Yerel Haberler
Erzurum
29 Nisan 2024 Pazartesi - 09:15 Erzurum’da “Düşünce Hareketi” kuruldu Erzurum’da siyasetten ticarete, sosyal hayattan şehrin kalkınmasına, her alanda düşünce üretmek, siyasetin önünü açmak, şehre ve bölgeye dair projeler ortaya koymak amacıyla “Erzurum Düşünce Hareketi” kuruldu. İçinde iş adamların, eğitimcilerin, emekli bürokratların, siyasetçilerin, STK temsilcilerinin, gazetecilerin, akademisyenlerin ve gençlerin olduğu yaklaşık üç yüz kişiden oluşan Erzurum Düşünce Hareketi on kişiden oluşan yönetim kurulu ve altmış kişiden oluşan çalışma grubu ilk toplantısını yaptı. Yapılan yönetim kurulu toplantısında oy birliğiyle başkanlığa Murat Ertaş seçildi. EDH yönetim kurulu ise şu isimlerden oluştu: Murat Ertaş, Sıddık Takar, Zafer Taş, Yusuf Gökçan, Ayhan Özsağlıcak, Muhammed İkbal Çiçek, Fehmi Akçıl, Nurullah Avcı, Hüseyin Bekmez ve Taner Bayır. “Kişilere bağımlı bir hareket olmayacak” EDH Yönetim Kurulu Başkanlığına oy birliğiyle seçilen Murat Ertaş yaptığı açıklamada kendisine Erzurum Düşünce Hareketi’nin başkanlığını teklif eden ve kendisini oybirliğiyle başkan olarak kabul eden yönetim kuruluna teşekkür ederek kişilere bağımlı kalmadan bir sivil toplum refleksi, denetimi, inisiyatifi, iradesi ve geleneği, bir şehir karakteri olarak bu hareketin şehre yerleşmesini arzuladığını ifade etti. Başkan Murat Ertaş sözlerine şöyle devam etti: “Millî mücadeleyi başlatan kongreye ev sahipliği yapan Erzurum’umuz bu hassasiyetle her zaman devletinin âli menfaatlerini kendi menfaatine göre öncelemiş, son yirmi yılda da Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında olmuştur. Cumhurbaşkanımız da Erzurum’a her zaman özel ilgi göstermiştir. Şehrin Cumhurbaşkanımıza hesapsız desteği bazı çevrelerce maalesef istismar edilmiş, Erzurum gelişmişlik düzeyi olarak hak ettiği noktaya gelememiştir. Cumhurbaşkanımızın Türkiye’yi 20 yılda nereden nereye taşıdığını çok iyi biliyoruz. Uluslararası güçlerin ve sermaye sahiplerinin dijital dünyada ülkeleri ve insanları kendi köklerinden koparıp ifsat ettiğinin, ülkeleri ve milletleri felakete sürüklediğinin, organize edilmiş algının ve propaganda dilinin hakikati esir aldığının farkındayız. Erzurum Düşünce Hareketi ülkemizde, şehrimizde ve bir ateş çemberi olan bölgemizde kendisini tarih karşısında ülkesine, milletine ve şehrine sorumlu hisseden Erzurumlulardan oluşmaktadır. Sanayisi ve ekonomisi gelişmiş şehirler ile turizm şehirlerinin aksine Erzurum’da sosyal hayatın her şubesini, ticareti, ekonomiyi, şehirleşmeyi, yerel yönetimleri etkileyen en büyük dinamik ‘siyaset kurumu’dur. Bu durum Erzurum’un her dönem sadece şehriyle değil ülke siyasetiyle yakından ilgilenmesini sağlamıştır. Tarihi ticaret yollarının kavşağında olup, Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan ve İran gibi dört ülkenin sınır ticareti havzasında bulunan Erzurum’un “Turan Yolu” diyebileceğimiz Çin’in Orta Kuşak Yol İnisiyatifi’nin (demir İpekyolu) ve Basra Körfezi’nden Karadeniz’e Kalkınma Yolu’nun da en önemli lojistik merkezini oluşturacak stratejik noktadayken şehrin başta ekonomisi ve nüfusu olmak üzere birçok alanda eski hareketliliğini, canlılığını, önemini ve nüfuzunu kaybetmesi yadsınamaz bir gerçektir. Türk Dünyası Devletler Teşkilatı’nın kurulduğu dönemde, Erzurum’un EİT 2025 Turizm Başkenti ilan edildiği bir dönemde, değişen dünya ve bölge dengeleri göze alındığında Erzurum’un önüne birçok alanda tarihi fırsatlar çıkmıştır. Erzurum Düşünce Hareketi şehri tarihiyle, siyasetiyle, tüm asabiyesi ve yer altı yer üstü zenginlikleriyle tanıyan, şehre dair sıkıntıların farkında olan bir ortak akıl hareketidir, bir inisiyatif alma gönüllülüğüdür.” Murat Ertaş’ın konuşmasından sonra EDH Yönetim Kurulu Üyesi Muhammed İkbal Çiçek Erzurum Düşünce Hareketi Yönetim Kurulunun hazırladığı ortak metni toplantıya katılanlara okudu. “Kamuoyu sürekli bilgilendirilecek” Erzurum Düşünce Hareketi Yönetim Kurulu, yaptığı açıklamada mülk-i İslamın kilidi olan Erzurum’un maddî ve manevi kalkınması için, yaklaşık bir yıldır oluşum çalışmalarını yürüttükten sonra bir araya gelmiş hemşerilerden müteşekkil gönüllü bir düşünce hareketi olduğu ifade edilerek, “Bin yıllık hudut şehri olup Anadolu’nun Kafkasya’ya ve Asya’ya açılan kapısı, bölgesinin merkez şehri Erzurum’umuzun, cennet vatanımızın ve aziz milletimizin istiklâl ve istikbalinin yüklediği tarihi misyonu ve stratejik önemine, Sayın Cumhurbaşkanımızın ve merkezi hükümetin iltifatına ve alâkasına rağmen sosyal ve ekonomik açıdan bulunduğu gelişmişlik düzeyi şehrimize yakışmamaktadır. Son yirmi yılda ülkemiz her alanda çağ atlamış; şehirlerimiz kentsel dönüşüm, sanayi, üretim, şehirleşme ve sosyal hayatta ciddi mesafe almış ve kalkınmışken şehrimiz TÜİK verilerine göre başta nüfus olmak üzere birçok alanda kan kaybetmiştir. Erzurum Düşünce Hareketi şehrimizin genel gelişmişlik düzeyinin artması için siyasî, sosyal, sportif, kültürel ve ekonomik meselelerde devlet ricaliyle, yerel yönetimlerle, sivil toplum kuruluşlarıyla ve halkımızla istişareler yapacak, gerektiğinde inisiyatif ve vazife almaktan kaçınmayacaktır. Madem ilimizde kamu yatırımlarını takip, kamu bütçesini yönlendirme, kurumların kadro ihtiyacının karşılanmasında, şehrin meselelerinin takibinde ve çözümünde, halkın taleplerinin değerlendirilmesinde siyaset kurumu en önemli erktir; o halde siyaset erkini daha adil ve güçlü kılmak, küçük grupların menfaatlenme aracı olmaktan çıkarmak, çoğulculuğu sağlamak, şehrin nitelikli insan kaynaklarını siyasetten uzaklaştırmamak adına Erzurum Düşünce Hareketi siyasette ve bürokraside gönüllü bir denetleme vazifesi yapıp kamuoyunu bilgilendirecek basın açıklamaları yapacaktır. Başta Ankara ve İstanbul olmak üzere farklı şehirlerden mensupları bulunan Erzurum Düşünce Hareketi tarımdan turizme, sağlıktan eğitime, ticaretten sanayiye birçok alanda şehre ve siyasete dair düşüncelerini, yaptığı çalışmalar sonucunda hazırladığı raporları Erzurum kamuoyuyla, şehrin yöneticileriyle, sivil toplum kuruluşlarıyla, ilgili bakanlıklarla ve gerektiğinde cumhurbaşkanlığıyla paylaşacaktır.” denildi.
Erzurum’da “Düşünce Hareketi” kuruldu
29 Nisan 2024 Pazartesi - 09:15 Erzurum’da “Düşünce Hareketi” kuruldu Erzurum’da siyasetten ticarete, sosyal hayattan şehrin kalkınmasına, her alanda düşünce üretmek, siyasetin önünü açmak, şehre ve bölgeye dair projeler ortaya koymak amacıyla “Erzurum Düşünce Hareketi” kuruldu. İçinde iş adamların, eğitimcilerin, emekli bürokratların, siyasetçilerin, STK temsilcilerinin, gazetecilerin, akademisyenlerin ve gençlerin olduğu yaklaşık üç yüz kişiden oluşan Erzurum Düşünce Hareketi on kişiden oluşan yönetim kurulu ve altmış kişiden oluşan çalışma grubu ilk toplantısını yaptı. Yapılan yönetim kurulu toplantısında oy birliğiyle başkanlığa Murat Ertaş seçildi. EDH yönetim kurulu ise şu isimlerden oluştu: Murat Ertaş, Sıddık Takar, Zafer Taş, Yusuf Gökçan, Ayhan Özsağlıcak, Muhammed İkbal Çiçek, Fehmi Akçıl, Nurullah Avcı, Hüseyin Bekmez ve Taner Bayır. “Kişilere bağımlı bir hareket olmayacak” EDH Yönetim Kurulu Başkanlığına oy birliğiyle seçilen Murat Ertaş yaptığı açıklamada kendisine Erzurum Düşünce Hareketi’nin başkanlığını teklif eden ve kendisini oybirliğiyle başkan olarak kabul eden yönetim kuruluna teşekkür ederek kişilere bağımlı kalmadan bir sivil toplum refleksi, denetimi, inisiyatifi, iradesi ve geleneği, bir şehir karakteri olarak bu hareketin şehre yerleşmesini arzuladığını ifade etti. Başkan Murat Ertaş sözlerine şöyle devam etti: “Millî mücadeleyi başlatan kongreye ev sahipliği yapan Erzurum’umuz bu hassasiyetle her zaman devletinin âli menfaatlerini kendi menfaatine göre öncelemiş, son yirmi yılda da Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında olmuştur. Cumhurbaşkanımız da Erzurum’a her zaman özel ilgi göstermiştir. Şehrin Cumhurbaşkanımıza hesapsız desteği bazı çevrelerce maalesef istismar edilmiş, Erzurum gelişmişlik düzeyi olarak hak ettiği noktaya gelememiştir. Cumhurbaşkanımızın Türkiye’yi 20 yılda nereden nereye taşıdığını çok iyi biliyoruz. Uluslararası güçlerin ve sermaye sahiplerinin dijital dünyada ülkeleri ve insanları kendi köklerinden koparıp ifsat ettiğinin, ülkeleri ve milletleri felakete sürüklediğinin, organize edilmiş algının ve propaganda dilinin hakikati esir aldığının farkındayız. Erzurum Düşünce Hareketi ülkemizde, şehrimizde ve bir ateş çemberi olan bölgemizde kendisini tarih karşısında ülkesine, milletine ve şehrine sorumlu hisseden Erzurumlulardan oluşmaktadır. Sanayisi ve ekonomisi gelişmiş şehirler ile turizm şehirlerinin aksine Erzurum’da sosyal hayatın her şubesini, ticareti, ekonomiyi, şehirleşmeyi, yerel yönetimleri etkileyen en büyük dinamik ‘siyaset kurumu’dur. Bu durum Erzurum’un her dönem sadece şehriyle değil ülke siyasetiyle yakından ilgilenmesini sağlamıştır. Tarihi ticaret yollarının kavşağında olup, Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan ve İran gibi dört ülkenin sınır ticareti havzasında bulunan Erzurum’un “Turan Yolu” diyebileceğimiz Çin’in Orta Kuşak Yol İnisiyatifi’nin (demir İpekyolu) ve Basra Körfezi’nden Karadeniz’e Kalkınma Yolu’nun da en önemli lojistik merkezini oluşturacak stratejik noktadayken şehrin başta ekonomisi ve nüfusu olmak üzere birçok alanda eski hareketliliğini, canlılığını, önemini ve nüfuzunu kaybetmesi yadsınamaz bir gerçektir. Türk Dünyası Devletler Teşkilatı’nın kurulduğu dönemde, Erzurum’un EİT 2025 Turizm Başkenti ilan edildiği bir dönemde, değişen dünya ve bölge dengeleri göze alındığında Erzurum’un önüne birçok alanda tarihi fırsatlar çıkmıştır. Erzurum Düşünce Hareketi şehri tarihiyle, siyasetiyle, tüm asabiyesi ve yer altı yer üstü zenginlikleriyle tanıyan, şehre dair sıkıntıların farkında olan bir ortak akıl hareketidir, bir inisiyatif alma gönüllülüğüdür.” Murat Ertaş’ın konuşmasından sonra EDH Yönetim Kurulu Üyesi Muhammed İkbal Çiçek Erzurum Düşünce Hareketi Yönetim Kurulunun hazırladığı ortak metni toplantıya katılanlara okudu. “Kamuoyu sürekli bilgilendirilecek” Erzurum Düşünce Hareketi Yönetim Kurulu, yaptığı açıklamada mülk-i İslamın kilidi olan Erzurum’un maddî ve manevi kalkınması için, yaklaşık bir yıldır oluşum çalışmalarını yürüttükten sonra bir araya gelmiş hemşerilerden müteşekkil gönüllü bir düşünce hareketi olduğu ifade edilerek, “Bin yıllık hudut şehri olup Anadolu’nun Kafkasya’ya ve Asya’ya açılan kapısı, bölgesinin merkez şehri Erzurum’umuzun, cennet vatanımızın ve aziz milletimizin istiklâl ve istikbalinin yüklediği tarihi misyonu ve stratejik önemine, Sayın Cumhurbaşkanımızın ve merkezi hükümetin iltifatına ve alâkasına rağmen sosyal ve ekonomik açıdan bulunduğu gelişmişlik düzeyi şehrimize yakışmamaktadır. Son yirmi yılda ülkemiz her alanda çağ atlamış; şehirlerimiz kentsel dönüşüm, sanayi, üretim, şehirleşme ve sosyal hayatta ciddi mesafe almış ve kalkınmışken şehrimiz TÜİK verilerine göre başta nüfus olmak üzere birçok alanda kan kaybetmiştir. Erzurum Düşünce Hareketi şehrimizin genel gelişmişlik düzeyinin artması için siyasî, sosyal, sportif, kültürel ve ekonomik meselelerde devlet ricaliyle, yerel yönetimlerle, sivil toplum kuruluşlarıyla ve halkımızla istişareler yapacak, gerektiğinde inisiyatif ve vazife almaktan kaçınmayacaktır. Madem ilimizde kamu yatırımlarını takip, kamu bütçesini yönlendirme, kurumların kadro ihtiyacının karşılanmasında, şehrin meselelerinin takibinde ve çözümünde, halkın taleplerinin değerlendirilmesinde siyaset kurumu en önemli erktir; o halde siyaset erkini daha adil ve güçlü kılmak, küçük grupların menfaatlenme aracı olmaktan çıkarmak, çoğulculuğu sağlamak, şehrin nitelikli insan kaynaklarını siyasetten uzaklaştırmamak adına Erzurum Düşünce Hareketi siyasette ve bürokraside gönüllü bir denetleme vazifesi yapıp kamuoyunu bilgilendirecek basın açıklamaları yapacaktır. Başta Ankara ve İstanbul olmak üzere farklı şehirlerden mensupları bulunan Erzurum Düşünce Hareketi tarımdan turizme, sağlıktan eğitime, ticaretten sanayiye birçok alanda şehre ve siyasete dair düşüncelerini, yaptığı çalışmalar sonucunda hazırladığı raporları Erzurum kamuoyuyla, şehrin yöneticileriyle, sivil toplum kuruluşlarıyla, ilgili bakanlıklarla ve gerektiğinde cumhurbaşkanlığıyla paylaşacaktır.” denildi.
Erzurumspor FK - Çorum FK maçının ardından
28 Nisan 2024 Pazar - 19:40 Erzurumspor FK - Çorum FK maçının ardından Trendyol 1. Lig’in 32. haftasında Erzurumspor FK, sahasında Çorum FK’yı 2-1 mağlup etti. Maçın ardından teknik direktörler basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Trendyol 1. Lig’in 32. haftasında Erzurumspor FK - Çorum FK maçının ardından düzenlenen basın toplantısında iki takımın teknik direktörleri müsabakayı değerlendirdi. Kazanmayı hak eden taraf olduklarını söyleyen Erzurumspor FK Teknik Direktörü Hakan Kutlu, "Sezon başından beri zaten dile getirdik. Çok önemli bir oyuncu grubumuz var. Hepsinin emeğine, ayağına sağlık. Benim adıma tarihe geçen bir takım. Erzurum’un da tarihine geçmiş bir takım. Gerçekten inanılmaz işler yapıyorlar. Geçen hafta kaybettiğimiz Gençlerbirliği maçında bile oyunun tek hakimi bizdik. Birçok gol pozisyonuna girip çok haklı bir mağlubiyet almıştık. Ve bugün çok erken kopartmamız gereken bir maç. Çok fazla sayıda pozisyonumuz vardı. Son dakikada gelen gol hak ettiğimiz için sanıyorum. Kaptana nasip etti. Personelimizin, Erzurumspor kulübünün personelinin, çaycısının, aşçısının hepsine teşekkür ediyorum. Önemli bir süreç yaşadık. Normalde 47 puanımız vardı, üç puanımız silinmişti. Eğer o üç puanımız olsaydı hala play-off’un çok güçlü bir adayıydık. Geçen haftaki maçı da çok şanssız bir şekilde kaybettik. O maça hani kırk dört puanla girmiş olsaydık bence o maçta bir tık daha üzerine oynayıp galibiyet alabilirdik. Hem matematiksel olarak play-off şansımız devam ediyor. Ama olur olmaz. Bizim ilk hedefimiz kümede kalmaktı. Oyuncu grubunun eline ayağına, eline sağlık. Biz her hafta taraftara, yönetime, oyunculara hep teşekkür ettik. Başkanımıza teşekkür ettik. Yine teşekkür ediyoruz. Ama bir teşekkür de Erzurum basınına ben hani bir tane maçımız kaldı içeride. Ne olur ne olmaz. Geldiğim ilk günden beri kazandığımız, kaybettiğimiz maçlar oldu. İyi oynadık, kötü oynadık. Ama bir gün bile takımı rahatsız etmediler. Takımın üstünde baskı kurmadılar, sonuna kadar desteklerini gösterdiler. Yerel TV’de olsun, sosyal medyada olsun, her yerde desteklerini bu takımdan esirgemediler. Yerel basına da bu anlamda çok teşekkür ediyorum. Bana göre bir sıkıntı görmedim, ben hakemde. Attıkları gol hakem verdi, VAR’dan döndü. Doğru bir karar. Maç içinde de bizim de kırdığımız, sinirlendiğimiz pozisyonlar oldu ama hakemlik bir sıkıntı yoktu" diye konuştu. Ziya Akçeken: "Kazanmak için gelmiştik" Kazanmak için geldiklerini fakat istedikleri oyunu oynayamadıklarını ifade eden Çorum FK Teknik Sorumlusu Ziya Akçeken ise, “Buraya kazanmak için gelmiştik. İstediğimiz oyunu ortaya koyamadık. Mağlup duruma düştük. Akabinde golü bulduk. Ama skoru koruyamadık. Aslında çok söylenecek bir şey yok, kaybettik. Hakemle ilgili konuşmak istiyorum ama ne konuşacağım onu da bilmiyorum. Hakem bütün taktir haklarını Erzurumspor’dan yana kullandı. Maçın başında Ferhat’a, kaptanımıza sarı kart, diğer oyunculara sarı kart. Son pozisyonda alakası yok, faulle fauller. Sol bekin üç tane üst üste tane pozisyonlar var sarı kart. Dördüncü hakem söylediği kart gösterecek, yok. Bizim oyuncu kafasına darbe alıyor, avantaj devam. Yani söylenecek bir şey yok. Üzgünüz. Biz önümüzdeki maça bakacağız. Şansımızı yitirdik. İki tane maçımız var. Son iki maçı da kazanıp artık üçüncülük mü olur? Ona bakacağız. Erzurumspor’u da tebrik ediyorum" dedi.
Trendyol 1. Lig: Erzurumspor FK: 2 - Çorum FK: 1
28 Nisan 2024 Pazar - 18:12 Trendyol 1. Lig: Erzurumspor FK: 2 - Çorum FK: 1 Trendyol 1. Lig’in 32. haftasında Erzurumspor FK, sahasında karşılaştığı Çorum FK’yı 2-1 mağlup etti. Maçtan dakikalar 50. dakikada Rosheuvel ortasında ceza sahası içinde Celal Hanalp’in vuruşunda meşin yuvarlak ağlara gitti. 1-0 57. dakikada Ahmet İlhan Özek’in ceza sahası içinde Celal Hanalp ile mücadelesinde yere düştü, hakem Sarper Barış Saka önce penaltı noktasını gösterdi, sonra VAR’a gitti ve penaltı kararını iptal etti. 86. dakikada Thomas Jacco Verheydt, ceza sahası içinde önüne düşen topu düzgün vuruşla ağlara gönderdi. 1-1 90+5ç dakikada Ufuk Budak’ın ceza sahası içine gönderdiği ortada iyi yükselen Mustafa Yumlu kafa vuruşuyla meşin yuvarlağı filelerle buluşturdu. 2-1 Hakemler: Sarper Barış Saka, Mehmet Kapluhan, Azad İlhan Erzurumspor FK: Mehmet Göktüğ Bakırbaş, Yakup Kırtay, Süleyman Koç(Celal Hanalp dk. 46) , Sefa Akgün, Eren Tozlu (Alican Özfesli dk. 88), Özgür Sert (Eren Özdemir dk. 90+4), Ufuk Budak, Muhammed Furkan Özhan (Mikhail Kenro Rosheuvel dk. 46) , Mustafa Yumlu, Orhan Ovacıklı, Mustafa Gürkan Varlı (Muhammed Emin Yavaş dk. 72) Yedekler: Rıdvan Oğuzhan Yağcı, Alperen Karaca, Hüseyin Mevlütoğlu, Cengizhan Bayrak, Muhammet Taha Ağdağ, Teknik Direktör: Hakan Kutlu Çorum FK: Hasan Hüseyin Akınay, Kerem Kalafat (Gökhan Karadeniz dk. 74), Landre, Zargo Toure, Ferhat Yazgan (Ahmet Sağat dk. 69), Ahmet İlhan Özek (Süleyman Luş dk. 84), Thomas Jacco Verheydt, Suat Kaya (Eren Aydın dk. 74), Mıchal Jan Nalepa, Hakan Barış (Atakan Akkaynak dk. 84), Erkan Kaş Yedekler: Ali Türkan, Mıchael Ologo Inaınfe, Adem Doğan Massıs Gülük, Sadık Arda Yılmaztürk Teknik Direktör: Serkan Özbalta Goller: Celal Hanalp (dk. 50), Mustafa Yumlu (dk. 90+5) (Erzurum FK), Thomas Jacco Verheydt (dk. 86) (Çorum FK) Sarı kartlar: Ferhat Yazgan, Thomas Jacco Verheydt, Atakan Akkaynak (Çorum FK), Yakup Kırtay, Mustafa Gürkan Varlı, Ufuk Budak (Erzurumspor FK)
Erzurum’da hekimler ve sağlıkçılar Filistin için "sessiz yürüyüş" yaptı
28 Nisan 2024 Pazar - 11:02 Erzurum’da hekimler ve sağlıkçılar Filistin için "sessiz yürüyüş" yaptı Erzurum’da hekimler ve sağlık çalışanları, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek amacıyla düzenlediği "sessiz yürüyüş" programı hafta da devam etti. Kent merkezindeki tarihi Lalapaşa Camisi’nin önünde bir araya gelen hekimler ve sağlık çalışanları, Türk ve Filistin bayrakları eşliğinde taşıdıkları dövizler ve pankartlarla Yakutiye Medresesi’ne kadar yürüdü. Grup adına basın açıklamasını okuyan Eczacılık Fakültesi Öğrencisi Reyya Gülnihal Göktaş, Gazze’de katliamların sürdüğünü söyledi. Göktaş, açıklamasında şunları kaydetti: ‘Dün Balkanlarda, Kuzey Afrika’da, Analadolu’da, Hocalı’da, Kafkaslarda, bugünse Filistin’de, Doğu Türkistan’da, Suriye’de, Mısır’da, Arakan’da, Keşmir’de ve ismini sayamadığımız, belki de haberimiz dahi olmayan daha nice yerlerde zalimin zulmune karşı çıkıp, şerefli kanını Allah yolunda dökenlere selam olsun. Ben bir karış dahi olsa toprak satmam; zira bu vatan bana değil Osmanlı milletine aittir. Milletim bu toprakları kanlarını dökerek kazanmışlardır. Ne ile aldıysak onunla geri veririz" diyen Gök Sultan Abdülhamid Han’a selam olsun. Bosna’da kendilerine karşı başlatılan soykırıma karşı cesurca savaşıp ülkelerini sırtlanlara yem etmeyen Bosnalı mücahitlere, gençliğini Çanakkale’de verenlere, Sarıkamış’ta üşüyenlere selam olsun. Başladığı eczacılık fakültesini bitirmek nasip olmadan şehit olan, direnişin meşhur sembolü yiğit İmad Akil’e selam olsun. Bir ay önce Kuzey Irak’ta şehit olan Tabip teğmen Hulusi Elçi’ye ve dahi tüm şehitlerimize selam olsun. Bugün savaşın 205. günü. Savaşın 205. gününde de terörist İsrail’in elde edebildiği tek şey kırk bin kişiyi şehitler kervanına katmak, tüm dünyayı kendilerinden biraz daha fazla nefret ettirmek ve sonlarına bir gün daha yaklaşmak oldu. Onlar tüm bu zulümlerini savaşın sonuna kadar devam ettirecekler. Her gün şehit, yaralı, gözaltı haberleri gelmeye devam edecek. Peki ya biz? Biz ne yapacağız? Allah bize bu günleri görmeyi takdir etmişken biz kimin tarafında olmayı seçeceğiz? Üstte saydığım ecdadımız gibi zulmün ve küfrün karşısında mı olacağız, yoksa zalimlerin yanında mı? Peki ya bu savaş yalnızca Gazze’ye mi ait? Bizim bu hikayedeki tek vasfımız, haberlerde gördüğümüz bir iki görüntüye ahlanıp vahlanıp hayatımıza devam etmek midir? Bu kadar büyük bir soykırımda bizim rolümüz nasıl sadece uzaktan ağlamak olabilir? Hayır! Biz en az Gazze’li kardeşlerimiz kadar bu mücadelenin içindeyiz. Biz bu hikayenin ana kahramanlarıyız ve kendi ellerimizle -en az oradaki mücahitler kadar- siyonizmle mücadele edebiliriz, etmeliyiz, edeceğiz. En az onlar kadar ona zarar verebiliriz, vermeliyiz, vereceğiz. Nasıl mı? Ellerimizi semaya açarak. Ellerimizle oraya maddi destek sağlayarak. Ellerimizi o zalimlerin ürünlerden çekerek, ve ellerini boykotlu ürünlere uzatanların ellerini geri çevirerek. Ellerimize kalem alarak. Çocuklarımızın ellerinden tutarak. Gazze’deki çocukları İsrail bombardımanından korumak ne kadar bizim görevimizse, dünyanın diğer çocuklarını da siyonizmin pis emellerinden kurtarmak o kadar görevimizdir. Çocuklarını siyonist zihniyetin saçtığı zehirlerden koruyup, İslam’ın selametli gölgesine çeken, ailesini kalesi gibi koruyan her anne-baba bir mücahittir. Ve en önemlisi, ellerimizi birbirine kenetleyerek. Bir vücudun azaları gibi olmak Müslümanların vasfıdır. Bölüne bölüne küçülerek değil, birleşe birleşe büyüyerek kazanacağız. Ya "Gazze bize bu kadar uzaktayken nasıl cihad ederiz?" diyenler için, Dondurma kamyonunu protesto eden her çocuk mücahittir. Her hafta burada sıcak soğuk demeyip her hafta yürüyüşümüze katılan genç, yaşlı, çocuk, hekim, ev hanımı, sağlık çalışanı, ayakkabı boyacısı, öğrenci, polis memuru, akademisyen, esnaf herkes mücahittir. Allah cihadımızı kabul etsin ve daha fazlasını yapabilmeyi hepimize nasip etsin. Sözlerimi dinleyen herkesi tüm varlığıyla bu zulme karşı durmaya çağırıyorum. Unutmayınız ki tüm bu saydıklarım, yaparsak sevap kazanacağımız nafileler değil, yapmazsak üzerimize borç olarak kalacak ve ahirette bizden sorulacak gerekliliklerdir. Çünkü bu savaş bizim mücadelemiz. Bu mücadele bizim mücadelemiz. Dua edeceğiz. Dua ettireceğiz. Durmayacağız. Durdurulmayacağız. Boykot edeceğiz. Boykota davet edeceğiz. Hatırlayacağız. Hatırlatacağız. Uyumayacağız. Uyandıracağız. Alışmayacağız. Normalleştirmeyeceğiz. Sabırla ve azimle zulme karşı "Dur!" diye haykıranlardan olacağız.’
Doğa severler için saklı bir güzellik; İspir Yedigöller
28 Nisan 2024 Pazar - 10:25 Doğa severler için saklı bir güzellik; İspir Yedigöller Ovit Dağı’nın güney yamaçlarında bulunan İspir Yedigöller, küçüklü büyüklü tepelerin arasına dizilmiş 11 turkuaz renkli volkanik gölü ile Türkiye’de mutlaka görülmesi gereken eşsiz yerlerden birisi olarak ifade ediliyor. Erzurum Valiliği tarafından yapılan paylaşımda; yükseklikleri yaklaşık 4 bin metreyi bulan Kaçkar Dağları’nın güneyinde yer alan İspir Yedi Göller’in, iklim şartları ve doğal güzellikleriyle doğa turizmi için oldukça elverişli olduğu dile getirildi. İspir Yedigöller ile ilgili yapılan paylaşımda şu ifadelere yer verildi, “İspir’e 39, Erzurum’a ise 115 km uzaklıktadır. Genellikle göl bölgesine Moryayla üzerinden kuzeybatıya giden yol takip edilerek ulaşılmaktadır. Yedigöller’de kamp yapmak için en uygun zaman haziran ile ağustos ayları arasıdır. Volkanik yapıdaki Yedigöller’de; keklik, vaşak, çengel boynuzlu dağ keçisi, yaban ördeği, kırmızı benekli alabalık, porsuk, boz ayı, kara kartal, atmaca, dağ kargası, dağ engereği gibi ender bulunan hayvan türleri yaşamaktadır. Doğal bir kamp alanı olan göl bölgesinde tesis bulunmadığından kampçıların ihtiyaçlarını merkezi yerlerden karşılaması gerekmektedir. Lütfen alandan ayrılırken çevrenizdeki çöpleri toplayarak doğayı temiz bırakmaya özen gösterelim. Keyifli kamplar.” Erzurumlu doğasever Bülent Erkan yedi göllerin yaz sezonu açmaya hazırlandığını belirterek, “30 göller parkurunun sadece bir kısmı çifte göller ve yedi göller. 30 göller parkurunun diğerleri Yedigöl Köyü’nün Livasor vadisinde yer almaktadır. Aksu Vadisini oluşturan ana koldur. 30 göller parkurunun tamamını yapmak isteyenler Yedigöl Köyünün eski Salkin Yaylasında kamp atmak zorundadır. Diğer türlü sâdece yedi göller ve çifte gölleri yapabilir. Birlikte İspir’in doğasını Kaçkar Dağları’nın güneyini keşfedelim.” dedi.
ETÜ YÖKAK tarafından 2 yıl süreyle akredite edildi
27 Nisan 2024 Cumartesi - 15:11 ETÜ YÖKAK tarafından 2 yıl süreyle akredite edildi Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından yükseköğretim kurumlarındaki niteliğin yükseltilmesi ve kalite güvencesine katkı sağlanması amacıyla uygulanan Kurumsal Akreditasyon Programı kapsamında 2 yıl akredite oldu. ETÜ, yükseköğretim kurumlarındaki kalite güvencesi, eğitim-öğretim, araştırma-geliştirme, toplumsal katkı ve yönetim sistemi süreçlerinin “planlama, uygulama, kontrol etme ve önlem alma” döngüsü kapsamında değerlendirildiği Kurumsal Akreditasyon Programına (KAP) yönelik yapmış olduğu çalışmalar sonucunda 2 yıl süre ile akredite olma başarısı gösterdi. ETÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, akreditasyon belgesini Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Itri Kongre ve Kültür Merkezinde düzenlenen törenle Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ve YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Ümit Kocabıçak’ın elinden aldı. Programın ardından değerlendirmede bulunan Rektör Çakmak, ETÜ’nün ilk kez akredite olduğuna dikkat çekerek: “Kalite süreçleri bizim için son derece önemli. Göreve geldiğimiz günden itibaren bu bilinçle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2023 yılında gerekli şartları yerine getirerek YÖKAK’a başvurumuzu yaptık ve 2 yıl süreyle akredite olduk. Önümüzdeki süreçte hedefimiz 5 yıllık tam akreditasyon belgesini almak. Bu başarının elde edilmesinde emeği geçen başta kalite kurulumuz olmak üzere tüm personelimize emeklerinden dolayı teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.