Ailesini aradım, kızıyla irtibata geçtik. Evinin adresini öğrendim. Hattan çıkarak teyzeyi evine kadar bıraktım. Ailesi teşekkür etti, teyze dua ederek indi. Onlardan da Allah razı olsun, dualar ettiler. Yolcular da sağ olsun tepki göstermediler. İnsanlık görevimizi yaptık, kim olsa yapardı. İyilik yapmak asil Türk insanının kanında vardır” şeklinde konuştu.