GENEL - 24 Kasım 2017 Cuma 10:34

Deniz: “Öğretmenlerin saygınlığı ve itibarı korunmalı”

A
A
A
Deniz: “Öğretmenlerin saygınlığı ve itibarı korunmalı”

Eğitim Bir-Sen Adıyaman Şube Başkanı Ali Deniz, 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, öğretmenlerin toplumdaki saygınlığı ve itibarının korunması gerektiğini kaydetti.

Eğitim Bir-Sen Adıyaman Şube Başkanı Ali Deniz, 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, öğretmenlerin toplumdaki saygınlığı ve itibarının korunması gerektiğini kaydetti.


Memur-Sen ve Eğitim Bir-Sen Adıyaman Şube Başkanı Ali Deniz, Yüzyıllık siyasal iniş çıkışların tozu dumanı içinde öğretmenlik mesleğinin erozyona uğratıldığının altını çizerek, öğretmenlerin hak ettiği değeri göremediğini kaydetti.


İlim ve irfan kıstaslarının doğasını zorlayarak ideolojik yaklaşan anlayışlar, öğretmenliği toplum mühendisliklerinin aleti ve aracı olarak kullandığını belirten Ali Deniz, “24 Kasım, millet iradesine darbe yapmış 12 Eylül dayatmacılarının, işledikleri kitlesel günaha öğretmenleri de ortak etmek için tahsis ettikleri son uygulamalardan biri olmuştur. Öğretmenler Günü, öncelikle karşılığını medeniyet değerlerimizin derinliklerinde bulan bir temel üzerinde yeniden inşa edilmeli, darbelerin, darbecilerin ve antidemokratik süreçlerin bir karşılığı olmaktan çıkarılmalıdır. Bu anlamda biz, 24 Kasım’ı tek tipçi, ideolojik koşullanmaların hezeyan nöbetine girmediği, eğitime gereken önem ve öğretmene hak ettiği saygı ana çerçevesinden bakılarak öğretmenlerimizin maddi, manevi problemlerinin aşılması için gerçekçi adımların atıldığı günler olarak görmek istiyoruz. Böyle bir idrak seviyesine sadece bir bugün değil, her zaman ihtiyaç var" dedi.


Deniz, öğretmenlerin ücret karşılığı yapılan bir işin hakkını vermenin çok daha ötesinde bir fedakarlık ortaya koyarak çalıştıklarını ifade ederek, “Ancak öğretmenlerimiz, ülkemizde öğretmeni önemseyişin sadece lafta oluşu dolayısıyla eşinden, çocuklarından, saygınlığından ve yaşam düzeyinden de fedakârlıkta bulunmak zorunda kalmaktadır. Yöneticilerimiz, öğretmenlerin sorunlarını çözecek, özellikle ekonomik anlamda öğretmenin tüm hassasiyetini eğitim hizmetine odaklamasını sağlayacak bir rahatlamaya vesile olacak adımları atmaktan imtina etmektedir. Öğretmenin malzemesi insandır. İnsan yetiştiren bir sanatkârın hassasiyetinin ve haysiyetinin öncelenmesi, toplumun geleceğinin garanti altına alınması demektir. Öğretmen, eğitimin en önemli unsurudur ama tek unsuru değildir. Başta müfredat olmak üzere, okul, eğitim ve öğrenci de diğer unsurlardır. Öğretmen güçlü, donanımlı bir ses olabilir ancak müfredatın kapalı, sıkıntılı mahiyeti, o sesin kendini ifade etmesine imkan vermiyorsa veya talip olması gerekenlerde sağır bir duyarsızlık varsa, öğretmen tohumunu bulamamış toprağa dönüşür. O nedenle, öğretmenin etkisinden en yüksek düzeyde yararlanmak için, evvela amacı, ruhu, felsefesi millî bünyemize, insan ve medeniyet değerlerimize uygun bir müfredata sahip olmak gerekir. Başarıya giden yol, ancak iyi bir müfredat ve öğretim kadrosuyla amacına ulaşır. O takdirde öğretmen saygınlığı kendiliğinden artar, artmıştır. Millî Eğitim Bakanlığı, yapacağı düzenlemelerde bu hassasiyetleri gözetmelidir. Oysa Bakanlığın yürürlüğe koyduğu bazı düzenlemeler, aldığı tavır ve tutumlar öğretmeni eğitimin aktörü olmaktan uzaklaştırmış, figüranı hâline getirmiştir. Öğretmenlik mesleğinin itibarsızlaştırılmasına ve toplumsal saygınlığını yitirmesine ek olarak öğretmenler mesleklerini icra ederken çeşitli saldırılarla şiddet olaylarına maruz kalmaktadır. Millî Eğitim Bakanlığı, çalışanlarının sorunlarını sahiplenmeli, çözümüne ilişkin çaba göstermelidir. Mevcut öğretmen kadrolarının daha rahat çalışması ve verimli olmaları için kıyafet serbest bırakılmalı, performans değerlendirmesi gibi sıkıntı doğuracak uygulamalar terk edilmelidir. 100 bin öğretmen açığının bulunduğu bir ortamda sözleşmeli ve ücretli öğretmen uygulamasına son verilmeli, öğretmen ihtiyacı kadrolu öğretmenlikle giderilmelidir. Ayrıca, huzursuzluğa, iş barışının bozulmasına sebep olan, adalet duygusunu zedeleyen mülakat sistemi kaldırılmalıdır" ifadelerini kullandı.


Ali Deniz açıklamasının devamında, “Eğitim çalışanları insanca bir hayat standardına kavuşturulmalıdır. Bütün eğitim çalışanlarının birinci dereceye kadar ilerleyebilmeleri sağlanmalıdır. Mevcut ek gösterge rakamları en az 600 puan artırılmalıdır. Ek ders birim ücretleri en az iki katı tutarında artırılmalıdır. Öğretmenlerin aylık karşılığı ders saatleri arasındaki farklılık giderilerek 15 saate eşitlenmelidir. İstihdamda güçlük çekilen bölgelerde görev yapan öğretmenlere ilave tazminat ödenmelidir. Kariyer basamakları sistemi yeniden işler hale getirilmelidir. 4/B’li yerine kadrolu öğretmen ataması yapılmalı, mevcut sözleşmeli öğretmenler kadroya geçirilmelidir. Ücretli öğretmenlik ve kadrosuz usta öğreticilik uygulamasına son verilmeli, öğretmen ihtiyacı bütünüyle memur kadroları yoluyla sağlanmalıdır. İlköğretim okulları için de bütçe tahsis edilmeli, yöneticilerin öğretmen ve velilerle karşı karşıya gelmesi önlenmelidir. 4/C statüsündeki personel kadroya geçirilmelidir. Ben bunun sadece taşerona kadro şeklinde kodlanmasını doğru bulmuyorum. Kamuda güvence bekleyen tüm çalışanlara kadro başlığıyla sunulmasını doğru buluyorum. 4/C’li arkadaşlarımız var. 4/B’li arkadaşlarımız var. Memur işi yapan ama işçi kadrosunda bulunan, iki tezat arasında zorlanan amirinin ‘işçi mi, memur mu’ dediği, kadrosu itibarıyla işçi, yaptığı iş itibarıyla memur işi yaptığı ama kadrosuyla uyumlu olmadığı için yaptığı işin altına dahi imza koyamadığı, koysa da yükümlülükle karşılaştığı bir çatışmalı zemin var. Bunların tamamı bir bütün olarak düşünülmelidir. Sadece taşerona kadro diye bir düşünceyi ve çalışmayı bu anlamda kapsayıcı bir çalışma olarak görmeyiz" sözlerine yer verdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Uğurcan Çakır: "İnşallah finalde Beşiktaş karşısında kupayı almak istiyoruz" Trabzonspor’un kaptanı Uğurcan Çakır, Fatih Karagümrük maçının ardından yaptığı açıklamada, finale kaldıklarını için mutlu olduklarını söyleyerek, “İnşallah finalde Beşiktaş karşısında kupayı almak istiyoruz” dedi. Trabzonspor, Ziraat Türkiye Kupası yarı finalde rövanş maçında Fatih Karagümrük’ü 4-0 mağlup ederek, finale yükseldi. Mücadelenin ardından Trabzonspor Kaptanı Uğurcan Çakır basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. İlk yarı tam istediklerini gibi oynayamadıklarını söyleyen Çakır, “İlk yarı tam istediğimiz oyunu oynamasak da çok acelemiz yoktu. Çünkü 1-0 öndeydik. Sonrasında ikinci yarıda gelen gollerde, net bir skorla buradan galibiyetle ayrıldık. Kötü giden bir sezon, hedeflerden uzak aslında ama finalde olmak mutluluk verici oldu” ifadelerini kullandı. “İnşallah finalde Beşiktaş karşısında kupayı almak istiyoruz” Finalde Beşiktaş ile oynayacaklarının hatırlatılması üzerine Uğurcan Çakır, “Finalde rakibimiz Beşiktaş ve kupayı kazanmak istiyoruz. Bu kupayı alırsak 10. olacak. En son aldığımız zaman 2019’da ben ve Hüseyin Türkmen var. İkimiz kaldık. Abdullah Hoca’nın Trabzonspor’da Türkiye Kupası eksik. İnşallah finalde Beşiktaş karşısında kupayı almak istiyoruz” diye konuştu. “Trabzonspor için mücadeleyi her zaman vermeye çalışıyorum” Futbolda inişler ve çıkışların her zaman olduğunu vurgulayan 28 yaşındaki kaleci, “Futbolcu her zaman en yüksek performansı veremeyebiliyor. Ben Trabzonspor için elimden gelen mücadeleyi her zaman vermeye çalışıyorum. Bazen istediğim oluyor, bazen istediğim gibi olmuyor. Ben Trabzonspor için elimden gelen her şeyi her zaman sahada yapmaya çalışıyorum. Finale kaldık mutluyuz, inşallah finali kazanmak istiyoruz. Taraftara teşekkür ediyorum. Uzun zamandır iç sahada taraftar olmadığı için bugün çok güzeldi. Taraftar olmadan çok konsantre olamıyorsunuz. Bugün de yanımızdalardı. Onlara çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
İstanbul Tolunay Kafkas: “Trabzonspor haklı bir galibiyet aldı” Fatih Karagümrük Teknik Direktörü Tolunay Kafkas, Trabzonspor karşısında direnç göstermediklerini belirterek haklı bir galibiyet aldıklarını söyledi. Ziraat Türkiye Kupası Yarı Final rövanş maçında Fatih Karagümrük, Atatürk Olimpiyat Stadyumu’nda Trabzonspor’a 4-0 mağlup oldu. Kırmızı-siyahlılar bu sonuçla kupaya veda etti. Fatih Karagümrük Teknik Direktörü Tolunay Kafkas, müsabakanın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu. “Oyun 90 dakikasına baktığımız Trabzonspor haklı bir galibiyet aldı. İkinci devre değişiklikler sonrası takım ileri gideceğine geri gitti. Çıkaracağımız dersler var. İkinciyi yiyorsan üçüncüyü yemeyeceksin. Direnç göstermek lazım” ifadelerini kullandı. “Galatasaray maçında oyunun tamamını oynamanız lazım” Hafta sonu karşılaşacakları Galatasaray maçıyla ilgili de konuşan Kafkas, “İyi takım, iyi oyuncuları var. Oyunun tamamını oynamanız lazım. Taktiksel dayanıklılık içinde kalmanız lazım. Bugün bunu yapamadık. Yoksa sıkıntı bir sonuç bizi bekler” diye konuştu. “Kalan maçlarda puan çıkarırsak bizi kümede tutacak” Kupa maçında rotasyon yapmasıyla ilgili soruya Kafkas şu yanıtı verdi: “22-23 kişilik kadronuz var. Kupada finale çıkmak istiyorduk ama takım bekleneni veremedi. Kayseri’den zorlu bir maçtan çıktık. Hafta sonu daha zorlu maç oynayacağız. Sonra Gaziantep’e gideceğiz. Kalan 3 maçta puan çıkarırsak bizi kümede tutacak. Alt lige düşmek maddi manevi sıkıntı getirir.” “Feghouli’ye verilen ceza doğru karar” Kayserispor maçında gördüğü kırmızı kart sonrası Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu’ndan 5 maç ceza alan Sofiane Feghouli ile ilgili Kafkas, “Feghouli’ye verilen karar doğru. Büyük takımların oyuncuları küfür ederken duymazdan gelenler, o standardın içerinde karar versinler. Bizim gibi kulüplere kararlar kolayca veriliyor. Adaletin olmadığı yerde Allah’ın rahmeti ve bereketi de olmuyor. Türk futbolu böyle gerçekten. Feghouli cezası için verilen karar doğrudur ancak muadillerine aynı kararlar verilmiyor” diyerek sözlerini noktaladı.