SAĞLIK - 14 Mart 2018 Çarşamba 15:42

GAÜN Rektörü Prof. Dr. Gür:

A
A
A
GAÜN Rektörü Prof. Dr. Gür:

Gaziantep Valiliği, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Gaziantep Üniversitesi ve Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğü işbirliğinde hazırlanan “14 Mart Tıp Bayramı” GAÜN Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi Oditoryumunda düzenlendi.

Gaziantep Valiliği, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Gaziantep Üniversitesi ve Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğü işbirliğinde hazırlanan “14 Mart Tıp Bayramı” GAÜN Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi Oditoryumunda düzenlendi.



GAÜN Rektörü Prof. Dr. Ali Gür tarafından 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle, “Hekim Gözüyle Yaşam” konulu konferansta, milletimizin kadirşinas bir millet olarak, Devletimizin 3 bin yıllık geleneğiyle tarihte destan yazmış bir milletin devleti olduğunu söyledi.


Prof. Dr. Gür, “Hekimlerimiz vatan mevzu bahis olunca dil, din, ırk, fikir ayrımı yapmaz, meydanlara koşar. Bir taraftan da bu devlet kendi içinden çıkan hainleri de affetmez ve etmedi de. Kendi milleti içerisinden çıkıp da devletinin yapmış olduğu sınır güvenliği açısından gerekli tedbirleri alan bir devlet yapılanmasına kendi içerisinden çıkmış olan bazı birliklerin devleti katille suçlaması kadar ihanet olamaz. 14 Mart Tıp bahaneleriyle veya farklı gerekçelerle devletin yapmış olduğu sınır güvenliği vatandaşının bir tanesine bile helal gelmemesi ve sınır ötesinde mazlum, mağdur ve aynı zamanda dil, din, ırk ayrımı yapmadan bütün ihtiyaç sahiplerine koşan bir milleti, devleti siz asla yanlış emellerle suçlayamazsınız. Suçlarsanız bunun da bir bedeli olur. Amerika niye bunu yapmıyor bu kadar katliamlar varken? Oradan bir tane birlik çıkıp Amerika niye şunu yapıyor diyor mu? Demiyor. İngiltere, Fransa, Almanya diyor mu? Demiyor, halbuki bunların yaptığı katliamların haddi hesabı yok. Fakat Türkiye kendi insanının bir ferdine bile zarar gelmemesi için mücadele verirken bunu ortaya atıp devletin güvenilirliğini sarsmaya kalkanlarla yolumuz aynı yol değildir. Hekim, hakim olsalar da hiç fark etmiyor. Lütfen bu toplumun nimetlerini kullanırken şükür ile onları yad edelim. Bu millete en faydalı şekilde mesleğimizi icra edelim. İyi bir hekim toplumuyla hemhal olmuş hekimdir. İyi bir hekim her anı, her dakikasını okumayla geçiren bir hekimdir. Fedakarlığı maksimumda tutup vatan mevzu bahis olduğu zaman hiçbir başka terennüme de bulunmadan canını verebilendir. Sizden ricam meslek kuruluşları adı altında provokasyonlara gelmeyeceğiz. Gerekiyorsa biz de bu konuda net tavırlarımızı koyacağız” dedi.


Sağlık Alanında Öncü Ülkelerin Başındayız


Modern tıp dünyasında Türkiye’nin çok büyük değişim, dönüşüm gösterdiğini belirten Rektör Prof. Dr. Gür, 2005 yılında İngiltere’de bir yıl kadar kaldığını belirterek, “Dışarıya gidip oradaki şartlarda yaşadığınız zaman anlıyorsunuz. Meğerse biz sağlık alanında o kadar büyük dönüşümler yapmışız ki şu anda iddia ediyorum, Avrupa’nın sağlık alanında en öncü ülkelerinin başında geliyoruz. Sağlığa ulaşım, genel sigortalama ve en önemlisi de hızlılık. Burada hızlı bir şekilde hekime ulaşım, hastanelerden istifade etme var. Bunun tartıştığımız yönü de şu; suistimale de açık. Siz eğer basit hastalarla üniversite hastanelerini, eğitim araştırma hastanelerini meşgul ederseniz asıl bakılması gereken, mesai verilmesi gereken yoğun hastalarla ilgili de geç kalırsınız” şeklinde konuştu.


İlahi Sanatçılarız Zanaatkar Değiliz


Prof. Dr. Gür konuşmasının devamında, “Modern tıp o kadar ilerledi ki neredeyse makinalar yerimizi alıyor. Bizim hala iyi, mahir bir hekim olup olmamamız elimizde. Eğer buna dikkat etmezsek robotlar bizden daha ince detaylı ameliyatlar yapabilir. Ama sorun şu; insan bedeninin bütünselliği içerisinde asıl sanatı konuşturmak ve sanatçı olmak burada yatıyor. Biz bir taraftan modern dünyanın modern tıbbın makine ve teçhizatını kullanırken diğer taraftan da düşünsel ve duygusal olarak muhakememizi kullanıp hastayı en iyi hangi şartlarda iyileştirebilirim, bakım ve onarımını yapabilirim diye düşünüyorum. İşte bu sanattır. Eğer bunu yapmazsak makinaya verileri girip, çıkan rakamlar üzerinden yaptığımız tedaviler de zanaattir. Ya zanaatkar olacağız ya da sanatkar olacağız. Biz ilahi sanatçılarız, zanaatkar değiliz. Yoksa bir süre sonra hekimler olarak değil de sağlık teknisyenleri olarak iş yapma durumunda kalacağız. Özellikle 14 Mart Tıp Bayramları gibi durumlarda bunları güncelleyeceğiz” diye konuştu.


Tıp Mesleği Zor Bir Sanattır


GAÜN Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı öğrencileri tarafından icra edilen müzik dinletisi sonrasında törenin açılış konuşmasını yapan GAÜN Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Zeki Çelen tıp mesleğinin zor bir sanat olduğunu, hekimlerin insan sağlığını korumak, insanların acılarını dindirmek için her yerde, her zaman ve her koşulda görev yaptıklarını söyledi. Hekimliğin en eski ve en saygın bir meslek olmasının yanı sıra kutsal bir meslek olduğunu da vurguladı. Ülkemizde son 10-15 yılda sağlık hizmetleri alanında çok olumlu değişiklikler olduğunu belirten Prof. Dr. Çelen, “Sağlıkta şiddet” olaylarının hekimleri üzdüğünü ancak bu olayın sağlık alanına has izole bir sorun olmadığını ve toplumsal bazda çözümlenmesi gerektiğini belirtti. Sağlıkta yeni gelişmelerden, artan hasta sayısından ve sağlık hizmetlerinin yaygınlaştırılmasından dolayı sağlık giderlerinin arttığı ve bu konuda da akılcı önlemler alınması gerektiğini vurguladı. GAÜN Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi Oditoryumunda; “14 Mart Tıp Bayramı” nedeniyle Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Piraye Kervancıoğlu, Prof. Dr. Mustafa Orhan, Yrd. Doç. Dr. Ömer Faruk Cihan ve Dr. İlhan Bahşi’nin destekleriyle; Tıp Fakültesi Öğrencileri Mazlum Araç, Berika Er, Zeynep Türkan ve Rabia Yeşilyurt’un eserlerinden oluşan sergi büyük beğeni topladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan EBYÜ’de “Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü ev sahipliğinde “Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3-Multidisiplinler Bakış Açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi. Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen sempozyuma Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, Türkiye Diyestisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay, Rektör Yardımcıları A. Ercan Ekinci, Prof. Dr. Adem Başıbüyük, Prof. Dr. Çağrı Çırak, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Ufuk Kuyrukluyıldız, sağlık çalışanları, akademik ve idari personel, öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başlayan sempozyum programı, açılış konuşmaları ile devam etti. İlk olarak konuşma yapan EBYÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3- Multidisiplinler bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’na ev sahipliği yapmanın mutluluğunu ifade etti. Beslenmenin bir yaşam aktivitesi olduğunu ve hastalık durumunda bu aktivitenin sürdürülmesinin multidisipliner bir yaklaşım gerektirdiğini belirten Prof. Dr. Özer, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği’nin bu konuda en güzel örneklerden biri olduğunu söyledi. Programa Erzurum, Sivas, Bayburt, Gümüşhane, Malatya, Van, Bingöl, Trabzon, Tokat ve Samsun gibi illerden gelen öğrenci, mezun hekim, hemşire, diyetisyen ve eczacılardan oluşan 750 katılımcıyı ağırlamaktan mutluluk duyduklarını ifade eden Prof. Dr. Özer, sempozyumun hayata geçirilmesinde katkıda bulunan herkese teşekkürlerini sundu. Daha sonra konuşmalarını yapmak için kürsüye gelen Prof. Dr. Mutlu Doğanay, organizasyon için teşekkürlerini ileterek bu sempozyumun bilgileri güncellemek adına önemli bir fırsat olduğunu belirtti. Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ ise sempozyumun gerçekleşmesindeki çabalar için üniversite ve diyetetik bölümüne teşekkürlerini iletti. Son olarak nütrisyon tedavisinin önemine vurgu yapan Dağ, sempozyumun başarılı geçmesi temennisinde bulundu. Erzincan İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, beslenme ve diyetetiğin önemine vurgu yaparak bu tür bilimsel sempozyumların sağlık alanlarına önemli katkılar sağlayacağını belirtti. Sağlık alanında yapılan bilimsel etkinliklerin, sağlık hizmetlerinin gelişimine ve toplumun bilinçlenmesine büyük faydalar sağladığına değinen Dr. Tekin, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun bu anlamda önemli bir platform olduğunu ekledi. Rektör Prof. Dr. Akın Levent ise konuşmasında nütrisyonun, malnütrisyonun tedavisi yani yetersiz beslenme tedavisi olduğuna değinerek kötü beslenmenin hayatı olumsuz etkilediğini ve bilinçlenme adına bu tür programların düzenlendiğini söyledi. Günümüzde beslenmenin sağlık üzerindeki etkileri giderek daha fazla önem kazandığına değinen Rektör Levent, son zamanlarda özellikle hanımların beslenmeye özen göstermelerine dikkat çekti. Son olarak Rektör Levent, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun katılımcılara çok yönlü bir perspektif sunarak değerli bilgiler aktaracağını belirtti. Protokol konuşmalarının ardından Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay’ a katkılarından dolayı Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye özer tarafından plaket takdimi yapıldı. Sempozyum programında Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı öğretim üyelerinden Dr. Öğr. Üyesi Taner Uluçay önderliğinde öğrenciler tarafından Erzincan yöresine ait türkülerden oluşan müzik dinletisi gerçekleştirildi. Program dört oturum şeklinde devam etti ve panelistlere program sonunda teşekkür belgeleri takdim edildi.
Erzincan Jandarmadan üniversitede fidan dikimi etkinliği Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185’inci yıl dönümü kutlamaları kapsamında Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinde fidan dikimi etkinliği gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi’nde düzenlenen etkinliğe Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Erzincan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı ile başlayan programa ilişkin günün anlam ve önemini belirten konuşma Jandarma Üsteğmen Buğra Kocaş tarafından yapıldı. Kocaş, ağaçlandırmanın ve fidan dikmenin önemine değindiği konuşmasında, “İklim değişikliği ve erozyonu önlemek gibi fidan dikmenin birçok önemi var. Burada yetişecek her bir fidan bizlere en büyük miras olacaktır. Yeşil görmeyen gözler zevkten mahrumdur. Erzincan Jandarma İl Komutanlığı olarak şehrimizin yeşiline katkı sunmaktan gurur duyuyoruz” dedi. Konuşmanın ardından Erzincan İl Jandarma Komutanlığına bağlı eğitim köpekleri ile bomba arama gösterisi ve itaat eğitimi gösterileri yapıldı. Jandarma Asayiş Komando Bölük Komutanlığı tarafından hazırlanan tüfekli hareketler gösterisi katılımcılardan büyük beğeni topladı. Gösterinin ardından konuşmasını icra eden Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, “Kültürümüz, tüm bitkiler ve hayvanlar dâhil canlıların tamamına karşı sevgi ve şefkatle yaklaşmamızı öğütler. Atalarımızdan, babalarımızdan devraldığımız ağaç, çevre, yeşil sevgisini yeni nesillere aktarmak en başta gelen görevlerimizden biridir. Orman varlığımızın arttırılması hususunda dün olduğu gibi bugün de, yarın da Jandarma Teşkilatı olarak daima yerimizi alacağız” dedi. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yılı münasebetiyle üniversitemizde düzenlenen törende konuşan Rektör Prof. Dr. Akın Levent, “Bu etkinliğin Jandarma tarafından okulumuzda düzenlenmesinden mutluluk duyduk. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yıl dönümünü kutluyorum. Bu vesile ile başta Cumhuriyetimizin Banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere şehitlerimize rahmet, gazilerimizi de hayırlı uzun ömür diliyorum” ifadelerini kullandı. Fidan dikimi etkinliğinde konuşan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, “Jandarma Genel Komutanlığının 185. yıl dönümü kutlamaları kapsamında düzenlenen fidan dikimi etkinliği, kurumumuzun köklü tarihine ve doğaya olan saygısını simgelemektedir. Bugün dikilecek fidanlarla hem geçmişimizi onurlandıracak hem de geleceğe sağlam bir miras bırakmış olacağız” dedi. Etkinliklerin icra edilmesinin ardından fidan dikim faaliyeti gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi, Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından mavi ladin, Avrupa ladin, dişbudak; akağaç, akasya, yapraklı ve ibreli türlerinden fidanlarla ağaçlandırıldı. Rektör Prof. Dr. Akın Levent, ağaç dikim alanında öğrencilerle sohbet edip fotoğraf çektirdi. Ağaç dikim alanından sonra Rektör Levent Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından düzenlenen sergiyi Jandarma Alay Komutanı Veysel Yanık ve öğrenciler eşliğinde gezdi.
Erzincan Çayırlı’da küçükbaş hayvanlarda aşılama kampanyası Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bağlı teknik ekipler, mesai mefhumu gözetmeden, küçükbaş hayvanlara yönelik bakanlık tarafından programlı olarak yürütülen aşılama kampanyasını sürdürüyor. Aşılama esnasında yeni doğan kuzulara küpeleme çalışması da yapılıyor. Hayvan sağlığı ve refahı için görev başında olan ekipler, çiftçilere ve Erzincan’a katma değer sağlamak, küçükbaş hayvancılık sektörünün gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla yayla yayla, mera mera gezerek ağıllarda küpeleme ve aşılama çalışmalarını sürdürüyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından programlı bir şekilde yürütülen çalışmalarda küçükbaş hayvanlara çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı aşılanıyor. Küçükbaş hayvancılık sektörünü daha ileri seviyelere çıkarmak için Erzincan genelinde çalışmalarını sürdüren tarım teşkilatı, Çayırlı’nın Gelinpınar Köyü’nde bir yandan programlı aşılama kampanyasını sürdürürken diğer yandan yeni doğan kuzularda küpeleme çalışmalarını sürdürüyor. Küçükbaş hayvancılık sektörüne büyük zarar veren çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı tetikte olan tarım teşkilatı mera ve ağıllarda sabahın erken saatlerinde çalışmaya başlıyor. Aşılama kampanyası hakkında bilgi veren Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürü Emrah Demir, “Hayvan sağlığı ve hayvan refahının korunmasının yanı sıra, hastalıkların önlenerek halk sağlığının korunması amacıyla, il genelinde hazırlanan plan, program ve projeleri uygulayarak, hayvan hastalık ve zararlılarına karşı koruyucu hizmetler yürütmeye devam ediyoruz. Bakanlığımız tarafından programlanan aşılama kampanyasında dahilinde İl Müdürlüğümüzün talimatlarına uygun olarak ilçemiz genelinde küçükbaş hayvanlarda aşılama ve küpeleme çalışmalarımız aralıksız sürdürülüyor. Ayrıca küpeleme çalışmaları ile yeni doğan hayvanlar kayıt altına alınarak kimliklendirilirken, çiftçilerin de devlet desteklerinden faydalanması için bilgilendirme yapıyoruz. İlçe Müdürlüğü olarak büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği başta olmak üzere yetiştiricilerimizin, çiftçilerimizin her zaman yanındayız. Hem sahada hem kurumda her türlü ihtiyaçlarına ve beklentilerine cevap verebilmek için çalışıyoruz. Üreticilerimizin ürünü bol kazancı bereketli olsun” diye konuştu.