EĞİTİM - 27 Nisan 2024 Cumartesi 16:15

ESTÜ’den UNESCO kürsüsü başarısı

A
A
A
ESTÜ’den UNESCO kürsüsü başarısı

Eskişehir Teknik Üniversite’si (ESTÜ) “Çevre Planlama ve Yönetiminde Coğrafi Bilgi Teknolojileri” başlıklı UNESCO Kürsüsü başarısı ödülünü aldı.


Eskişehir Teknik Üniversite’sinde Yer ve Uzay Bilimleri Enstitüsü öğretim elemanlarından Prof. Dr. Sayın Saye Nihan Çabuk’un başkanlığını, Doç. Dr. Sayın Gordana Kapla’nın da eş başkanlığını yaptığı “Geographical Information Technologies (Remote Sensing and Geographical Information Systems) in Environmental Planning and Management” (Çevre Planlama ve Yönetiminde Coğrafi Bilgi Teknolojileri) başlıklı UNESCO Kürsü önerisi verildi, ülkedeki yükseköğretim kurumları tarafından yapılan birçok başvuru arasından UNESCO Türkiye Milli Komisyonu tarafından desteklenmeye layık görülen 2 başvurudan biri oldu.


Kürsü, coğrafi bilgi teknolojilerinin yardımıyla iklim değişikliği, afetler ve kentleşme gibi konulara odaklanarak doğal kaynakların sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesine yönelik bilgi, eğitim ve farkındalık kazandırmayı hedeflediği ifade edildi. Lisansüstü seviyede konuyla ilgili verilecek dersler, vaka temelli çalışmalar, projeler, yayınlar, çalıştaylar, saha ziyaretleri ve konferanslar gibi bir dizi etkinlikle desteklenmesi planlanan kürsü, 4 yıllık bir süreyi kapsadığı projede belirtildi.


Ekolojik planlama ve tasarım uygulamaları yoluyla günümüzün sorunları arasında yer alan afetlere karşı dirençlilik sağlanması kapsamında kişilere yetkinlik kazandıracak olan proje, sürdürülebilir kalkınma amaçlarına ulaşılmasına katkı sağlamak üzere ve UNESCO stratejik hedeflerine uyum kapsamında oluşturulan Çevre Planlama ve Yönetiminde Coğrafi Bilgi Teknolojileri Kürsüsü, ekolojik planlama ve tasarım uygulamaları yoluyla günümüzün en önemli sorunları arasında yer alan afetlere karşı dirençlilik sağlanması kapsamında kişilere yetkinlik kazandıracak. Kürsünün uluslararası ve ulusal destekçileri arasında Zagreb Üniversitesi, Samangan Üniversitesi, Lyon Üniversitesi, Aziz Kiril ve Metodiy Üniversitesi, Tipaza Üniversitesi, Al al-Bayt Üniversitesi gibi yükseköğretim ve araştırma kurumlarının yanı sıra, ESRI ABD, ESRI Türkiye, Başarsoft Uganda, Cybertech, Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği, TMMOB Peyzaj Mimarları Odası, Tasarım ve Planlama Akreditasyon Derneği gibi kuruluşlar da projede bulunduğu söylendi.


UNESCO Kürsü programı, uluslararası üniversiteler arasında iş birliğini geliştirmek amacıyla bilgi paylaşımı ve ortak çalışmalar yapmasını amaçlanan projede ilk kez 1992 yılında başlatılan UNESCO Kürsü programı, uluslararası üniversiteler arasında iş birliğini geliştirmek amacıyla bilgi paylaşımı ve ortak çalışmalar yapmasını amaçlıyor. UNESCO Kürsüleri, üniversitelerle bağlantı kurarak ve üniversitelerarası iş birliğini teşvik ederek bilgiyi sınırlar ötesine taşıyabilme sayesinde, UNESCO’nun tüm yetki alanlarındaki araştırma, eğitim ve program gelişimini ilerletmekte. 2023 yılı Kasım ayı itibariyle dünya çapında 120 ülkede 850 UNESCO Kürsüsü ve UNITWIN ağı kurulmuş olup 1993-2024 yılları arasında Türkiye’den sadece 18 üniversitede UNESCO Kürsüsü oluşturulduğu belirtildi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Rize Yavru atmaca bu sefer ağa değil tabelaya çarptı Rize’de yüksek kesimlerden şehir merkezine kadar inen yavru atmaca bir kuaförün tabelasına çarpıp yakalanınca kuaför dükkanının adeta maskotu haline geldi. Rizeliler için bir tutku haline gelen ve yakalamak için yüksek köylerde ağ kurularak yakalanan atmaca bu kez bir berber dükkanında yakalandı. Muhtemel bir avın arkasından uçarken şehir merkezine kadar inen yavru atmaca, Yeniköy mahallesinde bir kuaförün önce tabelasına ardından da camına çarptı. Çarpmanın etkisiyle kendini yerde bulan yırtıcı kuş kuafördekiler tarafından yakalandı. Çarpmadan dolayı sersemleyen kuşu besleyen kuafördekiler daha sonrasında atmacayı tıraş ediyormuş gibi çektikleri videoyu sosyal medya hesaplarında paylaştı. Yavru atmaca kuafördekiler ve çevredekiler tarafından ilgi odağı oldu. “Herhalde tıraş olmaya geldi” Tabelaya çarpan atmacayı bakmaya başladıklarını belirten Yunus Emre Güner, “Tıraş yaparken tabeladan yüksek bir ses geldi. Halsiz ve bitkin bir şekilde bir atmacanın yere düştüğünü gördük. Sonrasında onu içeriye aldık. Besledik, veterinere gösterdik ve bakımlarını yaptık. Şuan bizde ama biraz saldırgan. Küçücük atmaca namımızı duymuş ve herhalde tıraş olmaya geldi. Tıraşını beğenmedi herhalde o yüzden ısırıyor. Atmacaya etini ve suyunu verdik. Biz bunu Rizespor’a teslim etmeyi düşünüyoruz. Layık olduğu yere teslim edeceğiz” şeklinde konuştu. “Tesadüfen dükkanımıza bir atmaca denk geldi” Atmacayı tıraş yapılıyormuş gibi çektikleri videoyu sosyal medyada paylaşım yaptıklarını ifade eden Burak Kara, “Tesadüfen dükkanımıza bir atmaca denk geldi. Aldık yemini ve suyunu verdik. Durumu iyi. Bizi de mutlu etti. Rize’nin simgesi olmasından ötürü. Tıraşını da yaparak sosyal medyada paylaşımlar yaptık. Yöremizin bir kuşu ve sevdiğimiz bir şey” ifadelerini kullandı.
Erzincan Erzincan’da Konarlı Şelalesi doğal güzelliğiyle ziyaretçilerini bekliyor Erzincan’ın Tercan ilçesine 50 kilometre uzaklıkta bulunan ve dağ yolu rotasında olduğu için pek bilinmeyen Konarlı Şelalesi doğal güzelliğiyle ziyaretçilerini bekliyor. Erzincan- Bingöl sınırında ve 2 bin metre yükseklikte kaynak sularından ve Munzur Dağları’ndan gelen sular ile beslenen şelaleyi az sayıda ziyaretçi görme fırsatı buluyor. Yaz aylarında 16 dereceye ulaşan hava sıcaklığı nedeniyle yayla havasına sahip şelalenin suyu tüm yıl akarak önce 30 metre yükseklikten Konarlı Deresi’ne dökülüyor, ardından kilometrelerce sonra Karasu Nehri’ne kavuşuyor. Ulaşımın zor oluşu nedeniyle halen bakirliğini koruyan ve Erzincan’ın merkezine yaklaşık 160 kilometre mesafede bulunan şelale muhteşem bir doğaya sahip. Konarlı Şelalesi’nin kaynak suyu 500 metre uzaklıktan çıkarak, yaklaşık 30 metre yükseklikten yine Konarlı Deresi’ne dökülüyor. Pek bilinmeyen Konarlı Şelalesi doğal güzelliğiyle doğaseverleri bekliyor. Şelalenin ziyaretçilerinden Dilara Akkuş, Erzincan kent merkezine yaklaşık 160 kilometre mesafedeki şelalenin muhteşem bir doğaya sahip olduğunu ifade etti. Akkuş; “Kaynak suyu 500 metre uzaklıktan çıkarak, yaklaşık 30 metre yükseklikten yine Konarlı Deresi’ne dökülüyor. Başta Erzincan’da yaşayanlar olmak üzere herkesin burayı görmesi lazım. Gezilmesi ve görülmesi gereken bir yer, herkesi davet ediyorum” dedi.