GENEL - 21 Mart 2018 Çarşamba 19:22

HSK’dan son kararnameye ilişkin açıklama

A
A
A
HSK’dan son kararnameye ilişkin açıklama

Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK), Atama ve Nakil Yönetmeliğine uygun mazeretleri olanların taleplerinin Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi tarafından değerlendirilerek kura öncesi planlama yapıldığını, kura çekiminden sonra kadro ve ihtiyaç durumu göz önünde bulundurularak, mazeretlerine uygun olacak şekilde atamalarının yapıldığını, bu uygulamanın öteden beri süre geldiğini açıkladı.

Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK), Atama ve Nakil Yönetmeliğine uygun mazeretleri olanların taleplerinin Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi tarafından değerlendirilerek kura öncesi planlama yapıldığını, kura çekiminden sonra kadro ve ihtiyaç durumu göz önünde bulundurularak, mazeretlerine uygun olacak şekilde atamalarının yapıldığını, bu uygulamanın öteden beri süre geldiğini açıkladı.


HSK Birinci Dairesinin 20 Mart 2018 tarihli Kararnameleriyle ilgili bazı basın yayın organlarında çıkan haberler üzerine yazılı basın açıklaması yaptı. HSK’dan yapılan yazılı açıklamada, “Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 20/03/2018 tarihli ve 426-427 sayılı adli ve idari yargı kararnameleriyle ilgili basında çıkan bir kısım asılsız haberler üzerine aşağıdaki açıklamayı yapma ihtiyacı hâsıl olmuştur” denildi.


Açıklamada şu ifadelere yer verildi:


“Hakimler ve Savcılar Kurulu İkinci Dairesince mesleğe kabulleri yapılan hakim ve Cumhuriyet savcılarından, Atama ve Nakil Yönetmeliğine uygun mazeretleri olanların taleplerinin Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi tarafından değerlendirilerek kura öncesi planlama yapıldığı, kura çekiminden sonra kadro ve ihtiyaç durumu göz önünde bulundurularak, mazeretlerine uygun olacak şekilde atamalarının yapıldığı, bu uygulamanın öteden beri süre geldiği bilinmektedir. Örneğin 26.09.2014 tarihli kura çekiminden sonra aynı günlü ve 2202 sayılı, 28.06.2016 tarihli kura çekiminden sonra 30.06.2016 tarihli ve 1098 sayılı, 26.05.2017 tarihli kura çekiminden sonra 03.07.2017 tarihli ve 918 sayılı kararnameler ile 20.03.2018 tarihli ve 426-427 sayılı kararnamelerin aynı doğrultuda olduğu ve kura çeken meslektaşlarımızın eş, sağlık vb. mazeretleri ile kadro ve ihtiyaç durumlarını kapsadığı görülmektedir.


Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi tarafından kura çekiminden sonra yapılan mazeret ve ihtiyaç kararnamelerinde, meslektaşlarımızın talepleri değerlendirilirken ilk derece mahkemelerine veya Yargıtay Tetkik Hakimliğine atamalarının yapıldığı, nitekim Yargıtay’ın ihtiyaç durumu da dikkate alınarak kura çeken meslektaşlarımızdan; 2016 yılında 53, 2017 yılında 61 ve 2018 yılında 27’sinin Yargıtay Tetkik Hakimliğine atamasının yapıldığı, öte yandan 19.03.2018 tarihinde kura çeken 1236 meslektaşımızdan 179’unun 20/03/2018 tarihli kararnameler ile atandıkları, bunlardan 88’inin eşlerinin halen görev yapan hakim veya savcı olması nedeniyle atamalarının yapıldığı, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu uyarınca kıdem ve süre şartı aranmaksızın tetkik hakimliğine atama yapılabilmesi nedeniyle 27’sinin mazeretleri ve Yargıtay’ın ihtiyacı göz önünde bulundurularak Yargıtay Tetkik Hakimliğine atandığı, diğerlerinin ise eşlerinin kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapanlar ile sağlık vb. mazereti bulunanlardan oluştuğu anlaşılmıştır.


Bu itibarla, Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 20.03.2018 tarihli ve 426-427 sayılı kararnameleri ile ilgili basında çıkan bir kısım haberlerin gerçeği yansıtmadığı, aksine bu kararnamelerin öteden beri yapılan uygulamalarla aynı mahiyette olduğu ve ilgili Yönetmeliğin hükümleri doğrultusunda meslektaşlarımızın taleplerinin değerlendirildiği anlaşılmıştır.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Tunç: “Filistin’in BM üyeliğinin Konseyi’nde tekrar görüşülmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır” Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, Filistin’in BM üyeliğinin Konseyi’nde tekrar görüşülmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır” dedi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun Filistin’in BM’ye üyeliğinin tekrar görüşülmesini talep eden karar tasarısını kabul etmesinin ardından açıklama yaptı. Bakan Tunç, karar tasarısının özgür Filistin için önemli bir adım olduğunu değinerek, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, Filistin’in BM üyeliğinin BM Güvenlik Konseyi’nde tekrar görüşülmesi ve gözlemci statüsünde olan Filistin’e bazı ilave haklar tanınmasını talep eden karar tasarısını kabul etmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır. Ülkemizin yanı sıra 80’e yakın ülkenin ortak sunucusu olduğu karar tasarısının 143 evet oyuyla kabulü, Birleşmiş Milletler üyesi ülkelerin 7 Ekim’den bu yana işgalci İsrail tarafından soykırıma uğrayan Filistin’e desteğini göstermesi açısından önemlidir. 1967 sınırları temelinde bağımsız Filistin devletinin varlığı kabul edilmelidir. Filistin halkı kendi ata yurtlarında, insan onuruna yakışır şekilde yaşamalıdır” ifadelerine yer verdi. İsrail’in saldırılarının son bulması gerektiğini belirten Bakan Tunç, “Gazze ve Refah bölgesinde çocuk, kadın, sivil demeden 35 bin Filistinliyi öldüren, 78 binden fazla Filistinliyi yaralayan İşgalci İsrail’e karşı uluslararası mekanizmalar artık gereğini vakit kaybetmeden yapmalıdır. İnsan haklarını yok sayan, uluslararası hukuku görmezden gelen, savaş suçu işleyen ve soykırım yapan İsrail’in saldırıları son bulmalıdır. İsrailli yetkililer Uluslararası Ceza Mahkemesi huzuruna çıkarılmalı, gereken ceza verilmelidir. İşgalci İsrail Devletinin Uluslararası Adalet Divanınınca verilen tedbir kararına uyması sağlanmalıdır. Türkiye olarak, Filistinli kardeşlerimizin haklı davalarında yanlarında olmaya, dünyada adaleti ve hakkaniyeti savunmaya devam edeceğiz” ifadeleri kullanıldı.