YEREL HABERLER - 02 Mart 2014 Pazar 10:45

Tzob’dan Kuraklık Risk Tahmin Raporu

A
A
A
Tzob’dan Kuraklık Risk Tahmin Raporu

“BU AYDAN İTİBAREN İKLİM ŞARTLARI İYİ GİDER, YAĞIŞLAR DA NORMALİN ÜZERİNDE OLURSA REKOLTE KAYBI AZALIR”
“SON GÜNLERDE MEYDANA GELEN YAĞIŞLAR ENDİŞELERİ BİR PARÇA GİDERMİŞ OLMAKLA BİRLİKTE, ÖNÜMÜZDEKİ AYLARDAKİ YAĞIŞLAR REKOLTEYİ BELİRLEYECEKTİR”
“BUĞDAYDA TAHMİNİ KAYIP ORANI, AKDENİZ BÖLGESİ’NDE YÜZDE 24,9, İÇ ANADOLU BÖLGESİ’NDE YÜZDE 23, KARADENİZ BÖLGESİ’NDE YÜZDE 15, EGE BÖLGESİ’NDE YÜZDE 13 İKEN,
“YETERSİZ YAĞIŞLARIN BUĞDAY VE ARPADA ÖNEMLİ BİR RİSK OLUŞTURMADIĞI MARMARA BÖLGESİ’NDE HENÜZ BİR REKOLTE KAYBI GÖRÜLMÜYOR”
“KAYIP TAHMİNİMİZ SİİRT’TE YÜZDE 60, MERSİN VE GAZİANTEP’TE YÜZDE 50, OSMANİYE’DE YÜZDE 45, SİVAS, AFYONKARAHİSAR, HATAY VE AMASYA’DA YÜZDE 40’I BULUYOR”
“GEREK HUBUBAT ÜRÜNLERİNİN GELİŞİMİ, GEREK EKİMİNE BAŞLANACAK ENDÜSTRİ BİTKİLERİ, YAĞLI TOHUMLAR BAŞTA OLMAK ÜZERE BİRÇOK ÜRÜN İÇİN MART VE NİSAN AYI YAĞIŞLARI ÖNEMLİDİR”
RAPORDA KURAKLIĞIN ETKİLERİNİ EN AZA İNDİRMEK İÇİN KISA, ORTA VE UZUN VADEDE YAPILMASI GEREKENLER DE SIRALANDI
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, kuraklığın, Mart, Nisan, Mayıs yağışları mevsim normallerinde olsa bile buğdayda 27 ilde rekolteyi etkileyeceğini tahmin ettiklerini bildirdi.
Bayraktar, ülke genelindeki çok sayıda Ziraat Odası’nın tahminlerinin, Orman ve Su İşleri Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü’ yağış miktarlarının değerlendirildiği “Türkiye Ziraat Odaları Birliği 2013-2014 Tarımsal Üretim Dönemi Kuraklık Risk Tahmin Raporu”nu açıkladı. Şemsi Bayraktar, raporun Ziraat Odalarından alınan bilgiler doğrultusunda hazırlandığına, Şubat ayı sonuna kadar gerçekleşen yağışlar ve ürünlerin gelişme durumlarının incelendiğine, bu aylardan itibaren yağışların normalleri civarında olması durumunda ülke 2014 yılı buğday rekoltesi tahmininin çıkarıldığına dikkati çekti.
Ekim, Kasım, Aralık, Ocak ve Şubat aylarında yetersiz kalan yağışların, buğdayda ülke rekoltesini yüzde 14,3 oranında düşüreceğini ve üretimi 22 milyon 50 bin tondan 19 milyon tonun altına indireceği tahmininde bulunduklarını belirten Bayraktar, “Bu aydan itibaren iklim şartları iyi gider, yağışlar da normalin üzerinde olursa rekolte kaybı azalır. Son günlerde meydana gelen yağışlar endişeleri bir parça gidermiş olmakla birlikte, önümüzdeki aylardaki yağışlar rekolteyi belirleyecektir” dedi.
Bayraktar, buğdayda tahmini kayıp oranının Akdeniz Bölgesi’nde yüzde 24,9, İç Anadolu Bölgesi’nde yüzde 23, Karadeniz Bölgesi’nde yüzde 15, Ege Bölgesi’nde yüzde 13 olduğunu, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yüzde 5’e, Doğu Anadolu Bölgesi’nde yüzde 4’e indiğini vurguladı.
MARMARA BÖLGESİ’NDE BUĞDAYDA SORUN YOK
Yetersiz yağışların buğday ve arpada önemli bir risk oluşturmadığı, özellikle Şubat ayı sonlarında gerçekleşen yağışların buğdayın gelişimi için faydalı olduğu Marmara Bölgesi’nde ise henüz bir rekolte kaybı görülmediğini bildiren Bayraktar, şunları kaydetti:
“Buğdayda kayıp tahminimiz Siirt’te yüzde 60, Mersin ve Gaziantep’te yüzde 50, Osmaniye’de yüzde 45, Sivas, Afyonkarahisar, Hatay ve Amasya’da yüzde 40’ı buluyor. Tahminimiz buğdayda Burdur’da yüzde 35, Adana, Eskişehir, Çorum, Kayseri, Kırşehir, Çankırı, Niğde, Erzurum, Uşak ve Düzce’de yüzde 30, Karaman’da yüzde 25, Ankara, Yozgat, Kırıkkale, Nevşehir, Aksaray’da yüzde 20, 2013’de 2,3 milyon tonluk üretimiyle en büyük buğday üreticisi Konya’da yüzde 15, Kütahya’da yüzde 5 kayıp olacağı şeklinde. Buğday rekoltesinde kayıp olacağını tahmin ettiğimiz 27 ilin kayıp oranının yüzde 27’yi geçeceğini söyleyebiliriz. Buna göre, 27 ilde buğday rekoltesi, Mart, Nisan, Mayıs yağışları mevsim normallerinde olsa bile 11,67 milyon tondan 8,51 milyon tona inecek. Ülke buğday rekoltesinin ise bu illerdeki kayıp nedeniyle yüzde 14,3 azalmayla 22 milyon 50 bin tondan 18,9 milyon tona düşeceğini tahmin ediyoruz.”
VERİM VE KALİTEYİ SAĞLAYACAK UNSURLARDAN BİRİ DE OPTİMUM SICAKLIKLAR
2013-2014 üretim sezonunda kışlık ekilişlerin yapıldığı Ekim-Kasım-Aralık aylarındaki yağış yetersizliklerinin, birçok ekim alanında kayıplara neden olduğunu belirten Bayraktar, “Son günlerde meydana gelen yağışlar endişeleri bir parça gidermiş olmakla birlikte önümüzdeki aylardaki yağışlar rekolteyi belirleyecektir. Yağışların yanında bitkilerde verim ve kaliteyi sağlayacak unsurlardan biri de optimum sıcaklıklardır. Optimum sıcaklık rejimini oluşmadığı durumlarda bitkilerde kalite ve verimde kayıplar olmaktadır” dedi.
EKİM-OCAK DÖNEMİ YAĞIŞLAR NORMALİN YÜZDE 27,4 ALTINDA
Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre, Türkiye’de yeni tarım yılının başladığı 2013 yılı Ekim ayından Ocak 2014 sonuna kadarki birikimli yağışların genel olarak normalden ve geçen yılın aynı dönemindeki yağışından az olduğunu vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti:
“Normali 305,7, geçen yılın aynı dönem ortalaması ise 372,2 mm iken, 2013 Ekim-2014 Ocak döneminde yağış ortalaması 222,0 mm’de kalmıştır. Bu dönemdeki yağış miktarı normale göre yüzde 27,4, geçen yıla göre ise yüzde 40,4 azaldı.
Ekim, Kasım, Aralık, Ocak aylarında birikimli olarak normale göre yağış azalması yüzde 38,2 ile en fazla Akdeniz Bölgesinde görüldü. Bu bölgeyi, yüzde 38 ile İç Anadolu Bölgesi, yüzde 36,8 ile Doğu Anadolu Bölgesi, yüzde 28,7 ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi, yüzde 27 ile Marmara Bölgesi, yüzde 14,9 ile Karadeniz Bölgesi, yüzde 13,7 ile Ege Bölgesi izlemektedir.
Ocak ayında da, yağışlar genel olarak normalden ve geçen yıl yağışından az olmuştur. 2014 Ocak ayı yağış ortalaması 60,1 mm, normali 77,2 mm, geçen yılın Ocak ayı ise 98,6 mm’dir. Bu yıl Ocak ayı yağışlarında normale göre yüzde 22,2, geçen yıla göre ise yüzde 39 azalma gözlenmektedir.
Normale göre yağış azalması, Ocak ayında, yüzde 52,8 ile en fazla Karadeniz Bölgesi’nde görülmüştür. Bu bölgeyi yüzde 31,3 ile Marmara Bölgesi, yüzde 22,8 ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi, yüzde 14,4 ile Akdeniz Bölgesi, yüzde 14,1 ile Doğu Anadolu Bölgesi, yüzde 5,8 ile Ege Bölgesi, yüzde 1,3 ile İç Anadolu Bölgesi izlemektedir.
Türkiye’nin 1981-2010 ortalamalarına göre sonbahar mevsimi ortalama sıcaklığı 14,7 santigrat derecedir (°C). 2013 yılı sonbahar mevsimi ortalama sıcaklığı 14,8 °C ile mevsim normallerinin 0,1 °C üzerinde olmuştur.
2014 yılı Ocak ayında ortalama sıcaklıklar, yurdumuzun iç ve doğu bölgelerinde mevsim normalleri civarında gerçekleşirken, diğer bölgelerde mevsim normallerinin üzerinde gerçekleşmiştir.”
Bayraktar, Ziraat Odalarından alınan bilgilere göre, hububat ekiminin yapıldığı tarım alanlarında beklenen yağışın gerçekleşmemesi nedeniyle yer yer tohumlarda çıkış olmadığını, çürümeler oluştuğunu, çıkışların zayıf kaldığını, çıkışı gerçekleşen bazı alanlarda da yağış yetersizliği nedeniyle kurumaların oluştuğunun görüldüğünü belirtti.
MART VE NİSAN YAĞIŞLARI HAYATİ ÖNEMDE
Mart ve Nisan aylarında gerçekleşecek yağışların, 2013-2014 tarımsal üretim sezonu için hayati önem taşıdığını vurgulayan Bayraktar, şu bilgileri verdi:
“Gerek hububat ürünlerinin gelişimi, gerek ekimine başlanacak endüstri bitkileri, yağlı tohumlar başta olmak üzere birçok ürün için Mart ve Nisan ayı yağışları önemlidir. Bu aylarda normalleri üzerinde yağışların gerçekleşmesi ve mevsim normallerinde gerçekleşecek sıcaklıklar ile bu yıl önemli bir tehdit olarak görünen tarımsal kuraklık riski azalır.
Ülkemiz için stratejik öneme sahip ürünlerimizden buğday ekili alanlar bölgelere göre değişmekle birlikte gelişim dönemindedir. Tüm bölgelerden alınan verilere göre, yağış yetersizliği nedeniyle, buğday üretiminin yoğun olarak yapıldığı İç Anadolu Bölgesi ile Akdeniz Bölgesi başta olmak üzere Marmara Bölgesi dışında tüm bölgelerde rekolte kayıplarının olacağı tahmin edilmektedir. Ülke genelinde 27 ilde kuraklık nedeniyle rekolte kaybı beklenmektedir.
Yine çalışma sonuçlarına göre, Mart, Nisan, Mayıs ayları yağışlarının normalleri civarında oluşması durumda, 2014 yılı buğday rekoltesinin geçen yıla göre yüzde 14,3 oranında azalarak 18,9 milyon tona ineceği tahmin edilmektedir. Bu nedenle bahar yağışları buğdayda rekolteyi belirleyecektir. Bu aydan itibaren iklim şartları iyi gider, yağışlar da normalin üzerinde olursa rekolte kaybı azalır.
Şubat ayı sonu itibariyle Ziraat Odalarımızdan alınan bilgiler doğrultusunda yapılan tespitlere göre, buğdayda rekolte kaybının, Akdeniz Bölgesi’nde yüzde 24,9, İç Anadolu Bölgesi’nde yüzde 23, Karadeniz Bölgesi’nde yüzde 15, Ege Bölgesi’nde yüzde 13, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yüzde 5, Doğu Anadolu Bölgesi’nde ise yüzde 4 olarak gerçekleşeceği tahmin edilmektedir.”
KISA, ORTA VE UZUN VADEDE YAPILMASI GEREKENLER
TZOB Genel Başkanı Bayraktar, kuraklığın etkilerini en aza indirmek için kısa, orta ve uzun vadede yapılması gerekenleri ise şöyle sıraladı:
“Kısa vade: Barajlarda sulamayı sıkıntıya sokmayacak şekilde su toplanmasını sağlamak öncelikli olmalıdır. Bundan dolayı elektrik üretimi, bu gerçek göz önünde bulundurularak planlanmalıdır.
Bahar ekilişlerinde çok su tüketen ürünler mümkün olduğunca ekilmemeli, üretici su tüketimi az olan ürünlere yönlendirilmeli, aradaki gelir farkı destek olarak verilmelidir.
Orta vade: Kuraklığa dayanıklı tohum kullanımı teşvik edilmelidir.
Çiftçilerimize su tasarrufu konusunda eğitim verilmelidir.
Kuraklık riski Tarım Sigortaları kapsamına alınmalıdır.
Kuraklık riskininTarım Sigortaları kapsamına alınmaması durumunda 2090 Sayılı afetlerden zarar gören çiftçilere yardım içeren Kanun, işlerhale getirilmelidir.
Uzun vade: Teknik ve ekonomik olarak sulanabilir ama altyapı çalışmaları tamamlanmadığı için henüz sulanmayan 2,77 milyon hektar tarımsal alan hızlı bir şekilde sulamaya açılmalıdır.
Ülkemizdeki sulamanın çok büyük bölümü yüzey sulama şeklinde yapılmaktadır. Bu da su kullanımını olağanüstü şekilde artırmaktadır. Yapılan araştırmalar modern yönetmelerle yapılan sulamada yüzde 30 ile yüzde 60 arasında değişen oranlarda su tasarrufu sağlandığını ortaya koymaktadır. Yağmurlama sulamada yüzde 30, damlama sulamada yüzde 60 tasarruf sağlandığı tespit edilmiştir.
Tarımsal sulamada halen 32 milyar metreküp su kullanılmaktadır. Modern yöntemlere geçilmesi halinde, mevcut hesapla 9,6-19,2 milyar metreküp arasında değişen su tasarrufu demektir. Halen içme kullanma suyu olarak 7 milyar metreküp, sanayi suyu olarak 5 milyar metreküp su kullandığımız düşünülürse rakamın boyutları çok daha iyi anlaşılacaktır.
DAHA FAZLA SU TASARRUFU İÇİN OPTİMAL ARAZİ BÜYÜKLÜĞÜ DE GEREKİR
Su tasarrufunun daha fazla miktarda yapılabilmesi için optimal arazi büyüklüğüne ulaşılması gerekir. Bu hem sulama yatırımlarının maliyetini azaltır, hem de suyun daha etkin kullanılmasını sağlar. Optimal arazi büyüklüğü için de arazi toplulaştırması yapılmalı ve arazilerin daha fazla parçalanması önlenmelidir.”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul TBMM Başkanı Kurtulmuş: “İsrail’in zulmü karşısında söylenecek sözlerin neredeyse tamamı söylenmiştir, bundan sonra eylem zamanıdır” Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, “İsrail’in zulmü karşısında söylenecek sözlerin neredeyse tamamı söylenmiştir. Bundan sonra eylem zamanıdır” dedi. Bahçelievler’de "Filistin için Özgürlük ve Bağımsızlık" temalı 5’inci Parlamenterler Arası Kudüs Platformu Konferansı düzenlendi. Bir otelde düzenlenen konferansa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Parlamenterler Arası Kudüs Platformu Başkanı Hamid Abdullah Al Ahmar, Parlamenterler Arası Kudüs Platformu Türkiye Başkanı Nureddin Nebati, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ve yerli ve yabancı 600’e yakın milletvekilinin yanı sıra çok sayıda davetli katıldı. Program, Kur’an-ı Kerim tilaveti ve ardından videolu tanıtım gösterimi ile başladı. Kur’an-ı Kerim, Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi İmamı Bünyamin Topçu tarafından okundu. Parlamenterler Arası Kudüs Platformu Türkiye Başkanı Nureddin Nebati, yaptığı konuşmada bugüne kadar çok büyük katılımlı toplantılar düzenlendiğini kaydederek, teşekkür etti. Nebati, “Biz kurtuluşu kadimde özde ararken, Batı hoyrat, içi boşaltılmış bir ilerlemeler taahüttünden medet ummaktadır. Her zaman katliamlar, soykırımlar, acılar ve savaşlar olmuştur. Toplumları geride kalanlar olarak görerek kendilerinden sözde ilkel toplumlara güç kullanarak istediği şekli verme hakkı gören sapkınların gideceği yer tarih çöplüğüdür. Onlar istedikleri kadar tarihin sonunun geldiğine inansınlar. Bizler tarihin döngüler halinde ilerlediğini en yakından bilenlerdeniz” dedi. Nebati’nin ardından sahneye çıkan Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, Filistin’de insanlık tarihinin yakın zamanlarda gördüğü en büyük soykırım ve katliamın yaşandığını ifade ederek, İsrail Başbakanı Netanyahu’yu ve ona destek verenleri eleştirdi. Kurtulmuş, “Bu toplantının bizim tahminimizden çok daha güçlü sonuçlar doğurabilecek bir toplantı olabileceğinin altını çizmek isteriz. Dünyanın hemen her yerinde halklar sokaklara çıkıp Filistin halkının haklı davasına destek vermek üzere meydanları ve caddeleri doldururken, üniversite kampüslerinde kendi ülkelerinin yönetimlerine rağmen hakkın ve adaletin sesini yükseltmeye devam ederken, bazı yönetimlerin halen İsrail’deki siyonist işgalci Netanyahu ve çetesine destek olmaya devam ettiklerini ne yazık ki üzülerek takip ediyorum” diye konuştu. “İsrail’in zulmü karşısında söylenecek sözlerin neredeyse tamamı söylenmiştir, bundan sonra eylem zamanıdır” Kurtulmuş, konuşmasında Filistin’e destek mesajları vererek, “Güney Afrika Cumhriyeti’nin Uluslararası Adalet Divanı’na başvurusu ile birlikte Filistin davası bakımından da, İsrail’in bölgedeki siyaseti bakımından da yeni bir dönem başlamıştır. Uzun yıllar sürecek mücadeleye hazır olmak zorundayız. Şimdiye kadar İsrail’in zulmü karşısında söylenecek sözlerin neredeyse tamamı söylenmiştir. Bundan sonra eylem zamanıdır. Bundan sonra mücadele etme zamanıdır. Netanyahu ve çetesinin ve buna bağlı olarak siyonist emperyalizminin uluslararası sistem içerisinde yalnızlaştırılmasının sağlanmasıdır. 2’ncisi başta İslam ülkeleri olmak üzere yeryüzünde mazlumlardan yana olan bütün milletlerin bir araya gelerek işbirliğini artırmasıdır” şeklinde konuştu.
Denizli CHP Genel Başkanı Özel, Pamukkale Belediye Başkanı Ertemur’u tebrik etti Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Denizli ziyareti kapsamında Pamukkale Belediye Başkanlığı’nı ziyaret etti. Özel, “Ali Rıza Başkanımız, tüm belediyelerimizde olacağı gibi, temel belediyecilik hizmetlerinin en iyisini, üzerine sosyal belediyecilik ile de vatandaşlarımızın yaşadığı ekonomik sorunlar karşısında toplumumuza sahip çıkacaktır” dedi. CHP Genel Başkanı Özel, Denizli ziyaretleri kapsamında Denizli Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Merkezefendi Belediye Başkanlığı ve Pamukkale Belediye Başkanlığı’nı ziyaret etti. Özel’in ziyaretinde Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, Merkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan, Pamukkale Belediye Başkanı Ali Rıza Ertemur, CHP Denizli İl Başkanı Ali Osman Horzum, CHP Pamukkale İlçe Başkanı Uğur Coşkun hazır bulundu. “Tarımın, sanayinin ve turizmin birlikte ayağa kaldıracağı bir ilçe Pamukkale” Pamukkale Belediye Başkanlığı ziyaretinde hem belediye personeli hem de vatandaşlar tarafından yoğun ilgiyle karşılanan Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel’i, Belediye Başkanı Ali Rıza Ertemur makamında ağırladı. Pamukkale Belediye Başkanı Ali Rıza Ertemur, “Genel Başkanımız Özgür Özel’i, Denizli halkımızla birlikte yürekten bir coşku ve heyecanla bekliyorduk. Türkiye’mize gelen bahar Denizli’mizde de filizlerini verdi. Ülkemizde başlayan baharın Denizli’de temsilcisi olarak bizlere ve örgütümüze güveni ve desteği için kendisine çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu. Pamukkale ilçesinin gerçek değerini Ali Rıza Ertemur Başkan ile kazanacağını belirten CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise “Ali Rıza Başkan milletvekilliği yaptığı dönemde de özellikle Denizli’nin Pamukkale’nin sesini mecliste duyurmuş, halkta karşılığı olan bir başkan. Çok önemli bir seçim başarısı elde etti. Tüm başkanlarımızla birlikte kendisinin başarısından çok mutluyuz. Ali Rıza başkanla görüşmemizde de çok iddialı bir konuşması oldu ‘gelecek dönemde karşımıza rakip dahi çıkmayacak, biz o kadar iyi çalışacağız’ dedi. Kendisinin siyasi geçmişinde ve ticari geçmişinde bu başarılar var. Başarılarla dolu bir hayatı var. Yine böyle başarılarla dolu bir dönem geçirmesini diliyorum. Pamukkale, Türkiye’nin kötü politikalar yüzünden geçmişteki önemine ulaşamayan Pamukkale travertenlerine de sahip bir yer. Tarımın, sanayinin ve turizmin birlikte ayağa kaldıracağı bir ilçe Pamukkale. Sayın belediye başkanımız bu öngörüye, bu vizyona sahip bir başkan. Büyükşehir belediyemizde olacağı gibi burada da temel belediyecilik hizmetlerini vererek üzerine sosyal belediyecilik ile vatandaşlarımızın yaşadığı ekonomik sorunlar karşısında toplumumuza sahip çıkacaklardır. Bunun yanında da hem turizmi hem tarımı destekleyerek burada çok önemli bir başarıyı elde edeceğimize eminim” dedi. Ziyaret sonunda, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, hatıra defterine günün anısına duygularını yazdı. Ardından da, Pamukkale Belediye Başkanı Ali Rıza Ertemur, Özel’e hediye takdim etti. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, sevgi gösterileri eşliğinde Denizli’den ayrıldı.
İstanbul Paris 2024 Olimpiyat Oyunları heyecanına 3 ay kaldı Paris 2024 Olimpiyat Oyunları için geri sayım başladı. 17 Nisan’da Olimpia antik kentinde yakılan Olimpiyat Meşalesi, 11 günlük Yunanistan turunun ardından Atina’dan Paris’e doğru yola çıkarken, müsabakalara son 3 ay kala Türkiye’yi temsil edecek sporcuların heyecanı da artıyor. Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi ile başlattığı güç birliğiyle Paris 2024 yolculuğunda Team Türkiye’ye desteklerini sürdüren İş Bankası, çocukları ve gençleri olimpik değerlerle buluşturmayı ve daha fazla gencin olimpiyatlarda ülkemizi temsil etmesine katkı sunmayı hedefliyor. Dünyanın merakla beklediği spor şöleninin başlamasına 3 ay gibi kısa bir süre kalırken, olimpiyat kotası için süren müsabakalarda şimdiye kadar 59 sporcumuz, Paris 2024’te olmayı garantiledi. Sporcularımız artistik cimnastik, atıcılık, atletizm, bisiklet, boks, güreş, halter, okçuluk, taekwondo, voleybol, yüzme ve yelken olmak üzere 12 branşta ülkemizi temsil edecek. 26 Temmuz - 11 Ağustos tarihleri arasında düzenlenecek Paris 2024 Olimpiyat Oyunları için heyecan dorukta. 17 Nisan’da Antik Olimpiyat oyunlarının doğduğu yer olan Olimpia’da yakılan Olimpiyat Meşalesi, 1896’da ilk modern oyunların düzenlendiği Atina’daki Panathenaic stadyumunda bugün Paris Oyunları organizatörlerine teslim edilerek yola çıkıyor. Haziran ayına kadar sürecek kota müsabakalarında olimpiyata katılım gösterecek Team Türkiye’nin sporcu sayısının artması beklenirken, Mayıs 2022’de Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) ile güç birliğine giden İş Bankası, Paris 2024 yolunda Team Türkiye’ye destek çalışmalarında hız kesmiyor. Daha fazla gencimizin olimpiyatlarda ülkemizi temsil etmesi ve başarılarımızın artırılmasının yanında çocuklara spor alışkanlığı kazandırılması, daha fazla gencin bu yola çıkmasının teşvik edilmesi hedefiyle Team Türkiye’nin olimpiyat yolculuğuna eşlik eden İş Bankası, aynı zamanda farklı branşlardan sporculara bireysel destek de sağlıyor. “Geri sayım başlarken ülke olarak sporcularımızın heyecanını paylaşıyoruz” İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Suat Sözen, Türkiye’nin Paris 2024 Olimpiyat Oyunları yolculuğuna 3 ay gibi kısa bir süre kalmasının oluşturduğu heyecana vurgu yaparak şöyle konuştu: “Sporcularımızın büyük bir disiplin, özveri ve azimle uzun süredir hazırlandıkları Paris Olimpiyatları için geri sayım başladı. Başta sporcularımız olmak üzere antrenörleri, branşların federasyonları ve aileleri çok yoğun ve yorucu bir o kadar da heyecanlı bir sürecin içindeler. Ülke olarak sporcularımızın heyecanını paylaşıyoruz. Paris 2024 vizesi alan tüm sporcularımızı tebrik ediyor ve kota mücadelesi veren tüm sporcularımıza başarılar diliyorum. Biz ülkemizde birçok alanda olduğu gibi sporda da keşfedilmemiş cevherler olduğunu biliyoruz. Gençlerimizin kendilerine uygun imkânlar sağlandığında her zaman bizleri gururlandıracak, göğsümüzü kabartacak başarılara imza atacağına inanıyoruz. Gençlerimizin sporun gücüyle geleceğe sağlam adımlarla ilerlemelerine destek olmaya ve dünya spor arenasında ülkemizin genç yıldızlarının parlamasına katkı sağlamaya devam edeceğiz.” İş Bankası ve Türkiye Cumhuriyeti’nin olimpiyat serüveni 100. yaşında Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’nın İş Bankası açısından güzel bir hikâyesi olduğunu da vurgulayan Sözen, “1924, Cumhuriyet kurulduktan bir yıl sonra Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından İş Bankası’nın kurulduğu tarih. Türkiye Cumhuriyeti de ilk kez 1924’te Paris’te olimpiyatlara katılıyor. 2024’te İş Bankası 100. yılını kutlarken Olimpiyat Oyunları yine Paris’te düzenleniyor. Ülkemizin olimpik yolculuğunun 100. yılında yeni başarı hikâyelerinin yazılacağı inancıyla aynı gurur ve heyecanı yaşıyoruz” diye konuştu. Paris 2024 pek çok ilke imza atacak Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’na 206 ülkeden 32 dalda 10 bin 500 sporcu katılacak. 306 madalya için sporcular rekabet edecek. Birçok alanda ilklerin yaşanacağı Paris 2024’te çevre, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kapsayıcılık başlıklarına odaklanılacak. Olimpiyat Köyü, düşük karbonlu çevre dostu binalar, yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanımı ve sıfır atık politikasının uygulanmasıyla bir “sürdürülebilir kalkınma modeli” örneği olacak. Sıfır emisyonlu araçlardan oluşan bir filo, yarışma boyunca köyde ulaşımı sağlayacak. Paris 2024’te ayrıca kadın ve erkek sporcuların sayısı eşitlenecek ve dev organizasyonda 5 bin 250 kadın sporcu ile 5 bin 250 erkek sporcu madalyalara ulaşabilmek için ter dökecek. Tören için seyircilerin çoğundan giriş ücreti alınmayacak Paris 2024’te, maraton yarışı da ilk kez halkın katılımına açık olarak gerçekleştirilecek.