GÜNDEM - 29 Mayıs 2022 Pazar 07:12

Ayasofya Camii’nde gençler fethin yıldönümünde sabah namazında buluştu

A
A
A
Ayasofya Camii’nde gençler fethin yıldönümünde sabah namazında buluştu

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından İstanbul'un fethinin 569. yıldönümü dolayısıyla düzenlenen organizasyonda çok sayıda genç, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nde sabah namazında buluştu.

Diyanet İşle Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından İstanbul'un fethinin 569. yıldönümü dolayısıyla düzenlenen organizasyonda çok sayıda genç, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nde sabah namazında buluşturi Başkanlığı, İstanbul'un fethinin 569'uncu yıl dönümünde fethin sembolü Ayasofya Camii'nde program düzenledi. Programa Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, İstanbul Emniyet Müdürü Zafer Aktaş ile yüzlerce vatandaş katıldı. Ayasofya Camii'nde sabah namazı öncesinde Fetih Süresi okundu. Fetih Süresi'nin okunması sonrasında dualar edilirken Ali Erbaş, sabah namazını kıldırdı.

Namazdan sonra konuşan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş:

“Birlikte, fethin emaneti Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerif’inde sabah namazımızı kıldık. Fethin 569. Seneyi devriyesinde ve fetihle birlikte camiye dönüştürülen Ayasofya’da beraber olmak, birlikte secde etmek çok anlamlı. Allah kabul etsin. Cenab-ı Hakk, fethi nasıl 569 sene önce bu ümmete bu millete nasip ettiyse bundan sonra da gönüllerimizi rabbimizin mağfiretine açsın inşallah. Ayeti kerime de Rabbimiz buyuruyor ki, “Rabbinizden mağfirete koşunuz, netice itibarıyla o mağfireti elde ettikten sonra Cenab-ı Hakk’ın size müjdelediği cennete koşunuz. O cennetin genişliği gökler ve yer kadardır. Müttekıler için hazırlanmıştır. Müttekı olmanın yolu işte camiden geçiyor. Rükudan, secdeden geçiyor. Cenab-ı Hakkın emirlerine riayet etmekten yasaklarına uymaktan geçiyor. İşte bu ayetler, Mekke-i mükerremede medine’yi münevverede Allah Rasulü Hz. Muhammed Mustafa Efendimize geldiğinde ve bu ayetleri efendimizin etrafındaki insanlar mü’minler dinlediğinde hiç beklemeden, düşünmeden mağfirete koştular.

Müslümanların beldelerin fethinden önce gönülleri fethettiğini söyleyen Erbaş, “Kur’an’ın nuruyla, bu Kur’an ki zaten gönülleri fethetmek için gönderildi. “Bu kitabı insanları karanlıklardan aydınlığa çıkarasın diye sana gönderdik Ey Habibim” Rabbimiz öyle buyurdu ve Peygamber Efendimizin en büyük mucizesi olan Kur’an’da insanları karanlıklardan aydınlığa çıkardı. Medine’ye saldıran müşriklere karşı hem şehri hem Peygamberimizi korumak için Bedir’de gençler Efendimizin yanında yer aldı” diye konuştu.
Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nde kılınan sabah namazının ardından Kur'an-ı Kerim tilaveti yapıldı.
Program yapılan duaların ardından sona erdi.
 

Abdullah Altunbaş - Abdulkadir Atmacan
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Tenis tarihinde ilk kez Quad Milli Takımı Dünya finallerinde Antalya Megasaray Tenis Akademi’de gerçekleşen 21 ülkeden toplamda 44 takımın katıldığı BNP Paribas Tekerlekli Sandalye Dünya Takımlar Şampiyonası’na wild card ile katılan Quad Milli Takımı Brezilya’yı 2-1 mağlup ederek adını tarihte ilk kez finale yazdırdı. Kaptanlığını Sinem Oğuz’un yaptığı Uğur Altınel, Ahmet Kaplan, Ali Ataman ve Fatih Karataş’tan oluşan Quad Milli Takımı Şampiyona boyunca Amerika’yı 2-1, Avustralya’yı 2-1 ve Büyük Britanya’yı 2-1 yenerek grubunu lider olarak tamamladı. Grubundan lider bitirip diğer grubun ikincisi Brezilya ile yarı final mücadelesine çıkan milliler ilk maçında Uğur Altınel sahne aldı. Uğur’un dünya 13 numarası Leandro Pena’ya 6-1, 6-3 mağlup olmasıyla Türkiye 1-0 geriye düştü. İkinci maçta dünya 11 numarası milli sporcu Ahmet Kaplan, Ymanitu Silva’yı 6-4, 6-0 yenerek seride durumu 1-1’e getirdi. Serinin kazananını belirleyecek çiftler maçında Ali Ataman/Ahmet Kaplan ikilisi Leandro Pena/ Ymanitu Silva çiftini 7-6, 6-0 mağlup ederek Türkiye’yi 2-1 Brezilya karşısında öne geçirdi ve final biteni cebine koydu. Milliler dünya şampiyonluğu için yarın 11.00’de başlayacak karşılaşmalarda Şili ile karşılaşacak. "Şampiyonluk için korta çıkıyoruz" Milli takımın final başarısını değerlendiren Türkiye Tenis Federasyonu Başkanı Cengiz Durmuş, “Çocuklarımızın korttaki mücadelesi heyecanımızı gittikçe artırıyor. İlkleri yaşamaya alışmış bir federasyon olarak teniste dünyanın iyi takımları arasına girdiğimizi, bir tenis ülkesi olduğumuzu hep söylüyorduk. Bugün çocuklarımız dünya kupasında dünyanın en iyilerini yenerek finale geldi. Şampiyonluk için korta çıkıyoruz. Çocuklarımız yürekleriyle milli formayı canı gönülden taşımayı ve kortlarda mücadele vermeyi başardılar” dedi. Bu tür organizasyonlara ev sahipliği yapmanın oluşturduğu etkiye dikkat çeken Durmuş, “Çocuklarımız bu turnuvada wild cardla yani puanı yetersiz olduğu halde turnuva ülkesinde olduğu için özel davetle oynayabilme fırsatı buldu. Çocuklarımız dünyanın en iyilerini yenerek namağlup olarak finale geldi. Bu bizim ülkemizde tenise verilen değerin, ilginin arttığının ve hatta çığ gibi büyüdüğünün bir göstergesi” diye konuştu. "İnanılmaz bir duyguydu" Karşılaşmaları değerlendiren milli sporcu Ahmet Kaplan ise, “İnanılmaz bir duyguydu. Teklerde durum 1-1’di karar double’ını oynuyorduk çiftler maçında. Elimizden gelen her şeyi yaptık. İnanılmaz bir savaş vardı. Her şeyimizi verdik. Çok mutluyuz, evimizdeyiz. Yarın final maçımız var kupayı alacağız” dedi. Milli sporcu Ali Ataman ise final karşılaşmasına hazır olduklarını ifade ederek şöyle konuştu: “Şili favori takımdı. Ama bu dakikadan sonra bizim için fark etmez. Herkesi yenecek güçteyiz. Yarın çok büyük bir başarıyla bu işi sonlandıracağız.”
Ankara Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Öğretmenlerimizi olumsuzluktan korumak ve güvenli ortamı sunmak asli görevimizdir" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Evlatlarımıza kattıkları bilgi ve değerler bütünüyle ülkemizin kalkınma mücadelesinde hayati önemde olan öğretmenlerimizi her türlü olumsuzluktan korumak, onlara mesleklerini icra edecekleri rahat ve güvenli ortamı sunmak asli görevimizdir" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Türkiye’nin kalkınma mücadelesinde hayati önem taşıyan öğretmenleri her türlü olumsuzluktan korumak ve onlara güvenli bir çalışma ortamı sağlamak gerekliliğine vurgu yaparak, "Evlatlarımıza kattıkları bilgi ve değerler bütünüyle ülkemizin kalkınma mücadelesinde hayati önemde olan öğretmenlerimizi her türlü olumsuzluktan korumak, onlara mesleklerini icra edecekleri rahat ve güvenli ortamı sunmak asli görevimizdir. Ulvi bir mesleği icra eden, yetiştirdikleri nesillerle geleceğimizi inşa ve ihya eden öğretmenlerimiz başımızın tacıdır. Bu anlayışa kararlılıkla sahip çıkan bir hükümet olarak öğretmenlerimize ve diğer eğitim çalışanlarımıza yönelik şiddete ilişkin kapsamlı bir düzenlemeyi süratle hayata geçireceğiz. Kanun teklifi olarak Gazi Meclisimize sunacağımız düzenlemeyle, öğretmenlerimize yönelik fiillerde ceza kanunlarında öngörülen cezalar yarı oranında artırılacak. Bu fiilleri işleyenlerin cezasının ertelenmesi engellenecek. Bu fiiller tutuklama sebebi sayılarak tutuksuz yargılamanın önüne geçilecek. Özel kurumlarda çalışan öğretmenlerimiz ve diğer eğitim çalışanlarımız da görevleri sebebiyle kendilerine yönelik işlenen suçlar bakımından kamu görevlisi sayılacak. Öğretmenlerimiz müsterih olsun. Böylesine önemli bir mesleği ülkemizin her bölgesinde fedakarca yürüten öğretmenlerimize karşı şiddet olaylarına asla sessiz kalmadık, kalmayacağız. Bu vesileyle, İstanbul’da canice yapılan bir saldırı sonucu hayatını kaybeden İbrahim Oktugan öğretmenimize Allah’tan rahmet; ailesine, sevenlerine, öğrencilerine ve tüm eğitim camiamıza başsağlığı diliyorum" ifadelerini kullandı.