GENEL - 23 Şubat 2018 Cuma 16:43

Necip Fazıl Kısakürek’in saati ve basın kartı Ulucanlar’da

A
A
A
Necip Fazıl Kısakürek’in saati ve basın kartı Ulucanlar’da

Ulucanlar Cezaevi Müzesi’nde Türk Edebiyatı’nın usta isimlerinden Necip Fazıl Kısakürek’in köstekli saati ve basın kartı sergilenmeye başlandı.

Ulucanlar Cezaevi Müzesi’nde Türk Edebiyatı’nın usta isimlerinden Necip Fazıl Kısakürek’in köstekli saati ve basın kartı sergilenmeye başlandı.


Ankara’nın en çok ziyaret edilen müzesi Ulucanlar Cezaevi Müzesi’nde tutuklu kalmış önemli isimlerin kişisel eşyaları sergileniyor. Türk Edebiyatı’nın usta isimlerinden Necip Fazıl Kısakürek’in köstekli saati ve basın kartı sergilenmeye başlandı. Temmuz ayına kadar müzede sergilenecek bu özel eşyalar, şimdiden ziyaretçilerin büyük ilgisi ile karşılaştı. Bünyesinde Ahmet Arif’in yeleği ve ayakkabısı, Nazım Hikmet’in daktilosu, Muhsin Yazıcıoğlu’nun seccadesi, Bülent Ecevit’in kravatı, Mustafa Pehlivanoğlu’nun takım elbisesi gibi çok sayıda özel eşyayı bulunduran müzede bu kez de Necip Fazıl’ın köstekli saati ve basın kartı sergileniyor. Necip Fazıl Kısakürek Kültür ve Araştırma Vakfı tarafından geçici süreliğine Ulucanlar Cezaevi Müzesi’ne verilen eşyalar, kısa sürede büyük ilgi gördü.


Geçmişte kötü hatıralar ile anılan Ulucanlar Cezaevi Müzesi, açıldığı günden bugüne bir milyon 300 bin kişi tarafından ziyaret edildi. Müzeyi Ankara’nın en çok ziyaret edilen müzesi haline getirdiklerini söyleyen Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki şu ifadeleri kullandı:


“Kuruluşu 1925 yılına dayanan, cezaevi işlevini yitirdikten sonra yıkılması gündeme gelen Ulucanlar Cezaevi’ni büyük mücadeleler vererek müzeye dönüştürdük. Ulucanlar Cezaevi Müzesi, bir yandan cezaevi kimliğini korurken bir yandan da sinema filmleri için platoya dönüştürüldü. Yarı açık kısmı ise sanat sokağı ile kültür ve sanatın üretildiği, farklı salonlarında birçok etkinliğin düzenlendiği bir kültür merkezi haline geldi. Müzemizde yıl boyunca önemli sergiler, etkinlikler, sanat aktiviteleri düzenlemeye devam edeceğiz. Tüm Türkiye’yi müzemizi ziyaret etmeye davet ediyorum.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Adana’da “Dünya İçmimarlar Günü Yaza Merhaba Balosu” düzenlendi İçmimarlar Odası Adana Şubesi, ‘Dünya İçmimarlar Günü Yaza Merhaba Balosu’ düzenledi. Gecede, meslekte 30, 40 ve 50’nci yılını dolduran içmimarlara da plaket verildi. Depremzedelere yönelik yardımlar, yurt içi ve dışı faaliyetlerle sivil mesleki örgütler içinde önemli bir konuma sahip olan İçmimarlar Odası Adana Şubesi önemli etkinliklerle yoluna devam ediyor. TMMOB’a bağlı İçmimarlar Odası Adana Şubesi son olarak “Dünya İçmimarlar Günü Yaza Merhaba Balosu” düzenledi. Bir otelde düzenlenen programa, 6 Şubat depreminin etkilediği 11 ildeki içmimarlar ve aileleri katıldı. Gecede İçmimarlar Odası Adana Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Zuhal Doğru Tok, tüm misafirlerle tek tek yakından ilgilendi. Ünlü sanatçı Gökhan Tepe’nin de sahne aldığı program, 6 Şubat tarihinde yaşanan depremin izlerinin ve stresinin hala taze olduğu bölgede faaliyet gösteren içmimarlar için moral gecesi oldu. İçmimarlar Odası Adana Şubesi’nce yapılan faaliyetlerin slayt eşliğinde sunumu gerçekleştirilen programda, meslekte 30. 40, ve 50. yılını dolduran içmimarlara plaket verildi. İhlas Haber Ajansı’na konuşan İçmimarlar Adana Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Zuhal Doğru Tok, yaklaşık 500 konuğun ağırlandığı gecede, düzenlenen programın çok anlamlı olduğunu ve moral arttırdığını söyledi. Depremzedeleri rahmetle ve saygıyla anan Zuhal Doğru Tok, içmimarların “Birlikten kuvvet doğar” ilkesiyle ve dayanışma ruhu içinde hareket edeceğine olan inancının tam olduğunu kaydetti. Başkan Tok, Türkiye’de NG Kütahya Seramik ve bağlı firmaların inşaat ve konut sektörüne sağladıkları katma değerlerin yanında içmimarlık mesleğine pozitif yaklaşımlarıyla da farklı ve önemli bir yere sahip olduğunu vurguladı. NG Kütahya Seramik Yönetim Kurulu Başkanı Erkan Güral da içmimar ve içmimarlık mesleğinin çok değerli ve önemli olduğunu, bu yüzden içmimarlarla güçlü bir iletişim ve iş birliği içinde çalışmaya devam edeceklerini söyledi.
İzmir İZTO’nun ilk yeşil dönüşüm mentorları mezun oldu İzmir Ticaret Odası (İZTO) ve İzmir Ticaret Odası Eğitim ve Sağlık Vakfı iş birliğiyle düzenlenen Yeşil Dönüşüm Mentorluğu eğitim programının ilk mezunları, sertifikalarını İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener’den aldı. Özgener, eğitimin İzmir’in yeşil dönüşümüne ve ekonomik sürdürülebilirliğine olumlu katkılar sunacağını belirtti. İzmir Ticaret Odası, 13 Şubat-7 Mayıs 2024 tarihleri arasında ulusal ölçekte kapsamlı ve uzun süreli ilk eğitim olma özelliğine sahip Yeşil Dönüşüm Mentorluğu eğitim programına ev sahipliği yaptı. Toplam 10 hafta süren program kapsamında, modüllerin anlatımı İzmir Ekonomi Üniversitesi akademisyenleri; Prof. Dr. Fehmi Görkem Üçtuğ, Doç. Dr. Mine Güngörmüşler ve Dr. Burak Amirak tarafından gerçekleştirildi. Programa; İzmir Ticaret Odası Eğitim ve Sağlık Vakfı Yönetim Kurulu Muhasip Üyesi Mehmet Yavuz Alkan ile birlikte 24 işletmeden 26 temsilci katılım sağladı. 10 modülden oluşan eğitim programı, yeşil dönüşümün temellerinden başlayarak Yeşil Dönüşüm Mentorluğu kavramına ve işletmeler için bu dönüşümün önemine kadar geniş bir perspektif sundu. Atık yönetimi ve döngüsel ekonomi uygulamalarıyla Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında uygulamaya alınan düzenlemelerin işletmeler üzerindeki etkilerine odaklandı, enerji verimliliği uygulamaları ve yeşil tedarik zinciri yönetimi gibi pratik konuları içerdi. Eğitimde teorik anlatımların yanı sıra eğitime iyi uygulama örneklerini paylaşmak üzere firmalar da davet edildi. Programın son modülünde katılımcı firmalar, eğitim programında elde ettikleri bilgiler ışığında işletmelerinde uygulama kararı verdikleri yeşil dönüşüm alanları hakkında sunum gerçekleştirdi, geri bildirimler aldı. Programa devam eden ve son hafta firma sunumunu başarı ile tamamlayan katılımcılar Yeşil Dönüşüm Mentoru sertifikası almaya hak kazandı. Programın ikincisi eylül ayında düzenlenecek. Katılımcılara sertifikalarını takdim eden İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, “Yeşil dönüşüm, günümüzün en önemli ve kritik ihtiyaçlarından biri. Sürdürülebilirlik ve çevre bilinci, artık sadece bir seçenek değil, bir zorunluluk olarak karşımıza çıkıyor. Hepimiz gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakma sorumluluğunu üzerimizde taşıyoruz. Çevresel etkilerimizi azaltmak ve dünyamızın sahip olduğunu sınırlı kaynakları daha verimli kullanmak için kalıcı adımlar atmamız şart. Bu anlayışla, ’İzmir iş dünyasının yeşil dönüşümüne katkıda bulunmak’ stratejik hedefi ile yürüttüğümüz ve ulusal ölçekte bir ilk olma özelliği taşıyan “Yeşil Dönüşüm Mentorluğu” eğitimimizin kentimizin yeşil dönüşümünü ve ekonomik sürdürülebilirliğine olumlu katkılar sunacağına inanıyorum” dedi. Projenin eğitmenlerinden Prof. Dr. Fehmi Görkem Üçtuğ ise “Biz bu eğitimde sürdürülebilirliği son dönemlerde akla gelen ilk kavram olan çevreyi esas alarak; ama toplumsal ve yönetim unsurları da göz ardı etmeden anlatmaya çalıştık. Firmalara sürdürülebilirlik stratejilerini oluştururken hedef belirleme, fayda-maliyet analizi, performans takibi ve sürekli iyileştirme gibi hususları nasıl hayata geçireceklerini anlattık. Sürdürülebilirliğin belli sektörlerin özelinde olmadığını, her türlü üretim ve hizmet faaliyetinin sürdürülebilirlik bakış açısıyla ele alınması gerektiğini vurguladık ve firmaların kapanış sunumları bize bu bilinci kazandırmakta başarılı olduğumuzu gösterdi” diye konuştu.