ASAYİŞ - 30 Mart 2024 Cumartesi 02:13

İşçilerin kaldığı konteyner yatakhane alevlere teslim oldu

A
A
A

Adıyaman’da kalıcı konutların yapıldığı bölgede işçilerin kaldığı 3 katlı konteyner yatakhanede yangın çıktı. Yangın kontrol altına alınarak söndürüldü. Yatakhanede kalan 461 işçi yara almadan kurtulurken olay yerinde soğutma çalışmaları devam ediyor.

Edinilen bilgilere göre, Adıyaman merkez Karadağ Ormanlık alan yakınlarında yapımı devam eden kalıcı konutların bulunduğu alanda 461 işçinin kaldığı 3 katlı konteyner yatakhanede yangın çıkmış ve olay yerine çok sayıda itfaiye ekibi, sağlık ekibi ve jandarma ekibi sevk edilirken işçiler ise korku ve panik içerisinde yatakhaneden dışarı kaçmıştı.

İşçilerin kaldığı konteyner yatakhane alevlere teslim oldu

Olay yerine gelen itfaiye ekiplerinin yoğun çalışmaları sonucunda alevler güçlükle kontrol altına alınarak söndürüldü. Olay yerine daha sonradan vali yardımcıları ve İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Hikmet Uz ile birlikte gelen Adıyaman Valisi Osman Varol, olay yerinden bilgiler alarak incelemelerde bulundu.

Her hangi bir yaralının ve can kaybının olmadığını belirterek açıklamalarda bulunan Vali Osman Varol, “Maalesef üzücü bir yangın meydana geldi. Bir firmamızın yatakhane bölümünde çatıdan elektrikten kaynaklandığını düşündüğümüz, şuan yapılacak incelemeler sonucunda kesinleşecek bir yangın başlangıcı oluyor. Yatakhanelerde toplam 461 işçimiz kalıyor fakat yangının başlamasıyla beraber çok hızlı bir şekilde güvenli bir şekilde hepsi tahliye edildi. Şuan her hangi bir yaralı yada can kaybı söz konusu değil. Ayrıca işçilerimizin tamamı şantiye alanındaki diğer yatakhanelere yerleştirilmiş durumda. Yangın tamamen söndürüldü ve kontrol altına alındı, şuan soğutma çalışmaları devam ediyor. Geçmiş olsun diyorum” diye konuştu.

İşçilerin kaldığı konteyner yatakhane alevlere teslim olduCihan Kizir

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü çökertildi İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü çökertildi. Operasyonda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 9 şüpheli yakalandı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütünün çökertildiğini belirterek operasyonda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 9 şüphelinin yakalandığını kaydetti. "Aziz milletimizin bilmesini isterim ki; hangi büyüklükte olursa olsun organize suç örgütlerini çökertip, adalete teslim edeceğiz. Şafak sökerken de gün batarken de operasyonlarımız devam edecek" diyen Bakan Yerlikaya şunları kaydetti: "Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Başkanlığı koordinesinde; İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucu elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, kasten adam öldürmeye teşebbüs, iş yerlerine yönelik çok sayıda molotofkokteyli ve silahlı saldırı, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, 6136 sayılı kanuna muhalefet, tehdit ve mala zarar verme suçlarını işledikleri tespit edildi. Operasyon sonucu 3 adet ruhsatsız tabanca, çok sayıda şarjör ve fişeğe el konuldu. Operasyonları gerçekleştiren kahraman polislerimizi tebrik ediyorum. Allah ayağınıza taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle."
Adana Dede Korkut hikayeleri Türklerde kadının konumunu ortaya koyuyor Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Türk Kültüründe Dede Korkut Kitabı” adlı konferansında Dede Korkut hikayelerindeki kadının konum ve önemine değindi. Prof. Dr. Şenesen, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi’nde (ÇÜTAM) verdiği konferansta, Dede Korkut Hikayelerinde genel olarak Oğuzların birtakım mücadelelerinin yer aldığını ifade ederek, “Bu mücadelelerin ikisi Oğuzların kendi aralarında yaptıkları mücadelelerdir. Bunlardan birinde Dirse Han ve oğlu Boğaç Han arasında geçer. Bir başka mücadele ise İç Oğuz ve Taş Oğuz karşılaşır” dedi. Prof. Dr. Şenesen, şunları kaydetti: “Dede Korkut Hikayelerinde sağlam temellere oturtulmuş bir sosyal yapıyla karşılaşırız. Eski kültür hayatımızı ile ilgili zengin bilgiye bu hikayelerde rastlıyoruz. Hikayelerde toplumun başında hanlar hanı diye gösterilen Begil oğlu Emren Hikayesinde padişah olarak ifade edilen Bayındır Han vardır. Bayındır Han’ın hikayelerindeki rolü beylere akın izin vermek, divanı toplamak, yılda bir defa büyük bir ziyafet vermektir. Hikayelerde kahraman olarak görünmez.” Dede Korkut Hikayelerinde hemen hemen tüm hikayelerde kadının önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Ç.Ü. Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Kadın bir güzellik sembolü olmanın yanında sosyal hayat içinde erkeğin yanında onun eşi ve ortağı olarak yer alır. Kadın sosyal hayat içinde düşüncesi alınan, eş seçiminde özgür, vefa duygusu gelişmiş, anne, iffet sahibi, saygı duyulan biridir. Bu özelliklerinin yanı sıra ata biner, kılıç kullanır, ok atar ve erkeklerle yarışır” şeklinde konuştu. Konferans sonunda Prof. Dr. Refiye Şenesen’e teşekkür belgesi verilirken hatıra fotoğrafı çekimi de gerçekleştirildi.