EĞİTİM - 21 Haziran 2018 Perşembe 22:38

Kdz. Ereğli Eğitim Fakültesi 463 mezun verdi

A
A
A
Kdz. Ereğli Eğitim Fakültesi 463 mezun verdi

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Ereğli Eğitim Fakültesi 2017-2018 Akademik Yılı’nda mezun olan 463 öğrenci için mezuniyet töreni düzenlendi.

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Ereğli Eğitim Fakültesi 2017-2018 Akademik Yılı’nda mezun olan 463 öğrenci için mezuniyet töreni düzenlendi.


Gülüç Büyük Anadolu Otel’de düzenlenen tören öğrencilerin salonda yerlerini alması, saygı duruşunda bulunması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Törende fakülte birincisi Zihinsel Engelliler Öğretmenliği Bölümü Öğrencisi Fatma Temel, ödülünü Vali Ahmet Çınar’dan alarak kendisine destek olan ailesi ve tüm öğretim üyelerine teşekkür etti.



Çınar “Önemli olan ahlaklı yaşamak”


Zonguldak Valisi Ahmet Çınar, konuşmasında öğrencilere sanata yönelmeleri ve öğretmenlik hayatlarında öğrencilere sanatı öğretmenlerini istedi. Atatürk’ün ‘Başöğretmenlik’ unvanı alarak öğretmenliğin ne denli önemli olduğunu bu yapısıyla en iyi şekilde anlattığını belirten Vali Çınar “Atatürk kendisine başöğretmen unvanı alıyor. Başvali dememiş, başmühendis dememiş, baş tüccarım dememiş. O unvanı kendisine güzel, değerli bulmuş ve almış. Dolayısıyla siz çok değerlisiniz öğretmen adayı arkadaşlarım. Gerçekten yeni nesil sizlerin eseri olacak. Çocuklarımız sabah size teslim edecek akşama kadar sizin ellerinizde bulunacak. Bu sorumluluğu çok yüksek bir iş.


İlmi öğretecek olan kişiler sizlerdir. Bu işin sorumluluğunu, hassasiyetini bir kez daha hatırlatmak isterim. Her bir çocuğu dünyayı değiştirecek bir potansiyel olarak görmemiz lazım. İnsanda bu potansiyel vardır. En çok ihtiyacımız olan yetişmiş insandır. İnsanı yetiştiremediyseniz istediğiniz kadar kanunları fotokopi yapın, ülkenize getirip çalışın, hiçbir anlamı yoktur. İnsanı yetiştirebildiyseniz zaten başka şeye ihtiyaç yok, o her şeyin en iyisini yapar, yapabilir. Ülkemizin geleceği sizin ellerinizde bunu ısrarla vurgulamak isterim. İlim tahsil etmek kadın erkek tüm müslümanlara farz. Ama İslam alemi perişan durumda. Cehalet diz boyu. Demek ki hep Allah Allah deyip hava atmak, bu işi samimiyetle yapmadığımızı gösteriyor. Esas olan sadece ibadet kısmı değil. Namaz niyaz en kolay kısmı. Önemli olan dinimizin emri olan o ahlaki yaşam tarzı ve ilim öğrenmek olmalıdır. Burada sizlere güveniyoruz” dedi.



Prof. Dr. Çufalı: “BEÜ Dünya ikinciliği kazandı”


Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çufalı ise 1992 yılında kurulan üniversitenin 14 fakülte, birçok enstitü, yüksekokul, uygulama ve araştırma merkezleriyle Türkiye’nin en önemli eğitim öğretim kurumlarından biri olduğunu söyledi. BEÜ’nün uluslararası alanda yayınlanan bir çok eserin yanıı sıra önemli ödüllerde aldığının altını çizen Prof. Dr. Çuhalı “Uluslararası öğrencileri, bine yakın, uluslararası öğretim elemanlarıyla Türkiye dışında hemen hemen her kıtada araştırmalarıyla yayınlarıyla uluslararsı bildirileriyle artık bir dünya markası haline gelmeye başlayan BEÜ, bundan sonra da başarılarına yenilerini ekleyecek, daha da ilerleyecektir. Son olarak Antarktika’daki bilimsel çalışmalarından sonra başka bir grup da geçen aylarda, NASA’nın sponsorluğunda model uydu yarışmasında dünya ikinciliğini kazandıran, öğrencilerimizle daha da büyüyoruz, daha da başarılı olacağız. Bunun için gereken neyse, öğretim üyelerinin sayısının artması, öğretim kalitesinin artması, uluslararası öğrencilerimizin sayısının artması, uluslararası işbirliğinin artması için bundan sonra da her türlü çabayı göstereceğiz.”



Prof. Dr. Azar “463 mezunu geleceğe gururla uğurluyoruz”


1997 yılında kurulan Ereğli eğitim Fakültesi’ne ilçede herkesin sahip çıktığını ve desteklediğini belirten EEF Dekanı Prof. Dr. Ali Azar, katkıda bulunan herkese teşekkür etti. EEF’nin Türkiye’de öğretmen yetiştiren önemli bir fakülte haline geldiğini belirten Prof. Dr. Azar “2017-2018 akademik yılında ilköğretim bölümü sınıf öğretmenliği, sosyal bilgiler öğretmenliği, Türkçe öğretmenliği, matematik öğretmenliği, fen bilgisi, okul öncesi, özel eğitim, zihin engelliler öğretmenliği programları ve rehberlik ve psikolojik danışmanlık programı mezunları olmak üzere toplam 463 mezunu geleceğe gururla uğurluyoruz. Fakültemizin kuruluşunda 4 olan öğretim elemanı sayısı bugün itibarıyla 45’i öğretim üyesi olmak üzere toplamda 74’e ulaşmıştır: Öğrenci sayısı da toplamda 3 bine ulaşmıştır. Öğretim elemanı başına düşen öğrenci sayısı bölümler bazında ortalama 37’dir. Bu oran yükseköğretimde kalite standartları açısından değerlendirildiğinde önemli bir gelişmedir. Roosevelt’in ‘Bir insanı ahlaken eğitmeden sadece zihnini eğitmek topluma bir bela kazandırmaktır’ der. Bizler bu bağlamda gençlerimizi sadece meslekleri için gereken bilgileri öğretmekle kalmadık, aynı zamanda birey olarak sorumluluklarını, öğretmen olarak topluma karşı görevlerini aşıladık ve bilimin ışığında çağdaş değerlerle, bizi biz yapan değerlerle donattık” dedi.


Mezuniyet töreninde yapılan konuşmaların ardından fakülte genelinde ve bölümler bazında dereceye giren öğrencilere protokol üyeleri tarafından çeşitli ödüller verildi. Öğrencilere ayrıca Ereğlili Hayırsever Zuhal Yılmaz ile Kdz.Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal da çeşitli hediyeler takdim etti.


Okul Birincisi Fatma Temel, Rektör Prof. Dr. Çufalı, Dekan Prof. Dr. Azar ve bölüm başkanının katılımıyla fakültenin mezuniyet başarı kütüğüne plaket çaktı. Bölümler halinde sahneye çıkan öğrenciler diplomalarını kendilerini eğiten öğretim üyelerinin ellerinden aldı.


Mezunlar, törenin son bölümünde rehber öğretim üyesi eşliğinde Öğretmenlik yemini edip, keplerini havaya fırlattı.


Törene Zonguldak Valisi Ahmet Çınar, AK Parti Zonguldak Milletvekili Faruk Çaturoğlu, CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, Kdz. Ereğli Kaymakam Vekili Saim Eskioğlu, Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal, Zonguldak İl Emniyet Müdürü Ahmet Metin Turanlı, BEÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çufalı, Ereğli Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Azar, STK temcilcileri, siyasi parti temsilcileri ve öğrencilerin aileleri katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Öğretmenin öğrencisinin ağzını kapatarak çenesini sıkması öğretmen anneyi isyan ettirdi Antalya’da özel bir okulda görevli sınıf öğretmeninin sınıfta sosyal medyaya video çekerken konuşmak isteyen öğrencisinin ağzını kapatarak çenesini sıktığı iddia edildi. Öğrencinin “Çenem acıyor’’ demesi üzerine Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni anne Merve Durmaz harekete geçti. Okul yönetiminin olayın üzerine gitmediğini belirten anne, öğretmen hakkında suç duyurusunda bulunup şikayetçi oldu. Olay, 14 Mart günü Muratpaşa ilçesi Çallı bölgesinde yer alan bir özel okulda meydana geldi. Birinci sınıf öğrencisi A.D. (7), sabah sınıftan içeri girdiği sırada arkadaşları sınıfın kapısını üzerine kapattı. Bir süre sonra A.D., kendi imkanları ile kapıyı ittirerek açtı. A.D, yaşadığı bu durumu derste öğretmenine anlatmak istedi. İddiaya göre sınıf öğretmeni A.G., o sırada video çektiği için videoda sesi çıkmaması için A.D.’nin ağzını kapatarak çenesini sıktı. A.D.’nin akşam evde “Çenem acıyor’’ demesi üzerine öğretmen anne Merve Durmaz harekete geçti. Çocuğu ile birlikte İl Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube’ye giden anne, öğretmenden şikayetçi oldu. “’Elmacık kemiklerim ve dişlerim acıdı’ dedi” Oğlunun yaşadığı şiddet olayını detaylarıyla anlatan Durmaz, “Benim çocuğum her zaman uyumadan önce gün içerisinde yaşadıklarını anlatır. Bana dedi ki ‘Anneciğim seninle üzücü bir olay hakkında konuşalım mı?’ O an anladım, farklı bir şey var. Anlatmasını istedim. Anne ‘İkindi yemeği öncesi öğretmenim sınıf videosu çekiyordu. Instagram videosunu böldüğüm için eliyle ağzımı kapattı. Elmacık kemiklerimi sıktı. Elmacık kemiklerim ve dişlerim acıdı’ dedi. Söylediği şeyden sonra ben yıkıldım. Çocuğuma eliyle sus işareti yapsa zaten susardı. Ardından ben rehberlik öğretmenine çok düzgün bir dille bu olayın yaşandığını mesaj yoluyla bildirdim. Müdür yardımcısını aradım. Bana ‘Öğretmenimizden hiç şikayet almadık, herkes çok memnun’ dedi. Buna karşılık ben de ilk şikayetçi olanın ben olduğumu söyledim” dedi. “Her şey yok sayıldı” Okul yönetimini olayın üzerine gitmediği için eleştiren Durmaz, ”Sabah okula gittiğimde olayın hiç konuşulmadığını gördüm. Öğretmenle daha görüşmemişler. Nasıl görüşmezler? Görüşmek zorundayız. Rehberlik bölümü benimle tutanak tutmalıydı. Yaşananlar beyan altına alınmalıdır. Her şey yok sayıldı. Onun için zaten ilk başta çok endişelendim. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne iletilmesi gereken bilgi yazısı dahi gönderilmemiş. Ben gerekeni yapmak zorunda kaldım. Polise giderek şikayette bulunduk. Olay yok sayılmaya, kapatılmaya çalışılması beni endişe ettiren taraf oldu” sözlerine yer verdi. “Okul yönetimi bana istersem çocuğumun kaydını alabileceğimi söyledi” Okulun eğitiminden memnun olduğunu belirten Durmaz, “Kasadaki bir tane çürük elma diğerlerine bağlamaz. Ben okuldan çok memnunum. Yaşananların ardından genel müdürlükten de arandım. Gereken süreci başlatacaklarını söylediler. Kendilerine güveniyorum. Okul yönetimi bana istersem çocuğumun kaydını alabileceğimi söylediler. Ben de bunu reddettim. Ben diğer çocuklar adına endişeliyim. Ve onların hakkını da sonuna kadar savunacağım. Asla şikayetimi geri çekmiyorum” diye konuştu. “Video çekecek zamanı nereden bulabiliyorsunuz” Son zamanlarda öğretmenler tarafından sosyal medyada paylaşmak üzere sınıflarda videodalar çekilmesi hakkında da konuşan Durmaz, “Biz işimizi yaparız. Ben sınıfta su içemediğimi fark ediyorum. Bazen şahsi ihtiyaçlarımı teneffüsle bile karşılayamıyorum. Bizim vazifemiz sınıfta durup işimizi yapmaktır. Vazifemiz gereği teneffüste bile ben sorumluyum o sınıftan. Benim artık gözlerim öğrenci takip etmekten şaşıya dönmüşken bu kadar yani video çekecek zamanı nereden bulabiliyorsunuz? Ben çok merak ediyorum” diyerek tepki gösterdi.
Muş Muş’ta öğrencilere gıda güvenliği eğitimi verildi Muş’ta öğrencilere yönelik Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yürütülen gıda güvenliği eğitimi verildi. Muş Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ekipleri, okullarda “Gıda Güvenliği, Gıda Kayıpları ve İsraf Eğitimi” düzenledi. Öğrencilerin, sağlıklı beslenme alışkanlıkları edinmeleri ve bilinçli gıda tüketicileri olmaları hedeflenerek düzenlenen eğitimler, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ile Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğinde yapılacak. Eğitimlerde; gıda güvenilirliği, beslenme alışkanlıkları, israfın önlenmesi, kişisel hijyen ve gıda etiket bilgileri gibi konular ayrıntılı bir şekilde ele alınarak, günlük hayatta karşılaşabilecekleri gıda güvenliği sorunlarına nasıl müdahale edecekleri konusunda da bilgiler veriliyor. Eğitimlerle ilgili Tarım ve Orman İl Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, “Bakanlığımız 2018-2023 Stratejik Planı’nda yer alan "Okullarda gıda güvenilirliğine yönelik uygulamaları geliştirmek" hedefi doğrultusunda 2018 yılından bu yana bakanlığımızca il ve ilçe müdürlükleri tarafından eğitimler yürütülmekte olup yeni planda da 2024 yılı sonuna kadar eğitimlere devam edilecektir. Bu kapsamda ilimizde ilköğretim/ortaöğretimde öğrenim gören öğrencilere yönelik “Gıda Güvenilirliği ve Gıdanı Koru" temalı eğitimlerimiz il ve ilçe milli eğitim müdürlüğü ile koordineli bir şekilde devam ediyor. Öğrencilerin de aktif katılımıyla gerçekleştirilen eğitimlerde, bilinçli gıda tüketicisi olmanın sorumluluk ve farkındalıkları anlatılarak, gıda maddeleri satın alırken dikkat edilmesi gereken hususlar, beslenme alışkanlıkları, israf, kişisel temizlik, el yıkama şekli, tüketilen ürünlerinin etiket bilgileri gibi konuların üzerinde duruldu. Ayrıca Alo 174 Gıda Hattı’nın ne işe yaradığı, nasıl kullanılması gerektiği ve gıda güvenliği için önemi konusunda bilgiler verildi” denildi.
Ankara Kızılay’dan, Ankara’da her gün 3 bin aileye sıcak yemek Ankara’da Kızılay’a bağlı Dr. Naki Akkerman Aşevi’nde Ramazan ayında günlük 3 bin 500 kişilik yemek hazırlanarak ihtiyaç sahiplerine ulaştırılıyor. Türkiye genelinde 42 aşevi ile hizmet veren Kızılay, yıl boyunca ihtiyaç sahiplerine sıcak yemek dağıtmaya devam ediyor. Ankara’da ise 1919 yılında kurularak 105 yıldır ihtiyaç sahiplerine hizmet eden Dr. Naki Akkerman Aşevi’nde ise Ramazan ayında günlük 3 bin 500 kişilik yemek hazırlıyor. Hazırlanan yemekler, aşevinde, Ankara’nın 3 farklı dağıtım noktasına ulaştırılıyor. Yemeklerin bir kısmı paketlenerek vatandaşlara sunulurken dağıtım noktalarına gelemeyecek durumda olan ihtiyaç sahiplerinin evlerine de ulaştırılıyor. Ayrıca ilk kez Kızılay Ankara Dr. Naki Akkerman Aşevi’nde uygulanmaya başlanan otomasyon sistemi ile aşevine gelenlerin bilgilerine hızlıca erişiliyor. Yeni kimlik kartı veya Kızılay tarafından verilen akıllı kart ile aşevine gelen ihtiyaç sahipleri, otomasyona kimliklerini okuttuklarında kaç kişilik ihtiyaç olduğunu görülebiliyor. Aşevlerinde kartlı otomasyon sistemleri uygulanmaya başlanacak Yemeklerin hazırlandığı aşevinde açıklamalarda bulunan Türk Kızılay Genel Müdürü Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, aşevlerinde yemek dağıtımı için bir aşevi otomasyon programı geliştirdiklerini belirterek, “Bu aşevimizde Ankara Ulucanlar aşevinde de pilot uygulaması mevcut. Bu otomasyon programı, ihtiyaç sahiplerinin sosyal incelemesi yapıldıktan sonra kimlik kartlarına kaç kişi olduklarını ve ihtiyaçlarının miktarını tanımlamış oluyor. Bu şekilde arkada gördüğünüz turnikelerden geçiş sağlanıyor. Kart okunduğu zaman hem burada hem içeride dağıtım yapan aşçılarımızın görecekleri şekilde kaç kişi olduklarının bilgisi oluyor. Ve biz bu şekilde aslında ne gereğinden fazla verip bir israfa neden olmuş oluyoruz. Ne de gereğinden az verip ihtiyaç sahiplerini yarım bırakmış oluyoruz. Dolayısıyla bu otomasyon projemiz özellikle yerinden dağıtım yapılan bütün aşevlerimizde uygulanmaya başlanacak” ifadelerini kullandı. Yılmaz, açıklamasının ardından pişen yemekleri saklama kaplarına koyarak ihtiyaç sahiplerine dağıttı.