YEREL HABERLER - 21 Ocak 2014 Salı 13:02

Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik Tisk Yönetimini Kabul Etti

A
A
A
Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik Tisk Yönetimini Kabul Etti

(KURDAKİ ARTIŞ) “SON KURDAKİ DALGALANMALARIN FED’İN OLAYA BAKIŞI VE İÇERİDEKİ YAŞANAN HADİSELERİN ETKİSİYLE BİRLİKTE DEĞERLENDİRMESİNİN DOĞRU OLACAĞI İNANCI İÇERİSİNDEYİM”
“BU ÇERÇEVEDE KUR DA MEYDANA GELECEK DALGALARIN ÖZEL SEKTÖRÜ ETKİLEMEYECEĞİ GİBİ BİR YAKLAŞIMDA DOĞRU DEĞİLDİR, BU KONUNUN İSTİHDAM VE EKONOMİYE OLUMSUZ YANSIMAMASI KONUSUNDA GEREKLİ ÖNLEMLER ALINIYOR"
ÇELİK, SURİYE KONUUSNDA ŞUNLARI SÖYLEDİ: "BİR ZULÜM VAR, BİR ZALİM VAR VE İNSAN ONURU, İNSAN HAYSİYETİ AYAKLAR ALTINDA BU SON GELİŞMELER BUNU GÖSTERMİŞTİR"
4C'LİLER HAKKINDA, MALİYE BAKANLIĞININ GÜNDEMİNDE BÖYLE BİR KONUNUN OLMAMASI ÇOK DOĞALDIR, BİZİM TOPLU SÖZLEŞMEDEN GELEN KONULARIN BAZILARI ÇÖZÜLÜYOR BAZILARI ÇÖZÜLMÜYOR ŞİMDİ BAZILARINI MECLİS’E GÖNDERMEYİ DÜŞÜNDÜĞÜMÜZ ALDIĞIMIZ KARARLAR VAR AMA BAZILARI DA ÇÖZÜLMÜYOR BU 4C‘DE BUNLARDAN BİR TANESİ"
PELİN ÜZEK
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Türkiye’de çalışanların haklarının toplu sözleşme masasında belirlendiğini belirterek "Hükümetin masasında değil, Bakanlar Kurulu’nda belirlenmiyor. Çalışma Bakanlığı belirlemiyor. Toplu sözleşmede bir araya geliniyor ve toplu sözleşmede alınan kararlar uygulanıyor" dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Türkiye İşveren Sendikaları Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Kutadgobilik ve beraberindeki heyeti kabul etti. Bakanlık binasında yapılan törende Bakan Çelik, gazetecilerin sorularını cevapladı.
Bir gazeteci, Başbakan Yardımcısı Babacan ve Ekonomi Bakanı Zeybekci’nin kurlar ve kurlardaki istihdam bağlamındaki açıklamalarını hatırlatarak sorduğu soruya Bakan Çelik, şu cevabı verdi: “Son kurdaki dalgalanmaların FED’in olaya bakışı ve içerideki yaşanan hadiselerin etkisiyle birlikte değerlendirmesinin doğru olacağı inancı içerisindeyim."
Türkiye’de, özel sektörün kredi borçlarının belli olduğunu belirten Çelik, şöyle konuştu: "Bu çerçevede kurda meydana gelecek dalgaların özel sektörü etkilemeyeceği gibi bir yaklaşım doğru değildir. Mutlaka etkisi olacaktır ama yönetimlerin asıl amacı yönetimle niye var? Sorunları tespit edebilmek, önden sorunları görebilmek ve bunlara çözüm üretme amacıyla biz bugüne kadar hizmet sunduk ve birçok hadise gerçekleşmeden önce tedbirleri alınarak Türkiye’de gerek istihdamın artışı yani dünya ülkeleri istihdam konusunda ciddi sıkıntılar yaşarlarken biz kriz dönemlerinde en çok istihdam artışını gerçekleştiren ülke olduk. Bu çerçevede yaşadığımız bu sürecin geçici olduğu inancı içerisindeyim. Ekonomik kurmaylarımızda bu konuda alınması gereken önlemleri varsa sanayicimizi, iş dünyamızı bir sıkıntıya sokmayacak ve onunla birlikte yürümeyi hedef etmiş bir iktidar olarak sorunların birlikte çözümü konusunda yine değerlendirme olacak. Bu konunun istihdam ve ekonomiye olumsuz yansımaması konusunda gerekli önlemler an be an alınmaya devam ediyor.”
“ÇOK VAHİM BİR TABLO VAR”
Suriye ile ilgili savaş suçu niteliğinde yayımlanan görüntüler üzerine değerlendirme isteyen gazeteciye, Çelik, şöyle cevap verdi: “Bir insan olarak o resimler, o görüntüleri görmek onlara yüreklerin dayanması söz konusu değil. Çok vahim bir tablo var. Hükümet olarak Suriye ile ilgili sayın Başbakanımızın, öteden beri 'Orada bir zalimane yönetim var, zalim bir yönetim var. Orada insan onuru, insan diye bir reform dikkate alınmıyor. Soykırım adeta orada gerçekleşiyor' ifadelerini belli çevreler anlamakta belki zorlandılar ama artık bence bu konu ihtilaf konusu olmaktan çıktı diye düşünüyorum. Bir zulüm var, bir zalim var ve insan onuru, insan haysiyeti ayaklar altında bu son gelişmeler bunu göstermiştir. İnanıyorum ki gerek AB, bugünkü görüşmeler, dünya bu ve benzer gelişmeler müsaade etmeyecek bir yaklaşımı sergilemeli ki dünya insanlığı bunlara dünyanın müsaade etmeyeceğini, gelişen dünyanın bunlara müsaade etmeyeceğinin güvencesi verilmiş olsun. Aksi takdirde bunlara göz yumulur gibi bir yaklaşım daha büyük katliamların, sorumsuz anlayışların dünyada yer almasını ortaya koyar ki bu dünyada hiç düşünmememiz gereken bir tablo diye ifade edebilirim.”
“BU KONU TOPLU SÖZLEŞME MASASINDA KONUŞULAN BİR KONU OLDUĞU İÇİN ÇALIŞMA BAKANLIĞININ GÜNDEMİNDE VAR”
Çelik'e, "4C'li çalışanların statüleriyle ilgili bir çalışma yürütüleceğinin daha önce söylendiği hatırlatılarak, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in böyle bir çalışma olmayacağına" yönelik değerlendirmeleri soruldu. Bunun üzerine Bakan Şimşek, şunları söyledi:
“4C'li olarak 23 bin vatandaşımız çalışıyor. Bunların büyük bir bölümü özelleştirme içerisinde. Tazminatlarını alan ve kamudan ayrılmak zorunda kalan ama o arada da Hükümetin onlarca yıl devlete hizmet etmiş bu insanların emekliliğini temini açısından böyle bir statü ortaya koymuş 2004 yılında. Bunların özellikle ücret artışlarıyla ilgili toplu sözleşmeye konu olduğu için Ağustos ayında yaptığımız değerlendirmede üniversite mezunu bir 4C'li vatandaşımız bin 700 civarında, lise mezunu bir 4C'li bin 500 civarında ve ilkokul mezunu da bin 400 civarında bir ücret, yaklaşık yüzde 40'lık ücretlerinde toplu sözleşmede bir artış sağlandı. Şimdi konu tabi bilen ve bilinmeyenler tarafından tartışılınca gerçekten çok sıkıntılı bir durum ortaya çıkıyor. Burada ne söylerseniz çok farklı değerlendirmelere konu oluyor. Bu konu toplu sözleşme masasında konuşulan bir konu olduğu için Çalışma Bakanlığının gündeminde var."
Türkiye’de çalışanların haklarının toplu sözleşme masasında belirlendiğini anlatan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hükümetin masasında değil, Bakanlar Kurulu’nda belirlenmiyor. Çalışma Bakanlığı belirlemiyor. Toplu sözleşmede bir araya geliniyor ve toplu sözleşmede alınan kararlar uygulanıyor. 4C'li konusu da 4B'li konusuda aynı şekilde toplu sözleşmede gündeme gelen konulardır. 4B'liler kadroya alındı. 4C'liler de bir tavsiye kararı olarak danışma kurullarında görüşülmesi ve burada bir düzenleme yapılırsa yapılabilirse yapılması şeklinde kararı alındı. Sayın Maliye Bakanının gündeminde olan bir konu değildir doğrudur ama Çalışma Bakanlığı’nın bu toplu sözleşme gündeminde olan bir konudur. Dolayısıyla bizim tartışmamız çok doğaldır taraflarla."
Maliye Bakanlığının gündeminde böyle bir konunun olmamasının çok doğal olduğunu anlatan Çelik, sözlerine şöyle devam etti: "Bunlar bütünüyle bilinmediği için sanki siz şimdi herhangi bir Bakan arkadaşa sorsanız 4C'li konusu veya personelle ilgili bir konu gündeminiz de var mı deseniz yok diyecektir çünkü onun gündeminde olan bir konu değil. Bizim toplu sözleşmeden gelen konuların bazıları çözülüyor, bazıları çözülmüyor. Şimdi bazılarını Meclis’e göndermeyi düşündüğümüz aldığımız kararlar var ama bazıları da çözülmüyor. Bu 4C‘de bunlardan bir tanesi tartıştığımız, taraflarla görüştüğümüz, ücret konusunda artışı sağladığımız ama statü konusunda henüz netleştiremediğimiz bir tablo olduğunu biz söylüyoruz. Doğru bilgi budur.“
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler Resmi Gazete’de Çalışmak için bulundukları ilden başka illere giden mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin yaşadıkları sorunların giderilmesine yönelik yapılacak çalışmalar ile ilgili Cumhurbaşkanlığı Genelgesi Resmi Gazete’de yayımlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanarak Resmi Gazete’de yayımlanan ’Mevsimlik Tarım İşçileri ile İlgili 2024/5 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’ ile mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler getirildi. Genelge kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve aileleri için geçici yerleşim alanları oluşturulacak ve bu alanlarda eğitim, sağlık, ulaşım ve sosyal hizmetler sunulacak. Genelgeye göre, valilikler tarafından mevsimlik tarım işçilerinin yoğun olarak çalıştığı yerlerde iklim şartlarına uygun, emniyetli ve estetik prefabrik yapılar kullanılarak geçici yerleşim alanları kurulacak. Bu alanlar sel, su baskını gibi doğal afetlere karşı güvenli lokasyonlarda planlanacak ve yerleşim yerlerine elektrik, su ve kanalizasyon hizmetleri sağlanacak. Valiliklerce hazırlanan eylem planlarında belirlenen alanlara ilişkin tahsis veya protokol belgesi Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi’ne (e-METİP) aktarılacak. Sağlık hizmetleri Genelgede sağlık hizmetleri kapsamında, il sağlık müdürlükleri tarafından mevsimlik tarım işçileri ve ailelerine yönelik aşılama, kronik hastalık taramaları ve mobil sağlık ekipleri ile sağlık hizmetleri sunulacak. İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda personelinin istihdamının sağlacağı belirtilen genelgede, ”İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda sağlık personelinin istihdamı sağlanacak ve hizmet ihtiyacına göre personelin çalışma saatleri düzenlenecektir. Çalışan sağlığının korunması ve geliştirilmesi kapsamında il sağlık müdürlüklerince gerekli bilgilendirme faaliyetleri yapılacaktır” ifadelerine yer verildi. Eğitim hizmetleri Genelgeye göre çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. İl milli Eğitim Müdürlüklerince; geçici yerleşim alanlarında eğitim ve sosyal faaliyetler için oluşturulan merkezin, öncelikle çocuklar için etkin bir eğitim merkezi olarak kullanılmasının sağlanacağına dikkati çekilen genelgede şu ifadelere yer verildi: "Çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. Mevsimlik tarım işçilerinin zorunlu eğitim çağındaki çocuklarının eğitimlerini devam ettirmek üzere konu hakkında Milli Eğitim Bakanlığının ilgili yönerge/genelge hükümleri uygulanacaktır. Bu hususta şartlı nakit transferi gibi özendirici tedbirler etkin şekilde uygulanacak, çocukların okul kıyafetleri ve malzemeleri valiliklerce sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları aracılığıyla temin edilecektir. İl milli eğitim müdürlüklerince; mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarının daimi ikametgahlarındaki okullarına döndüklerinde öğrenme kayıplarına yönelik telafi/yetiştirme eğitimleri yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçileri, daimi ikamet ettikleri illere geri döndüklerinde çalışma ve iş kurumu il müdürlükleri, halk eğitimi merkezleri ve mesleki eğitim merkezlerince; işçiler arasında yaygın eğitim ihtiyacı olanlar tespit edilerek eğitim ihtiyaçları karşılanacak, yetişkinlere okuma-yazma ve/veya meslek edindirme kursları, iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile sosyal-kültürel faaliyetler düzenlenecektir. Özel eğitim ihtiyacı bulunan çocuklar rehberlik araştırma merkezi müdürlükleri tarafından eğitim imkanlarından faydalandırılacaktır. Mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarının eğitime erişimlerinin sağlanması amacıyla il/ilçe milli eğitim müdürlükleri bünyesinde kurulan ekiplerin görevleri süresince ulaşım ihtiyaçlarının giderilmesi için gerekli tedbirler Valiliklerce alınacaktır." Genelgeye göre, İçişleri Bakanlığı, mevsimlik tarım işçilerinin güvenli bir şekilde seyahat etmeleri için gerekli trafik denetimlerini artıracak ve gece saatlerinde yolculuk yapmamaları sağlanacak. Geçici yerleşim alanlarının korunması ve asayişin sağlanması için kolluk kuvvetleri tarafından düzenli devriyeler yapılacak. Sosyal hizmetler Aile ve sosyal hizmetler il müdürlüklerince sosyal hizmetler kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin bilgilendirilmesi sağlanacağı kaydedilen genelgede kadın, çocuk, engelli ve yaşlıların sunulan hizmetlerden yararlanacağı vurgulandı. Okul çağına gelmemiş çocuklar için ise aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri ve İl Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından geçici yerleşim alanlarında eğitim ve bakım hizmetleri için personel görevlendirilebilecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından sunulan gezici kütüphane, gezici müze ve benzeri hizmetlerin geçici yerleşim alanlarında faaliyet göstermesi amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile koordineli çalışmalar yürütüleceği aktarılan genelgede şunlar yer aldı: "Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarına yönelik sosyal ve sportif faaliyetler yürütülecektir. İl Müftülüklerince mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin inanç ve ibadet ihtiyaçlarının karşılanması için gerekli tüm tedbirler alınacak; çocuk işçiliğinin önlenmesine ve çocukların zorunlu eğitime devam etmelerinin sağlanmasına ilişkin olarak ailelerin bilgilendirilmesine yönelik çalışmalara destek verilecektir." Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi (e-METİP) Mevsimlik tarım işçisi olarak daimi ikametgahı dışında bir başka ilde çalışmak amacıyla geçici olarak yer değiştirenlerin ve ailelerinin kimlik bildirimleri, bu kişilerin yaşadıkları geçici yerleşim alanlarındaki kolluk kuvvetlerince alınacağı vurgulanan genelge şu şekilde devam etti: "Bu bildirimler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile elektronik ortamda paylaşılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için teknik altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığına e-METİP’e kayıtlı olan mevsimlik tarım işçilerinin ve aile bireylerinin kimlik numaralarını bildirecektir. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kullanılmakta olan Milli Eğitim Bakanlığı e-Okul Yönetim Bilgi Sistemi’nde yer alan mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarına ilişkin kayıtlar e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin kimlik numaraları her sağlık hizmeti sunumunda alınarak, sunulan hizmetlere ilişkin bilgiler kişisel verileri içermeyecek şekilde e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Sağlık Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gerekli gördüğü takdirde e-METİP’in etkinliğinin artırılması amacıyla diğer kamu kurum ve kuruluşlarından protokole gerek duymadan kişisel verileri içermeyecek şekilde veri talebinde bulunabilecektir. Tarım alanlarının geniş bölgelere yayılması nedeniyle mevsimlik tarım işçilerinin kayıt altına alınması sürecinde kolluk kuvvetlerine kolaylık sağlamak amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatı başta olmak üzere ilgili kamu kurum ve kuruluşları, muhtarlar ile ziraat odaları birlikleri ve mevsimlik tarım işçisi çalıştıran tarla veya bahçe sahipleri/işleticileri ve işverenler tespit ettikleri/çalıştırdıkları mevsimlik tarım işçilerini kolluk kuvvetlerine bildirecektir.
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.