POLİTİKA - 07 Ocak 2018 Pazar 14:53

Başbakan Yardımcısı Bozdağ: "Ortada bir tiyatro var, biz buradan adalet bekleyemeyiz"

A
A
A
Başbakan Yardımcısı Bozdağ: "Ortada bir tiyatro var, biz buradan adalet bekleyemeyiz"

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, ABD’de görülen Reza Zarrab davasına ilişkin, "Ortada bir tiyatro var.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, ABD’de görülen Reza Zarrab davasına ilişkin, "Ortada bir tiyatro var. Senaristinin FETÖ, CIA, FBI olduğu bir tiyatro var. Bu tiyatronun içerisinde rol alan aktörler, birisi mahkemenin hakimi, o da FETÖ’cülerle iş birliği içerisinde, figüranlar ise FETÖ’nün firari teröristleri, el birliği ile bu tiyatroyu orada oynuyorlar ve oynatıyorlar. Buradan biz bir adalet beklemeyiz" dedi.


Yozgat’ta Yerköy Belediyesi Düğün Salonu’nda düzenlenen AK Parti Yerköy İlçe Kadın Kolları 5’inci Olağan Kongresi’ne katılan Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, ABD’de görülen Reza Zarrab davasına ilişkin açıklamalarda bulundu. Bozdağ, "Davanın hakimi 17-25 Aralık’tan sonra FETÖ’cülerin bir organizasyonu ile 2014 yılının Mayıs ayında Türkiye’ye bir konferansa getiriliyor. Orada moderatörlük yaptırılıyor, röportaj yapıyor ve konuşmaları var. 17-25 Aralık sürecinde FETÖ’nün ağzıyla propagandasını yapıyor, Türkiye ve Türkiye hükümetini suçluyor bu hakim. Ayrıca aynı hakim yargılamayı yaparken ’Deliller hukuka aykırı ama ey jüri siz bu hukuka aykırılığı görmeyin, bu hukuka aykırı olan delillere göre karar verin’ diyor. Nerede tarafsızlık. Davanın savcısı 17-25 Aralık sürecini meşru gören ve onu destekleyen açıklamalar yapıyor. Soruşturmayı ilk başlatan savcı FETÖ’nün cesaretlendirdiği ve destek verdiği bir savcı. Yargılama sırasında sanık olan Zarrab ceza tehdidi ve hürriyet vaadiyle birdenbire iftiracı pozisyonuna geldi. Dava açıldığında da sanık. Soruşturma sürecinde de şüpheli. Ama duruşma vakti geldiğinde birden sanık olmaktan çıktı, tanık oldu. O da diyor ki ’Benim buradan cezaevinden kurtulmam için yalan söylemekten. bunlar ne diyorsa altına imza atmaktan başka çarem yoktur.’ Yalan söylediğini o da kabul ediyor" dedi.



"6 defa neden aklına gelmedi"


Eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla’nın daha önce 6 defa ABD’ye gittiğini ifade eden Bozdağ, "ABD bu girişlerde hiç sorgu sual, gözaltı ve tutuklama yapmamış, 7’ncisinde yapıyor. 6 defasında neden yapmadın? Aklına mı gelmedi? Dosya zaten oradaydı. Niye yapmadın, hesap başka. Demek ki senaryoda onun tutuklanması ve gözaltı işlemi yapılması vakti başka vakitmiş. Bu dosyanın içerisinde ileri sürülen sahte delilleri önce açıklamadılar. FETÖ’cü firari komiser yardımcısı Hüseyin Korkmaz orada açıkladı. Delilleri nasıl çaldığını, çalıntı olduğunu, çaldığı delilleri nasıl ABD’ye FBI ve CIA’in yardımıyla getirdiğini, havalimanına indikten sonra teslim ettiğini açıkladı" şeklinde konuştu.


Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:


"Dolarla ruhunu satıyor ve milletine, devletine ihanet ediyor ve doğruyu söylemiyorlar. Yalanlarla, iftiralarla ihanet ediyor. Bu olay FBI ile CIA ve Richeard Berman denen yargıcın ortaklığıyla 17-25 Aralık’ta FETÖ’cü teröristlerin Türkiye’de yapamadığını ABD’de yaparken suçüstü yakalanmalarıdır. Hakim FETÖ’cülerin ağırladığı biri, savcı FETÖ’cülerin cesaretlendirdiği ve 17- 25 Aralık’ı destekleyen biri. En önemli tanık dedikleri kişi FETÖ’cü firari bir komiser yardımcısı, 17 Aralık soruşturmasının da polisten amiri. Raportör dediği kişi yine Türkiye’den firari FETÖ’cü bankacı olan biri. Bilirkişi özel seçilmiş, dedikleri gibi karar vermeyecekleri değiştirdiler. Bütün bunlar neyi gösteriyor? Şunu gösteriyor. Ortada bir tiyatro var. Senaristinin FETÖ, CIA, FBI olduğu bir tiyatro var. Bu tiyatronun içerisinde rol alan aktörler, birisi mahkemenin hakimi, o da FETÖ’cülerler iş birliği içerisinde, öbürü ise figüranlar ise FETÖ’nün firari teröristleri el birliği ile bu tiyatroyu orada oynuyorlar ve oynatıyorlar. Buradan biz bir adalet beklemeyiz. Bizim açımızdan bu yargılamanın hukuki bir kıymeti yoktur. Bu yargılamada hukuk, mahkeme ve muhakeme önceden belli olan sonucun ilan etmek için zorunlu olarak yerine getirilen bir usul işleminden başka bir şey değildir. Kullanılan bir kılıç haline getirilmiştir. Bizim açımızdan bunun bir kıymeti olmadığını buradan bir kez daha ifade etmek isteriz."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Şile Belediyesi’nin güncel borcu 925 milyon TL olarak açıklandı Şile’nin yeni Belediye Başkanı Özgür Kabadayı, kamuoyu ile belediyenin mevcut mali durumunu paylaştı. 31 Mart Yerel Seçimleri’nde AK Parti’den CHP’ye geçen Şile Belediyesi’nin yapılan incelemelerden sonra güncel borcu 925 milyon 244 bin 128 TL olarak tespit edildi. Şile Belediye Başkanlığı’na asılan pankart ile kamuoyuna ilan edilen güncel borç durumunda yer alan bilgilere göre, belediye kasasında 39 milyon 964 bin 499 TL bulunurken, toplam borç ise 925 milyon TL’yi aşıyor. Başkanlık binasına borç listesi asıldı Belediye binasına asılan pankartta, işçi SSK primleri, personel maaş ve SSK prim ve vergi borçları, SSK borçları, esnafa ödenmeyen borçlar, aylık elektrik borcu, vergi borçları gibi borçlar sıralandı. Şile Belediyesi tarafından paylaşılan tabloda göze batan rakamlar dikkat çekiyor. 442 milyon TL’lik rakam ile dış piyasa şirketlerine olan borçlar listenin en başında yer alırken, 31 Mart öncesi ihalesi gerçekleşmiş ileri tarihli sözleşme bedelleri ise 199 milyon TL, genel sokak aydınlatmaları için 18 milyon TL’lik tutarlar tablonun en dikkat çekici detayları olarak kayıtlara geçti. Başkan Özgür Kabadayı: “İncelemelerimiz devam ediyor” Belediyenin mevcut mali durumu hakkında bilgi veren Şile Belediye Başkanı Özgür Kabadayı, “Şeffaf, adil ve sürdürülebilir belediyecilik anlayışımızın bir yansıması olarak 31 Mart 2024 tarihi itibarıyla Şile Belediyesi’nin borç ve mevcut mali durumu hakkında kamuoyunu bilgilendirmek istedik. 2024 yılı içerisinde son üç aylık dönem (ocak-şubat-mart) incelendiğinde özellikle mart ayı içerisinde Şile Belediyesi bünyesinde birçok usulsüzlük yönetimimiz tarafından tespit edildi. Gerçeklikle uyuşmayan son dakika faturalarına yasal itiraz süreçleri içerisinde gerekli itirazlar yapıldı. İncelemelerimizi belediyemize ait SİPAŞ ve Mercanköşk AŞ şirketlerimiz özelinde sürdürüyoruz. Belediye şirketlerimizin güncel mali durumlarını da kısa bir süre sonra ayrıca paylaşacağız” ifadelerini kullandı.
Adana Dolmuşun açık bırakılın kapısından düşen kadın yaşam mücadelesi veriyor Adana’da dolmuşta ücret ödemek için ayağa kalktığı sırada açık bırakılan kapıdan aşağı düşerek ağır yaralanan yaşlı kadın hayatta kalma mücadelesi verirken, sürücü adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Edinilen bilgiye göre kaza, 24 Nisan günü saat 14.30 sıralarında Sarıçam ilçesi Balcalı Mahallesi Güney Kampüs yolunda meydana geldi. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi’ne kontrole giden Hatice Sabahi (75), evine dönmek için Vedat K.’nin kullandığı 01 J 0364 plakalı özel halk otobüsüne bindi. Sürücü direksiyon başında sigara içtiği sırada otobüs kapısı açık bir şekilde ilerlerken, Sabahi ulaşım kartını göstermek için ayağa kalktı. Manevra sırasında dengesini kaybeden Sabahi, açık olan kapıdan aşağı düşerek başını asfalta çarptı. İhbar üzerine kaza yerine gelen sağlık ekipleri, Sabahi’yi ilk müdahalenin ardından ambulansla hastaneye götürdü. Sürücü ise gözaltına alınarak polis merkezine götürüldü. Hastanede ameliyata alınan 6 çocuk annesi Sabahi’nin beyin kanaması geçirdiği, köprücük ve kürek kemiği ile göğüs kafesinde kırıklar olduğu belirlendi. Kafatasında biriken kan boşaltılan Sabahi, yoğun bakım ünitesinde entübe edildi. Sabahi’nin emekli öğretmen eşi Cemil Sabahi (74) ile çocukları hastaneye giderek, gelecek iyi haberi beklemeye başladı. Polis merkezindeki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen sürücü Vedat K. ise çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Eşinin hayati tehlikeyi atlatamadığını anlatan Cemil Sabahi, “Bu apaçık cinayete teşebbüstür. Kapıyı neden açık bırakmış, bilemiyorum. Bir litre az mazot yakmak için mi böyle yapıyorlar? Ayrıca sigara içiyor. İnsan hayatı bu kadar ucuz mu? Adli kontrol verilerek serbest bırakılmış. Eşimin beyin kanaması ameliyatla durduruldu. Uzun süredir de uyutuluyor. Üstelik vücudunda çok sayıda kırık var. Hayati tehlikeyi atlatabilirse kırıklarına bakılacak. Son derece berbat durumdayım” diyerek gözyaşı döktü. Oğlu Selahattin Sabahi (51) ise kapısı açık giden otobüsler konusunda tedbir alınması gerektiğini belirterek, “3 gündür hastanedeyiz, otobüsleri takip ediyorum ve hala kapıları açık geziyorlar. Buna bir son verilmesini istiyorum. Adana’nın bu ciddi sorununun çözülmesi lazım. Bizim canımız yandı, başkasının canı yanmasın. Annemin hayati tehlikesi sürüyor. Kırıkları tedavi edilemiyor. Sürücüden şikayetçiyiz. Salıverilmesine anlam veremedim” dedi.
Adana Ceyhan Belediye Başkanı Aydar, verdiği sözleri bir bir yerine getiriyor Ceyhan Belediye Başkanı Kadir Aydar, henüz göreve başlayalı bir ay bile dolmadan seçim döneminde verdiği vaatlerden 6’ncısının temelini atarak Namık Kemal Mahallesi’ne en büyük parkını yapmak için kolları sıvadı. 23 Nisan’da altyapı ve yol çalışmaları tamamlanan, içerisinde koşu, spor ve büyük bir oyun alanının bulunacağı park, 19 Mayıs’ta tamamlanarak çocuklara armağan edilecek. Kısa bir süre önce Ceyhan’ın iki yakasını birleştirmek için İbrahim Mete Bulvarı’ndan Namık Kemal Mahallesi’ni birbirine bağlayacak köprünün temelini atan Başkan Kadir Aydar, Kent Meydanı projesinin ilk kazmasını da kendisi vurmuştu. Büyük Ceyhan Oteli ve Namık Kemal Mahallesi’ne çift şeritli yol çalışmalarına da başlayan Aydar, Ceyhan’ı büyük bir köyden, büyük bir kent hedefine ilerleme yolunda ilçe halkının en büyük umudu oldu. Ceyhan Belediye Başkanı Kadir Aydar ayrıca ihtiyaç sahibi emeklileride unutmayarak söz verdiği bayram ikramiyesi için çalışmalarını tamamladı. İhtiyaç sahibi emeklilerin belediyeye başvuru yapmalarının ardından 5 bin liralık destek vereceğini açıkladı. Başkan Aydar’ın emekli ikramiye vaadi, 7 den 70e herkesin başkanı olduğunu kanıtlar nitelikte oldu. Ceyhan’da yarım kalan hikayesini tamamlayıp, kaybolan yıllarını telafi etmek adına belediyenin her bir emekçisiyle 7 gün 24 saat esasına dayalı çalışan Başkan Kadir Aydar, seçim döneminde verdiği vaatler arasında yer alan Namık Kemal Parkı Çocuk Parkı için kolları sıvadı. Mazbatasını alalı henüz bir ay bile dolmayan Başkan Aydar, vaatlerinden 6’ıncısını gerçekleştirmek için parkın temelini 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda attı. Altyapı ve yol çalışmalarını tamamlayan Aydar, parkın 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nda hizmete açılacağını duyurdu. Başkan Aydar, “Bugün çocuklar bir müjde vermek istiyoruz. Bu alan, Namık Kemal Mahallesi’ndeki en büyük park olacak. Çocuklar için koşu, spor ve büyük bir oyun alanı olacak. Yolumuz bitti. Parkımızı 19 Mayıs’a kadar siz değerli Ceyhanlılar için hizmete açmaya çalışacağız. Çocuklara bugün müjdemiz olsun. Ne yapıyorsak, Ceyhan için. En büyük gücü Ceyhanlımın gözlerindeki umuttan alıyorum” dedi.
Hatay Konteyner kent alevlere teslim oldu, vatandaşlar korku dolu anlar yaşadı Hatay’ın Antakya ilçesinde depremzede vatandaşların yaşadığı 4 konteyner kullanılmaz hale gelirken afetzede vatandaşlar, asrın felaketinin ardından yeninden korku dolu anlar yaşadılar. Geçtiğimiz gün Hatay’ın Antakya ilçesinde depremzede vatandaşların kaldığı konteyner kentte çıkan yangında 4 konteyner kullanılamaz hale gelmişti. Konteynerlerin alevlere telsim olduğu yangında 7 konteyner ise hasar gördü. Depremin ardından yeniden korku dolu anlar yaşayan vatandaşlar, adeta ikinci kez felaketi yaşadılar. Konteyner kent sakinleri Mine Yapar ve Emel Yılmaz yaşadıkları korkuyu anlattılar. Yangının saniyeler içerisinde büyüdüğünü söyleyen Mine Yapar, "Dün bir anda ne olduğunu anlamadan yangın çıktı. Yangın saniyeler içinde büyüdü. Her yere sıçradı. Havaların ısınmasıyla bu felaketler daha çok artacak. Bir an önce ekipler devletimiz bir şeyler yapsın. Çok zor durumdayız. Bu yangın burada ilk oldu ama son olmayacak. 3 konteyner yandı, yaklaşık 7 konteyner de hasar aldı" dedi. Yangınlardan korktuklarını dile getiren Emel Yılmaz, "Yangın bir anda çıktı, evde oturuyorduk ve fark etmedik. Kokuyu da almamıştık. Yangın bir anda büyüdü, 3 konteyner yandı yaklaşık 7 konteyner’da hasar aldı. Buranın çözüme kavuşturulması lazım çünkü korku içinde yaşıyoruz. Yangınlardan korkuyoruz" şeklinde konuştu.