YEREL HABERLER - 06 Şubat 2014 Perşembe 12:08

Daka Heyeti İstanbul’daki Van İşadamları Derneği’nin İstişare Toplantısına Katıldı

A
A
A
Daka Heyeti İstanbul’daki Van İşadamları Derneği’nin İstişare Toplantısına Katıldı

Merkezi İstanbul’da bulunan Van İşadamları kuruluşlarının 1. yıldönümü sebebiyle bir otelde istişare ve bilgilendirme toplantısı düzenledi. Toplantıya Van Valisi Aydın Nezih Doğan, Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal, YYÜ Teknokent Şirket Genel Müdürü Yrd. Doç. Dr. Necat Görentaş, DAKA Genel Sekreteri Dr. Emin Yaşar Demirci, Van Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı (VANTSO) Necdet Takva, Van MÜSİAD Başkan Yardımcısı M. Faruk Demir, ajans uzmanları ve çok sayıda davetli katıldı. Sıcak bir ortamda geçen yemekli toplantıda Van İşadamları Derneği Başkanı (VİŞAD) A. Fatih Hatunoğlu, derneğin çalışmaları ve hedefleri ile ilgili bir açılış konuşması yaptı. Yemek davetine icabet edenlere teşekkür eden Hatunoğlu, “80 ilin işadamları derneği isminin arasında Van’ımızın isminin olmaması, Van gerçeğinin ve medeniyetler beşiği olan Van’ımıza yakışmadığını düşünerek 25 arkadaşla el vermek suretiyle hayırlı ve bereketli bir sonuca ulaştık. Amacımız Van dışında yaşayan işadamlarının aynı amaç, aynı hedef ve aynı ilkelerin hayat bulduğu bir yapının çatısı altında toplamaktır” dedi.
Van Valisi Aydın Nezih Doğan da yemekte bir konuşma yaptı. Türkiye’de son 15-20 yıl öncesine bakıldığında kişi başına düşen milli gelirin 3 bin 500 dolardan üç kat artarak 10 bin doların üzerine çıktığını anımsatan Doğan, “Türkiye’de son 10 yılda bu milli gelirdeki artışı temin eden güç aslında bu ülkede yeni toprakların bulunmasıyla sağlanmadı. Yeni doğal kaynaklar bulunmadı. Bu ülkede farklılığı sağlayan şey insanların kendilerine güvenmesiydi” dedi.
Türk insanının bir şeyler yapabilecek kudrete sahip olduğunu vurgulayan Doğan, “Eğer bir ülkenin insanları kendilerine güvendiklerinde milli geliri 10 yılda 3 bin 500 dolar seviyesinden 10 bin dolarlık seviyesine 3 kat artırabiliyor ise bugün Van’da bizim geleceğe dair yaptığımız projeksiyonlarda kendi tecrübemizi bir tarafa bırakmamızın anlamı yoktur. Bizim tecrübemiz 10 yılda bir şeyi üçe katlayacak imkanlara sahiptir. Van bu üçe katlama serüveni yaşarken niye bekleneni yapamadı? Bunu hepimiz iyi biliyoruz. Yaşadığı ortam, var olan sıkıntılar ve terör Van’ın handikabıydı. Başarması gerekenleri yapamadı. Hem sermaye kaybetti, hem de beşeri sermaye kaybetti. Bu kayıplara rağmen bugün bakıyoruz 2014 yılının hemen başında TÜİK verileri açıklandığında ülkedeki nüfus projeksiyonları ortaya kondu. Görüldü ki neredeyse Şanlıurfa’dan Trabzon’a bir set çekin onun doğusundaki tek nüfusu artan vilayet Van’dır. Bu nedir? Bu bir gelecek umududur. İnsanlar Van’da bir şeyler olacak, Van’da yaşamaya devam ediyorlar. Neye rağmen? İki büyük depreme rağmen burada yaşamaya devam ediyorlar. Peki bu insanların umudunu pekiştiren nedir? Bugün hepimizin birlikte memnuniyet duyduğu çözüm sürecidir. Eğer çözüm sürecinin mayası tutarsa insanlar biliyorlar ki, Van potansiyel itibariyle gelişmeye müsait bir yerdir. Öyleyse Van’da yaşayan veya Van dışında yaşayan her kardeşimizin bu mayanın tutması için iki şey yapması lazım. Bir açıkça dua etmesi lazım. Çünkü buna ihtiyacımız var. Bir de bunun mücadelesini vermesi lazım. İnsanlara tavsiyede bulunması lazım. Hiç kimsenin bir çatışma ortamını arzu etmemesi lazım. Ve bu konuda gayreti eksik olanları da uyarması lazım. Eğer birinci olarak bunu sağlayamazsak onun üzerine kuracağımız işadamları derneklerinin, yapacağımız ziyaretlerin Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı’nın şurada, burada yapacağı çeşitli çalışmaların, rektörümüzün komşu ülkelerde yapacağı temasların, ticaret odası başkanımızın çırpınışlarının çok büyük bir önemi kalmayacaktır. Yapmamız gereken birinci konu çözüm sürecinin başarısı için el birliği ile gayret sarf etmeliyiz. Bunu Van’da bulunanlar olarak hem biz yapacağız, hem de sizler İstanbul’da Van’ı sevenler olarak. Bunu birlikte inşa edeceğiz” diye konuştu.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal da, üniversitenin son yıllardaki sıçramalarından bahsetti. Van YYÜ’de yetişmiş bin 500 akademisyen ve 24 bin öğrenci bulunduğunu anımsatan Battal, bilimsel çalışmalarda birçok akademisyenin ulusal ve uluslar arası başarılara imza attığını kaydetti. Vanlı işadamlarının İstanbul’da bir arada güç birliği oluşturmasından duyduğu memnuniyeti ifade eden Battal, “İstanbul’da bulunan işadamlarının buradaki başarılı faaliyetler Van’daki işadamlarımızın da gelecekte atacakları adımlar için önemli bir cesaret olacak. Önemli bir öncülük yapacak. Bundan da şüphem yok. Bu toplantıda da müşahade ediyorum. Herkesin kalbinin Van için attığını, attıkça da Van, Van dediğini görüyorum. İnşallah bu kalplerimizin atışıyla beraber Van’ın potansiyelinin değerlendirilmesi için de hep beraber el birliğiyle güç birliği ile varacağımıza inanıyorum. Bundan da hiç şüphemiz yok” dedi.
Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Dr. Emin Yaşar Demirci de, İstanbul’da Vanlı işadamlarına bölgeye yatırım yapmaya davet ederek, güç birliği ve başarı için ortaklaşa iş yapmaları tavsiyesinde bulundu. Danimarkalı bir yazarın bu konudaki sözünü aktararak konuşmasına devam eden Demirci, “Yemeğin ev sahipliğini yapan işadamları derneğine teşekkür ederim. Bugün oldukça yoğun bir toplantı günümüz oldu. Akşamda bu yemekte beraberiz. Burada ne söylenir. Sabah ki toplantıda söylediğimi tekrar söyleyeyim. DAKA olarak biz sürdürülebilir olmayan hiçbir işe başlamadık. Bunun sürdürülebilir olduğu için başladık. Bunun da karşılığı şu. Bu işbirliği şartlarını aramızda görmemiz gerekiyor. Eğer bu mümkün olduğu sürece siz ne zaman isterseniz biz buradayız. Ama sabah söylediğim şey, Danimarkalı yazarın söylediği söz altı çizilecek bir sözdür. Ve ne kadar zeki olduklarını gösterir. Yazar şöyle diyor. ‘Biz Danimarkalılar çok yetenekli insanlar değiliz o yüzden işimizi ortaklaşa yapmaktayız’ diye. Başarılarının arkasındaki sır budur. Dolayısıyla biz birlikte iş yapmayı öğrenemezsek geleceğimiz olmayacaktır. Bunun farkında olalım. Birlikte iş yapmayı lütfen öğrenelim. Beraber birlikte iş yapalım” dedi.
Van İşadamları Derneği yöneticileri Van’a yaptığı katkılarından dolayı başta Van Valisi Aydın Nezih Doğan ve diğer konuşmacılara birer teşekkür plaketi verdi. VİŞAD yönetimiyle çekilen toplu fotoğrafının ardından program sona erdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.