YEREL HABERLER - 03 Aralık 2013 Salı 14:20

Edirne'de Kış Lastiğine Yoğun Talep

A
A
A
Edirne'de Kış Lastiğine Yoğun Talep

Havaların soğumasıyla ticari ya da binek araçlarda sürücüler kış lastiğine yoğun bir talep gösteriyor. Edirne’de lastikçiler, sürücülerin kış lastiği taleplerini karşılamakta zorlanıyor. Ticari araçların 1 Aralıktan itibaren kış lastiği zorunluluğu getiren yasanın ardından, binek otomobil sürücüleri de soğuk hava şartlarında kendi güvenlikleri açısından kış lastiğini tercih ediyor.
Edirne’de 2003 yılından beri lastik sektöründe hizmet veren Ömer Faruk Arslan, kış lastiğinde binek otomobil sürücülerinin ticari araç sürücülerine göre daha çok talebi olduğu söyledi. Yasanın ticari araçlara zorunluluk getirmesine karşın, binek otomobillerde talebin daha fazla olduğunu dile getiren Arslan,” Eskiye göre kış lastiği daha çok tercih edilmeye başlandı. Daha önceki yıllarda bu kadar talep görmüyordu. Hem ekonomik şartlar, hem de insanların güvenliği konusunda bilinçlenmeleri, kış lastiği talebini arttırdı. Artık sürücüler yazın kullandıkları lastiklerle, kışın lastikler farklı oluyor. Hava sıcaklığının 10 derecenin altında düşmesiyle kış lastiğinin kullanılması aracın yol tutuşunu arttırdığı gibi güvenliğini sağlıyor. Sürücülere şu konuda bir uyarıda bulunmak isterim; kış lastiği takıldı diye hızlı ve tehlikeli araç kullanmamaları gerektiğini hatırlatırım. Çünkü her ne kadar kış lastiği de kullanılsa aracın belli hızlarda belli manevra kabiliyetleri vardır. Onun dışında soğuk hava şartlarında yüksek hız dan sakınmaları gerekir” dedi.
“KIŞ LASTİĞİ SOĞUK HAVADA YOL TUTUŞUNU ARTIRIYOR”
Arslan, halk arasında kış lastiğine kar lastiği de denildiğini belirterek,"Bu yanlış bir tabirdir, şu an bizim sürücülerimize sunduğumuz kış lastiğidir. Kış lastiğinin diğer lastiklere göre daha farklı bir kimyasal ile yapılıyor, soğuk havaya ve buzlanma göre yol tutuşu artırıyor. Normal lastik soğuk hava şartlarında sertleşirken, kış lastiği karışımındaki kimyasaldan dolayı yumuşaklığını koruyarak, lastiğin buz tutmamasını sağlıyor” şeklinde yorumladı.
“KIŞ LASTİĞİNDE 4’ÜNÜN DE DEĞİŞMESİ GÜVENLİĞİ SAĞLAR”
Arslan, “Yolda kalmak istemiyorum diyenler için iki tane otomobilin çekişine göre tercih edilebilir. Aracın emniyeti için 4 tane kış lastiği olması gerekiyor. Güvenlik açısından 4 lastik tercih edilmesi gerekir, 2 tane lastik tercih eden sürücülerin araçlarında aracın hızı yükseldiğinde, araç kayma yapabilir, durmak için fren yapıldığında dengeyi bozabilir. Kış lastiği zinciri bitirdi. Edirne’nin hava koşullarına göre zincir takılması pek uygun olmuyor. Zincir çok karlı havalarda takılıp kullanılabiliyor. Onun için Edirne’de zincir takılmadan sürücüler, kış lastiği ile rahatlıkla kış lastiğini kullanılarak geçirebiliyorlar” dedi.
“SÜRÜCÜLER MARKALARA TAKILI KALMASINLAR”
Sürücülerin bazılarının markalara takılı kaldıklarını ifade den Arslan, “Lastikten anlamasa da o markanın peşinden koşuyor. Daha çok ekonomik lastik kullanmalarında fayda var. Sürücülerin tercihi de zaten ekonomik lastiklerden yöne oluyor. Ekonomik lastik deyince yanlış anlaşılmasın, gelişen teknoloji ile günümüzde kullanılmakta olan lastiklerin çoğu birbirlerinden çok farklı değil, hepsi aynı hizmeti görüyor” diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ dolayısıyla etkinler düzenlendi Her yıl 26 Nisan’da kutlanan ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri’ günü dolayısıyla Bayburt’ta da çeşitli etkinlikler yapıldı, alanında uzman isimler ve öğrenciler Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’nü düzenledikleri programla kutladılar. Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Eczane Hizmetleri öğrencileri tarafından ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ münasebetiyle panel, tiyatro, söyleşi ve stanttan oluşan etkinlikler organize edildi. Düzenlenen program, panelle başladı. ’Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp: Fitoterapi’ paneline konuşmacı olarak katılan Karadeniz Teknik Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ufuk Özgen ve Akademisyen/Yazar Doç. Dr. Kenan Taştan, bitkilerin tedavi süreçlerindeki temel ve yardımcı fonksiyonlarını anlatan çok yönlü sunumlarını katılımcılarla paylaştılar. Doç. Dr. Kenan Taştan konuşmasında Geleneksel tedavi yöntemlerinin önemine vurgu yaptı. Halk arasında çok fazla bilinen ve kullanılan hacamat yöntemine özellikle ayrı bir parantez açan Taştan, “Hacamat mutlaka işin uzamanı bir hekim tarafından ve gerekli tahliller yapıldıktan sonra uygulanmalıdır. Aksi halde özellikle kan hastalıkları olan bireylerde ya da enfeksiyondan kaynaklanan problemler ciddi rahatsızlıklara yol açması söz konusu olabilir” diyerek konuştu. Prof. Dr. Ufuk Özgen ise konuşmasında birçok ilacın hammaddesini oluşturan bitkilerin şifalı özelliklerine değindi. Ancak ilaçlarla birlikte kullanılan bitkisel çayların ya da bilinçsizce kullanılan bitkisel ürünlerin çok ciddi yan etkileri olabileceğine vurgu yaptı. Etkinliğin ikinci ayağında Eczane Hizmetleri öğrencileri Şehit Recep Eşiyok Ortaokulunda öğrencilerle bir araya geldiler. Öğrenci Ecem Şahin’in kaleme aldığı tiyatro oyunu ile ortaokul öğrencilerine akıllı ilaç kullanımının önemine ve gerekliliğine dikkat çektiler. Ardından Eczane Hizmetleri öğretim elemanlarından Dr. Öğr. Üyesi Ümit Karakaş, öğrencilere ilaçlar ve akılcı ilaç kullanımı konulu söyleşisini gerçekleştirdi. Etkinlik Bayburt şehir merkezinde Yakutiye Camisi önünde kurulan stant ile son buldu. Stantta ’Doğru İlaç Kullanımı’ konusunda vatandaşla buluşan gençler, konu ile ilgili el broşürü, ilaç zamanlama ve taşıma kutusu dağıttılar. Öğrenciler, vatandaşlara ilaç ile ilgili sorular sorarak, doğru ilaç kullanımına yönelik farkındalık kazandırmaya çalıştılar. Konu ile ilgili olarak düzenleme komitesi başkanı öğrenci Nazım Onur Bulut, akıllı ilaç kullanımı hakkında bilgiler vererek, "Akıllı ilaç kullanımı konusunda toplumun bilgilendirilmesi için oldukça önemli nedenler bulunmaktadır. Bu gerekçelerin ilki modern sağlık bakımındaki kimyasal ajanların önemli rolünün olmasıdır. İkincisi bireylerin sağlıkları ile ilgili sorumluluk alabilmelerini ve uygun tedavi edici stratejilerin belirlenmesini sağlamaktır. Üçüncüsü, bireylerin tedavi edici kararlarında rol almaları ve sonraki dozlar ve süreç ile ilgili bilgilendirilme haklarının olmasıdır. Dördüncüsü ise bireylerin akılcı ve güvenli ilaç teminini ve etik olmayan ticari tanıtımdan zarar görmemelerini sağlamaktır" dedi.