Yerel Haberler
Antalya
10 Mayıs 2024 Cuma - 17:25 Sendikadan yasal düzenleme çağrısı Eğitim Bir Sen Antalya Şubesi, Okul Müdürü İbrahim Oktugan’ın ölümüyle sonuçlanan şiddet olayının ardından eğitim çalışanlarına yönelik şiddet olaylarına karşın yasal düzenleme yapılması çağrısında bulundu. Eğitim-Bir-Sen, İstanbul’da eski bir öğrenci tarafından yapılan silahlı saldırıda hayatını kaybeden okul müdürü için ülke genelinde ortak basın açıklaması düzenledi. Eğitim Bir Sen Antalya Şubesi üyeleri de eğitim çalışanlarına yönelik giderek artan şiddet olaylarını protesto etmek amacıyla ve şiddeti önleyecek, failleri cezalandıracak, mağdurlara hukuki koruma sağlayacak bir yasal düzenlemenin yapılması talebiyle Antalya Valiliği önünde bir araya geldi. Üyeler ayrıca yasal düzenleme için başlatılan imza kampanyası çerçevesinde imzalarını attı. "Yıllardır çağrı yapıyoruz" Basın açıklamasını Memur Sen Antalya Temsilcisi ve Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Eyüp Bülent Miran yaptı. Başkan Miran, "Son olarak İstanbul-Eyüpsultan’da eski bir öğrenci okul müdürü İbrahim Oktugan’a silahla saldırıda bulunmuş, ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan okul müdürümüz maalesef kurtarılamayarak vefat etmiştir. Meslektaşımıza Allah’tan rahmet, ailesine ve bütün eğitim camiasına başsağlığı diliyoruz. Kanayan bir yara hâline gelen şiddet olaylarına dikkat çekiyor, tedbir alınması için yetkililere çağrıda bulunuyoruz. Bu çağrımızı yıllardır yapıyoruz. Sesimize kulak verilseydi, gereken önlemler zamanında alınmış olsaydı belki de bugün başka şeyler konuşurduk. Ancak ne yazık ki birçok konuda olduğu gibi bu konuda da geç kalınmıştır" dedi. "Bakan Tekin’in daveti kıymetli" Memur Sen ve Eğitim Bir Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ın Millî Eğitim Bakanı Sayın Yusuf Tekin’in daveti üzerine bakanlıkta bir görüşme gerçekleştirdiğini belirten Başkan Miran, Bakan Tekin’in davetini ve eğitimcilere şiddeti önlemek üzere yapılacağı ifade edilen çalışmaları önemli ve kıymetli bulduklarını söyledi. Miran, bu buluşmanın ardından Ali Yalçın’ın katılımıyla TBMM önünde gerçekleştirilen eylemin, eğitimcilere şiddeti önlemeye dönük kararlılığın ve şiddet olaylarının oluşturduğu büyük üzüntünün bir tezahürü olduğunu paylaştı. "Şiddet önleme yasası artık çıkmalı" Başkan Miran, "Ölümle sonuçlanmaya başlayan saldırıların son bulması için gereken adımlar ivedilikle atılmalı; eğitimcilere yönelik şiddeti önleme yasası artık çıkarılmalıdır. Öğretmen, memur, hizmetli, şef, şube müdürü demeden tüm eğitim çalışanlarına, kamu görevlilerine yönelen şiddeti bir defa daha lanetliyoruz. Bugüne kadar kamu görevlilerine yönelik gerçekleştirilen tüm şiddet olaylarında tepkimizi en sert şekilde ortaya koyduk. Sendika olarak, geçen yıl hayata geçirilen Öğretmenlik Meslek Kanunu tartışmalarında şiddete yönelik düzenlemeyi talep edip son ana kadar sergilediğimiz ısrarın gereği yapılmadı. O gün gereği yapılsaydı belki bugün daha farklı konuşmak mümkün olacaktı. Eğitim çalışanlarına yönelik artan şiddet olaylarını önleyecek, caydırıcı olacak, failleri cezalandıracak ve mağdur eğitim çalışanlarına hukuki koruma sağlayacak bir yasal düzenlemenin yapılmasının sağlanması için bugün (10 Mayıs) iş bırakma eylemi gerçekleştiriyor, ülke genelinde basın açıklamaları yapıyoruz. İş bırakma eylemiyle eş zamanlı olarak, 1 hafta sürecek (10-17 Mayıs tarihleri arasında) dilekçe kampanyamızı da başlatmış bulunuyoruz" diye konuştu. "Toplumsal problem haline geldi" Son birkaç yıldır Türkiye’de yaşanan olaylara bakıldığında şiddet olaylarının münferit eylemler olmaktan çıktığını söyleyen Başkan Miran, bu durumun yaygın bir toplumsal sorun hâline geldiğini ve eğitim ve öğretim hizmetlerinin yürütülmesini sekteye uğratacak boyuta ulaştığını kaydetti. Miran sözlerini şöyle sürdürdü: "Bugün yaşadığımız acılar, dünün ihmal ve umursamazlığının neticesidir. Yarın yaşanmasını istemediğimiz acılar da bugünkü ilgisizliğin sonucu olmamalıdır. Şiddetin, eğitimi tehdit eder boyuta ulaşması, geleceğimizi tehlikeye sokacak boyuta varması, acil ve köklü çözüm bulmayı zaruri hâle getirmektedir. Devlet, kasıtlı şekilde ölüme, yaralanmaya ve zarara sebebiyet verilmesini önlemekle mükelleftir. Devletin bu yükümlülük çerçevesinde, suç işlemekten caydırıcı yasal zemini ve idari şartları tesis ederek yaşam hakkını koruma ve ayrıca buna ilişkin ihlalleri önleyici, bastırıcı ve cezalandırıcı bir infaz mekanizması geliştirme ödevinin hukuk devleti olmanın gereği olduğunu bugün burada bir kere daha hatırlatmak istiyoruz. Bu doğrultuda, eğitim çalışanlarına karşı eğitim ve öğretim hizmetinin sunumundan kaynaklı şiddet eylemlerine yönelik cezai ve hukuki tedbirlerin alınması elzemdir. Eğitim çalışanları olarak, şiddete karşı caydırıcı nitelikte münhasıran bir cezai müeyyide getirilmesini, şiddete uğrayana, çalışana da hukuki koruma sağlayacak türden yasal düzenlemelerin acilen yapılmasını istiyor ve bekliyoruz."
Sendikadan yasal düzenleme çağrısı
10 Mayıs 2024 Cuma - 17:25 Sendikadan yasal düzenleme çağrısı Eğitim Bir Sen Antalya Şubesi, Okul Müdürü İbrahim Oktugan’ın ölümüyle sonuçlanan şiddet olayının ardından eğitim çalışanlarına yönelik şiddet olaylarına karşın yasal düzenleme yapılması çağrısında bulundu. Eğitim-Bir-Sen, İstanbul’da eski bir öğrenci tarafından yapılan silahlı saldırıda hayatını kaybeden okul müdürü için ülke genelinde ortak basın açıklaması düzenledi. Eğitim Bir Sen Antalya Şubesi üyeleri de eğitim çalışanlarına yönelik giderek artan şiddet olaylarını protesto etmek amacıyla ve şiddeti önleyecek, failleri cezalandıracak, mağdurlara hukuki koruma sağlayacak bir yasal düzenlemenin yapılması talebiyle Antalya Valiliği önünde bir araya geldi. Üyeler ayrıca yasal düzenleme için başlatılan imza kampanyası çerçevesinde imzalarını attı. "Yıllardır çağrı yapıyoruz" Basın açıklamasını Memur Sen Antalya Temsilcisi ve Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Eyüp Bülent Miran yaptı. Başkan Miran, "Son olarak İstanbul-Eyüpsultan’da eski bir öğrenci okul müdürü İbrahim Oktugan’a silahla saldırıda bulunmuş, ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan okul müdürümüz maalesef kurtarılamayarak vefat etmiştir. Meslektaşımıza Allah’tan rahmet, ailesine ve bütün eğitim camiasına başsağlığı diliyoruz. Kanayan bir yara hâline gelen şiddet olaylarına dikkat çekiyor, tedbir alınması için yetkililere çağrıda bulunuyoruz. Bu çağrımızı yıllardır yapıyoruz. Sesimize kulak verilseydi, gereken önlemler zamanında alınmış olsaydı belki de bugün başka şeyler konuşurduk. Ancak ne yazık ki birçok konuda olduğu gibi bu konuda da geç kalınmıştır" dedi. "Bakan Tekin’in daveti kıymetli" Memur Sen ve Eğitim Bir Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ın Millî Eğitim Bakanı Sayın Yusuf Tekin’in daveti üzerine bakanlıkta bir görüşme gerçekleştirdiğini belirten Başkan Miran, Bakan Tekin’in davetini ve eğitimcilere şiddeti önlemek üzere yapılacağı ifade edilen çalışmaları önemli ve kıymetli bulduklarını söyledi. Miran, bu buluşmanın ardından Ali Yalçın’ın katılımıyla TBMM önünde gerçekleştirilen eylemin, eğitimcilere şiddeti önlemeye dönük kararlılığın ve şiddet olaylarının oluşturduğu büyük üzüntünün bir tezahürü olduğunu paylaştı. "Şiddet önleme yasası artık çıkmalı" Başkan Miran, "Ölümle sonuçlanmaya başlayan saldırıların son bulması için gereken adımlar ivedilikle atılmalı; eğitimcilere yönelik şiddeti önleme yasası artık çıkarılmalıdır. Öğretmen, memur, hizmetli, şef, şube müdürü demeden tüm eğitim çalışanlarına, kamu görevlilerine yönelen şiddeti bir defa daha lanetliyoruz. Bugüne kadar kamu görevlilerine yönelik gerçekleştirilen tüm şiddet olaylarında tepkimizi en sert şekilde ortaya koyduk. Sendika olarak, geçen yıl hayata geçirilen Öğretmenlik Meslek Kanunu tartışmalarında şiddete yönelik düzenlemeyi talep edip son ana kadar sergilediğimiz ısrarın gereği yapılmadı. O gün gereği yapılsaydı belki bugün daha farklı konuşmak mümkün olacaktı. Eğitim çalışanlarına yönelik artan şiddet olaylarını önleyecek, caydırıcı olacak, failleri cezalandıracak ve mağdur eğitim çalışanlarına hukuki koruma sağlayacak bir yasal düzenlemenin yapılmasının sağlanması için bugün (10 Mayıs) iş bırakma eylemi gerçekleştiriyor, ülke genelinde basın açıklamaları yapıyoruz. İş bırakma eylemiyle eş zamanlı olarak, 1 hafta sürecek (10-17 Mayıs tarihleri arasında) dilekçe kampanyamızı da başlatmış bulunuyoruz" diye konuştu. "Toplumsal problem haline geldi" Son birkaç yıldır Türkiye’de yaşanan olaylara bakıldığında şiddet olaylarının münferit eylemler olmaktan çıktığını söyleyen Başkan Miran, bu durumun yaygın bir toplumsal sorun hâline geldiğini ve eğitim ve öğretim hizmetlerinin yürütülmesini sekteye uğratacak boyuta ulaştığını kaydetti. Miran sözlerini şöyle sürdürdü: "Bugün yaşadığımız acılar, dünün ihmal ve umursamazlığının neticesidir. Yarın yaşanmasını istemediğimiz acılar da bugünkü ilgisizliğin sonucu olmamalıdır. Şiddetin, eğitimi tehdit eder boyuta ulaşması, geleceğimizi tehlikeye sokacak boyuta varması, acil ve köklü çözüm bulmayı zaruri hâle getirmektedir. Devlet, kasıtlı şekilde ölüme, yaralanmaya ve zarara sebebiyet verilmesini önlemekle mükelleftir. Devletin bu yükümlülük çerçevesinde, suç işlemekten caydırıcı yasal zemini ve idari şartları tesis ederek yaşam hakkını koruma ve ayrıca buna ilişkin ihlalleri önleyici, bastırıcı ve cezalandırıcı bir infaz mekanizması geliştirme ödevinin hukuk devleti olmanın gereği olduğunu bugün burada bir kere daha hatırlatmak istiyoruz. Bu doğrultuda, eğitim çalışanlarına karşı eğitim ve öğretim hizmetinin sunumundan kaynaklı şiddet eylemlerine yönelik cezai ve hukuki tedbirlerin alınması elzemdir. Eğitim çalışanları olarak, şiddete karşı caydırıcı nitelikte münhasıran bir cezai müeyyide getirilmesini, şiddete uğrayana, çalışana da hukuki koruma sağlayacak türden yasal düzenlemelerin acilen yapılmasını istiyor ve bekliyoruz."
ALKÜ’de Filistin’e destek yürüyüşü
10 Mayıs 2024 Cuma - 17:05 ALKÜ’de Filistin’e destek yürüyüşü Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi’nde Amerika Birleşik Devletleri’nde ve bazı Avrupa ülkelerinde üniversitelerinde Filistin’deki soykırıma tepki göstermek için yürüyüş gerçekleştirildi. Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi’nde (ALKÜ) Anadolu Gençlik Derneği tarafından, Filistin’de yaşanan soykırıma tepki göstermek ve Amerika’daki üniversiteler başta olmak üzere Filistin halkını desteklediği için baskıya maruz kalan üniversite mensuplarına destek vermek için yürüyüş düzenlendi. ALKÜ Kestel Yerleşkesindeki Abdurrahman-Nimet Alaaattinoğlu Camii önünde cuma namazının ardından başlayan yürüyüş üniversite ana kapısı önünde sona erdi. Yürüyüş esnasında İsrail aleyhinde sloganlar atılırken, Filistin ve Türk bayrakları açıldı. Filistin’e destek yürüyüşüne Alanya İlçe Müftüsü İhsan İlhan, ALKÜ Genel Sekreteri Onur Ocakdan, üniversite görevlileri, vatandaşlar ve çok sayıda öğrenci katıldı. “Filistin meselesi din, dil, ırk fark etmeksizin her insanın davasıdır” Yürüyüşün ardından basın açıklaması okuyan Tıp Fakültesi öğrencisi İsmet Aydemir, Filistin’deki olayların her insanın davası olduğunu belirterek, “Bu katliamlar karşısında hiçbir şey yapamazsak bile susmayıp bu direnişe ortak olmak özgür Filistin halkına boynumuzun borcudur” dedi. “Öğrencilerin yanlarında olduklarını vurgulamak için buradayız” ALKÜ Genel Sekreteri Onur Ocakdan ise, “Öğrencilerimiz Amerika’daki üniversitede okuyan ve baskıya zulme karşı Filistin halkının yanında olduklarını söylediklerinden dolayı sıkıntıya maruz kalan öğrencilerin de yanlarında olduklarını vurgulamak amacıyla burada bir araya geldiler” diye konuştu. “Soykırıma hayır demek için elimizden geleni yapıyoruz” ALKÜ Elektrik-Elektronik Mühendisliği öğrencisi Filistinli Osman Abuhasan (26) ise, “7 aydır süren soykırıma hayır demek için az bir şey yapıyoruz ama elimizden geleni yapıyoruz. Soykırıma hayır demek için geldik. Soykırım daha önceden başladı. 70 yıldır bir baskı altındaydık” dedi. Konuşmaların ardından ise Filistin’de ve Gazze’de hayatını kaybeden Müslümanlar için dua edildikten sonra gökyüzüne barış balonları bırakıldı.
Vefat eden babasından 4 mirasçıya kalan motosiklet, denetimlere damga vurdu
10 Mayıs 2024 Cuma - 15:45 Vefat eden babasından 4 mirasçıya kalan motosiklet, denetimlere damga vurdu Antalya’da polisin dron destekli trafik denetiminde, vefat eden babasından 4 mirasçıya kalan motosikletin geçmiş dönem sahiplerinin çalıntı kaydını düşmemesi, trafik denetimine takılan genci zor durumda bıraktı. Genç adam motosikletin sahibi olduğunu veraset ilamıyla ispatlarken, otoparka çektirilen motosikletin plakasını kayıtlardan düşürmek için emniyetin yolunu tuttu. Karayolu Trafik Haftası kapsamında Antalya Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü ekipleri kentin çeşitli noktalarında denetimler yaptı. İl genelinde yapılan uygulamalarda eksikleri bulunan ve kırmızı ışık ihlali yapan araçlara cezai işlem uygulandı. Namık Kemal Bulvarı Dokuma Park önünde dron destekli yapılan denetimlerde bazı sürücülere de emniyet kemeri takmamaktan dolayı ceza kesildi. Uzun süre dil döktü Denetimlere takılan bir motosiklet sürücü ile polis arasında ise ilginç diyaloglar yaşandı. Vefat eden babasından 4 mirasçıya kalan motosikletin geçmiş dönem sahiplerinin çalıntı kaydını düşmemesi nedeniyle, trafik denetimine takılan genç zor durumda kaldı. Trafik ekipleri tarafından aynası bulunmadığı için durdurulan 33 LT 203 plakalı motosikletin detaylı sorgusunda 2016 yılından çalıntı kaydı bulunduğu belirlendi. Oğuzhan Karaduman (27), motosikletin sahibi olduğunu veraset ilamı ile ispatlarken, polis ise motosikleti yine de bağlamak zorunda olduğunu ve plakanın değişmesi gerektiğini aktardı. Trafik ekipleri motosiklet sürücüsü motosikletin üzerinde çalıntı kaydı bulunduğunu ve sistemde birden fazla sahibi bulunduğunu belirtmesine rağmen Karaduman aracını bağlatmamak için ekiplere uzun süre dil döktü. Tüm çabaları yetersiz kalan Karaduman’ın motosikleti eksikleri giderilinceye kadar trafikten men edilerek otoparka çektirildi. Genç adam da motosikletin plakasını kayıtlardan düşürmek için emniyetin yolunu tuttu. Trafik ekiplerinin denetimleri sırasında uygulamaya giren Begüm Arslan Çetin isimli araç sürücüsü ise kendisinin de bir polis çocuğu olduğunu belirterek, "Her geçen gün biraz daha iyiye gittiğimizi düşünüyorum. Eskiden emniyet kemeri takmazdık, artık hepimiz bu alışkanlığı edindik bu tür kontroller sayesinde" dedi.
Kepez’de Anneler Günü kırmızı karanfillerle kutlandı
10 Mayıs 2024 Cuma - 14:04 Kepez’de Anneler Günü kırmızı karanfillerle kutlandı Kepez Belediye Başkan Vekili Refik Emre Altekin, belediyenin bayan personelinin Anneler Günü’nü kırmızı karanfillerle kutladı. Altekin, anneliğin kutsal bir meslek olduğunu söyledi. Her yıl mayıs ayının ikinci pazar gününde kutlanan Anneler Günü, Kepez Belediyesi’nde erken kutlandı. Kepez Belediye Başkan Vekili Refik Emre Altekin, pazar gününe gelmesi nedeniyle bayan personeli haftanın son mesai gününde tek tek ziyaret etti. Belediyenin birimlerini gezerek, Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz’ün selamlarını iletti. Anneler Günü’nü kutladığı bayan personele kırmızı karanfil takdim etti. Kepez Belediye Başkan Vekili Refik Emre Altekin, ziyaret sırasında yaptığı konuşmada anneliğin kutsal bir meslek olduğunu söyledi. Annelere fedakarlıkları için teşekkür Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz adına belediyenin bayan personelinin Anneler Günü’nü kutlayan Vekil Altekin, "Mesut Başkanımızın, Anneler Günü ile ilgili bize şöyle bir önerisi oldu" diyerek, "Belediyedeki bayan arkadaşlarımızın anneler gününü benim adıma kutlarsanız, beraberinde kırmızı çiçek verirseniz, onları ne kadar çok sevdiğimi, onlara saygı duyduğumu ve onların yanında olduğumu hissettirseniz sevinirim’ dedi. Dolayısıyla öncelikle başkanımız adına hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Annelik kutsal bir meslek. Siz bu mesleğin yanında Kepez halkı için, Kepez ilçesi için, Kepez’de yaşayan tüm canlılar için çalışarak annelik görevini bir kat daha fazla yapıyorsunuz. Emeğinize ve gayretlerinize çok teşekkür ediyorum. Yaptığınız fedakarlık için vatan adına, millet adına, Kepez halkı adına ve Mesut Kocagöz başkanımız adına çok teşekkür ediyorum" ifadelerine yer verdi. Başkan Kocagöz’ün selamlarını iletti Belediye binasından sonra Kadın Girişim Üretim ve İşletme Kooperatifi’nin (ANKA), bayan çalışanlarının Anneler Günü’nü kutlayan Başkan Vekili Altekin, Belediye Sağlık Merkezi’ne geçti. Belediye Sağlık Merkezi’ndeki bayan personelin de Anneler Günü’nü kırmızı karanfillerle kutladı. Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz’ün selamlarını ileten Vekil Altekin, "Başkanımızın gelecek yıllardaki anneler gününde ve burada olacağı günleri dört gözle bekliyoruz. Başkanımız yaptığınız hizmetlerin ve emeklerin farkında Hepimize ayrı ayrı teşekkür ediyor. Başkanlık makamı adına ve makamın sahibi Mesut Kocagöz adına halkımıza vermiş olduğunuz hizmetler çok değerli" dedi. Kendisinin de bir sağlıkçı olduğunu belirterek sözlerini sürdüren Vekil Altekin, "Hayatının dörtte birini sizin gibi hastanelerde hemşire ve doktor arkadaşlarla geçirmiş birisi olarak sağlık çalışanı bir anne olmanın zorluklarını çok iyi biliyorum. Sizlerin emek ve çalışmalarınızdan çok memnunuz. Bundan sonraki çalışmalarımızda da yine Kepez halkı adına, Kepez Belediye Başkanlık makamı adına vatandaşlarımıza yapacağınız hizmetlerde etik vicdani kurallar çerçevesinde hizmet vereceğinizi düşünüyoruz. Allah hepimize çok sağlıklı, başkanımızla beraber geçireceğimiz nice Anneler Günü nasip etsin" diye konuştu.
Gazzeli annelere destek için toplandılar
10 Mayıs 2024 Cuma - 13:49 Gazzeli annelere destek için toplandılar AK Parti Antalya Kadın Kolları Başkanlığına üye kadınlar il başkanlığı önünde, Gazze’de bulunan anneler için toplandı. Kadın Kolları Başkanı Gülçin Özboz, "Filistin’de, Gazze’de, Refah’ta yaşanan soykırım nedeniyle anne olmak hiç bu kadar zor olmamıştı" dedi. Pazar günü tüm dünyada Anneler Günü olarak kutlanacak. AK Parti Antalya İl Kadın Kolları Başkanlığı, bu yıl Anneler Günü’nü Filistin ve Gazze’de bulunan annelere ithaf etti. İl Başkanlığı önünde; AK Parti Antalya İl Kadın Kolları Başkanı Gülçin Özboz’un yanı sıra AK Parti Antalya İl Başkanı Ali Çetin, ilçe kadın kolları başkanı ve çok sayıda partili toplandı. Dünyanın birçok noktasında Anneler Günü nedeniyle tatlı bir telaş yaşandığının söyleyen Özboz, Filistin ve Gazze’de ise annelerin yaşam mücadelesi verdiğini belirtti. Filistin, Gazze ve Refah’ta yaşanan zulüm nedeniyle anne olmanın zorlaştığını belirten Özboz, "Biz bugün okuldan gelecek çocuklarımızı, Gazzeli anneler ise çocuklarına verecek bir lokma ekmeği bekliyor. Bizler karışmasın diye çocuklarımızın defterlerine, kitaplarına isim yazarken, Gazzeli anneler ise cesetleri teşhis edilebilsin diye çocuklarının kollarına isim yazıyor. İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda 34 bin 683 kişi öldü, 78 bin 18 kişi yaralandı. Birleşmiş Milletler Kadın Biriminin raporuna göre Gazze’de 9 bin kadın öldü. Günde ortalama 63 kadın hâlâ ölüyor ve bunların 37’si ise anne" dedi.
7 yürüyüş parkuru 25 bin ağaçla kentin akciğeri Zeytinpark, Antalyalıları bekliyor
10 Mayıs 2024 Cuma - 12:35 7 yürüyüş parkuru 25 bin ağaçla kentin akciğeri Zeytinpark, Antalyalıları bekliyor Antalya’da 1930’lu yıllarda 22 bin dönüm olan ve yapılaşmanın etkisiyle 10 kat küçülen Vakıf Çiftliği kentin akciğeri olarak korunuyor. Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır, 2010 yıllında kiraladıkları alana ilişkin, "En büyük temennimiz, kentte yaşayanların, şehri ziyarete gelenlerin Zeytinpark’ı ziyaret etmesi" açıklamasında bulundu. Antalya’nın akciğeri olarak adlandırılan ve 2010’da Antalya Ticaret Borsası (ATB) tarafından 20 yıllığına kiralanan Kepez ilçesinde yer alan Vakıf Zeytinliği, Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleri, ATSO, AESOB gibi kent dinamiklerinin bir araya gelip kurduğu Zeytinpark AŞ ile koruma altına alındı. Betonlaşmadan kurtarılan 2 bin 600 dönümlük arazideki 20 bin zeytin ağacı Antalya’ya nefes oluyor. Türkiye’ de bir şehrin içindeki en büyük, dünyada da bir şehrin içindeki 9. en büyük alan olan Zeytinpark’ta 25 bin ağaç bulunuyor. Zeytinpark, sahip olduğu ağaç yapısı ile her yıl havadaki 2 bin 600 ton tozu, 610 milyon metreküp karbondioksiti emerek temizliyor. Kiralanmadan önce, madde bağımlıları ve sanayi atıklarının merkezi olan alan, Antalya Ticaret Borsası tarafından kiralanması ile birlikte yaklaşık 6 bin metre duvarın tamamı yapılarak alan korunma altına alındı. İnşaat atıkları yüzlerce kamyonla kent dışına atılırken, madde bağımlılarının alanı terk etmesi sağlandı, fuhuş alan dışına çıkartıldı. Alan temizliği ile çıkan orman yangınları engellendi. Kuş cıvıltıları eşliğinde 7 yürüyüş parkuru Antalya’nın coğrafi işaretli zeytini tavşan yüreği ile manzalina, memecik, tavşan ve Ayvalık türleri başta olmak üzere 10’a yakın zeytin türü ile narenciye, çam, ardıç, selvi, sandal (dağ çileği), palmiye gibi toplamda 24 ağaç türünün bulunduğu Zeytinpark’ta, 5 yıl önce Manisa’da yol yapım çalışmaları nedeniyle kesilecekken, köklenerek Antalya’ya taşınan 760 ve bin 200 yaşında iki zeytin ağacı da bulunuyor. Kuş cıvıltılarının yürürken eşlik ettiği yeşil alanda 7 parkur yer alırken, kuşlar başta olmak üzere tilki, sincap, kaplumbağa, sürüngenler gibi bazı yaban hayatı türleri de gözlemlenebiliyor. "Antalyalılar, yeşil dokuya sahip çıkacak" Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır, Antalya Valisi Hulusi Şahin’in geçtiğimiz günlerde Zeytinpark’ta düzenlenen toplantıda, "Burayı bir imar faaliyetiyle yeşil alan olarak yazalım. Sabitlensin ve bu mesele bitsin, son kaleyi kurtaralım" sözleriyle memnuniyetini dile getirdi. Çandır, "Yola çıktığımızda; buranın, Antalya halkına açılacak yeşil dokusuyla olduğu gibi muhafaza edilmesi ve gelecek nesillere aktarılması üzerine yola çıkmıştık, o noktada çalışmalarımız devam ediyor. Kiralamayla ilgili bir sorunumuz yok ancak burasının birinci derece tarımsal sit alanı olarak belirlenmesi talep edilmişti, Çevre Bakanlığının tekrar burayı sit alanı olarak değerlendirme süreci halen devam ediyor, sonuçları bekliyoruz. Ben inanıyorum ki, Antalya halkı bu yeşil dokusuna sahip çıkacaktır, alanın olduğu gibi muhafaza edilmesi için de gerekli baskıyı kuracaktır" ifadelerine yer verdi. Tamamen doğal alan Başkan Ali Çandır, alanın doğal yapısını bozmamaya gayret gösterdiklerini dile getirerek, amaçlarının alanı korumak ve gelecek nesillere aktarmak olduğunu kaydetti. Çandır, konuşmasına şu şekilde devam etti: "Alanın doğal dokusunu hiç bozmadan, ekolojik yapısını etkilemeden tüm canlılar ile birlikte korumaya çalışıyoruz. O nedenle, biz burada peyzaj bitkisi dikimi bile gerçekleştirmiyoruz. Birçok sürüngen hayvan burada yaşantısını sürdürüyor, temel hedefimiz burayı olduğu gibi korumak ama bunu yaparken de özellikle öğrencilerimizi buraya getirmek. Çocuklar, ziyaretlerinde doğayla kucaklaşarak, burada çeşitli eylemler yapıyor. Bizim derdimiz burasının bir adet yeşil alan olarak korunması ve gelecek nesillere aktarılması. Halkımızın buraya gelip, bir bardak çay içmesi bile bu mücadeleye destek verecektir, burada her gün kahvaltı yapabilecekleri ürettiğimiz ürünlerden satın alabilecekleri mekan var. Burayı bir anlamda doğa akademisi tadında sürdürmek istiyoruz. Buranın yaşaması için de en büyük temennimiz, kentte yaşayanların, şehri ziyarete gelenlerin Zeytinpark’ı ziyaret etmesi."
Konyaaltı’nda karanlık park kalmayacak
10 Mayıs 2024 Cuma - 12:35 Konyaaltı’nda karanlık park kalmayacak Konyaaltı ilçesinde karanlık park kalmayacak. Konyaaltı Belediye Başkanı Cem Kotan, adaylık sürecinde verdiği “Kadınların ve çocukların güvenliği için karanlık park kalmayacak” sözünü yerine getirmek amacıyla parklarda çalışmalar başladı. Konyaaltı Belediye Başkanı Cem Kotan, adaylık sürecinde “Kadınların ve çocukların güvenliği için karanlık park kalmayacak” sözünü yerine getiriyor. Aydınlatma sorununun yaşandığı parklar belediye ekipleri tarafından tespit edilerek elektrik direklerinin yenilenmesi çalışmalarına başlandı. Konyaaltı Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekipleri, ilçede bulunan parklardaki eskiyen elektrik direklerinde yenileme ve yetersiz ışıklandırmanın olduğu parkların daha aydınlık olması için çalışmalara star verdi. Çalışmalara ilk olarak Uncalı Mahallesi’nde bulunan Kavaklar Parkı’ndan başlayan ekipler, parktaki eskiyen tüm elektrik direklerini değiştirerek, direklere led aydınlatma yerleştirdiler. ‘Hiçbir park karanlık kalmayacak’ Türkiye’de özellikle kadınlar ile çocukların karanlık sokak ve parklar nedeniyle güvenlik sorunu yaşadığına dikkati çeken Konyaaltı Belediye Başkanı Cem Kotan, “Parklarımızın ve sokaklarımızın aydınlatılması Türkiye’de önemli bir sorun. Bu sorunu göz önünde bulundurarak adaylık sürecimde de ‘Hiçbir park karanlık kalmayacak’ demiştim. İlçe sakinlerimize bunun sözünü vermiştim. Şimdi de bu doğrultuda ekiplerimizle harekete geçtik ve daha güvenli bir Konyaaltı için imkanlarımız doğrultusunda parklarımızı aydınlatma çalışmalarına başladık” dedi.
Kırcami’de yerel mahkemenin parselasyon iptal kararları istinaf mahkemesince kaldırıldı
10 Mayıs 2024 Cuma - 12:25 Kırcami’de yerel mahkemenin parselasyon iptal kararları istinaf mahkemesince kaldırıldı Antalya’da 8 mahallenin tamamı ve Fener, Çağlayan mahallelerinin belli bölümlerini içine alan ve bin 481 futbol sahası genişliğindeki Kırcami’de, yerel mahkemenin parselasyon iptal kararlarının istinaf mahkemesince kaldırıldığı bildirildi. Kırcami’de yerel mahkemenin parselasyon iptal kararları istinaf mahkemesince kaldırıldı. Konuyla ilgili Muratpaşa Belediyesinden yapılan yazılı açıklamada, 31 Mart Yerel Seçimleri’ne 1 yıl gibi bir süre varken ve Kırcami tapularının belediyeye intikal etmesinin üzerinden bir ay gibi bir zaman geçmemişken, yerel mahkemenin, parselasyon planı hakkında iptal ve yürütmeyi durdurma kararı verdiği hatırlatıldı. Açıklamada, olumlu raporlara rağmen olumsuz görüş bildiren tek bir rapordan hareketle peşi sıra kararlar alındığı bilgisi paylaşıldı. Yaklaşık 35 bin kişinin taşınmaz sahibi olduğu bin 477 hektarlık Kırcami’de inşaatların başlamasını sağlayacak parselasyon planı hakkında açılan dava sayısının 25 olduğu bilgisi verilen açıklamada, bu davalarda alınan kararların bütün bir planlamayı durdurmaya yettiği kaydedildi. Açıklamada şöyle denildi: "Ancak istinaf sürecinde şu ana kadar belediyemize tebliğ edilen 6 dosyada üst mahkeme, yerel mahkemenin iptal gerekçesini ortadan kaldırmıştır. Başka bir ifadeyle ‘kadastro parseline geri dönüş’ işleminin hukuka aykırı olacağını davanın sadece o davaya konu parsel yönünden değerlendirilmesi gerektiğine hükmetmiştir. Ayrıca geri dönüş işleminin maddi hukuk kurullarına aykırı olacağını belirtmiştir. Bununla birlikte bir dava dosyasında ise istinaf mahkemesi, yerel mahkemenin kararını kaldırıp davayı reddetmiş, belediyemiz lehine karar vermiştir. Bu süreçte desteğini ve dayanışmasını esirgemeyen başta Büyükşehir Belediye Başkanımız Muhittin Böcek olmak üzere bütün kişi ve kurumlara, her zaman yanımızda olan Kırcami halkına, komşularımıza teşekkür ederiz."