YEREL HABERLER - 08 Nisan 2014 Salı 15:20

Ak Parti Grup Toplantısı

A
A
A
Ak Parti Grup Toplantısı

BAŞBAKAN RECEP TAYYİP ERDOĞAN:
“SİZ BİREYSEL BAŞVURU DEĞİL DE BÜTÜNCÜL BİR ANLAM TAŞIYAN BÜTÜNCÜL BİR YASA VEYA UYGULAMAYI GETİRME KARARI ALACAK OLURSANIZ TARİH SİZİ AFFETMEZ”
“HİÇ KİMSENİN ÖZGÜRLÜK MASKESİ ALTINDA AYRIMCILIK, IRKÇILIK YAPMASI, NEFRET SÖYLEMİNİ YAYMASINA, HAKARET ETMESİNE DE GÖZ YUMMAYIZ”
“TÜRKİYE’NİN ULUSAL GÜVENLİĞİNİ İLGİLENDİREN ÖNEMLİ KONULARDA BİLE BU ŞİRKETLERİN SORUMSUZCA HAREKET ETTİKLERİNİ HERKES GÖRDÜ”
“BU ŞİRKETLER BİRÇOK ÜLKENİN ANAYASASINA KURALLARINA UYDUKLARI GİBİ TÜRKİYE'NİN DE KURALLARINA UYMAK ZORUNDADIR”
“AMERİKA İLE İNGİLTERE, FRANSA, ALMANYA, RUSYA İLE NASIL İŞBİRLİĞİ YAPIYORLARSA BİZİMLE DE İŞBİRLİĞİ YAPACAKLAR, GELECEKLER BURADA VERGİLERİNİ ÖDEYECEKLER, GELECEK BURADA ANAYASAYA, YASALARA, KİŞİLİK HAKLARINA SAYGI GÖSTERECEKLER”
“30 MART’IN ARDINDAN TÜRKİYE’Yİ YENİDEN SANAL TARTIŞMALARIN İÇİNE ÇEKMEK İSTEYENLERE KARŞI DİKKATLİ OLUNMASINI RİCA EDİYORUM”
“PENSİLVANYA’NIN MEDYASINA AJANSLARINA SIRTINI DAYAYIP İNSANLARI SOKAĞA DÖKMEKLE SEÇİM HİÇ KAZANILMAZ”
“ANKARA’DA HİLE VAR DİYE İTİRAZ ETTİLER. BAZI SANDIKLAR YENİDEN SAYILDI AK PARTİ’NİN OYLARI DAHA DA ARTTI. KİMİN HİLE YAPTIĞI ORTADA”
TÜRKER BEKTAŞ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Anayasa Mahkemesi’nin twitter ile ilgili aldığı kararla ilgili, “Siz bireysel başvuru değil de bütüncül bir anlam taşıyan bütüncül bir yasa veya uygulamayı getirme kararı alacak olursanız tarih sizi affetmez” dedi.
Partisinin grup toplantısında konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 30 Mart yerel seçimlerinde AK Parti’nin en başarılı dört ilin Rize, Konya, Şanlıurfa ve Malatya olduğunu ifade etti. Konya ve Kayseri’ye ses kısıklığından dolayı gidemediğini hatırlatan Başbakan Erdoğan, “O günkü mitinglerimizi Konya’da Davutoğlu kardeşim yaptı. Kayseri’de Taner Yıldız gerçekleştirdi. Bu ay sonu itibariyle Cuma, Cumartesi ve Pazar Konya ve Kayseri’ye gidecek teşekkür mitinglerimizi başlatacağız. İlçe bazında en çok ay aldığımız yerleri unutmam mümkün değil. Trabzon Hayrat ilçesi yüzde 83 ile ilçeler arasında en yüksek oy oranına ulaştı. Rize'nin Güneysu ilçesi yüzde 81 ile ikinci sırada. Konya Karatay Nevşehir Acıgöl Rize İldere, Karaman Başyayla, Şanlıurfa Haliliye, Malatya Pütürge AK partiye en çok mühür basan ilçeler oldu” dedi.
“AK PARTİ’NİN OYLARI HİÇBİR İLDE YÜZDE 10’UN ALTINA DÜŞMEMİŞTİR”
AK Parti’nin oylarının 2009'a oranla sadece 7 ilde küçük düşüşler kaydettiğini ve geri kalan illerde AK Parti’nin oylarının arttığını belirten Başbakan Erdoğan, “AK Parti’nin oyları hiçbir ilde yüzde 10’un altına düşmemiştir. Sadece Tunceli’de yüzde 20'nin altında olmuştur. CHP 26 ilde yüzde 5'in altında kalmıştır. MHP 16 ilde yüzde 5'in altında kalmıştır. Konuşuyor bugün. Milleti kucaklayan parti. Yahu sizi milleti nasıl kucaklıyorsunuz, demek ki siz milletle kucaklaşamadınız zaten el öptürmekten yanına kimse yaklaşamıyor ki. BDP 62 ilde yüzde 5'in altında kaldı. AK Parti kurulduğundan beri girdiği 8. seçimde de Türkiye partisi, milletin partisi olduğunu Türkiye’yi bir bütün olarak kucakladığını tekrar göstermiştir. CHP, MHP, BDP belli bölgelerde kısmi varlık gösterirken, AK Parti 7 coğrafi bölgede kuzey doğu güney ve batıda varlık gösteren tek parti olmuştur. Biz rakamlarla, oranlarla, kıyaslara konuşuyoruz. CHP seçimin üzerinden 10 gün geçmiş olmasına rağmen daha seçimlerin değerlendirmesini yapmamış, milletin önünde hesap vermemiştir” diye konuştu.
“İNSANLARI SOKAĞA DÖKMEKLE SEÇİM KAZANILMAZ”
Başbakan Erdoğan, CHP’nin MHP'li Ankara adayı tahrik edici açıklamalar yaparak insanları sokağa dökerek hezimeti gölegelemeye çalıştığını belirterek, “Eski alışkanlık varya onu devam ettiriyor. Yenilgiyi hazmetmek başarısızlığı kabul etmek gerek. Çok bağırmakla hile var diye iftira atmakla yalan söylemekle seçim kazanılmaz. Hele Pensilvanya’nın medyasına ajanslarına sırtını dayayıp insanları sokağa dökmekle seçim hiç kazanılmaz. Herkes dürüst olacak sonuçları kabullenecek milletin takdiri karşısında boyun eğecek. Ankara’da hile var diye itiraz ettiler. Bazı sandıklar yeniden sayıldı AK Parti’nin oyları daha da arttı. Kimin hile yaptığı ortada. Seçim öncesi ahlak dışı kampanyayı seçim sonrasına taşımak kimseye fayda taşımaz. Seçim sonuçları üzerinde ayrıntılı analizler yapmaya devam edeceğiz. Başarısız olduğumuz illerde kendimizi sorguya çekecek nerede hata yaptığımızı göreceğiz. Başarılı olduğumuz ilerde bundan sonra oy oranımızı daha da artırmak için neler gerektiğini oturup değerlendireceğiz” şeklinde konuştu.
“VAATLER YERİNE GETİRİLMESİNDE TAKİPÇİ OLACAĞIZ”
AK Partili Belediye başkanlarının seçildikleri yerlerde başarılı olmaları için vaatlerini yerine getirmeleri için her aşamada takipçileri olacaklarını vurgulayan Başbakan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
“Genelde olduğu kadar yerelde de her seçimde kendimize ait rekoru aşıyor daha çok insanımızı kucaklıyor vatandaşımıza hizmet taşıyoruz. Meydanlarda dikkat edin bizim dışımızdaki partiler ortaya ne proje koydular plan koydular, sadece takiyye iftira yaptılar. Ama biz projelerle konuştuk yaptıklarımız ve yapacaklarımızla konuştuk. Aramızdaki fark bu. Bu artış grafiğini hep muhafaza edeceğiz. Kesin neticeler açıklanır açıklanmaz deneyimli 10 büyükşehir belediyesi başkanlıklarını merkez almak suretiyle yeni büyükşehir belediyelerimiz ve diğer il belediyelerimizle yeni bir eğitime onları alacağız. Bu yeni seçilen belediyelerimiz orada iki üç günlük eğitimlerle yeni sürece hızla girecekler, bu adımları da bu şekilde atacağız. 2019 seçimleri yüzde 45,5’in üstüne çıktığımız daha çok belediye kazandığımız inşallah bir yıl olacak. 2019'a çok farklı hazırlanmamız gerekiyor. Bazıları oturdukları yerden hiçbirşey yapmadan proje üretmeden başarısız olmamızı beklerken biz her seçimde inşallah oy oranımızı artırarak yükselmemizi sürdüreceğiz. 12 yıl boyunca, kibre, gurura rehavete yer vermedik şımarmadan rehavete kapılmadan, ilkelerimizden taviz vermeden, çizgimizi bozmadan bu kutlu emaneti taşımaya devam edeceğiz.”
“30 MART’TA İHANET GEREKEN CEVABI ALMIŞTIR”
“77 milyon vatandaşın her birine samimiyetle sesleniyorum; biz ayrıştırıcı olmadık olmayacağız” diye konuşan Başbakan Erdoğan, “Biz nefretin dilini, kutuplaşmanın dilini asla kullanmadık, kullanmayacağız. Türkiye'yi bir olarak, beraber olarak kucaklamaya devam edeceğiz. Demokrasiyi, özgürlükleri, milli iradeyi, siyaseti en güçlü şekilde savunacak Türkiye'yi ve kardeşliği daha da büyüteceğiz. Hiç kimse ama hiç kimse umutsuz olmasın, yeis hüzün içinde olmasın. 30 Mart’ta kazanan Türkiye olmuştur, kazanan 77 milyon olmuştur. 30 Mart’ta ihanet gereken cevabı almıştır. Ahlak dışı siyaset kaybetmiştir. İftira ve çamur siyaseti yenilmiştir. 30 Mart’ta büyük Türkiye yeni Türkiye kazanmıştır. İstiklal ve istikbal mücadelesi sarsılmaz bir zafer elde etmiştir. Türkiye ekonomisi sarsılmaz şekilde yoluna devam ediyor. MHP Genel Başkanı bu sabah çıkmış, işçi ne yapıyor, emekli ne yapıyor, memur ne yapıyor bunlarla bizi eleştirmeye kalkıyor. Açıklanan rakamlardan da bihaber. Türkiye’nin büyüme hızından bihaber. Üretimdeki artışlardan bihaber. Bu insanlar Türkiye’de ekonomi ne oluyor nereye gidiyor haberleri dahi yok. Bu arada Türkiye ekonomisi 2013’ün tamamında yüzde 4 büyüme kaydetti. Milli gelirimiz 820 milyar dolara ulaştı. Bu bir rekor. Adamlar bunu dahi görmüyor” ifadelerini kullandı.
“AB’NİN BUNLARA PRİM VERMEYECEĞİNE İNANIYORUM”
Muhalefetin ve paralel yapının tüm tahrik çabalarına rağmen dış politikada kararlı duruşlarının barışçıl tavırlarının sarsılmadığını belirten Başbakan Erdoğan, “Birileri Türkiye’nin özellikle AB nezdinde imajını yaralamak için çok gayret gösterdi hala da gösteriyor. AB’nin 30 Mart öncesi demokrasiye yapılan ahlak dışı saldırıları göreceğine bunlara prim vermeyeceğine ben de inanıyorum” dedi.
“TWİTTER; TÜRKİYE'NİN DE KURALLARINA UYMAK ZORUNDADIR”
Sosyal medya konusunda son günlerde yaşanan gelişmeleri de değerlendiren Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Twitter, Facebook ve Youtube gibi uluslararası şirketlerin son derece kuralsız şekilde Türkiye’ye yönelik saldırılarda araç olarak kullanıldığını herkes gördü, izledi. Biz özgürlükleri kısıtlamak gibi bir yaklaşımın içinde olmadık olmayız. Niçin okullarda hedefimiz şu anda 10 milyonu aşkın iPad dağıtımı yapacağız. Bütün bunları niye yapıyoruz. Buna karşı olan bir iktidar bunu yapar mı? Biz bunu yapıyoruz. Ancak hiç kimsenin özgürlük maskesi altında ayrımcılık, ırkçılık yapması, nefret söylemini yaymasına, hakaret etmesine de göz yummayız. Türkiye’nin ulusal güvenliğini ilgilendiren önemli konularda bile bu şirketlerin sorumsuzca hareket ettiklerini herkes gördü. Bu şirketler birçok ülkenin anayasasına kurallarına uydukları gibi Türkiye'nin de kurallarına uymak zorundadır. Amerika ile İngiltere, Fransa, Almanya, Rusya ile nasıl işbirliği yapıyorlarsa bizimle de işbirliği yapacaklar, gelecekler burada vergilerini ödeyecekler, gelecek burada anayasaya, yasalara, kişilik haklarına saygı gösterecekler. Birileri çıkıp bu uluslararası şirketlerin çıkarlarını milli çıkarımızın üzerinde görebilir. Türkiye’nin en acil hukuki sorunlarını gündemlerine almayanlar uluslararası şirketler hakkında alelacele kararlar verebilir. Biz Türkiye'nin çıkarlarına, milli güvenliğimizi kişilik haklarını savunmaya devam edeceğiz. Özellikle 30 Mart’ın ardından Türkiye’yi yeniden sanal tartışmaların içine çekmek isteyenlere karşı dikkatli olunmasını rica ediyorum. Bireysel başvuruyu getiren iktidar biziz. Adı üzerinde bireysel başvuru. Ama eğer siz bireysel başvuru değil de bütüncül bir anlam taşıyan bütüncül bir yasa veya uygulamayı getirme kararı alacak olursanız tarih sizi affetmez. Siz sadece uluslararası ticari şirketlere hizmet etmiş olursunuz. Adeta Twitter’a hizmet etmiş Youtube’a Facebook’a hizmet etmiş olursunuz. Bu yanlış bir yaklaşım. Bu aceleci yaklaşım yanlış bir yaklaşım. Adı üzerinde bireysel başvuru. Bu kararı siz bir kişi için verebilirsiniz ama bütüncül anlamda bütünü kapsayacak şekilde böyle bir kararı veremezsiniz. Bütün yargı kurumlarını yok farz ederek böyle bir karar veremezsiniz.”
“SAYGI DUYMAK ZORUNDA DEĞİLİM”
Twitter ile ilgili Anayasa Mahkemesi’nin almış olduğu karar uyduklarını belirterek, “Ama saygı duymak zorunda değilim, saygı duymuyorum. Milletimizi de özellikle yasa başkadır, hukuk başkadır. Hakla hukukla yasayı birbirine karıştırmayalım. Biz burada sadece bu yasaya uyuyoruz. O kadar. Ama burada hukuk tecelli etmedi, hak tecelli etmedi. Onun da tecelli edeceği gün temenni ederim ki yakındır. Çünkü bu kararın düzeltilmesi lazım. Ağustos ayında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde yüzsüzlük ve pişkinlik içinde yerinden gerilim üretmek isteyenler bu fırsatı tanımayacağız. Türkiye tarihinde ilk kez halkın oylarıyla cumhurbaşkanı seçecek. Ana muhalefetin genel müdürünün söylediği lafa bak; biz sivil cumhurbaşkanı istiyoruz. Şu anda siyasi partilerin milletvekillerinin teklifiyle cumhurbaşkanı adayı olunabiliyor mu, yeni yasaya göre olunabiliyor. Bu iş bitmiştir. Ama bunun kim olacağı noktasındaki kararı sen veremezsin. Sen kendi adayını belirlersin eğer aday olacaksan seni aday yaparlar. Eğer yavru muhalefetin başındaki aday olacaksa o aday olur. Çıkarsınız meydana millet de kimi takdir ederse onu seçer. Bugün bakıyorum yavru muhalefetin başındaki zat garip garip şeyler söylüyor; iki kişi kendi arasında oturacakmış. Bundan daha doğal daha tabi ne olabilir? Benim Cumhurbaşkanı ile konuşmak suretiyle bu konuyu istişare etmemeden daha tabi ne olabilir. Bundan niye rahatsız oluyorsun? Nihayetinde kararı verecek olan millet. Millet nasıl karar verirse herkes ona uymak zorundadır sen de uyacaksın. Yeri geldi cumhurbaşkanı davetlerine katılmadınız. Yeri geldi daha önce katılmadığınız halde sonra katıldınız. Çünkü Akif’in güzel beyitleri var ama bununla ilgili şimdi söylemek işime gelmiyor” diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler Resmi Gazete’de Çalışmak için bulundukları ilden başka illere giden mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin yaşadıkları sorunların giderilmesine yönelik yapılacak çalışmalar ile ilgili Cumhurbaşkanlığı Genelgesi Resmi Gazete’de yayımlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanarak Resmi Gazete’de yayımlanan ’Mevsimlik Tarım İşçileri ile İlgili 2024/5 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’ ile mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler getirildi. Genelge kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve aileleri için geçici yerleşim alanları oluşturulacak ve bu alanlarda eğitim, sağlık, ulaşım ve sosyal hizmetler sunulacak. Genelgeye göre, valilikler tarafından mevsimlik tarım işçilerinin yoğun olarak çalıştığı yerlerde iklim şartlarına uygun, emniyetli ve estetik prefabrik yapılar kullanılarak geçici yerleşim alanları kurulacak. Bu alanlar sel, su baskını gibi doğal afetlere karşı güvenli lokasyonlarda planlanacak ve yerleşim yerlerine elektrik, su ve kanalizasyon hizmetleri sağlanacak. Valiliklerce hazırlanan eylem planlarında belirlenen alanlara ilişkin tahsis veya protokol belgesi Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi’ne (e-METİP) aktarılacak. Sağlık hizmetleri Genelgede sağlık hizmetleri kapsamında, il sağlık müdürlükleri tarafından mevsimlik tarım işçileri ve ailelerine yönelik aşılama, kronik hastalık taramaları ve mobil sağlık ekipleri ile sağlık hizmetleri sunulacak. İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda personelinin istihdamının sağlacağı belirtilen genelgede, ”İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda sağlık personelinin istihdamı sağlanacak ve hizmet ihtiyacına göre personelin çalışma saatleri düzenlenecektir. Çalışan sağlığının korunması ve geliştirilmesi kapsamında il sağlık müdürlüklerince gerekli bilgilendirme faaliyetleri yapılacaktır” ifadelerine yer verildi. Eğitim hizmetleri Genelgeye göre çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. İl milli Eğitim Müdürlüklerince; geçici yerleşim alanlarında eğitim ve sosyal faaliyetler için oluşturulan merkezin, öncelikle çocuklar için etkin bir eğitim merkezi olarak kullanılmasının sağlanacağına dikkati çekilen genelgede şu ifadelere yer verildi: "Çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. Mevsimlik tarım işçilerinin zorunlu eğitim çağındaki çocuklarının eğitimlerini devam ettirmek üzere konu hakkında Milli Eğitim Bakanlığının ilgili yönerge/genelge hükümleri uygulanacaktır. Bu hususta şartlı nakit transferi gibi özendirici tedbirler etkin şekilde uygulanacak, çocukların okul kıyafetleri ve malzemeleri valiliklerce sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları aracılığıyla temin edilecektir. İl milli eğitim müdürlüklerince; mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarının daimi ikametgahlarındaki okullarına döndüklerinde öğrenme kayıplarına yönelik telafi/yetiştirme eğitimleri yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçileri, daimi ikamet ettikleri illere geri döndüklerinde çalışma ve iş kurumu il müdürlükleri, halk eğitimi merkezleri ve mesleki eğitim merkezlerince; işçiler arasında yaygın eğitim ihtiyacı olanlar tespit edilerek eğitim ihtiyaçları karşılanacak, yetişkinlere okuma-yazma ve/veya meslek edindirme kursları, iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile sosyal-kültürel faaliyetler düzenlenecektir. Özel eğitim ihtiyacı bulunan çocuklar rehberlik araştırma merkezi müdürlükleri tarafından eğitim imkanlarından faydalandırılacaktır. Mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarının eğitime erişimlerinin sağlanması amacıyla il/ilçe milli eğitim müdürlükleri bünyesinde kurulan ekiplerin görevleri süresince ulaşım ihtiyaçlarının giderilmesi için gerekli tedbirler Valiliklerce alınacaktır." Genelgeye göre, İçişleri Bakanlığı, mevsimlik tarım işçilerinin güvenli bir şekilde seyahat etmeleri için gerekli trafik denetimlerini artıracak ve gece saatlerinde yolculuk yapmamaları sağlanacak. Geçici yerleşim alanlarının korunması ve asayişin sağlanması için kolluk kuvvetleri tarafından düzenli devriyeler yapılacak. Sosyal hizmetler Aile ve sosyal hizmetler il müdürlüklerince sosyal hizmetler kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin bilgilendirilmesi sağlanacağı kaydedilen genelgede kadın, çocuk, engelli ve yaşlıların sunulan hizmetlerden yararlanacağı vurgulandı. Okul çağına gelmemiş çocuklar için ise aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri ve İl Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından geçici yerleşim alanlarında eğitim ve bakım hizmetleri için personel görevlendirilebilecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından sunulan gezici kütüphane, gezici müze ve benzeri hizmetlerin geçici yerleşim alanlarında faaliyet göstermesi amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile koordineli çalışmalar yürütüleceği aktarılan genelgede şunlar yer aldı: "Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarına yönelik sosyal ve sportif faaliyetler yürütülecektir. İl Müftülüklerince mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin inanç ve ibadet ihtiyaçlarının karşılanması için gerekli tüm tedbirler alınacak; çocuk işçiliğinin önlenmesine ve çocukların zorunlu eğitime devam etmelerinin sağlanmasına ilişkin olarak ailelerin bilgilendirilmesine yönelik çalışmalara destek verilecektir." Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi (e-METİP) Mevsimlik tarım işçisi olarak daimi ikametgahı dışında bir başka ilde çalışmak amacıyla geçici olarak yer değiştirenlerin ve ailelerinin kimlik bildirimleri, bu kişilerin yaşadıkları geçici yerleşim alanlarındaki kolluk kuvvetlerince alınacağı vurgulanan genelge şu şekilde devam etti: "Bu bildirimler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile elektronik ortamda paylaşılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için teknik altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığına e-METİP’e kayıtlı olan mevsimlik tarım işçilerinin ve aile bireylerinin kimlik numaralarını bildirecektir. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kullanılmakta olan Milli Eğitim Bakanlığı e-Okul Yönetim Bilgi Sistemi’nde yer alan mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarına ilişkin kayıtlar e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin kimlik numaraları her sağlık hizmeti sunumunda alınarak, sunulan hizmetlere ilişkin bilgiler kişisel verileri içermeyecek şekilde e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Sağlık Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gerekli gördüğü takdirde e-METİP’in etkinliğinin artırılması amacıyla diğer kamu kurum ve kuruluşlarından protokole gerek duymadan kişisel verileri içermeyecek şekilde veri talebinde bulunabilecektir. Tarım alanlarının geniş bölgelere yayılması nedeniyle mevsimlik tarım işçilerinin kayıt altına alınması sürecinde kolluk kuvvetlerine kolaylık sağlamak amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatı başta olmak üzere ilgili kamu kurum ve kuruluşları, muhtarlar ile ziraat odaları birlikleri ve mevsimlik tarım işçisi çalıştıran tarla veya bahçe sahipleri/işleticileri ve işverenler tespit ettikleri/çalıştırdıkları mevsimlik tarım işçilerini kolluk kuvvetlerine bildirecektir.
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.