YEREL HABERLER - 26 Nisan 2017 Çarşamba 13:20

BEÜ, Obezite ve Diyabet Merkezi hasta kabulüne başladı

A
A
A
BEÜ, Obezite ve Diyabet Merkezi hasta kabulüne başladı

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Obezite ve Diyabet Merkezi Hasta kabulüne başladı.

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Obezite ve Diyabet Merkezi Hasta kabulüne başladı.


Merkez bünyesinde Obezite Polikliniği, Diyabet Polikliniği, Aile Hekimliği Polikliniği, Göz Hastalıkları Polikliniği, Diyabet Hemşireliği Birimi, Kan-Numune Alma ve EKG Çekim Birimi, Röntgen Çekim Birimi ve Beslenme Poliklinikleri bulunuyor. Ayrıca merkez bünyesinde Egzersiz Birimi de yer almakta olup bu birimde hastalara klinik egzersiz önerileri sunularak egzersiz takipleri yapımı gerçekleşiyor.


Yine hastalar ilgili hekimin önerisi ile yeni nesil antrenman teknolojisi olan EMS (Electro Muscle Stimulation) ve fitness aletleri ile antrenör eşliğinde birebir antrenman yapma fırsatı bulacak ve bu sayede vücut kompozisyonu parametrelerini düzeltirken zayıflama imkanına da sahip olacaklardır. Ayrıca egzersiz laboratuvarında polikliniklere başvuran hastaların boy, ağırlık, ilgili antropometrik ölçümlerin yapıldığı ve vücut yağ analizleri de yapılabilmektedir. Merkezde podoloji birimi de faaliyette bulunacak ve bu birim sayesinde diyabetik ayak veya yara oluşmadan önce koruyucu tedaviler ile hastaların yürüme analizleri yapılarak bireye göre özel tabanlık yapımı da gerçekleştirilecek.


BEÜ Obezite ve Diyabet Araştırma ve Uygulama Merkezinin faaliyet alanı bunlarla da sınırlı kalmayıp ayrıca gerek bilimsel araştırmalar için gerekse bu hastalıklarla mücadele edebilmek için moleküler biyoloji ve genetik laboratuvarı da kurulmuş olup, obezite ve diyabete yönelik hastalıkların moleküler ve genetik temellerinin incelenmesi, kök hücre çalışmaları, hastalıklara yatkınlık testleri, hastalıkların erken teşhis ve prognozu için biyobelirteçlerin belirlenmesi, ilaç hedefi olabilecek genlerin belirlenmesi, hastalık tanı ve tedavi metodları geliştirilmesi amacıyla 3 ayrı laboratuvar faaliyete geçirilmiştir.


Obezite ve Diyabet Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof.Dr. Taner Bayraktaroğlu, merkezin faaliyete geçmesiyle ilgili şu ifadelerde bulundu. “Obezite/şişmanlık ve diyabet diğer adıyla şeker hastalığı değişen yaşam tarzı, beslenme ve fiziksel aktivitedeki kısıtlılıklar nedeniyle giderek artış göstermektedir. Dünyada ve ülkemizde bu hastalıklarla mücadele için eylem planları hayata geçirilmektedir. Bölgemizde de bu iki hastalık önemli sağlık sorunları içerisinde bulunmaktadır. Yaptığımız çalışmalar göstermektedir ki; Zonguldak nüfusunun yaklaşık %30 u obez, % 10 ‘u diyabetik, toplamda ise nüfusa oranla yaklaşık 200 bin obez ve 60 bin şeker hastası bulunduğu görülmektedir. Üniversitemiz son yıllarda bölgesel açıdan önemli yatırımları hayata geçirmektedir. Bir süredir gerekli alt yapı ve donanımsal ihtiyaçlar giderilmiş, gerekli makamlardan izinler tamamlanmış ve bugün itibarı ile Obezite ve Diyabet Uygulama ve Araştırma Merkezimiz faaliyete geçmiştir. Sevinerek söylemeliyim ki artık merkezimizde hastalığı bulunmayan risk grubundakilerin araştırılması, diyabet ve obezite hastalarına tanı, tedavi ve takiplerinin yapılması, özellikli sorunlarına yönelik güncel eğitim ve tedavi ihtiyaçlarının karşılanması mümkün olacaktır. Bu nedenle enerjisi ve desteğini bizden hiçbir zaman esirgemeyen Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Mahmut Özer’e özellikle şükranlarımı iletmek isterim. Merkezimizde görev yapacak olan akademik, idari ve her türlü katkıları bulunanlara şimdiden teşekkür eder, bölgemize ve ülkemize hayırlı uğurlu olmasını dilerim” dedi.


Merkezin hasta kabulüne başlaması nedeniyle Merkezi ziyaret eden, çalışmaları yerinde inceleyen ve merkezin ilk hastaları ile sohbet ederek yakından ilgilenen BEÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut ÖZER yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Üniversitemiz eğitim, araştırma ve topluma hizmet faaliyetleri içerisinde her geçen gün bölgesel liderlik pozisyonunu arttırmaktadır. Özellikle kamuya bağlı ilk Obezite ve Diyabet Uygulama ve Araştırma Merkezinin kurulması sonrası hasta kabulüne başlamış olması ve emeklerimizin karşılığını alıyor olmamız bizleri ayrıca sevindirmektedir. Merkezimiz çağın hastalığı olarak nitelendiren ve önlenebilir iki hastalık olarak kabul edilen obezite ve diyabete yönelik her yönüyle mücadele verecektir. Bütüncül bir yaklaşım ile polikliniklerinden, laboratuvarlarına, egzersiz biriminden ulusal hakemli dergisine, ayak ve yara bakımından ayakkabı tabanlık yapımına kadar her yönüyle komplike bir yaklaşım metodu ile özel olarak planlanmış ve dizayn edilmiştir. Merkezimiz bu yönüyle alanında ülkemiz için önemli bir referans merkezi olarak yerini alacaktır. Bülent Ecevit Üniversitesi olarak artık ülkemizde önemli bir sorun haline gelen bu iki sorunun sadece tedavi yönüyle değil aynı zamanda önleyici hizmet tarafıyla da ilgileneceğiz. Böylesine kıymetli bir merkezin hayata geçirilmesinde bizlere destek veren tüm devlet büyüklerimize ve emeği geçen çalışma arkadaşlarıma en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Zonguldak’a ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Malatya Arslantepe Höyüğü’nde yeni dönem kazı çalışmaları başlıyor Arslantepe Höyüğü’nde kazıların 15 Temmuz’da başlayacağını belirten AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, yeni dönemde devam edecek çalışmalarda Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halil Tekin’in yer alacağını söyledi. UNESCO listesinde yer alan Arslantepe Höyüğü’nde Temmuz ayında başlayacak kazı çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulunan AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, ilk kazı çalışmalarının Prof. Dr. Marcella Frangipane’nin hocası ile başladığını daha sonra kendileri ile devam edip ardından ise Frangipane’nin öğrencisi Prof. Dr. Francesca Balossi Restelli ile devam ettiğini hatırlatarak yeni dönem kazı çalışmalarında Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halil Tekin’in kazı koordinatörü olarak görevlendirildiğini belirtti. Arslantepe Höyüğü’nün tarihi derinliğine dikkat çeken AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak Arslantepe Höyüğü’ne gelen ziyaretçilerin talep ve isteklerini karşılamak amacıyla Karşılama Merkezi’nin hayata geçirilmesinin önemine de vurgu yaptı. “Müziğin dili evrenseldir tarihinin dili ve dokusu da öyledir” Arslantepe Höyüğü’nde yeni dönem kazı çalışmaların 15 Temmuz’da başlayacağını aktaran AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, "Arslantepe Höyüğü’ndeki çalışmaları takip edenler yapıda kazı çalışmalarının Prof. Dr. Marcella Frangipane’nin hocasıyla başladığını daha sonra kendisinin devam ettirdiğini ardından ise Frangipane’nin öğrencisi Prof. Dr. Francesca Balossi Restelli ve ekibi ile devam ettiğini bilirler. 15 Temmuz’da başlayan kazılar birkaç ay devam ediyor ve süreçte çıkarılanlar, bulunanlar o dokuyu yansıtan verilerin sergilenmesi konusunda İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüzle diyaloglarımız var. Sergilenme alanlarını ne kadar genişletebilir, elde edilen verilerin ne kadarı Malatya’da kalabilir ve görünür olabilirse biz o ölçüde daha uluslararası ölçekte bir açılım sağlayabileceğiz. Bu da Malatya için çok önemli. Bu noktada şunu özellikle vurgulamak istiyorum, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un Malatya’mızın koordinatör bakanı olması buradaki hassasiyet ve detayları bilmesi iletilen taleplerin hızlıca karşılanması açısından da çok önemli. Yeni bir gelişmeyi de belirtmek istiyorum, Arslantepe Höyüğü’nde bugüne kadar İtalyan heyetini yaptığı çalışmalar gerçekten çok kıymetli ama bu çalışmaların yanına kazı heyeti başkanlığına bir atamamız daha oldu. Müziğin dili evrenseldir, tarihinin dili ve dokusu da öyledir. Dolayısıyla yabancı heyet-Türk heyet ayrımına hiçbir zaman girmedik ama kolay diyalog kurabilme ve bizim üniversitelerimizin akademisyenlerimizin de birebir faaliyet göstermesi açısında önemli bir husus. Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halil Tekin, Arslantepe Höyüğü kazı ekibine koordinatör olarak dahil edilmiştir.. Arslantepe Höyüğü hakkında bilgi almak istediğimizde Prof. Dr. Francesca Balossi Restelli ile Doç. Dr. Halil Tekin hocamızla diyalog kurabileceğiz hem akademi dünyamıza hem de Malatya’mıza hayırlı olsun” diye konuştu (HE-SVY-
Gümüşhane Sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği otomobil köprü korkuluklarına çarparak durabildi Gümüşhane’de sürücüsünün yağmur nedeniyle kayganlaşan zeminde kontrolünü kaybettiği otomobil köprüdeki köprülüklere çarparak durabildi. Şoför hastanede tedavi altına alınırken kaza yapan otomobilin tekerleği metrelerce öteye savruldu. Kaza, öğleden sonra Gümüşhane merkez Pirahmet Köyü’nde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre Erzincan’dan Gümüşhane istikametine hareket halindeki 42 YD 504 plakalı Fiat Marea markalı otomobilin sürücüsü Ahmet Baş (28) Pirahmet Köyü geçişinde yağmur nedeniyle kayganlaşan yolda direksiyon hâkimiyetini kaybetti. Sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği otomobil ters istikamete dönerek köprüdeki korkuluklara çarparak durabildi. Kazanın etkisiyle ise otomobilin sol ön tekeri metrelerce uzağa fırladı. İhbar üzerine olay yerine 112 acil sağlık, polis ve jandarma ekipleri sevk edildi. Otomobilin hava yastığının açılması nedeniyle hayata tutunan sürücü sağlık ekiplerinin olay yerindeki ilk müdahalesinin ardından Gümüşhane Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Olay yerinden başka bir vakaya giden ambulansın kazayı görerek müdahale ettiğini söyleyen görgü tanığı İsmail Çilenk, “Ben evimin kapısının önünde oturuyordum bir ses duydum, köprüden araba gittiğini düşündüm koştum geldim bu araba bu hale gelmiş. Demirlere vurarak durmuş ve ters dönmüş. Şans eseri başka bir hastaya giden ambulans gördü de müdahale etti. Şoförün durumu iyiydi sadece kaburgalarım ağrıyor diyordu” dedi. Kaza nedeniyle Gümüşhane - Erzincan Karayolu’nda trafik kontrollü olarak verilirken, kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Bursa Bursa’yı "Bidaa Dükkan" tutkusu sardı Bursa’da ’bidaa dükkan’ların ilk konsept mağazası, Nilüfer 23 Nisan Mahallesi’nde hizmete girdi. Tüketicilerden büyük ilgi gören bidaa dükkanlar, ev dışında yemek yeme alışkanlıklarının değiştiği günümüzde, gençler, çalışan ebeveynler, çekirdek aileler, bekarlar, ofis çalışanları ve evde yemek yapmaya vakit harcamak istemeyen herkese; koruyucusuz ve hijyenik ortamda üretilmiş, hızlı, pratik yiyecekler sunmayı hedefliyor. Firmanın Yönetim Kurulu Başkanı Coşkun Dönmez, Yankı Gıda ile birlikte grup firması olan Doybox Gıda’nın, bidaa Markası ile EDT pazarında yeniliklere devam ettiğini, perakende pazarında da bidaa dükkan konseptleri ile yoluna devam edeceğini söyledi. Toplumun tüketim alışkanlıklarının yeni konseptleri ile uyumluluğunu görmek için açtıkları tanıtım standının büyük ilgi gördüğünü belirten Coşkun Dönmez, “Buradan aldığımız cesaretle Nilüfer 23 Nisan Mahallesi’nde ‘bidaa dükkan’ı açtık. Buradaki konseptimizi tüm Türkiye’de uygulayacağız. Ev yemeği lezzetinde hizmet verecek ‘bidaa dükkân’ların Bursa’mızdan başlayarak kısa zamanda tüm Türkiye’ye yayılmasını hedefliyoruz” dedi. Yankı Yemek A.Ş olarak, sektörde 35 yıllık bir deneyime sahip olduklarını ve gurup şirketleri olan Doybox’un bidaa markası ile geleneksel ev yemeği lezzetinde, tüketicilere tamamen doğal ve hızlı hazırlanabilen ekonomik fiyatlı yiyecekler sunmayı hedeflediğini belirten Coşkun Dönmez, "Belirlediğimiz, ‘Geleneğin Pratik Tadı’ sloganımız, bu vizyonun bir yansıması olarak öne çıkıyor” şeklinde konuştu. Coşkun Dönmez, 2 yılı aşkın süredir restoranlar ve fast food işletmeleri için çözüm ortağı olduklarını belirterek, bunun yanı sıra, tam otomatik çorba makineleri olan ‘Doymatikleri’ geliştirerek tüketicilere sunmanın gururunu yaşadıklarını da vurguladı. Dönmez, "Bidaa dükkânların yanı sıra bir yandan da ‘Doymatik’lerimizi halkımızın kolay ulaşacağı noktalarda hizmete sunacağız” dedi. Coşkun Dönmez, dünya genelinde sağlıklı, koruyucusuz güvenli hızlı tüketim ürünlerinin, hızla yükselen bir eğilim haline geldiğini, özellikle 35 yaş altındaki gençlerin, yoğun iş temposu ve hızlı yaşam tarzları nedeniyle ev dışında yemek yeme alışkanlığını benimsediklerini söyledi. Dönmez, “Pratik, hızlı, sağlıklı ve güvenli yemek seçeneklerine olan talep her geçen gün artıyor. Biz de hızla büyüyen bu talebi karşılamak ve geleneksel lezzetleri modern ve hızlı bir şekilde sunmak için yeni yollar arıyoruz. Hızlı tüketim pazarındaki büyümeye hızla adapte olmak ve genişlemek istiyoruz. Bursalıları oldukça ekonomik ve tamamen doğal lezzete sahip olan menülerimizi tatmaya bekliyoruz” diye konuştu.