EKONOMİ - 16 Ağustos 2017 Çarşamba 17:20

Dünyada en çok ziyaretçi gelen şehirler arasında Antalya 12’nci sırada

A
A
A
Dünyada en çok ziyaretçi gelen şehirler arasında Antalya 12’nci sırada

Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Erkan Yağcı, Euro Monitör şirketinin raporuna göre Antalya’nın dünyada en çok ziyaret edilen şehirler arasında 12’nci sırada olduğunu bildirdi.

Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Erkan Yağcı, Euro Monitör şirketinin raporuna göre Antalya’nın dünyada en çok ziyaret edilen şehirler arasında 12’nci sırada olduğunu bildirdi. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ise kentte gerçekleşecek olan 6 büyük projeyle durumun daha iyiye gideceğini belirterek, ilk 5 içerisine girebileceklerini söyledi. Türel ayrıca, sinema filmi için dünyadaki en iyi ışığın iki şehirde olduğunu, bunların birisinin sinema şehri olarak bilinen Los Angeles, diğerinin ise Antalya olduğunu söyledi.


AKTOB Aylık Olağan Toplantısı Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal ve Antalya’daki turizmcilerin katılımıyla bir otelde gerçekleşti. Türkiye ve Antalya’nın 2014 ile 2017 yılları arasındaki turizm verilerinin konu alındığı toplantıda konuşan AKTOB Başkanı Erkan Yağcı, temmuz ayı sonu itibarıyla Antalya’ya 1 milyon 859 bin turist geldiğini ve 2014 rakamlarını yakalamak üzere olduğunu kaydetti. Yağcı ayrıca, dünyadaki tüm sektörlerin yayınlanmış analizlerinin raporlarını sunan Euro Monitör raporuna göre Antalya’nın dünyada en çok ziyaret edilen şehirler arasında 12’nci sırada olduğunu söyledi. Durumun Antalya için olumlu bir gelişme olduğuna işaret eden Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ise, "Ben inanıyorum ki Antalya’yı ilk 5 içerisine sokabiliriz" dedi.



"Gelirde düşüş sebebi kurlar"


Antalya’da turist sayısındaki artışa rağmen gelirin aynı düzeyde artmaması eleştirilerini yersiz bulan AKTOB Başkanı Erkan Yağcı, dünyadaki diğer turizm ülke ve şehirlerinde de gelirin düştüğünü ve bu durumun döviz kurlarıyla alakalı olduğuna dikkat çekti. Yağcı, "Türkiye’nin gelirini yaparken doğru teşhiste bulunmak lazım. İspanya’yı ele alalım. Yüzde 64’den 75’e çıkmış ama gelirde bin dolardan 798 dolara düşmüş, dünyada hareketler böyle. Türkiye 39 milyondan, 2016 rakamları henüz açıklanmadı ama tahmini 30 milyon olarak çıkacak. 624 dolar da kişi başı turist gelir payımız. Bizim İspanya ile aramızda yüzde 20’lik bir farkımız var" dedi.



"2014’e yaklaşan bir pazar payımız var"


Antalya’da temmuz ayı itibariyle turist sayısında yüzde 75’lik bir artış olduğunu kaydeden Yağcı, "Antalya’ya temmuz ayı itibariyle 1 milyon 859 bin turist geldi. Bu da yaklaşık yüzde 75’lik artış. Bizim en iyi yılımız 2014 Temmuz ayında 2 milyon 46, 2015’de 2 milyon 36 yani 2014’e yaklaşan bir pazar yapımız var. Burada Rusya çok önemli. Bizim esas sıkıntımız esas sıkıntı Almanya, Hollanda, Belçika, İsrail ve İsveç. 2018 ve sonrası için ciddi bir iyileşmeye ihtiyacımız var. Dolayısıyla Antalya turizm anlamında çok güçlü bir şehir, çok çabuk toparlayan bir yapıya sahip. Bu yüzden Avrupa’ya eğilmemiz lazım" diye konuştu.



Hedef 20 milyon


Dünyadaki tüm sektörlerin yayınlanmış analizlerinin raporlarını sunan Euro Monitör raporuna göre Antalya’nın dünyada en çok ziyaret edilen şehirler arasında 12’nci sırada olduğunu kaydeden Yağcı, "Euro Monitör’un 2015 verilerine dayanarak raporunu açıkladı ve yabancı ziyaretçi anlamında en fazla ziyaretçi kabul eden şehir sıralamasında Antalya 12’nci. Tabi biz Antalya’yı 12 milyon sayısıyla değil, bizim en iyi yılımız 2014’de 15 milyonları yakalamıştık, 2016’da bir düşüş yaşamıştık. Ama biz 2017 sonrasında tekrar 12 milyonlara gelip bizim Antalya’daki esas hedefimiz 20 milyon turisti yakalamak ve bu sayıyla ilk 10 arasında ciddi bir şekilde girmek istiyoruz" dedi.


Yağcı, bu şehirlerin sıralamasında sayıyla birlikte ulaşım, çevre, araç sayısı, istihdam, ekonomi, gibi faktörlerin önem arz ettiğine de dikkat çekti.



"İlk 5’e girebiliriz"


Turizmde kişi başı turist harcamalarının çok kötü bir yerde olmadığını ancak istedikleri bir yerde de olmadıklarını kaydeden Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ise, "Bizim bunu arttırmamız için Antalya’da birçok zenginliğimiz var. En önemli şansımız sizlersiniz çünkü dünyada eşi benzeri olmayan turistik tesislerimiz dünyada eşi benzeri olmayan bir kalite ile hizmet veriyor. Bu bizim en büyük avantajımız biz turizmde fiyat, kalite, uyum dengesinde rekabet edilemez bir şansa sahibiz. Dediğim gibi bunun gerçek mimarları sizlersiniz. Ama görüyoruz ki bu turizmde bizi bir yere kadar getiriyor. Bundan sonrasını hedefliyorsak işte gelebildiğimiz yer buraya kadar. Bunu daha ileri taşımamız lazım biz hep senelerdir bölgesel tanıtım meselesini turizm sektörü içerisindeki değerleri arkadaşlarımızla konuşuruz tartışırız. İşte bu turizm sektörünün artık rekabet yarışında görüyoruz ki ülkeler değil şehirler yarışıyor. Biz dünyanın turizm verilerinde 12’nci büyük şehri isek ben inanıyorum ki bunu rahatlıkla ilk 5’in içerisine sokabiliriz. Çünkü Antalya’da zenginliklerimiz birçok rakip şehirde söz konusu değil" dedi.



"Otellerimiz 5 yıldızlı çok temiz fakat dış çevre 1 yıldız"


Antalya’daki bu zenginliklerin yeterince değerlendirilemediğini ifade eden Türel, Ticaret Sanayi Odası Başkanlığı döneminde söylediği ’Otellerimiz 5 yıldızlı çok temiz ama otellerimizin dışı tek yıldız’ sözünü hatırlatarak, "Bizim mutlaka otellerimizin dışını da 5 yıldız hale getirmemiz lazım. Geldi mi bana sorarsanız artık bu konuda da çok hızlı yol kat ediyoruz 2, 3 yıldızı yakaladık ama 5 yıldızı yakaladık dememiz mümkün değil. Bizim Antalya’nın destinasyon kalitesini artırmamız için mutlaka şehrin kalitesini arttırmamız lazım. Biz bunu yapamadığımız takdirde siz bana göre turizm sektörünün gizli kahramanları olarak kat edebileceğiniz mesafe bir yerde bitiyor. O yüzden bütün gayretimiz Antalya’nın şehir kalitesini yükseltmek. Biz o yolda iyi bir sürecin içerisindeyiz" diye konuştu.



"Her şey dahil sistemini en iyi başaran Antalya"


Her şey dahil sistemi hakkındaki şikayetleri değerlendiren Türel, kent içinde esnafın bu durumdan şikayeti olduğunu ve haklı olduklarını ifade ederken, bunun sebebinin ise sistemden değil kent merkezinin kalitesini arttırmakla alakalı bir durum olduğunu söyledi. Antalya’nın her şey dahil sistemini dünyada en iyi başaran bir şehir olduğuna dikkat çeken Türel, şöyle konuştu:


"Bugün turizm sektöründe biz bu başarıyı yakaladıysak her şey dahil sistemini dünyada en iyi başaran destinasyon olarak burada bir başarıya imza attık. Şikayetler turizm pastasından kent içinde esnafın yeterli payı alamaması ile ilgiliydi. Bu haksız mı bu da haklı ama siz kent merkezini kalitesini arttıramaz ve bir cazibe haline getiremezseniz o zaman tabii turisti de tabi her otel kendi için akvaryumu hazırlamış her imkanı sunuyor otelden dışarı çıkarma imkanınız mümkün değil. Ben bu örneği hep veriyorum diyelim ki Paris’te bütün otellerde her şey dahil acaba bu Paris’e gidip her şey dahil otellerde kalan turistlerden bir tanesi bile Eyfel’i görmeden döner mi bir çekim merkezi var biz şimdi bunu yapmaya çalışıyoruz."



"Antalya Los Angeles’e rakip"


Antalya’nın kaliteli destinasyon olması hususunda atılması gereken adımları attıklarını ifade eden Türel, içerisinde 4 ayrı etabı, Boğaçayı projesiyle halka açık rekreasyon alanları ve sinema platoları yapacaklarını da söyledi. Projeyi önemli prodüktörlerle görüştüğünü belirten Türel, "Bugün işte sinema platosu dediğimizde hemen herkesin aklına Hollywood ve Los Angeles geliyor. Ben 3, 4 kez gittim bu projemizle ilgili oradaki en önemli prodüktörlerle görüştüm. Activation firmasının CEO’su ile bir araya geldim. İşte bu Star Wars, bunları ortaya çıkartan bir firma Activation. Game of Thrones’un call produceri ile bir araya geldim. Aynen şunu söyledi. Anlattık projemizi, bunlar artık bakın Amerika, Los Angeles, Hollywood zaten 300 dönümlük bir arazide Universal Stüdyosu kurulmuş, tükenmiş alan kalmamış. Costları, maliyetleri fevkalade yüksek. Antalya’da artık, içine akademi de koyacağız sinema platolarının sinema akademisini de koyacağız. Ve çok daha düşük maliyetle ve tabi Los Angeles’ın sunduğu imkanlardan daha fazlasını bulabileceğiniz bir şehirden bahsediyoruz dedim. Bakınız çok enteresan, bana ilk söylediklerinde inanınız ’hadi ya canım sen de, bu kadar atmayın’ demiştim bunu duyduğumda dünyada güneş ışığının film çekimi için açısın en uygun olduğu 2 şehir varmış. Birisi Los Angeles’e birisi Antalya. Dediğim gibi bunu ilk duyduğumda bu kadar da atmayın demiştim bunu söyleyenlere sonradan hakikaten sinema fakültelerinde akademilerinde teknik arkadaşlar bununla ilgili çalışmalar yapmışlar getirdiler. Ve bu teyit edildi bilimsel olarak da teyit edildi. Böyle bir Antalya’dan bahsediyoruz. Böyle farklılıkları, böyle zenginliği olan bir Antalya’dan bahsediyoruz" ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan EBYÜ’de “Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü ev sahipliğinde “Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3-Multidisiplinler Bakış Açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi. Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen sempozyuma Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, Türkiye Diyestisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay, Rektör Yardımcıları A. Ercan Ekinci, Prof. Dr. Adem Başıbüyük, Prof. Dr. Çağrı Çırak, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Ufuk Kuyrukluyıldız, sağlık çalışanları, akademik ve idari personel, öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başlayan sempozyum programı, açılış konuşmaları ile devam etti. İlk olarak konuşma yapan EBYÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3- Multidisiplinler bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’na ev sahipliği yapmanın mutluluğunu ifade etti. Beslenmenin bir yaşam aktivitesi olduğunu ve hastalık durumunda bu aktivitenin sürdürülmesinin multidisipliner bir yaklaşım gerektirdiğini belirten Prof. Dr. Özer, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği’nin bu konuda en güzel örneklerden biri olduğunu söyledi. Programa Erzurum, Sivas, Bayburt, Gümüşhane, Malatya, Van, Bingöl, Trabzon, Tokat ve Samsun gibi illerden gelen öğrenci, mezun hekim, hemşire, diyetisyen ve eczacılardan oluşan 750 katılımcıyı ağırlamaktan mutluluk duyduklarını ifade eden Prof. Dr. Özer, sempozyumun hayata geçirilmesinde katkıda bulunan herkese teşekkürlerini sundu. Daha sonra konuşmalarını yapmak için kürsüye gelen Prof. Dr. Mutlu Doğanay, organizasyon için teşekkürlerini ileterek bu sempozyumun bilgileri güncellemek adına önemli bir fırsat olduğunu belirtti. Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ ise sempozyumun gerçekleşmesindeki çabalar için üniversite ve diyetetik bölümüne teşekkürlerini iletti. Son olarak nütrisyon tedavisinin önemine vurgu yapan Dağ, sempozyumun başarılı geçmesi temennisinde bulundu. Erzincan İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, beslenme ve diyetetiğin önemine vurgu yaparak bu tür bilimsel sempozyumların sağlık alanlarına önemli katkılar sağlayacağını belirtti. Sağlık alanında yapılan bilimsel etkinliklerin, sağlık hizmetlerinin gelişimine ve toplumun bilinçlenmesine büyük faydalar sağladığına değinen Dr. Tekin, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun bu anlamda önemli bir platform olduğunu ekledi. Rektör Prof. Dr. Akın Levent ise konuşmasında nütrisyonun, malnütrisyonun tedavisi yani yetersiz beslenme tedavisi olduğuna değinerek kötü beslenmenin hayatı olumsuz etkilediğini ve bilinçlenme adına bu tür programların düzenlendiğini söyledi. Günümüzde beslenmenin sağlık üzerindeki etkileri giderek daha fazla önem kazandığına değinen Rektör Levent, son zamanlarda özellikle hanımların beslenmeye özen göstermelerine dikkat çekti. Son olarak Rektör Levent, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun katılımcılara çok yönlü bir perspektif sunarak değerli bilgiler aktaracağını belirtti. Protokol konuşmalarının ardından Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay’ a katkılarından dolayı Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye özer tarafından plaket takdimi yapıldı. Sempozyum programında Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı öğretim üyelerinden Dr. Öğr. Üyesi Taner Uluçay önderliğinde öğrenciler tarafından Erzincan yöresine ait türkülerden oluşan müzik dinletisi gerçekleştirildi. Program dört oturum şeklinde devam etti ve panelistlere program sonunda teşekkür belgeleri takdim edildi.
Erzincan Jandarmadan üniversitede fidan dikimi etkinliği Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185’inci yıl dönümü kutlamaları kapsamında Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinde fidan dikimi etkinliği gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi’nde düzenlenen etkinliğe Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Erzincan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı ile başlayan programa ilişkin günün anlam ve önemini belirten konuşma Jandarma Üsteğmen Buğra Kocaş tarafından yapıldı. Kocaş, ağaçlandırmanın ve fidan dikmenin önemine değindiği konuşmasında, “İklim değişikliği ve erozyonu önlemek gibi fidan dikmenin birçok önemi var. Burada yetişecek her bir fidan bizlere en büyük miras olacaktır. Yeşil görmeyen gözler zevkten mahrumdur. Erzincan Jandarma İl Komutanlığı olarak şehrimizin yeşiline katkı sunmaktan gurur duyuyoruz” dedi. Konuşmanın ardından Erzincan İl Jandarma Komutanlığına bağlı eğitim köpekleri ile bomba arama gösterisi ve itaat eğitimi gösterileri yapıldı. Jandarma Asayiş Komando Bölük Komutanlığı tarafından hazırlanan tüfekli hareketler gösterisi katılımcılardan büyük beğeni topladı. Gösterinin ardından konuşmasını icra eden Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, “Kültürümüz, tüm bitkiler ve hayvanlar dâhil canlıların tamamına karşı sevgi ve şefkatle yaklaşmamızı öğütler. Atalarımızdan, babalarımızdan devraldığımız ağaç, çevre, yeşil sevgisini yeni nesillere aktarmak en başta gelen görevlerimizden biridir. Orman varlığımızın arttırılması hususunda dün olduğu gibi bugün de, yarın da Jandarma Teşkilatı olarak daima yerimizi alacağız” dedi. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yılı münasebetiyle üniversitemizde düzenlenen törende konuşan Rektör Prof. Dr. Akın Levent, “Bu etkinliğin Jandarma tarafından okulumuzda düzenlenmesinden mutluluk duyduk. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yıl dönümünü kutluyorum. Bu vesile ile başta Cumhuriyetimizin Banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere şehitlerimize rahmet, gazilerimizi de hayırlı uzun ömür diliyorum” ifadelerini kullandı. Fidan dikimi etkinliğinde konuşan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, “Jandarma Genel Komutanlığının 185. yıl dönümü kutlamaları kapsamında düzenlenen fidan dikimi etkinliği, kurumumuzun köklü tarihine ve doğaya olan saygısını simgelemektedir. Bugün dikilecek fidanlarla hem geçmişimizi onurlandıracak hem de geleceğe sağlam bir miras bırakmış olacağız” dedi. Etkinliklerin icra edilmesinin ardından fidan dikim faaliyeti gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi, Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından mavi ladin, Avrupa ladin, dişbudak; akağaç, akasya, yapraklı ve ibreli türlerinden fidanlarla ağaçlandırıldı. Rektör Prof. Dr. Akın Levent, ağaç dikim alanında öğrencilerle sohbet edip fotoğraf çektirdi. Ağaç dikim alanından sonra Rektör Levent Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından düzenlenen sergiyi Jandarma Alay Komutanı Veysel Yanık ve öğrenciler eşliğinde gezdi.
Erzincan Çayırlı’da küçükbaş hayvanlarda aşılama kampanyası Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bağlı teknik ekipler, mesai mefhumu gözetmeden, küçükbaş hayvanlara yönelik bakanlık tarafından programlı olarak yürütülen aşılama kampanyasını sürdürüyor. Aşılama esnasında yeni doğan kuzulara küpeleme çalışması da yapılıyor. Hayvan sağlığı ve refahı için görev başında olan ekipler, çiftçilere ve Erzincan’a katma değer sağlamak, küçükbaş hayvancılık sektörünün gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla yayla yayla, mera mera gezerek ağıllarda küpeleme ve aşılama çalışmalarını sürdürüyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından programlı bir şekilde yürütülen çalışmalarda küçükbaş hayvanlara çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı aşılanıyor. Küçükbaş hayvancılık sektörünü daha ileri seviyelere çıkarmak için Erzincan genelinde çalışmalarını sürdüren tarım teşkilatı, Çayırlı’nın Gelinpınar Köyü’nde bir yandan programlı aşılama kampanyasını sürdürürken diğer yandan yeni doğan kuzularda küpeleme çalışmalarını sürdürüyor. Küçükbaş hayvancılık sektörüne büyük zarar veren çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı tetikte olan tarım teşkilatı mera ve ağıllarda sabahın erken saatlerinde çalışmaya başlıyor. Aşılama kampanyası hakkında bilgi veren Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürü Emrah Demir, “Hayvan sağlığı ve hayvan refahının korunmasının yanı sıra, hastalıkların önlenerek halk sağlığının korunması amacıyla, il genelinde hazırlanan plan, program ve projeleri uygulayarak, hayvan hastalık ve zararlılarına karşı koruyucu hizmetler yürütmeye devam ediyoruz. Bakanlığımız tarafından programlanan aşılama kampanyasında dahilinde İl Müdürlüğümüzün talimatlarına uygun olarak ilçemiz genelinde küçükbaş hayvanlarda aşılama ve küpeleme çalışmalarımız aralıksız sürdürülüyor. Ayrıca küpeleme çalışmaları ile yeni doğan hayvanlar kayıt altına alınarak kimliklendirilirken, çiftçilerin de devlet desteklerinden faydalanması için bilgilendirme yapıyoruz. İlçe Müdürlüğü olarak büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği başta olmak üzere yetiştiricilerimizin, çiftçilerimizin her zaman yanındayız. Hem sahada hem kurumda her türlü ihtiyaçlarına ve beklentilerine cevap verebilmek için çalışıyoruz. Üreticilerimizin ürünü bol kazancı bereketli olsun” diye konuştu.